Neden

Kurban
Kurban ibadettir; paylaşmaktır, paylaşarak yaşamaktır ibadeti…
Ulu bir çağrıdır… İyiliğe uzanan bir hareket, ötelerden bir davet;
sadece yanı başımızdaki değil, adını bile bilmediğimiz diyarlardaki
muhtaçlar için bir rahmet, alanı da vereni de ulaştıranı da kuşatan bir
berekettir. Kurban, kutlu bir payın asıl sahibine teslimi için önemli bir
vesiledir…
Kurbanda iyilik yolcuları dünyanın dört bir yanına dağılır; hayır
uzanabildiği yere kadar uzansın, dualar en uzaklara ulaşsın diye.
Kurbanlar kesilip hak sahiplerine pay edilirken göklerde de bir taksi-
mat başlar. Fakat kurban sadece bir vesiledir. Kucaklaşmadır asıl olan;
yakınlaşmaktır, kardeş olmaktır yeniden. Yetime, yoksula, mazlum
ve mağdura, savaş ya da işgal altındakine, afetzedeye, kimsesize,
unutulmuşa yoldaş olmaktır. Ortadoğu’daki, Balkanlardaki, Orta
Asya’daki, Kafkasya’daki, Afrika’daki, Uzakdoğu’daki kardeşini gül-
dürmek, birlikte gülmek, gülebilmektir kurban.
Ve dönüş yolunda insanlık adına içten bir adım atmış olmanın
huzurunu iliklerine kadar hissetme vaktidir artık. Umutlar bir da-
haki kurbana değin bir bir ete kemiğe bürünürken, uzaklardan
gelecek tanıdık bir sesin yankısı daha şimdiden beklenmeye
koyulur…

3
 õ++õQVDQL<DUG×P
9DNI×+DNN×QGD
.XUXOXø
İHH İnsani Yardım Vakfı bölge, din, dil, ırk
ve mezhep ayrımı yapmaksızın dünyanın
herhangi bir yerinde sıkıntıya düşmüş,
felakete uğramış, zulüm görmüş, aç
ve açıkta kalmış; savaş, tabii afet gibi
sebeplerle mağdur olmuş, yaralanmış,
sakat kalmış; evsiz, yurtsuz, tüm insanlara
insani yardım ulaştırmak ve bu insanların
temel hak ve hürriyetlerinin ihlal edilmesini
önlemek üzere 1992 yılından bu yana
çalışmaktadır.
Gönüllü faaliyetlerle başlayan ve 1995
yılında kurumsallaşan bu çalışmalar kısa
sürede beş kıtada 125 ülke ve bölgeye
yayılmış ve Türkiye’den tüm dünyaya
ulaşan bir hayır köprüsü olmuştur.
İHH İnsani Yardım Vakfı misyonunu
gerçekleştirirken tüm dünyada öncelik
sırasına göre;
4
r
4BWBƜ
WF
TBWBƜO
FULJTJOJO
TÛSEÛƙÛ

bölgelerde
r
"GFU
CÕMHFMFSJOEF
r
:PLTVMMVL
PMBO
ÛMLF
WF
CÕMHFMFSEF
faaliyet yürütmektedir.
0LV\RQ
r
:FSZÛ[ÛOEF
BEBMFUJO
WF
JZJMJƙJO
IÄLJN

olması için evrensel kardeşlik bilinciyle
nerede olursa olsun muhtaç ve mazlum
tüm insanlara ihtiyaç duydukları insani
yardımı ulaştırarak onurlu bir yaşam
sunmak.
r
ƛOTBO
ZBSENB
NVIUBÉ
IÄMF
HFUJSFO

ve mazlum eden her türlü politika ve
faaliyetleri önlemek üzere tüm insanların
temel hak ve hürriyetlerinin ihlal
edilmemesi için gerekli çalışmaları yapmak.
r
%FƙJƜFO
EÛOZBEB
EFƙJƜNFZFO
EFƙFSMFSJO

yaşatılmasını sağlamak.
r
ƛZJMJƙJ
IFS
[BNBO
IFS
ZFSEF
ZBƜBUNBL
9L]\RQ
r
4BWBƜ
WF
EPƙBM
BGFUMFSJO
TFCFQ
PMEVƙV

olumsuzluklar giderilerek bireyleri ve
toplumları kendi ayakları üzerinde
duracakları ortama kavuşturmak.
r
5ÛN
EÛOZBEB
ZBSENMBƜNB
BMBOOEB

öncülük ederek ülkeler ve kurumlar
arasında iş birliğini geliştirip ortak bilinç
oluşturmak.
r
:BSENB
NVIUBÉ
EVSVNB
EÛƜNÛƜ

toplumların kişi ve kuruluşlarını
güçlendirmek.
r
,SJ[
BOOEB
FO
B[
[BSBS
JÉJO
FO
I[M
WF

etkin şekilde bölgeye ulaşmak.
r
,BMD
QSPKFMFSMF
LBMD
ÉÕ[ÛNMFS
ÛSFUNFL
r
:PLTVMMVƙVO
HJEFSJMNFTJOF
WF
TPTZBM

adaletin sağlanmasına katkı sağlamak.

dDO×øPDõONHOHUL
r
¸ODÛ
PMNBL

r
5PQMVNMBS
BSBTOEB
LÕQSÛ
PMNBL
r
)BLFN
PMNBL r
,BEO
&ƙJUJN
&OTUJUÛTÛ
4PNBMJ
7BLáBS

r
.B[MVNVO
TFTJ
PMNBL (FOFM
.ÛEÛSMÛƙÛ
UBSBGOEBO
WFSJMFO

r
4ÕNÛSÛOÛO
PMNBEƙ
BEJM
CJS
EÛOZBOO
i(FSÉFLMFƜUJSJMNJƜ
FO
JZJ
QSPKFu
ÕEÛMÛ


yeniden inşasına katkıda bulunmak. r
.PCJM
)BTUBOF
*SBL

7BLáBS

r
&NBOFUJ
FO
VZHVO
ƜFLJMEF
LVMMBONBL (FOFM
.ÛEÛSMÛƙÛ
UBSBGOEBO
WFSJMFO

r
ƚFGGBG
PMNBL i(FSÉFLMFƜUJSJMNJƜ
FO
JZJ
QSPKFu
ÕEÛMÛ


r
.BSLBZ
ZB
EB
JTNJ
EFƙJM
IJ[NFUJ
ÕOF
r
7BLáBS
(FOFM
.ÛEÛSMÛƙÛ
UBSBGOEBO

çıkarmak. verilen “Kaynaklarını amaçları
r
%JO
EJM
SL
NF[IFQ
BZSN
ZBQNBEBO
EPƙSVMUVTVOEB
FO
JZJ
LVMMBOBO
WBLGu
ÕEÛMÛ

yardım etmek. 

dDO×øPD$ODQODU× 8OXVODUDUDV×h\HOLNOHU
1. Acil yardımlar r
#JSMFƜNJƜ
.JMMFUMFS
&LPOPNJL
WF
4PTZBM


4PTZBM
ZBSENMBS ,POTFZ
&$040$

%BOƜNBO
TUBUÛTÛOEF


4BƙML
ZBSENMBS
üyelik

&ƙJUJN
ZBSENMBS r
ƛTMBN
,POGFSBOT
5FƜLJMBU
ƛOTBOJ
'PSVN

5. Kültürel destek çalışmaları üyeliği
6. Bilinçlendirme çalışmaları r
ƛOTBOJ
'PSVN
5IF
)VNBOJUBSJBO
'PSVN


üyeliği
Ödüller r
*SBLB
:BSEN
:BQBO
6MVTMBSBSBT
:BSEN

r
5#..
¾TUÛO
)J[NFU
¸EÛMÛ

,VSVMVƜMBS
.FDMJTJ
ÛZFMJƙJ
r
"ƜJZBOB
:FUJNIBOFTJ
1BLJTUBO
7BLáBS
r
5ÛSLJZF
(ÕOÛMMÛ
5FƜFLLÛMMFS
7BLG
5(57


(FOFM
.ÛEÛSMÛƙÛ
UBSBGOEBO
WFSJMFO
üyeliği
i(FSÉFLMFƜUJSJMNJƜ
FO
JZJ
QSPKFu
ÕEÛMÛ

r
ƛTMBN
%ÛOZBT
45,MBS
#JSMJƙJ
ÛZFMJƙJ

5
 õ++
.XUEDQ5DSRUX
õ++ İnsani Yardım Vakfı, Kurban
Bayramı’nda Kamçatka’dan
3VBOEBZB
1BLJTUBOEBO
)BJUJZF
EÛOZBEB

ÕODFMFOEJ
&LJQMFSJNJ[
ZFUJN
ÉPDVLMBSMB
FM

ele karşıladı bayramı. Yetimhaneler ziyaret
edilerek ihtiyaçları karşılandı.
125 ülke ve bölgede, Türkiye’de 61 ilde Kurbanla kardeşler yakınlaştı; Türkiyeli
iki milyon kişiyle bayramlaştı. Türkiyeli hayırseverlerin katkılarıyla temeli atılan
hayırseverlerin kurban emanetleri olan ZFUJNIBOF
PLVM
IBTUBOF
WC
QSPKFMFS


LVSCBO
IJTTFTJ
TBWBƜ
JƜHBM
WF
EFOFUMFOEJ
JIUJZBÉ
EVZVMBO
ZFOJ
QSPKFMFSJO

doğal afet bölgelerinde ihtiyaç sahiplerine fizibilite çalışmaları yapıldı.
ulaştırıldı. Yetimlerin, muhacirlerin, &MJOJ[EFLJ
CV
SBQPSEB
ƛ))

,VSCBO

yoksulların yüzü güldü; paylaşarak Organizasyonu hakkındaki detayları ve
bereketlendi kurban; paylaşarak sınırlar aştı bölge görevlilerinin izlenimlerini sizlerle
iyilik... paylaşıyoruz. Nice iyiliklerde buluşmak
Gidilen ülkelerde özellikle yetimler ve dullar dileğiyle…

6
NeGHGLOHU"
,
y ar dı m gö tü rmekle kalmıyor
İHH sadece kirliğe
iğ i y er le ri k al kındıracak ve fa
gitt eler de üretiyor
.
son verecek proj lin e
n emaneti eh
Ben de bu yüzde
üne kadar gelen
veriyorum. Bug etimi
üb es iy le İH H ’n ın kurban eman
tecr de
sa h ip le ri n e gü venilir bir biçim
ihtiyaç anıyorum.
b ir tarafın
a ulaştırdığına in
d ö r t
yanın arın
r d ü k k i İHH dün yaşayan yoksull r. Suyuti Dindar
G ö a yo Mühendisi
k oralard den tutu Yüksek Elektrik
uzanara r alıyor ve ellerin ş kişiyle İstanb ul
ye be
yanında le bu yıl ailemden ılığıyla
Bu neden rımızın İHH arac
kurbanla mesini istedik. ı
kesil
e d e k u r banların Televizyonda
er İHH’nın düny
mizdekil siye anın
Ve çevre vermelerini tav r. ücra köşeleri
ne kurbanları
İHH’y a derdile ulaştırdığını g
ik , o n la r da gön örd
kurbanımın k üm. Bağışladığım
ett esildiği haber
Adanur olarak da cep i mesaj
Hüseyin klisi telefonuma g
İşçi Eme Bu hayıra ka
tılmak beni m
önderildi.
Sakarya İHH’yı en güv utlu ediyor.
enilir kurum
gördüğüm için olarak
kurbanımı İH
veriyorum. H’ya
ı
v e a i lem alt a Fatma Ergün
Ben H’y -Ev Hanımı
u r b a n ımızı İH ki İHH Ordu
k um
Biliyor
verdik. rımızı
la ırıyor;
kurban yerine ulaşt m.
le ru
kesinlik venilir bir ku ına
gü r
çünkü ası çalışmala yorum.
r a r e di
Ulusla v e takdir
ı m
hayran
ç
ttin Alı hendisi
Selaha Makine Mü
Yüksek l
İslami usullere göre İstanbu
kurbanı üçe bölmek gerekir:
komşulara, fakirlere ve kendi
secekse
çoluk çocuğumuza. Şu an için r kişi kurban ke
Bir evde ikinci bi smeye
komşularımızın da bizim de kişinin bird en fazla kurban ke
ya da eşinin
durumlarımız iyi elhamdülillah. bu uzaktaki kard ler
gücü yetiyorsa, in el
Bu nedenle kurbanımızın hepsi verilir; tabii ki em
hakkıdır vehak ü daha
ihtiyaç sahiplerine gitsin diye bu konuda rüştün m.
vasıtasıyla. İHH ru
ispatlamış bir ku
düşündük ve kurbanımızı İHH’ya Bosna Savaşı’nda de em anetleri
m ara ha disesinde
bağışladık. Mavi M ar ren
ak için kurban ve
sahibine ulaştırm ez de
Cafer Çebi-Esnaf an emanet edilm
Tekirdağ bir kuruma kurb
kime edilir?
syolog
Emel Fazlıoğlu-So
İsta nbul
7
 2 Kurbanlıklar
İHH görevlilerince
kesim yapılacak ülke
ve bölgelerde
kurban olma özelliklerine
uygun olarak satın alındı.

Kurban kesimi için

1 ƛ))ZB
WFLÄMFU
WFSFO
CBƙƜɏMBSN[
aşağıdaki yöntemlerden biri ile
kurbanlarını vakfımıza ulaştırdılar:
r
7BLG
NFSLF[JOF
HFMFSFL
FMEFO
r
#BOLB
IFTBQ
OVNBSBMBS
BSBDMƙZMB
r
1PTUB
ÉFLJ
IFTBCZMB
r
0OMJOF
CBƙƜMB
r
5FMF
CBƙƜMB

Kurban raporu, bülteni ve

6 bilgilendirici kurban videosu
bağışçılara gönderildi.

8
 3
Kurbanlıklar
İslami usullere
uygun olarak kesildi.

4 Kesilen kurbanlar
ihtiyaç sahiplerine elden dağıtıldı.

5
Kurban kesimlerinin
gerçekleştiğine dair bilgi,
LTB
NFTBK
JMF
WFLÄMFU
TBIJQMFSJOF

iletildi.

9
 .85%$1
.(6õ0%g/*(/(5õ
Toplam Hisse 44.076

ORTA VE GÜNEY
AMERİKA
776 HİSSE
Belize, Bolivya, Brezilya,
Ekvador, Guatemala, Haiti,
Honduras, Kolombiya, Kosta
Rika, Küba, Nikaragua, Peru,
Surinam, Şili, Venezuela

AFRİKA
18.196 HİSSE
Botsvana, Burkina Faso, Cezayir, Cibuti, Çad, Demokratik
Kongo Cumhuriyeti, Eritre, Etiyopya, Fas, Fildişi Sahili,
Güney Afrika Cumhuriyeti, Gana, Gine, Kamerun, Kenya,
Komor Adaları, Lesoto, Liberya, Madagaskar, Malavi, Mali,
Mısır, Moritanya, Mozambik, Nijer, Nijerya, Ogaden, Ruanda,
Senegal, Sierra Leone, Somali, Sudan, Svaziland, Tanzanya,
Tunus, Uganda, Zambiya, Zimbabve

10
 DOĞU AVRUPA VE BALKANLAR
1.667 HİSSE
Arnavutluk, Batı Trakya, Bosna-Hersek, Bulgaristan,
Karadağ, Kosova, Macaristan, Makedonya, Polonya,
Preşova, Romanya, Sancak, Sırbistan, Voyvodina
KAFKASYA
1.896 HİSSE
Abhazya, Acara, Adıgey-Şapsığ, Ahıska, Azerbaycan,
Çeçenistan, Dağıstan, Gürcistan, İnguşetya,
Kabardey-Balkar, Karaçay-Çerkes, Kırım, Osetya

ORTA ASYA
2.416 HİSSE
Afganistan, Altaylar, Başkırdistan, Celyabinsk,
Çin, Çuvaşistan, Doğu Türkistan, Kamçatka,
Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan,
Özbekistan, Rusya, Sibirya, Tacikistan,
Tataristan, Türkmenistan, Ural

GÜNEYDOĞU ASYA
1.316 HİSSE
Açe, Doğu Timor, Endonezya,
Filipinler, Moro, Papua Yeni Gine

ORTA DOĞU GÜNEY ASYA

6.273 HİSSE 11.536 HİSSE
Arakan, Bangladeş, Hindistan, Kamboçya,
Filistin, Irak, İran, KKTC, Lübnan,
Keşmir, Myanmar, Nepal, Pakistan, Patani,
Suriye, Türkiye, Ürdün, Yemen
Sri Lanka, Tayland, Vietnam

11
12
13
 NA FASO
İ
BURK
0XWOXLQVDQODU
3 ! , » ( Ý + ) : ) , + / # !
õ stikamet Burkina Faso… Aşılacak
mesafeler ne kadar çok olsa da
gönül coğrafyamız bu diyarlara o kadar
yakın ve cetvelle çizilmiş suni sınırlara
hapsedilmeyecek kadar geniş. Bu
yolculuğa çıkarken omuzlarımızda çok
kutsal bir görev var: Vicdan sahiplerinin
emanetlerini yerlerine ulaştırmak.
Burkina Faso yerel dilde “mutlu

CV

JOTBOMBS
ÛMLFTJu
BOMBNOB
HFMNFLUF

.VUMVMVL
WF
"GSJLB
ZMMBSDB
CJS
BSBEB

14
ONHVL
düşünülemeyecek zıt kavramlar gibi
kodlandırılmış; oysa oraya gidince
iNVUMV
JOTBOMBS
ÛMLFTJu
UBCJSJOJO
OF

kadar yerinde olduğuna şahit oluyoruz.
Kurbanlıkların kesim ve parçalama
işlemlerinin tamamlanmasını beklerken
mihmandarımız Ahmet bizi köy
PLVMVOB
HÕUÛSÛZPS
¸ƙSFODJMFS
IFQ

birden ayağa kalkıp bizlere Arapça bir
TFMBNMBNB
SFTJUBMJ
WFSJZPS
%BSBDL
CJS

NFLÄOEB
EBO
GB[MB
ÕƙSFODJ
CJS
BSBEB

¸ƙSFUNFOMFSJZMF
LPOVƜVSLFO
ÉPDVLMBSO

IÄMFO
TBZHZMB
BZBLUB
CFLMFEJLMFSJOJ

görüyor ve oturmalarını rica ediyoruz.
Televizyonlarda Afrika ile ilgili
görüntülerde zenginlerin elinden para
kapabilmek için birbirleriyle yarışan,
arabaların arkasından koşuşan çocuklar
gösterilir. Buradaki çocukların yüzlerinde
JTF
"GSJLB
JÉJO
VNVEV
HÕSÛZPSV[
&WFU
çocuklar ve bunlar gibi yetişen binlercesi,
inşallah bu kıtanın umudu olacak.
 Tİ
CİBU
´<LQHJHOPLø
%-2!(Ý%.'». EL]LPoRFXNODUµ
C JCVUJ


OÛGVTMV

LÛÉÛL
CJS
ÛMLF
¾MLFEF

hayır çalışması yapan en büyük
İnsanlar kuru çalılardan yaptıkları
tek gözlü barınaklarda yaşıyorlar.
Bu bölgede varları saymak yokları
kurumlardan biri ise al-Birr. İlk olarak TBZNBLUBO
ÉPL
EBIB
LPMBZ


susuz bölgelere su kuyuları açma hisse kurbanın kesim işlemleri
hedefiyle yola çıkmışlar, daha sonra tamamlandıktan sonra dağıtım
ülkenin gerçekleri farklı çalışmalar JÉJO
3JQUB

4BHBMPV

"UBMJ
WF
,IBMFG

ZBQNBZB
JUNJƜ
POMBS
4V
LVZVTV

köylerine gidiyoruz. Her gittiğimiz
eğitim ve yetim çalışması kurumun yerde köylülerin ihtiyaçlarını
öncelikli faaliyetleri arasında. dinliyoruz. Yokluk içinde yaşayan
Al-Birr yetkilileri tarafından bize insanların ikram etme çabaları ise
verilen çizelgede bölgeler, kesilecek IFQJNJ[J
EVZHVMBOESZPS
&SUFTJ
HÛO

kurban sayıları ve ulaşılacak insan 4IBCFMFZ
WF
(PVCFUP
CÕMHFMFSJOEF

sayısı tüm detaylarıyla belirtilmiş. EF

IJTTF
LVSCBO
LFTJZPS
WF

%BƙMBS
WBEJMFS
BƜBSBL
EÕSU
TBBU
WFLÄMFUJOJ
BMEƙN[
UPQMBN

IJTTF

sonra ilk durağımıza varıyoruz. kurbanı sahipleriyle buluşturmuş
Bayram namazındayız. Ne güzel oluyoruz.
CJS
NBO[BSB
4BIJMEF
OBNB[
JÉJO

hazırlanmış koskoca bir alan ve
akın akın ilerleyen kadın ve erkekler
SFOHÄSFOL
LZBGFUMFS
JÉJOEF
ÉPDVLMBS

Kalabalığın içerisinde hemen
fark ediliyoruz. Bakışlar “yine
HFMNJƜ
CJ[JN
ÉPDVLMBSu

havasında samimi ve
içten. Aynı içtenlikle
kucaklaşıyor, hayır
dualarla görevimiz için
i#JTNJMMBIu
EJZPSV[
Yoksulluk kelimelere
sığmayacak kadar ciddi
boyutlarda bu bölgede.

15
 YİR
CEZA

.DUGHøONH
9535&Ý!,0!9$). &H]D\LU·GH\L]
K ardeşlik bağlarımızın geçmişe
EBZBOEƙ
$F[BZJSEFZJ[
¾MLFEF


ZM
TÛSFO
'SBOT[
JƜHBMJOEF

NJMZPO

döneminde merkez olarak kullanılmış,
dar sokaklarıyla meşhur Türk evlerinin
olduğu bir yer. Günümüzde buradaki
Gardaya’ya gidiyoruz. Yol üzerinde İslam
tarihinde Kuzey Afrika Fatihi olarak
bilinen Ukbe bin Nafi’nin Biskra’daki
$F[BZJSMJ
ÕMEÛSÛMNÛƜ
TJWJM
IBML
[VMÛN
binaların hemen hemen tamamı kabrini ve adına yapılmış olan camiyi de
baskı, sömürü ve yabancılaştırmayla hükümet binası olarak kullanılıyor. ziyaret ediyoruz.
mücadele etmiş. Kurbanlarımızı Henşela şehrinde
İHH’nın bu yılki kurban çalışması kesiyoruz. Organizasyonu
LBQTBNOEB
$F[BZJSEF

IJTTF
LVSCBO
üniformalı bir izci grubu
kesiyoruz. Kurbanların yarısını başkente yönetiyor. Askerî içtimaları

LN
NFTBGFEFLJ
#MJEB
LFOUJOEF
andıran seremonilerini birkaç
LBMBOO
JTF
CBƜLFOUF

LN
NFTBGFEFLJ
EFGB
TFSHJMJZPSMBS
1BSÉBMBOBO
WF

Henşela kentinde kesip ihtiyaç poşetlenen etleri evlere dağıtıp
sahiplerine dağıtıyoruz. kardeşlerimizin dualarını alarak
#BƜLFOU
$F[BZJSJO
NFSLF[J
MJNBOO
ziyaretimizin ilk bölümünü
BSLBTOEB
LBMZPS
,BTCBI
,BTBCB

UBNBNMZPSV[
)FOƜFMBEBO

LN

denilen mahalle, özellikle Osmanlı V[BLMLUBLJ
4BISB
¬ÕMÛOEF
CVMVOBO

16
ÇAD
)LOLVWLQ GH\LQFH
J|]OHULJO\RU
- 5 ( 3 » . Ý % . ' » .
õ++· OO

,VSCBO

Organizasyonu için
HJUUJƙJNJ[
¬BEEB
ZBLMBƜL

ZMES
TÛSFO


LÛÉÛL
.VIBNNFEJ

JÉ
TBWBƜ
OFEFOJZMF
TBEFDF

ZMOEBO

CV
ZBOB

LJƜJ
IBZBUO
LBZCFUNJƜ

¬BE
QSPHSBNN[
TÛSFTJODF
EBƙUNMBS

1 milyon kişi de yaşadıkları yerden göç
etmek durumunda kalmış.
İlk olarak buradaki partner kurum tem-
silcileri ile bir araya gelip kurban organi-
zasyonunu adım adım planlıyoruz. Yıldız
5FLOJL
¾OJWFSTJUFTJOEF
JƜMFUNF
PLVNVƜ

olan Ahmet Fadıl adlı kardeşimiz bize
yardımcı oluyor. Onun Türkiye’ye
gitmeden önceki düşüncelerine dair
anlattıkları ise hepimizi şaşırtıyor. Ahmet
Fadıl, “Lisede Fransızların hazırladığı ders
kitaplarında Türkler barbar ve silahlı
gezen insanlar, Türkiye ise yaşanması
zor bir coğrafya olarak tanıtıldı bizlere.
)ÄMJZMF
5ÛSLJZFEFO
HFMFO
CVSTMBSB

başvuru olmuyordu. İki arkadaşımla
birlikte eğitim için Türkiye’ye gittiğimde
NDUGHøOHULPL]LQ
ilk zamanlar her akşam telefonlaşıp bir
şey oldu mu diye birbirimizi kontrol edi-
yorduk. Ancak gördük ki bize anlatılan
ediyorum. Ya beni de götür ya sen de
CVSBEB
LBM
EJZPS
MJTBO
IÄMJZMF
0SBEBO

BZSMSLFO
¬BE
5ÛSLJZFOJO
HFSÉFLMF
BMBLBT
ZPLUVu
EJZPS WF
IFS
ƜFZF
SBƙNFO
ZÛ[Û
HÛMFO
.ÛTMÛ-
man kardeşlerimi hep özleyeceğimi
için ziyaret ettiğimiz köylerde, yetim ev- düşünüyorum.
MFSJOEF
DPƜLVZMB
LBSƜMBOZPSV[
%BƙUN

sırasında bir imam boynumdaki Filistin
atkısını işaret ediyor, hemen çıkarıp
onun boynuna asıyorum. Filis-
tin deyince gözleri gülüyor bu
insanların, onların yürekleri
de Filistinli kardeşleri için
atıyor.
Kurban paylarını
dağıtırken bir ara
parmağımın sıkıca
tutulduğunu his-
sediyorum. Başımı
eğdiğimde bunun
LÛÉÛL
.VIBNNFE

olduğunu fark
17
 İYOPYA
ET
<HWLPEXOXøPDV×
$2Ý-%6,»4
95243%6%2 \Dø×\RUX]kGHWD
K urban vesilesi ile geldiğimiz
.ÛTMÛNBOMBSO
JML
IJDSFU

ZVSEV
)BCFƜJTUBOEB

BSJGF
HÛOÛ


yetimle buluşup bayramlaşıyoruz.
#FMLT

/VSBZ

.JOF
WF
%JMBSB
çok yoğun çalışmaları olduğunu
hanımlar da İstanbul’dan getirdikleri
hediyelerle bayram öncesi yetimleri
sevindirmek, başlarını okşamak ve
&GFOEJNJ[JO
NÛKEFTJOF
OBJM
PMNBL

için heyecanlılar.
Bir yetim buluşması yaşıyoruz
&UJZPQZB
ZBZMBMBSOEB
#J[J
CFLMJZPS

kara mercanlar, sıraya girmişler
bayramlıklarını giyerek. Ancak ne
kadar yeni elbiseler giyseler de
harçlık, hediye verseniz de yetimin
gözlerindeki mahzunluk kaybolmuyor
hiçbir zaman. Türkiyeli ablaları,
teyzeleri, hediyelerini ve bayram
IBSÉMLMBSO
EBƙUZPS
&O
ÕOFNMJTJ

18
sevgi ve merhameti paylaşıyorlar her
birine ayrı ayrı sarılarak.
&UJZPQZBEB
NJTZPOFS
LVSVMVƜMBSO

bidon sudan hayır sahibine sevaplar
yazılıyor, amel defteri kapanmıyor.
&UJZPQZBEB
HVSCFUUF
EFƙJMJ[
&LJQUFLJ

çocuklar, özellikle de yetimlerle ilgili tüm arkadaşlarımız da aynı duyguları
taşıyor.
ÕƙSFOJZPSV[
.FTFMB
TBEFDF
CJS

misyoner kurumun ülkede yetimler
için hizmet veren yedi okulu
var.
Hayatımızdaki en güzel
CBZSBN
ZBƜZPSV[
&UJZPQZBEB

Yetimlerimizle buluşarak adım
attığımız bayramı, kurban
paylarını ihtiyaç sahiplerine
ulaştırmanın huzuru ile
tamamlıyoruz. İHH’nın buradaki
QSPKFMFSJOJ
ZFSJOEF
HÕ[MFNMJZPSV[

NFTFMB

ZMOEB
BɏMBO
CJS
TV

kuyusundan istifade eden insanları
görmek hepimizi mutlu ediyor. Her
 SAHİLİ
İŞİ
FİLD

%L]L
HQVDUV×FDNO×÷×\OD
NDUø×ODG×ODU
e-»4Ý3d.-%:

2010 Kurban Organizasyonu için Fildişi

4BIJMJOF
HJEJZPSV[
'JMEJƜJ
OÛGVTV-
OVO
O
.ÛTMÛNBOMBS
PMVƜUVSVZPS
¾MLFEF
UBO

fazla yerel dil konuşuluyor.
#FZB[MBS
JÉJOEFLJ
QSM
QSM
HFOÉMFS
ƛTB
.VTUBGB
4BMJI
WF

bir İsa daha bizleri karşılıyor. Fildişi, aynı Karadeniz gibi
yemyeşil bir yer. Bayramın geldiği her yanda hissediliyor.
1BSUOFSJNJ[
CJ[
HFMNFEFO
LVSCBOMLMBS
BMNƜ
LFTJN

yapılacak bölgeleri ve dağıtımların yapılacağı 19 farklı
camiyi belirlemiş. Kimi yerde kesim alanına gelen ihti-
yaç sahiplerine dağıtım yapıyoruz, kimi yerde de bizzat
kapıları çalıyoruz.
4BWB
LÕZÛOEF
UBSJGTJ[
HÛ[FMMJLUF
BOMBS
ZBƜZPSV[
%BIB

köye girmeden gençler motosikletleriyle etrafımızı
TBSZPSMBS
,POWPZ
IÄMJOEF
LÕZF
EPƙSV
JMFSMJZPSV[
¬PL

geçmeden yolun iki tarafına sıralanmış bir kalabalık
görüyoruz. Bir yanda erkekler, diğer yanda çocuklar
boy sırasına göre dizilmişler. Biz aracımızdan inerken
bir ezgi söylemeye başlıyorlar. Başlangıçta kulağımıza yabancı
gelen melodiyi kısa bir süre sonra tanıyoruz: Talaal Bedru Aleyna.
4SBOO
CBƜOEBO
JUJCBSFO
UFL
UFL
V[BOZPS
FMMFSJNJ[
CJSCJSJOF

herkesle bayramlaşırken göz yaşlarımı tutabilmek için gerçekten
ÉPL
ÉBCB
IBSDZPSVN
,ÕZMÛMFS
CJ[F
.FLLFEFO
.FEJOFZF
IJDSFU

FEFO
.ÛTMÛNBOMBS
HJCJ
NVBNFMF
FEJZPSMBS
)FQJNJ[J
BZS
BZS
TBSQ

sarmalıyorlar.
'JMEJƜJ
4BIJMJOEF

DJWBSOEB
BJMFZF
LVSCBO
IFEJZFMFSJOJ

VMBƜUSZPS
CVSBEBLJ
45,MBS
ÄMJNMFSJ
ÕƙSFODJMFSJ
[JZBSFU
FEJZPSV[

Verimli, unutulmaz bir kurban çalışmasından sonra Türkiye’ye
dönüyoruz.

19
GANA
õ\LOLN
KHU]DPDQ
KHU\HUGH
* ana, Afrika’da bağımsızlığını
kazanan ilk ülke. 25 milyonluk
OÛGVTVO
O
.ÛTMÛNBOMBS

PMVƜUVSVZPS
#VSBEB
(BOB
.VTMJN

"DBEFNZOJO
GFEBLÄS
ZÕOFUJDJMFSJ

LBSƜMZPS
CJ[MFSJ
,BSEFƜMFSJNJ[

.BWJ
yettiğince yetişmeye çalışıyoruz.
.BSNBSB
PMBZOO
ÛMLFEF
HFOJƜ
ZBOL



bulduğundan bahsediyorlar. Gana’da
DJEEJ
CJS
NJTZPOFS
ÉBMƜNBT
WBS


LJƜJZF
CJS
DBNJ
EÛƜÛZPSTB

LJƜJZF

bir kilise düşmekte. Kiliseler camilerin
OFSFEFZTF

LBU
CÛZÛLMÛƙÛOEF
Afrika’da bayramların en güzel
yanlarından biri bayram namazları.
5ÛN
.ÛTMÛNBOMBS
FO
HÛ[FM
FMCJTFMFSJ
JMF

20
(  Ý " ! 9 2 ! - Ý ¼ ! ( » .
çocuklarının ellerinden tutarak yollara
dökülüyorlar. Yollar çiçek tarlaları gibi.
Kurban kesimlerine geçiyoruz,
her yerde ayrı bir coşku. Yapılacak
iş ve gidilecek yer çok. Gücümüz
kürsüye davet ediliyoruz. Türkiyeli
Yetiştiklerimizden bizi en çok etkileyen
yerlerden biri görme engelliler okulu
oluyor. Bu okulun öğrencileri için bir
CÛZÛLCBƜ
LVSCBO
LFTJZPSV[
4POSB

işitme engelliler okuluna düşüyor
ZPMVNV[
#V
PLVMEB
EB

ÕƙSFODJ

WBS
%BIB
TPOSB
EJƙFS
LVSCBO
ÉBMƜNB

bölgelerine gidiyoruz.
$VNB
OBNB[OEB
JNBN
,VSCBO

Bayramı ve kurban üzerine uzunca
bir hutbe veriyor. Namazdan sonra
ZFOJ
.ÛTMÛNBO
PMNVƜ
CJS
LBSEFƜJNJ[

takdim ediliyor cemaate. Ardından
bir konuşma yapmak üzere biz
.ÛTMÛNBOMBSO
TFMBNMBSO
JMFUJZPS
İHH’nın çalışmalarını anlatıyoruz.
.BWJ
.BSNBSB
ZPƙVO
PMBSBL
ZFS

bulmuş kalplerde. Vakfımıza üye olmak
istediklerini söylüyor kardeşlerimiz.
Görevimizi yerine getirmenin huzuru
ile ülkemize dönüyoruz. İyilik her
zaman her yerde ve iyilik Türkiye
halkına çok yakışıyor...
 AMERUN
K

.DPHUXQ·GD
JOHQ
\]OHU (e32%6Ýa!+-!+

K amerun’da bayram tek kelimeyle harikaydı. Bu seneki organizasy-

PO
JMF
,BNFSVOEB
EFO
GB[MB
BJMFZF
LVSCBO
QBZ
VMBƜUSEL
Bayram sabahı erkenden namaz kılınacak alana gittik. İmam gelene
kadar tekbirler getirdik. Bu bayram namazı daha önce kıldığımız nama-
zlardan çok farklıydı. İnsanlar çok büyük bir alanda toplanmış, herkes
LFOEJ
TFDDBEFTJOJ
TFSNJƜ
WF
TBáBS
CJSMFƜNJƜUJ
Namazın ardından kurban kesimlerinin yapılacağı yere gittik. Burada
kardeşlerimizin yoğun ilgisiyle karşılaştık. Alanda bulunan gazeteciler
EF
CJ[JNMF
SÕQPSUBK
ZBQNBL
JTUFEJMFS
0OMBSB
ƛ))OO
ÉBMƜNBMBSOEBO

bahsettik ve sadece Kamerun’da değil aynı
anda dünyanın 125 ülke ve bölgesinde kurban
organizasyonu gerçekleştirdiğini anlattık.
Kardeşlerimizin mutluluğunu görmek, bu
organizasyonun bir parçası olmak harika bir
duyguydu. Bayramı birlikte geçirdiğimiz için
çok mutlu olan kardeşlerimiz bizlere bol bol
dualar ettiler. İşte böyle bir bayramdı bizim-
kisi. Yüzü gülen insanlar, samimi dualar…
Allah kurbanlarımızı kabul etsin.

21
 A
KENY
6×FDNELUVHODP
YH\DN×QODøPD
/0Ý$2Ý(!3!.Ý(e3%9».Ý593!,
% ayram sabahı namaz için camiye
gittik. Kenya’nın bu bölgesinde
bayram namazı herkes toplanabilsin
diye biraz geciktiriliyormuş. Namaz
başlayıncaya kadar teşrik tekbirleri,
dualar, salavatlar getirildi. Namazdan
sonra cemaatle bayramlaştık. Yaşlıca,
kınalı sakalıyla çok sevimli bir dede
vardı kalabalık arasında. Yanımıza
yaklaştı ve kucakladı bizi, bağrına bastı,
yanaklarımızdan öptü. Bizi kardeş eden
Allahım, hamdolsun sana!
Karayoluyla gidebileceğimiz en uzak
OPLUBMBSB
HJUNFZF
LBSBS
WFSEJL
¬ÛOLÛ

kolay yerlere başkaları zaten ulaşıyordu.
/BJSPCJEFO
JUJCBSFO
ZBLMBƜL

LNMJL

22
LøWHNXUEDQ
çok bozuk bir asfalt yoldan sonra
ƛTJPMPZB
VMBƜUL
ƛTJPMP

OÛGVTMV
CJS

şehir. Oradan da farklı bölgelere yol aldık
WF
UPQMBNEB

IJTTF
LVSCBO
LFTUJL
Türkiye’ye dönüş için havaalanına
gitmeden önce iki üç saat dinlenmek
üzere yastığa başımı koyduğumda
buradaki bütün konuşmalarımız,
gördüklerimiz, duyduklarımız zihnimde
dolaşıp durdu. Osmanlı parçalanınca
CJS
UFTQJIUFLJ
UBOFMFS
HJCJ
.ÛTMÛNBO

toplumlar darmadağın olmuş. Bu
duygu yoğunluğu altında üşüdüğümü
hissettim, battaniyeye sarıldım ama
soğuk yürekten geliyor, battaniye ne
yapsın!
 YA
LİBER
7HNUDUWHNUDU
NDUGHøROX\RUX]
/ iberya’dayız. Brezilya’da,
4VSJOBNEB

/JLBSBHVBEB


okyanusun diğer kıyısında da kurban
programı için kardeşlerimiz bulunuyor.
Kardeşliğin bugünkü tarihine mütevazı

.FUPEJTU

"OHMJLBO

&WBOKFMJTU
Liberya kurban çalışmamızı 24 farklı
bir katkı, şükür ki bizlere de nasip
oluyor…
16 farklı etnik grubun bulunduğu
-JCFSZBEB
EFO
GB[MB
LBCJMF
EJMJ

LPOVƜVMVZPS
¾MLFEF
OÛGVTVO

V
.ÛTMÛNBO

ZMML
JÉ

savaşın kasıp kavurduğu Liberya

gönderdiği kurban hediyeleri
sokaklarında dolaşıyoruz. Başkent
.POSPWJBEB
GBLJSMJLUFO
CBƜLB
CJS

şeyle karşılaşmıyoruz. Bir öğretmenin


QPMJT
NFNVSVOVO

EPMBS
NBBƜ
oluşturuyor. Bayram namazı akabinde
BMEƙ
ÛMLFEF
OÛGVTVO
EFO
GB[MBT

günlük 1,5 dolardan daha az bir gelirle
HFÉJONFL
EVSVNVOEB
$BEEFMFS
CPZV

karşımıza çıkan her iki tabeladan biri
#BQUJTU
ya da bir başka mezhebe bağlı bir
kuruluşun faaliyetlerini anlatan
işaretler oluyor.
Ve bayram sabahı… Bayram namazı
kadın-erkek, genç-yaşlı hep birlikte
toprak bir futbol sahasında eda ediliyor.
4BOLJ
UÛN
TPLBLMBS
CVSBZB
BLZPS
tüm randevular bayram namazına
verilmiş. Arapça ve İngilizce olarak
verilen hutbeler bambaşka bir hava
sürüklediği kardeşlerimize ulaşıyor.
-52!4Ý9),-!:
UÛN
.ÛTMÛNBOMBS
JÉJO
EVBMBS
FEJMJZPS

Bayramlaşıyor, kucaklaşıyoruz;
bayramı hediye edene şükürler
ediyoruz.
noktadaki kesim ve dağıtımların
ardından tamamlıyoruz. Kurban
paylarını alan kardeşlerimiz dualar
ediyorlar. Organizasyonumuzdan
ZBLMBƜL

LJƜJ
JTUJGBEF
FEJZPS

Hayırsever kardeşlerimizin gönülden
yetimhanelere, engelliler merkezine,
yoksul ve kimsesizlere, iç savaşın
veya geçim derdinin mülteci olmaya
23
MALİ
0DOL·GH
ED\UDPEHUHNHWL 3 ! » $ Ý » " » # » / ¹ , 5
E tiyopya aktarmalı 13
saatlik uçak yolculuğunun
ardından kurban çalışmasında
CVMVOBDBƙN[
.BMJZF
VMBƜZPSV[

Bayramdan bir gün önce kadınlar
hapishanesini ziyaret ederek başlıyor
programımız. Takip eden günlerde
de okulları, medreseleri, yürüme
engelliler cemiyetini, camileri ziyaret
ediyoruz. Bu yerlere kurban paylarını
ulaştırıyoruz.
ƛTMBNJ
ƛMJNMFS
WF
)BZBU
.FESFTFTJOJ

ziyaretimiz esnasında bir medresenin
24
nasıl sosyal yaşam merkezi
olabileceğine tanık oluyoruz. Bizi
NFESFTFOJO
NÛEÛSÛ
&CV
#FLJS

,BNBSB
#FZ
LBSƜMZPS
.FESFTFZJ

HF[JZPSV[

ÕƙSFODJOJO
JMLPLVM

ve lise düzeyinde eğitim gördüğü
medresede, hanımlar için de
dikiş-nakış eğitimleri veriliyor. Okulda
kalan öğrenciler geceleri hafızlık
eğitimine çalışıyorlar. Her gün ikindi
ve akşam namazı vakitleri arasında
sohbetler yapılıyor. Bu medrese
geleceğe uzanan bir köprü…
NİJER
3URMHOHULPL]
1LMHUOLOHUH
XPXWYHUL\RU
&!4»(Ý!,45."!¼
D ünyanın en fakir ülkelerinden
biri olan ve kişi başı yıllık
PSUBMBNB
HFMJSJO
TBEFDF

EPMBS

PMEVƙV
/JKFSEF
DJEEJ
CPZVUMBSEB

BÉML
TLOUT
ZBƜBOZPS
¾MLF

organizasyonları, su kanalı
dünyanın en büyük uranyum

LBUBSBLU
BNFMJZBUMBS


yataklarına sahip olmasına rağmen
bu madenler Fransızlar tarafından
TÕNÛSÛMÛZPS
¬PDVL
ÕMÛNMFSJOJO
WF

hastalıkların yaygın olduğu ülkede
devlet mekanizmasının güçlü
olmaması sebebiyle okul, hastane
WC
LVSVNMBS
ÉPL
B[
TBZEB
¾MLFOJO

J
ÉÕMMFSEFO
PMVƜVZPS
&LJMFCJMJS

verimli topraklar çok çok az. Nüfusun
VOVO
.ÛTMÛNBO
PMEVƙV
ÛMLFEF

farklı etnik gruplar bulunmasına
rağmen Afrika’nın geri kalanında
olduğu gibi etnik farklılıklara dayalı
anlaşmazlıklar yaşanmıyor.
ƛ))
CÕMHFEF
UFO
CV
ZBOB

acil gıda yardımları, kurban
QSPKFTJ
Ramazan’da kumanya yardımları
gibi çalışmalarda bulunuyor. Bu sene
başkent Niamey’de gerçekleştirilen
LVSCBO
PSHBOJ[BTZPOVZMB

JIUJZBÉ

sahibi aileye ulaşıldı.
Bölgenin en temel problemi açlık. Bu
durumun etkilerini her yerde görmek
mümkün. Ayrıca susuzluk, sağlık
ve eğitim alanındaki sıkıntılar da
ülkenin diğer önemli sorunları. Kalıcı
QSPKFMFSF
ZFOJMFSJOJ
FLMFNFL
Û[FSF

BZSMZPSV[
/JKFSEFO
25
 YA
NİJER

.XUEDQODU×Q×]
VDKLSOHULQH
XODøW×
! ( - % 4 Ý 4 e 2 + " % .

N JKFSZBEB
LVSCBO
CÕMHFMFSJOJ
[JZBSFU

ediyoruz. Topraktan yapılmış tek
odalı evlerde çok nüfuslu aileler yaşıyor.
Yoksulluk diz boyu, köylerde elektriğin

0HVO

,PHJ

"CVKB

-BHPT


olmadığını söylemek bile yersiz.

1MBUUFBV
WF
$SPTT
3JWFS

Halk arasındaki İngiliz hayranlığı

TFLJ[
BZS
CÕMHFEF

dikkatimizi çekiyor. Herkes bir İngiliz
UBLN
UVUVZPS
/JKFSZBEBO
ƛOHJMUFSFZF

tonlarca ham petrol taşınıyor. İngilizler
ülkenin tüm yer altı zenginliklerini
özellikle de petrol ve gazı sömürmeye
EFWBN
FEJZPS
¾MLFEF
[FOHJOMF
GBLJS

arasında müthiş bir uçurum var. Orta
TOG
OFSFEFZTF
ZPL
HJCJ
¾MLFOJO
HÛOFZ

bölgelerinde Hristiyan nüfus çoğunlukta,
CV
CÕMHFMFS
.ÛTMÛNBOMBS
JÉJO
PMEVLÉB

güvensiz. Zaman zaman çok şiddetli
çatışmaların, binlerce insanın öldürüldüğü
katliamların yaşandığını öğreniyoruz.
/JHFS
4UBUF
/BTTBSBXB
4UBUF
ƜFIJSMFSJOEF
kurbanlarımız kesiliyor. Türkiye’den
gönderilen kurbanlar sahiplerine
ulaştırılıyor. Bayram öncesinde tüm
hazırlıklarını yapmış olan partnerimiz
PSHBOJ[BTZPOV
CBƜBSZMB
UBNBNMZPS
¸ZMF

ki kesim bölgeleri belirlenmiş, görevlilerle
bir iki hafta önceden toplantılar yapılmış.
Yolculuğumuzun sonunda emanetleri
teslim etmiş olmanın huzuruyla veda
FEJZPSV[
/JKFSZBZB

26
 UANDA
R
.DUGHøOHULPL]OH
K igali Havaalanı’nda bizleri
3VBOEB
.ÛGUÛMÛƙÛOEFO
ƚFZI

Yusuf karşılıyor, sevinci gözlerinden
okunuyor. Orta yaşın biraz üzerinde,
CFƜ
EJM
CJMFO
CJS
LBSEFƜJNJ[
ƚFZI

Yusuf. Buradaki çalışmalarımızı
müftülük ile koordineli olarak
HFSÉFLMFƜUJSFDFƙJ[
¾MLFEF
UÛN
EJOÏ

hizmetler müftülük tarafından
JEBSF
FEJMJZPS
.ÛTMÛNBOMBS
EFWMFU

OF[EJOEF
JUJCBS
TBIJCJ
.FDMJTUF
CJSJ



LBEO
EÕSU
.ÛTMÛNBO
NJMMFUWFLJMJ

bulunuyor.
İlk kez bir stadyumda bayram namazı
kılıyorum. Binlerce kişi en güzel
elbiseleri ile stada doğru tekbirler
eşliğinde yürüyor. Bayram unutulmaz
bir namaz karesi ile başlıyor


Ruanda’da…
Kurbanlarımızın kesileceği yere
HFMEJƙJNJ[EF
.TSEBO

¾SEÛOEFO

WBSu
-%(-%4Ýa%,»+ ED\UDP
$F[BZJSEFO
WF
EBIB
CJSÉPL
ÛMLFEFO

gelen kardeşlerimizi görüyoruz, onlar
da Ruandalı kardeşleri için gelmiş.
Kurban kesimleri için gittiğimiz bir
köyde bölge halkını bizi beklerken
buluyoruz. Kurbanlarımızı sahiplerine
ulaştırmanın huzuru içerisindeyiz.
Ruanda ziyaretimiz esnasında
bölgede Türkiyeli hayırseverler
tarafından yaptırılan bir caminin
BɏMƜOB
LBUMZPSV[
"ɏMƜUB
.ÛGUÛ
%FWMFU
#BƜLBOOO
.ÛTMÛNBOMBSB

önem verdiğini ve desteklediğini
anlatıyor. 16 yıl önce katliam yaşanan
ÛMLFEFLJ
LBOBBU
ÕOEFSMFSJ
i.ÛTMÛNBO

ÕMEÛSNF[u
EJZPS
i.ÛTMÛNBO

öldürmez, zina etmez, problem
ɏLBSNB[
.ÛTMÛNBO
UFNJ[EJS
düzenlidir, hem bölgenin hem de
3VBOEBOO
.ÛTMÛNBOMBSB
JIUJZBD

27
 GAL
SENE

g\OHLoWHQGLNL
NDUGHøOHULPL]
d-%2Ý&!25+Ý4/+!4

õ++· OO

,VSCBO

Organizasyonu için
4FOFHBMEFZJ[
5PQSBLUBO

TB[MBSEBO

inşa edilmiş köylerin, tipik Afrika
tarzı kasabaların, şehirlerin ve pazar

iEÕOÛƜÛ
PMNBZBO
LBQu
PMBSBL

yerlerinin arasından geçiyoruz. Yollarda

BSLBEB
adlandırılıyor.
PUPCÛTMFS
WF
LBNZPOMBS
SFOHÄSFOL

hanımlar bir grup insan yüksek sesle
hepsinin üzerinde Arapça dualar yazılı.
Bayram günü büyükçe bir çadırın
içine sandalyeler yerleştirilmiş.
Kurban paylarını almaya gelen
ihtiyaç sahipleri bu çadırda bekliyor.
1SPHSBN
CBƜMZPS
ƚFISJO
JMFSJ
HFMFO

IPDBMBSOEBO
#BCB
4ÛMFZNBO
,FO


LÕMF
UJDBSFUJOJO
UÛN
EFIƜFUJOJ
mutluluk, muhabbet ve kardeşlik
Hoca bir konuşma yaparak İHH’ya ve
5ÛSLJZFMJ
.ÛTMÛNBOMBSB
UFƜFLLÛS
FEJZPS

Onlar teşekkür ettikçe ben mahcup
PMVZPSVN
¬ÛOLÛ
P
LBEBS
JÉUFO
UFƜFLLÛS

ve dua ediyorlar ki, buna layık olup
olmadığımızı düşünmekten kendimi
alamıyorum.
Bir kasabadan geçerken akşam ezanı
PLVOVZPS
¸OEF
FSLFLMFS
Bir kez daha anlıyorum ki, İHH 125
zikir yaparak ve ritim tutarak camiye
HJEJZPS
:BLMBƜL

NJMZPOMVL
4FOFHBM

OÛGVTVOVO
Û
.ÛTMÛNBO
Ziyaretimiz esnasında Gore Adası’na da
gidiyoruz. Ada 19. yüzyılda köle ticaret
merkezi olarak kullanılmış. Adadaki
,ÕMF
&WJ
gözler önüne seriyor. İki katlı binanın alt
katındaki demir parmaklıklı küçücük
hücrelerde ve mahzenlerde günlerce
hapsedilen insanlar buradan gemilere
istif edilerek Batılı ülkelere götürülmüş.
Alt katın son bölümünde, koridorun
sonunda yer alan ve denize açılan
LBQ
ülkeye aslında sadece kurban eti
götürmüyor. Bu faaliyetin manevi
bereketi yanında, kurban eti neredeyse
TFNCPMJL
CJS
ÕƙF
PMBSBL
LBMZPS
4FOFHBMMJ

bir hocanın ifadesiyle, “Türkiyeli
.ÛTMÛNBOMBS
4FOFHBMF
BZO
[BNBOEB

HÕOEFSJZPSu
"MMBIB
FNBOFU
4FOFHBMJO
DPƜLVMV

.ÛTMÛNBOMBS

28
 Lİ
SOMA
6RPDOL·GHNDOSOHULPL]
!$%-Ýd:+d3%
T ürkiye’den İHH aracılığıyla
gönderilen kurbanları
kardeşlerimize ulaştırmak için
HJUUJƙJNJ[
4PNBMJEF
UBN
CJS
IBGUB

geçirdik. Bu bir hafta içinde hem
4PNBMJEF
OFMFS
PMVQ
CJUUJƙJOJ


iƚJNEJZF

anlamaya çalıştık hem de devlet
otoritesinin olmadığı bir ülkede
ƛ))OO
JOTBOMBSB
ÄEFUB
EFWMFU

gibi hizmet ettiğine şahit olduk.
ƛ))
4PNBMJEFLJ
QBSUOFS
LVSVMVƜV

Zamzam Foundation ile birlikte su
kuyuları, yetimhaneler, iş merkezleri
ve okullar açarak silahların
gölgesindeki ülkede büyük işler


başarmış.
4PNBMJZF
GBSLM
HSVQMBS
IÄLJN
PMTB

\DQ\DQD
da ülkenin her bölgesinde kesimler
ZBQMBSBL

LVSCBO
JIUJZBÉ

sahiplerine dağıtıldı. İnsanların
birkaç kilo et aldıklarında sanki
dünyalar onların oluyormuşçasına
mutlu oluşlarına şahitlik etmek,
ekipteki tüm arkadaşlarımızın
farklı duygular yaşamasına neden
oldu. Ben kendi adıma bir kez
daha Afrika’yı geri bırakanlara,
kendi refahları için bu insanların
sıkıntılar içinde yaşamalarına
sebep olanlara isyan ettim.
Hagel kurban paylarının dağıtımı
için gittiğimiz köylerden biri.
Burada köylülere kısa bir
konuşma yaparak kendilerine
Türkiye halkının selamlarını
ilettik. Konuşmamız sırasında
orada bulunanlardan bazılarının
gözyaşı döktüklerine şahit olduk.
Konuşmamızın ardından bir genç
ZBON[B
ZBLMBƜBSBL
kadar köylerimize hep Batılılar
HFMJZPSEV
ƛML
EFGB
4PNBMJOJO

EƜOEBO
.ÛTMÛNBOMBS
HFMFSFL

bize yardımda bulundular. İnanın
ÉPL
NVUMV
PMEVLu
EFEJ
"GSJLBM

bir gençten bu sözleri duymak
IFQJNJ[J
ÉPL
EVZHVMBOESE
&Z

Afrika, ey kardeşlerimizin ülkesi…
4FOJ
IJÉ
ZBMO[
CSBLNBZBDBƙ[
kalplerimiz hep yan yana, hep
birlikte atacak.
29
 NYA

7HøHNNUOHU
ZA
TAN

õ++
-%(-%4Ý3!,»(Ý%¹2»$%2%

< aklaşık 11 saatlik bir yolculuktan sonra başkent

%BSVTTFMBNB
WBSZPSV[
5BO[BOZBEB
JML
PMBSBL

ZFUJNMFSJNJ[MF
CVMVƜVZPSV[
1BSUOFSJNJ[JO
PSHBOJ[F

FUUJƙJ
QSPHSBNEB
L[M
FSLFLMJ

ZFUJNF
CBZSBNMLMBSO

hediye ediyoruz. On yaşlarında bir kız çocuğunun
Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda bir
yetim annesinin İHH’ya teşekkürlerini sunduğu mektup
PLVOVZPS
7BLáBS
#BLBOMƙO
UFNTJMFO
TÕ[
BMBO

Osman Bey ve diğer konuşmacılar, İHH’ya teşekkürlerini
iletiyor, ülkede ciddi sayıda yetim ve dul bulunduğunu
anlatıyorlar.
Tanzanya kurban programımızda bölgede açılan
Faruk Aktaş Okulu’nu da ziyaret ediyoruz. Bu okul
JNLÄOT[MLMBS
JÉJOEF
CJS
DFOOFU
HJCJ

,VSCBO
ÉBMƜNBN[
LBQTBNOEB

LÕZEF
EBƙUNMBSEB

bulunuyoruz. Bizi her gören etrafımızı sarıyor, teşekkür
etmeye çalışıyor. Bu insanların çoğu senede bir defa et
görüyor.

30
 GANDA
U
'|UWPHYVLP
EDKDU×Q\DøDQG×÷×
K ülke
urban çalışması yapmak
için Uganda yolundayız.
Başkent Kampala’da yemyeşil bir
CJULJ
ÕSUÛTÛ
LBSƜMZPS
CJ[J
¾MLFEF

yılın 365 günü bahar yaşanıyor.
&LWBUPS
ÉJ[HJTJ
CBƜLFOU
,BNQBMBEBO

geçiyor. Köylerde henüz elektrik yok,
insanların gelir düzeyleri çok çok
düşük.
ƛLJ
FLJQ
IÄMJOEF
LVSCBO
LFTJN

merkezlerini dolaşıyoruz.
Kurbanlardan bir bölümü burada
bize eşlik eden Ahmet Bey’in evinin
ZBOOEB
LFTJMJQ
EBƙUMZPS
%BIB

sonra bir camide yapılan kesimlere
LBUMZPSV[
$BNJ
ÉFWSFTJOEF

toplanan binlerce insana önce
kavurma ikram ediliyor, ardından
ailelere kurban paylarının dağıtımına
geçiliyor.
-%(-%4Ý-%4%
Kurbanlar mahkûmlara, öğrencilere,
yetim okullarına, zihinsel ve
bedensel engellilere eğitim veren
kurumlara dağıtılıyor. Kampala
Hapishanesi’ndeki dağıtımda
LBSƜMBƜUƙN[
NBILÚNMBSO
IÄMJ

içler acısı. Hapishane yönetiminin
J[OJZMF
[JZBSFU
FUUJƙJNJ[
.ÛTMÛNBO

mahkûmlara İmam Kassozi nasihat
ediyor ve Hz. Yusuf kıssasını
anlatıyor. Tutukluların çeşitli
ihtiyaçları için İHH adına bir miktar
bağışta bulunuyoruz.
Yetim okulunu ziyaretimiz de çok
renkli, bir o kadar da hüzünlü geçiyor.
Yüzlerce yetimin yatılı kaldığı okul
hayırlı çalışmalarıyla göz dolduruyor.
¸ƙSFODJMFSF
ƛ))
CBƙƜɏMBS
BEOB

yaptığımız yardımlar da çocuklar için
sevinç vesilesi oluyor.
31
 AMBİYA
Z
=DPEL\D·GD
kurban
K urban organizasyonu vesilesi ile
yolumuz önce Güney Afrika’ya,
sonra Zambiya’ya düşüyor. 12 milyon
OÛGVTMV
;BNCJZBEB
.ÛTMÛNBOMBS

nüfusun %5’ini oluşturuyor. Zambiya
PMEVLÉB
GBLJS
CJS
ÛMLF
4UNB

"*%4

ve nakil işlemi ile geçiyor.
UÛCFSLÛMP[
ÉPL
ZBZHO
HÕSÛMÛZPS
¾MLF

halkının önemli bir kısmı günlük bir
öğün yemekle yaşıyor. İşsizliğin çok
vahim boyutlarda yaşandığı ülkede
gençler başı boş dolaşıyorlar.
32
! , » Ý ! 2 ) + - % 2 4
Lusaka’da kıldığımız bayram namazının
ardından kurbanlıkları almak için şehrin

LN
EƜOB
ɏLZPSV[
,ÛÉÛL
LÕZMFS

ve ilginç köy evleri çarpıyor gözümüze.
Bayramın ilk günü kurbanlıkların alım

BJMFZF
LVSCBO
FUJ
EBƙUZPSV[

Bayramın ikinci günü kurbanlarımızı
kesiyor ve dağıtımlarımıza başlıyoruz.
Zambiya insanı çok soğukkanlı ve sakin.
Birlikte o kadar iş yapıyorlar ne bir
kavga ne bir tartışma, hiçbir kırgınlık
ZBƜBONZPS
%BIB
JMHJOÉ
PMBOZTB

burada insanların hiç acelesi yok gibi.
Kimse bir yerlere bir şeyler yetiştirmeye
çalışmıyor. Kimsede stres ve gerginlik
ZPL
ƚFISJO
ZFEJ
BZS
CÕMHFTJOEF

Vazifemizi tamamladıktan sonra,
bu Kurban Bayramı’nı Zambiya’daki
kardeşlerimizle geçirmeyi bize nasip
eden Rabbimize şükredip dönüş yoluna
koyuluyoruz.
33
34
35
 VUTLUK
ARNA

$UQDYXWOXN·WDQ
KX]XUODG|QGN & ! 4 » ( Ý 3 » . ! .

· den 1912’ye

kadar Osmanlı
yönetiminde bulunan ülkede çoğu
tahrip edilmiş olsa da Osmanlı izleri

BSEOEBO
yapıyoruz. Her bir çocuk için özenle
JMF
LBSƜMBƜNBL
NÛNLÛO
&OWFS
)PDB

döneminde binlerce tarihî caminin ve
yüzlerce kilisenin yıkıldığını öğreniyoruz.

TFMBN

)BMLO
ZBLMBƜL
JOJ
.ÛTMÛNBOMBSO

oluşturduğu Arnavutluk, 1991’de sosyalist
SFKJNJO
ÉÕLÛƜÛOÛO
BSEOEBO
#BUM

NJTZPOFS
LVSVNMBSO
ÄEFUB
IÛDVNVOB


[JZBSFUJNJ[
EBIB
CJS

uğramış.
#BZSBN

"SOBWVUÉBEB
EB
iCBZSBNu
içimize işliyor ve tüm yorgunluğumuzu
olarak ifade ediliyor; işte bizi birleştiren,
birbirimize bağlayan kelime… Bayram
OBNB[N[
UBNBN
.ÛTMÛNBO
PMBO


IBOFMJ
.VTILJUB
LÕZÛOEF
LMZPS
LÕZMÛMFSMF
CBZSBNMBƜQ
IBTCJIÄM
FEJZPSV[

¾MLFOJO
LV[FZJOEF
CVMVOBO
,MPT

beldesinde, ardından bir başka dağ
köyünde ve Tiran’a giderken yaptığımız
dağıtımlarda kardeş Türkiye halkının
selamlarını iletiyoruz Arnavut halkına.
Kurban paketlerini alan ihtiyaç
sahiplerinin yüzünde oluşan tebessüm,
bizlere.
unutturuyor.
Yetim çocuklarımız için Tiran’daki kardeş
kurumumuzun merkezinde bir program
hazırlanmış ve çocukların yaş grubuna
göre tasnif edilmiş olan hediye paketlerini
UFL
UFL
UBLEJN
FEJZPSV[
¬PDVLMBS
verişleri ve özgüvenli tavırları ile bizi
kendilerine hayran bırakıyorlar. Her biriyle
fotoğraf çektiriyor, gözlerinden öpüyoruz.
¬BMƜNBMBSN[
anlamlı, daha bir dolu görünüyor şimdi

36
 K
A-HERSE
BOSN

(YLPL]GH
JLEL\L]
.%(»2Ý!9$).Ý'd+$5-!.

% osna’ya varır varmaz, ayağımızın tozuyla iki şehit

evini ziyarete gidiyoruz. Uzaktan gelenler ve ev
sahiplerinin tatlı telaşıyla ortalığın bayram yerine döndüğü
CV
FWMFSEF
UBOƜZPSV[
#PTOBZMB
&SUFTJ
TBCBI
FSLFOEFO

bayram namazının kılınacağı Osmanlı mimarisi Gazi
)ÛTSFW
#FZ
$BNJJOF
HJEJZPSV[
$BNJ
CBIÉFTJ
WF
#BƜÉBSƜZB

açılan sokak oldukça kalabalık. İçerisi ise iğne atılsa yere
EÛƜNFZFDFL
LBEBS
ZPƙVO
¬PDVLMBSO
CBƜMBSOEBLJ
SFOLMJ

0TNBOM
GFTMFSJ
HÕ[ÛNÛ[F
UBLMZPS
¸[FM
HÛOMFSEF
GFT

takmanın burada Osmanlı’ya olan hürmeti ve özlemi
TJNHFMFZFO
CJS
HFMFOFL
PMEVƙVOV
ÕƙSFOJZPSV[
$FNBBUJO

BSBTOEB
"MJZB
ƛ[[FUCFHPWJÉJO
PƙMV
$VNIVSCBƜLBO
#BLJS

İzzetbegoviç de bulunuyor.
"SEOEBO
%PCPZB
HJEFSFL
IFN
LVSCBO
FUJ
EBƙUN
ZBQZPS

hem de burada bulunan kimsesiz, yaşlı ve çocukların
LBMEƙ
%VZF
#BSONB
.FSLF[JOJ
[JZBSFU
FEJQ
CBZSBN

paketlerini takdim ediyoruz. Hediye paketini alan, sanki
kendine dünyalar bağışlanmış gibi mutlu oluyor.
7F
JTUJLBNFU
4SFCSFOJUTB
4SFCSFOJUTBZB
HJEFSLFO
ZPM

boyunca yine önceden tespit edilmiş yoksul ailelere kurban
eti dağıtımı yapıyoruz. Ayrıca çocuklar için, içerisinde
ayakkabı, mont gibi kışlık giyecekler ile çeşitli yiyeceklerin
bulunduğu yardım paketlerini bırakıyoruz. Gözlerimiz her
yanda kurşun izlerine, atılan bombalarla harabeye dönen
FWMFSF
UBLMZPS
4SFCSFOJUTBEB
TBWBƜ
TSBTOEB
FSLFLMFSJO

büyük kısmı katledilmiş olduğu için erkek nüfusun
sayısı oldukça az. Köylerde yaşlı nineler, babasız yetimler
karşılıyor bizi.

37
 ARADAĞ
K
.DS×ODU×oDO×\RUX]
3 ! , » ( Ý ' e , 4 % + » .
K BSBEBƙ

ZMOEB

bağımsızlığını kazanmış genç
CJS
ÛMLF
¾MLFEF
.ÛTMÛNBOMBSO


DBNJMFSw
ƚFIJS
NFSLF[JOEFO

oranı %25 ve bunlar Boşnak ve
Arnavut kardeşlerimiz. Yönetimde
.ÛTMÛNBOMBSO
QFL
CJS
BƙSMƙ
ZPL

Karadağ, özellikle de Ulsin şehri, güzel
sahilleriyle Avrupa’nın turizm cenneti
OJUFMJƙJOEF
.ÛTMÛNBOMBSO
ÕODFMJLMF

cami inşası ve eğitim alanında
desteklenmeye ihtiyacı var.
Fecrin ilk ışıklarıyla birlikte Karadağ’da
CJS
CBZSBN
TBCBIOB
VZBOEL
4BCBI

38
ELUHUELUHU
namazı ve daha sonra bayram
OBNB[O
,BSBEBƙM
.ÛTMÛNBO

kardeşlerimizle eda ettik. Birbirimizi
hiç tanımasak da muhabbetle
bayramlaşıp kucaklaştık. Ardından
şehrin biraz dışında özel ayarlanmış
güzel bir bahçede kurbanlıkların
kesim işlemine katıldık.
Bayramın ikinci günü merkezde
yaşayan birkaç yetim ailesini ziyaret
edip kurban eti bıraktık. Ardından,
Ulsin’in çevre köylerine doğru adım
adım bir yolculuğa çıktık. Yeşil dağlar,
derin vadiler içine kurulmuş evler,
LJMJTFMFS
uzaklaştıkça yoksulluk kendini
hissettirmeye başladı. Gün boyu
kapılar çaldık, dağıtımlar yaptık.
ƚBƜSZPSEV
IFS
ZÛ[
i5ÛSLJZFEFO

geldik, kurban eti getirdik, selam
HFUJSEJLu
EFEJƙJNJ[EF
,BSBEBƙM

kardeşlerimizin yanında olmanın,
onlarla bir bayram geçirmenin
mutluluğu ile Türkiye’ye döndük.
Karadağ, yine geleceğiz, yine
görüşeceğiz…
 VA
KOSO
<]\×OO×N
\DOQ×]O×NWDQ
\]\×O×QED\UDP×QD
õ++ bu yıl 125 ülkede ve
bölgede, ben de İHH
JMF
CJSMJLUF
,PTPWBEBZN
¬PL
EFƙJM


sadece 11 yıl önce, şu baktığım yollarda,
vadilerde, tarlalarda yaşananların sesi
geliyor sanki kulaklarıma. Amerika,
Avrupa Birliği ve Kosova bayrakları
altındaki bir Osmanlı şehrindeyiz.
$BNJMFS
HFOÉ
"SOBWVUMBSMB
EPMV
ƚFIJS

meydanına ulaştığınızda, Kosova’nın
yaşayan ruhu, fütüvvet geleneğinin
HÛODFMMFONJƜ
IBMLBT
",&"OO
CBZSBN

kutlamasını, ikramını, çocuklarını ve
DPƜLVTVOV
HÕSEÛƙÛOÛ[EF
iCVSBEBZNu

diyorsunuz. Buradayız, buradaydılar
asırlar boyu… Fakat çelik zırhlı cipleri,
»3-!»,Ý(!,»3
silahları ve hiç çıkarmadıkları güneş
gözlükleri ile KFOR askerleri, onlar da
burada.
1SJ[SFOw
0SBZB
EB
NVUMBLB
HJEJMNFMJ

i#JS
0TNBOM
ƜFISJOJ
CJMF
ZBƜBUBNBELu

cümlesi burada tarih oluyor. Tarih
burada hayat buluyor. Köprüler, camiler,
tekkeler ve evler, yolunuzu Arasta’ya
çıkartıyor. Osmanlı burada, şehrin
ortasından akan nehre benzeyen bir şiir
oluyor. Ve kurban, ve yetimler…
¾MLFEF
JƜTJ[MJL

)FS
BJMFEFO
FO
B[

bir kişi yurt dışında. Toplam nüfusun
OFSFEFZTF

"WSVQBEB
"MLPMTÛ[

restoran yok gibi. Fakat etlerin tamamı
helal. Kosova Avrupa’nın nüfus artış
PSBO
FO
ZÛLTFL
ÛMLFTJ
4SQ
OÛGVT

.JUSPWJUTB
EƜOEB
ZPL
EFOFDFL
LBEBS

az olmasına karşın her şehirde, hatta
CB[
4SQ
LÕZMFSJOEF
CVMVOBO
LJMJTFMFSJO

yanında, büyük kilise inşaatları
yükselmekte.
ƛ))OO
QBSUOFS
LVSVNV
PMBO
",&"OO

organizasyonuyla ihtiyaç sahipleri
incitilmeksizin kurban payları dağıtılıyor.
6ÉBL
LBMLBDBL
CJSB[EBO
1SJƜUJOBOO

birkaç kilometre uzağında yer alan
4VMUBO
.VSBU
)ÛEBWFOEJHBSO
UÛSCFTJOF

düşen yağmur damlaları ile Bursa’daki
4VMUBO
.VSBU
UÛSCFTJOF
EÛƜFO
ZBƙNVS

damlaları, İstanbul’a iner inmez düşer
mi benim de yüzüme?..
39
 RİSTAN
A
MAC
0DFDULVWDQ·GD
kurban
!"$e,(!-»4Ý(!#)(!3!./¹,5

õ++ kurban çalışması için

.BDBSJTUBOB
JLJODJ

LF[
HJEJZPS
0TNBOMOO

ZM
BEBMFUMF

hükmettiği ülkede, Budapeşte’nin en
kalabalık cemaatinin katıldığı bayram
OBNB[OB
EÄIJM
PMVZPSV[
#VSBEB

da başka birçok yerde olduğu gibi

.BDBSJTUBOEB
LVSVMBO
UFSDÛNF

bayram namazına aileleriyle gelen
çocuklara hediyeler veriliyor. Tam
bir bayram havası yaşıyoruz. Biz de
çocuklara yanımızda getirdiğimiz
şeker ve balonlardan hediye ediyoruz.
$FNBBUJO
IFQTJOJ
BMBDBL
CÛZÛLMÛLUF

bir cami olmadığı için bir spor salonu
kiralanmış. Namazımızı eda ettikten
sonra kardeşlerimizle bayramlaşıyoruz.
.BDBSJTUBOEB
.ÛTMÛNBO
LBSEFƜMFSJNJ[

ayakta kalabilmek için büyük mücadele
WFSJZPSMBS
ZB
NBEEJ
JNLÄOT[MLMBS

nedeniyle evlerine aylarca et girmiyor
ya da yaşadıkları yerlerde helal et
bulmaları mümkün olmuyor.
İHH’nın bölgelerin ihtiyaçlarına
yönelik yardım çalışmaları da devam
ediyor. Bu çerçevede gerçekleştirilen
.BDBSDB
,VSBO
,FSJN
QSPKFTJ
EF

UBNBNMBONƜ
EVSVNEB
.BDBSJTUBOEB

Kur’an-ı Kerim’i okuyup anlamak
isteyenlerin sayısının hızla artması
üzerine gelen talepleri değerlendiren
ƛ))
komisyonunun titiz çalışması
TPOVDVOEB
PSUBZB
LPOBO
.BDBSDB

Kur’an-ı Kerim meali ve tefsirinin
CBTNO
HFSÉFLMFƜUJSEJ
¬BMƜNB

.BDBSJTUBOEB
CÛZÛL
ZBOL
VZBOESE

40
 DONYA
E
MAK
2VPDQO×·Q×Q
NDGLPPLUDV×
h sküp ne kadar bizden
ve biz ondan ne kadar
az haberdarız?.. Balkanların
Bursa’sı, bizleri geçmişe götürerek
yüreklerimizi okşayan Osmanlı’nın
LBEJN
IBUSBT
¾TLÛQw

ZMOEB

Yugoslavya’dan ayrıldıktan sonra
diğer Balkan devletleri gibi savaşlar,
yıkımlar ve göçler yaşamış olan

%PƙV

%Ý%9e0Ý+/#!
.BLFEPOZBEB
CBZSBN
OBNB[N[

UBSJIÏ
¾TLÛQ
¬BSƜTOEBLJ
.VSBU

1BƜB
$BNJJOEF
LMZPSV[
$BNJ
ULMN

yaşadığı Gradaşor köyünde,
tıklım; cemaat sokaklara taşmış.
ayrıca Vasilo ve Bansko köyleri
Namazdan sonra cemaatle dışarıda
JMF
ÉPL
B[
CJS
.ÛTMÛNBO
5ÛSL

bayramlaşıyoruz. Bayram namazı
nüfusun kaldığı Köprülü şehrinde
TPOSBT
.BLFEPOZBM
5ÛSLMFSJO

dağıtıyoruz kurbanlarımızı. Kimi
evlerinde aile fertleri toplanır, “bayram
LÕZMFSEF
DBNJ
JÉJO
MPKNBO
UBMFQ

LVƜMVƙVu
BE
WFSJMFO

ediyorlar ve bu sayede bir imamları
bayram yemeği
olabileceğini söylüyorlar, kiminde
yenirmiş. Biz de bu
JTF
LFOEJ
JNLÄOMBSZMB
JOƜB
FUUJLMFSJ

HFMFOFƙF
EÄIJM
PMVQ

mescitleri için umumi tuvalet ve
kuşluk vaktinde bir
abdesthanelerinin bulunmadığından
ağabeyimizin evine
ZBLOZPSMBS
1SPHSBNN[
LBQTBNOEB

misafir oluyoruz.
Kumanova’daki yetimleri de ziyaret
4SQ
TOSOEBLJ
UFL

ediyor, yardımlarda bulunuyoruz.
.ÛTMÛNBO
LÕZ

Rengi, dili ve ırkı ne olursa olsun
PMBSBL
LBMBO
4PQPU

mazluma bakışımız tekleşiyor ve
LÕZÛOEF
yetim her daim emanetimiz oluyor.
.BLFEPOZBEB

¾TLÛQUFO
BZSMNBL
LPMBZ
EFƙJM
BNB

bulunan ve
biliyoruz ki mesafelerin uzunluğu

3PNBO

sevgiyi ve kardeşliği gölgeleyemiyor.
.ÛTMÛNBOO

41
 OLONYA
P
3RORQ\D·GDNL
LONED\UDP×P×]
P PMPOZBEB

LBEBS
1PMPOZBM

.ÛTMÛNBOO
ZBO
TSB


yüzyılda Litvanya’dan buraya göç
FUNJƜ
PMBO
ZBLMBƜL

DJWBSOEB

.ÛTMÛNBO
5BUBS
ZBƜZPS
¾MLFEF
BZSDB

İslam dünyasından ticaret veya eğitim
amacıyla gelip buraya yerleşen yaklaşık

.ÛTMÛNBO
CVMVOVZPS

Bayram namazımızı kılmak üzere
#JBMZTUPL
ƛTMBN
#JSMJƙJ
.FSLF[JOF

gidiyoruz. İki katlı merkezin giriş katı
NFTDJU
PMBSBL
EÛ[FOMFONJƜ
4BCBIO

erken saatlerinde, çoğunluğu orta yaş
üstü olan erkek ve kadınlar ellerinde
42
/ 3 - ! . Ý ! 4 ! , ! 9
poşetlerle mescide
gelmeye başlıyor.
&WMFSJOEFO
HFUJSEJLMFSJ

şekerleri, çikolataları,
kek, tatlı ve kurabiyeleri
birbirlerine ikram
ediyorlar. Ardından
imamın bayram vaazını
dinliyoruz. Vaazın
bitiminde ilahiler
söyleniyor ve sonrasında
hep birlikte bayram
namazımızı kılıyoruz. Ve
bayramlaşma başlıyor.
Herkes birbiriyle hem
sohbet ediyor hem de
hasret gideriyor.
dünyası ile güçlü bağlar kurulamaması
Bayramın ikinci günü Tatar
ve gittikçe asimile olmaları gibi
kardeşlerimize yönelik dağıtımlarımızı
sorunlar üzerine birlikte kafa
UBNBNMBELUBO
TPOSB
FSUFTJ
HÛO
¬FÉFO

yorduğumuz Tatar kardeşlerimizden,
mülteci kampına gidiyoruz.
Ramazan’da kuracağımız iftar
;JZBSFUJNJ[
TÛSFTJODF
.ÛTMÛNBOMBSO

sofralarında buluşmak üzere
iletişimlerinin kopuk olması, İslam
ayrılıyoruz.
 AK
SANC
ö|OHQJLELELUED\UDP
õ nsanların en huzurlu
zamanlarını Osmanlı döneminde
yaşadıkları ve sürekli o döneme
Õ[MFN
EVZEVLMBS
4BODBLUBZ[

Heyecanlıyız burada olduğumuz için.
#BZSBN
OBNB[
JÉJO
%FMJNFDFEF

yaptırılan Balkanların en uzun
minareli camisine gidiyoruz.
/BNB[O
BSEOEBO

ZBƜMBSOEBLJ

L[
ÉPDVLMBS
LPSP
IÄMJOEF
JMBIJMFS

TÕZMFNFZF
CBƜMZPSMBS
%BIB

d:#!.Ý3/9,5
sonra 15-16 yaşında delikanlılar,
bildiğimiz ilahileri Boşnakça
söyleyerek bizi mest ediyorlar.
ƛMBIJMFSJO
BSEOEBO
.ÛGUÛ
#FZJO

bayram vaazını dinliyoruz. Topluca
yapılan bayramlaşmadan sonra
kurbanlarımızın kesimine iştirak
ediyoruz.
Küçük bir Anadolu şehrini andıran
/PWJ
1B[BSB
HFÉJZPSV[
#BZSBN

sevincini insanların yüzlerinden
PLVNBL
NÛNLÛO
"LƜBN
.ÛGUÛOÛO

bayram vaazını dinlemek için
partner kurumumuzun merkezinde
UPQMBOZPSV[
%BIB
TPOSB
CJSMJLUF

ƜFIJS
NFZEBOOB
HJEJZPSV[
4BOLJ

evlerde kimse kalmamış, herkes
meydana hücum etmiş gibi bir
LBMBCBML
%FSLFO
IBWBJ
àƜFL

gösterisi başlıyor. O zaman anlıyoruz
LJ
CBZSBN
4BODBLUB
UBN
CJS
ƜÕMFO

IÄMJOEF
LVUMBOZPS
43
44
HAİT
İ
+DLWL·GHKD\DW
% atılılar tarafından keşfedilmesiyle
önce köleliğin sonra ise sömürge
sisteminin insanı hiçleştirdiği, Afrikalı
fakat Afrika’da olmayan Haiti, 1915
yılından 1934 yılına kadar Amerikan işgali
altında kalmış ve günümüze kadar iç
savaşlar, darbeler ve katliamların sıkça
yaşandığı bir yer olmuş.
5PQMBN

NJMZPO
OÛGVTB
TBIJQ

olan ve Batı yarımkürenin en fakir
ülkesi durumundaki Haiti’ye ilk ayak
bastığımızda elektriğin olmadığını fark
FEJZPSV[
4PLBLMBS
WF

!"$5,,!(Ý#!-»/¹,5
caddeler gece gündüz insanlarla dolu.
Hemen her boş alanda el ve yer
UF[HÄIMBSOEB
CJS
ƜFZMFS
TBUBOMBSB

rastlıyoruz. Kim eline ne geçmişse onu
satıyor; birkaç tane patates, 5-6 tane
NBOHPw
&USBGUB
OFSFEFO
HFMEJƙJ
CFMMJ

olmayan pis suların aktığı ve insanların
çıplak ayaklarla bu sulara bastığı, sağda
solda çöp dağlarının yükseldiği ülkede
LPMFSB
PMEVLÉB
ZBZHO

BZ
ÕODF

meydana HFMFO
WF

JOTBOO

yaşamını yitirdiği büyük
depremden sonra hayat
IÄMFO
OPSNBMF
EÕONFNJƜ

Her yer enkazla dolu
ve ülke büyük bir toz
duman bulutu içerisinde.
&OLB[O
BMUOEB
IÄMÄ

cesetlerin bulunduğu,
depremden kurtulanların
barınması için ise henüz
kalıcı konutların inşa
FEJMNFEJƙJ
)BJUJOJO
CBƜLFOUJ
1PSUBV
1SJODFUF

IBMLO
J
ÉBES
LFOUMFSEF

yaşıyor. Adım başı elektrik ve suyu
olmayan çadır kentler…Buralarda
yaşayan insanlar hem güvenlik sorunu
yaşıyor hem de ülke güvenliği ve huzuru
için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Haiti’de ihtiyaç sahiplerine ve yetimlere
Türkiyeli hayırseverlerin gönderdiği nakdi
yardımları teslim ediyoruz. Ayrıca kolera
salgını için beraberimizde getirdiğimiz
kolilerce ilacı da hasta insanlara
ulaştırıyoruz. Kurbanlarımızı dualarla
kesiyor ve başkentteki üç caminin
tamamında dağıtıyoruz. Bir caminin
yanındaki çadır kampta kalan herkes
kurban bereketinden payını alıyor. İHH’nın
Haiti’de baktığı yetimleri de ziyaret
edip buradaki üç yetimhanenin bütün
ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Bu
hayırlı işin bize nasip olmasından dolayı
şükürler ederek tamamlıyoruz görevimizi.
45
46
47
 AN MPLARI
K
ARALTECİ KA
MÜ

0OWHFLYH
\HWLPOHUOH
ELUED\UDP
( e 3 % 9 » . Ý d : 4 e 2 +

K utupalong, Arakanlı mültecilerin

Bangladeş’te barındıkları en
CÛZÛL
LBNQ
#VSBEB

LJƜJ
ZBƜZPS

Resmî ve gayriresmî Kutupalong
kampları çaresiz, umutsuz bir bekleyişin
simgesi durumunda. Vatandaş
olabilmeyi bırakın, buradaki Arakanlılar

6MVNVEEJO
WF

için mülteci statüsüne sahip olabilmek
bile çok ciddi bir sorun. Ziyaret için izin
BMBCJMEJƙJNJ[
-FEB
,BNQOEB
JTF



ZÛSÛNFZF

Arakanlı yaşıyor. Bunlardan önemli
bir kısmı, kampın 16 yıllık tarihinde
gözlerini hayata burada açmış çocuklar...
Leda Kampı’na yoksulluğun ve
mahrumiyetin ağır kokusu sinmiş. Aç
insanlar, giyecek elbisesi dahi olmayan
çocuklarla dolu burası... Hepsi güzel
yüzlü olan bu çocuklara küçük hediyeler
EBƙUZPSV[
.VTMJN
"JEJO
-FEB
,BNQ

sorumlusu, kampa en fazla yardım
eden kurumun İHH olduğunu söylüyor.
Kesilen kurbanları ailelere dağıttıktan
sonra ayrılıyoruz kamptan.
Yetimler için bayramlık kıyafet
dağıtımları, buradaki bir diğer önemli
görevimiz. İHH tarafından yaptırılan
%BSVM
ƛNBO
:FUJNIBOFTJOEF
ÉPDVLMBS

ellerinde güller ve dillerinde ilahilerle
karşılıyorlar bizi. Kurbanlar kesiliyor,
yetimler giydiriliyor. Ve karşılıklı dualarla
BZSMZPSV[
%BSVM
ƛNBOO
DFOOFU
LPLVMV

BUNPTGFSJOEFO
%JƙFS
DFOOFU
LPLVMV

NFLÄOMBSB
%BSVM
#VIBSJ
%BSVTTFMBN
ZFUJNIBOFMFSJOF
EPƙSV
ZPM

alıyoruz.
¾MLFNJ[F
EÕOFSLFO
başladığımız yolun ne kadar uzun ve
meşakkatli olduğunu anlıyoruz bir defa
daha.

48
 GLADEŞ
BAN
%DQJODGHø·WH
kurban
.52»Ý9),$):
% BƜLFOU
%BLLBZB
BZBL

bastığımızda bizi ilk olarak
yoğun bir nem ve bu durumun sebep
olduğu ağır bir koku karşılıyor. Yollar
çok kalabalık. Bayram alışverişi yapan
insanlar, dilenciler, arabalar, bisikletli
tek kişilik taşıma araçları…
#BZSBNO
CJSJODJ
HÛOÛ
CJS
OBNB[HÄIO

yolunu tutuyoruz. Burada bayram
WF
DVNB
OBNB[MBS
OBNB[HÄIMBSEB

LMOZPS
(JUUJƙJNJ[
OBNB[HÄI
ZBLMBƜL


LJƜJ
BMZPS
$VNIVSCBƜLBO
WF

devlet başkanının da katıldığı bayram
namazını burada hatırı sayılan yaşlı
bir imam kıldırıyor. Namazdan sonra
okunan dua ve hutbedeki konuşmalar
cemaatin bir kısmını ağlatıyor.
4BEFDF
%BLLBEB
EÕSU
LVSCBO
LFTJN

merkezi var. İhtiyaç sahiplerine daha
önceden dağıtılan biletler kontrol
edilerek kurban payları teslim ediliyor.
%BLLBEB
ÉPL
PMVNTV[
ƜBSUMBSEB
ZBƜBN

NÛDBEFMFTJ
WFSFO
1BLJTUBOMMBSO

kaldığı mülteci bölgeleri ile yine
%BLLBEB
WF
$BTTVSBEB
CVMVOBO
ÉFƜJUMJ

yetimhanelere kurban eti götürüyoruz.
Yetimhaneleri geziyor, düzensiz ve
ZFUFSTJ[
CFTMFOEJLMFSJ
IFS
IÄMMFSJOEFO

belli olan çocukların yaptıkları
çalışmalara katılıyor, onlarla oyunlar
oynuyor, şeker ve balonlar dağıtıyoruz.
İHH’nın yaptırdığı Togra Yetimhanesi
ise burada gördüğümüz en güzel ve
düzenli yer.
Kasırgalardan etkilenen bölgelere
de gidiyoruz. Khulna’ya bağlı Koyra
bölgesi iki defa üst üste kasırgaya
maruz kalmış. Burada evlerin büyük
bir bölümü sular altında kalmış
WF
TVMBS
IÄMÄ
UBN
PMBSBL
ÉFLJMNJƜ

EFƙJM
&WMFSJ
LBTSHBEBO
FULJMFOFO

aileler kendilerine yol kenarlarında
ağaç dallarından ve yapraklardan
yaptıkları küçücük kulübelerde
yaşamaya çalışıyor. İkinci bir elbiseleri
bulunmayan bu insanların basit
birkaç parça bez sergi ve su kabı
dışında eşyaları da yok. Bir sonraki
öğün için yiyecek bir şey bulabilmeleri
bile çok zor. Hayatın en zor olanını bu
CÕMHF
JOTBO
ZBƜZPS
PMNBM
EFO

fazla kişiye dağıtım yaptığımız
ülkeden ayrılırken buraya daha ne çok
yardım gerektiğini düşünüyoruz.
49
 BOÇYA
KAM
*OHU\]O
K urban seferimiz başlıyor. Adı
i6[BL
%PƙVu
LPOVMBO

BODBL

aslında gönüllerimizin hemen yanı

4JFN
3FBQ

CBƜOEB
PMBO
CJS
EJZBSB
HJEJZPSV[
1PM

1PUVO

ZMOB
LBEBS
EFWBN
FEFO

22 yıllık iktidarı boyunca çok büyük

TBOLJ
bayramlaşıyor, sohbetler ediyor, birlikte
katliamlar, zulümler gerçekleştirdiği,
CÛUÛO
iEÛƜÛODF
TVÉMVMBSuOO
ZBO
TSB

.ÛTMÛNBOMBSO
EB
ÉPL
[BSBS
HÕSEÛƙÛ

ülkede, bu dönemde yüzlerce cami ve
medrese yıkılmış, başta din adamları
PMNBL
Û[FSF
CJOMFSDF
.ÛTMÛNBO
ƜFIJU

FEJMNJƜ

ZM
TÛSFO
'SBOTB
TÕNÛSHFTJ

50
LQVDQODUGL\DU×
( ! , » , Ý » " 2 ! ( » - Ý a » . + ) , ) a
ve 22 yıllık komünist dönemi, ülkenin
fakirliğinin ve geri kalmışlığının en
büyük nedeni.
14 milyonluk nüfusun %95’inin
#VEJTU
PMEVƙV
ÛMLFEF

LBEBS

.ÛTMÛNBO
WBS
,BNCPÉZB
büyük bir ormanın içinde kurulu gibi;
yemyeşil bir doğaya ve düzlük bir
coğrafyaya sahip. 2 milyon nüfuslu
CBƜLFOU
1IOPN
1FOIUF
ZPMMBS
PMEVLÉB

kalabalık ve bu kalabalığın büyük bir
kısmını motosikletler oluşturuyor.
Herkesin terlikle dolaştığı şehirde
yollar da binalar da oldukça eski.
ƚFIJSEF
TBEFDF
JLJ
DBNJ
WBS

,VSCBOMBSN[
#BUUBNCBOH
ve Koh Kong vilayetlerinde kesiyoruz.
Buralara bağlı köylerde köy halkıyla
namaz kılıyor, sorunlarını dinliyor;
çocuklara bayram harçlığı, balon ve
şeker dağıtıyor, ziyaret ettiğimiz cami
ve medreselere yardımda bulunuyoruz.
Ve sürekli tebessüm eden, birbirlerine
ve yabancılara karşı oldukça saygılı
olan Kamboçya halkına veda ediyoruz.
 KİSTAN
PA
3DNLVWDQ·×Q
JOHQ\]
!9¼%Ý/,'5.
P akistan’daki kurban çalışmamıza
her yıl olduğu gibi bu yıl da
ülkenin en büyük cezaevi olan Adyala
$F[BFWJOJ
[JZBSFU
FEFSFL
CBƜMZPSV[


,FƜNJS

¾MLFEFLJ
LBOVOMBSB
HÕSF
CFMMJ
TVÉMBSEBO

mahkûm olan insanlar bayram
dönemlerinde belli bir miktar para
karşılığı serbest kalabiliyorlar. Ancak
NBEEJ
JNLÄOT[MLMBS
OFEFOJZMF
CV

cezayı ödeyemeyen pek çok tutuklu var.

NBILÚNVO
QBSB
DF[BTO
ÕEFZFSFL

özgür kalmalarına vesile oluyoruz.
$F[BFWJ
[JZBSFUJOJO
BSEOEBO

istikametimiz yetimlerimiz. Bayramlık
giysi, kırtasiye malzemeleri ve
sponsor aileleri tarafından gönderilen
hediyeleri dağıtmak ve ailelerine
ulaştırılmak üzere kurban paylarını
teslim etmek için yetimhanelerimizi
[JZBSFU
FEJZPSV[
UFLJ
EFQSFN

felaketi sonrasında İHH’nın Keşmir
.V[BGGFSBCBEEB
BÉUƙ

ÉPDVƙB
ZVWB

PMBO
3BSB
:FUJNIBOFTJOEF
WF


Afgan öğrencinin eğitim gördüğü Afgan
Rumi Okulu’nda birlikte olduğumuz
çocukların yüzlerindeki tebessümün
verdiği mutluluğu kelimelerle ifade
etmek çok zor. Rawalpindi’deki

"GHBO
ZFUJN
L[N[O
LBMEƙ

.4"-
:FUJNIBOFTJOEF
JTF

ekibimizde yer alan bir gönüllümüz,
4QPOTPS
"JMF
1SPKFTJ
LBQTBNOEB

desteklediği iki yetimiyle buluşuyor.
"[BE
,FƜNJS
.FSLF[
$F[BFWJOEF
NÛMUFDJ
LBNQMBSOEB
WF

BJMFOJO


yıldır elektrik ve su olmadan, yıkık dökük
barakalarda yaşam mücadelesi verdiği
)BXBMJBO
"GHBO
.ÛMUFDJ
,BNQOEB

dağıtımlar gerçekleştiriyoruz.
Nowshera bölgesindeki çadır kentte
İHH’nın organizasyonu ile selzedeler
JÉJO
ZBQMBO

LBMD
LPOVUVO
BOBIUBS

teslim törenine katılıyoruz. İHH’nın
çiftçilere tohum ve gübre dağıtımında
bulunmasının sevincine şahitlik
ediyoruz. Kurban eti dağıtımı ve nakdi
yardımlar ile kalıcı konutların temel
atma programları için sel bölgesindeki
diğer köylere gidiyoruz.
Buradaki yaşamlara tanıklık
etmek sorumluluk, tevekkül ve
yardımlaşma duygularımızı
güçlendiriyor.
51
PATA
Nİ
3DWDQL·GH
NXUEDQEHUHNHWL
% azen bir kriz veya afet bölgesinde
bazen de unutulmuş diyarlarda
olağan bir buluşma demek olan
LVSCBO
JÉJO
CV
ZM
1BUBOJZF
HJEJZPSV[

1BUBOJOJO
FO
CÛZÛL
DBNJTJ
PMBO
1BUBOJ

¾OJWFSTJUFTJ
$BNJJOEF
LMZPSV[
CBZSBN

OBNB[N[
1BUBOJMJ
.ÛTMÛNBOMBS

kadın erkek, çoluk çocuk, genç yaşlı,
CÛZÛL
CJS
LBMBCBML
IÄMJOEF
DBNJZF
BLO

etmişler.
,VSCBO
EBƙUNMBS
JÉJO
¬FSP
LÕZÛOF

WF
BSEOEBO
#VEJ

5BO
4POH
WF
-VMV
artan baskılar sonucu çıkan
köylerine gidiyoruz. Bayramdan
birkaç hafta önce meydana gelen sel
GFMBLFUJOEFO
FO
ÉPL
FULJMFOFO
%BUP

köyünde ve civar köylerde kurban
EBƙUNOO
ZBO
TSB

BJMFZF
HEB



ZBSEN
ZBQZPSV[
4FMEFO
EPMBZ
FWJ


$BSF

4MBOF

$VDV


yıkılan ve eşini kaybeden bir kadın
ve çocukları için, evlerinin yeniden
yapımını üstleniyoruz.
52
+ % - ! , Ý d : $ ! ,

ZMEBO
GB[MB
CJS
TÛSFEJS
ƛTMBN

CFMEFTJ
PMBO
1BUBOJEF
JƜHBMJ
SFEEFEJQ

özgürlük isteyen halk, yoğun
CBƙƜMBSEB
CVMVOVZPSV[
%BLCBZEB

İHH’nın birkaç ay önce yapımını
CBƜMBUUƙ
WF
UBNBNMBOEƙOEB


baskılarla karşı karşıya. İletişim, yetimin barınacağı yetimhanenin
ulaşım ve siyasi kısıtlamalar, inşaatını denetliyoruz. Bölgede daha
.ÛTMÛNBO
IBONMBSB
ZÕOFMJL
fazla yetimhaneye ihtiyaç olduğunu
tutumlar, Budist Taylandlılara öğrendiğimizde ekibimizde bulunan
1BUBOJEF
ZFSMFƜJN
JNLÄO
bir gönüllümüz, yeni bir yetimhane
sağlanması, bölgede süren sindirme QSPKFTJOJ
ÛTUMFOFCJMFDFƙJOJ
CFMJSUJZPS

politikalarından ilk akla gelenleri. #VOVO
Û[FSJOF
1BUBOJMJ
CJS
IBZSTFWFS

Yıllarca süren işgal ve son yıllarda de 6 dönümlük arazisini yetimhane
için bağışlayınca kurban bereketini
çatışmalar, geride binlerce yetim doyasıya yaşamış oluyoruz.
CSBLNƜ
4BEFDF
/BSBUJXBUEB


yetim olduğu belirtiliyor. Biz de
Naratiwat’daki dağıtımlarımızda
ZFUJNMFSJ
ÕODFMJZPSV[
"ZSDB
%VLV
#BOEF
3BINF
7BZO
WF
%BLCBZ
LÕZMFSJOEF
EF

dağıtım yapıyoruz. Bu köylerde bazı
okul ve camilerin ihtiyaçları için
53
 U TİMOR
DOĞ

'R÷X7LPRUOX
\HWLPOHUOH
& ! 4 » ( Ý ! 2 3 , ! . NXFDNODøW×N
+ BMLO
OO
,BUPMJL
PMEVƙV

%PƙV
5JNPSEB


DJWBSOEB
.ÛTMÛNBO
PMEVƙV
TÕZMFOJZPS

EPMVQ
UBƜZPS
#.
NJTZPOVOEB
HÕSFWMJ

OFSFEFZTF
IFS
NJMMFUUFO
.ÛTMÛNBO
WBS

Namaz ve bayramlaşmanın ardından

ZMML
1PSUFLJ[
TÕNÛSHFTJOEFO
LFTJNMFSF
CBƜMZPSV[
%BƙUNMBSEB

TPOSB
UF
&OEPOF[ZB
UBSBGOEBO
ÕODFMJL
FMCFUUF
ZFUJNMFSJO
¸ƙMFEFO

JƜHBM
FEJMFO
ÛMLF
5JNPS
%FOJ[JOEF
sonra bir yetim, karnını gösterip
petrol bulunmasının ardından i%PZEVNu
EJZPS
HÛMFS
ZÛ[MF
-PT

ZFOJEFO
1PSUFLJ[
WF
"WVTUSBMZBOO
1BMPTUB
WF
#BVDBVEB
EB
LVSCBO

müdahale alanına girmiş. 1999 yılında kesiyor ve başta yetimhaneler
&OEPOF[ZBOO
CÕMHFEFO
ÉFLJMNFTJZMF
olmak üzere dağıtımını yapıyoruz.
CBƙNT[MƙO
FMEF
FUNJƜ
#.
ÛMLFOJO
Ayrılırken aklımızda yetimler...
hem yönetimini hem de güvenliğini
TBƙMBNBL
BEOB

ZMES
%PƙV

Timor’da; aslında ülkenin petrolünü de
o yönetiyor. Gerçekte petrol, ülkedeki
tüm çekişmelerin sebebi. Kişi başı yıllık
HFMJSJO

EPMBS
DJWBSOEB
PMEVƙV
%PƙV

5JNPSEB
.ÛTMÛNBO
EB
)SJTUJZBO
EB

muhtaç durumda.
#BƜLFOU
%JMJZF
VMBƜUƙN[EB
EBIB

uçaktan iner inmez kavurucu bir
SÛ[HÄS
ÉBSQZPS
ZÛ[ÛNÛ[F
%ƜBSEB

Anwar ve Amron bekliyor; sarılıyoruz,
kırk yıllık dostla hasret giderir gibi,
tekrar ve tekrar…
¸ODF
/VS
.FTDJEJOF
HJEJZPSV[

.FTDJEJO
ZBO
TSB
EÛ[FOTJ[

barakalardan oluşan okul ve
yetimhanenin de bulunduğu bir
kompleks burası. Komplekste kalan
yetimlerin bir aylık gıda ihtiyacını
karşılayarak buradan ayrılıyoruz.
Bayram namazı için gittiğimiz mescit

54
 O
MOR
0RUREL]H
X]DNGH÷LO
!(-%4Ý+d2/¹,5
M oro, yüzyıllardır çatışmaların
ZBƜBOEƙ

TPO

ZMES

.ÛTMÛNBOMBSO
EJSFOJƜMFSJOJ
BSUUSEƙ

WF
IBLMBSO
BSBEƙ
CJS
CÕMHF
.JOEBOBP

ƛTMBNJ
¸[FSL
#ÕMHFTJOJO
NFSLF[

ƜFIJSMFSJOEFO
CJS
UBOFTJ
PMBO
$PUBCBUPZB

gidiyoruz bayram için. Bayram sabahı
çok heyecanlıyız… Namaz kılacağımız
yer muazzam. Yemyeşil bir doğa harikası.
İnsanlar yerlere hasır serip oturmuşlar.

önemli olduğunu buraları gördükten
Namazın ve bayramlaşmanın ardından
şeker dağıtıyoruz çocuklara. Balonlar
şişirip bırakıyoruz minik avuçlara.

IJTTF
LVSCBO
LFTUJƙJNJ[
.PSPEB

öncelikle yetimhaneleri ziyaret ediyoruz.
;PS
ƜBSUMBS
BMUOEB
ZBƜZPSMBS
¬PDVLMBS

utanıyorlar, sıkılıyorlar ama belli ki
gururlular; çünkü Allah Resulü’nün
NÛKEFTJOF
NB[IBS
PMNVƜMBS
0OMBSB

elimizden geldiğince yardımda
CVMVOVZPSV[
%BIB
TPOSB
ƛ))OO

.PSPEB
ZBQUSNBLUB
PMEVƙV
ZFUJNIBOFZF

HJEJZPSV[
5BNBNMBOEƙOEB
CVSBEB


yetim kalabilecek.
&SUFTJ
HÛO
ZFUJNMFSJNJ[F
FMCJTFMFS
kırtasiye malzemeleri alıyoruz, niyetimiz
onları biraz olsun sevindirmek.
Hediyelerini tek tek verirken
hissettiklerimizi ise anlatabilmemizin
JNLÄO
ZPLw

Yokluk ve yoksulluğun had safhada
olduğu yerlerde dağıtım yapıyoruz.
(Û[FSHÄIN[
CPZVODB
ZPM
LFOBSOEB

dizilmiş evlerden çıkan insanlara
dağıtıyoruz etleri. Yüzlerinde bir
gülümseme…
Kimsenin aklına bile gelmeyen bu
yerlere yardımlarınızı ulaştıran
İHH’nın çalışmalarının ne kadar
sonra daha iyi anlıyoruz. Allah
işlerinde güç kuvvet versin, ümmetin
tam ortasında kök salsın bir çınar
gibi ve belki o kökler bir arada tutar
ümmeti…
55
56
57
 A
ACAR

+HSLPL]GH
ELUD]L]NDOG×
$FDUD·GDQ
3 ! , » - Ý d : a » , % . +

K urban Bayramı’nda Acara

bölgesindeydik. Acara’daki
kurban çalışmasının bana ve orada
"DBSBEBLJ
.ÛTMÛNBOMBS
UBONBL

onların yaşantılarını, çektikleri sıkıntıları,
ekonomik ve sosyal durumlarını,
bulunan halka olduğu kadar, kurban JNLÄOMBSO
HÕSNFL
CÛZÛL
CJS
UFDSÛCF

kesimini ve dağıtımını gören, duyan oldu. Kendi yaşantımla onların
ve şahit olan herkese olumlu bir katkı ZBƜBOUTO
LZBTMBZBSBL
IÄMJNF
WF

sağladığını düşünüyorum. Başka bir JNLÄOMBSNB
ƜÛLSFUUJN
POMBS
JÉJO

ÛMLFOJO
.ÛTMÛNBO
JOTBOMBS
UBSBGOEBO
de daha çok çalışmamız, buralardaki
hatırlanmak ve önemsenmek buradaki durumu Türkiye’deki kardeşlerimize
kardeşlerimiz için muhakkak tarif daha çok anlatmamız ve hatırlatmamız
edilemez bir duygu olsa gerek. Kesim gerektiğini idrak ettim.
ZBQMBO
.ÛTMÛNBO
LÕZÛOEF
IFSLFTJO

kesim ve dağıtımda yardımcı olması
ve bizlere büyük bir misafirperverlik
göstermesi bunun işaretiydi.
¸[FMMJLMF
ÉPDVLMBSO
ÉPL

ilgisini çeken kurban kesim
ve dağıtımlarımız, şüphesiz
onların hafızalarında önemli
bir iz bırakacak.

58
 BAYCAN
AZER
.DUGHøL]
ELUOLNWH\L] $2Ý-534!&!Ý!3)-Ý3!2)'e:%,
T ÛSLJZFMJ
.ÛTMÛNBOMBSO
CJ[F

emaneti olan kurban bağışlarını
CÕMHFZF
VMBƜUSNBL

POMBSMB
IFNIÄM

olmak, bundan sonra bölgede

yaşadığı köylere giderken biz de
yapılabileceklerle ilgili bir öngörüde
CVMVOBCJMNFL

5ÛSLJZFMJ
.ÛTMÛNBOMBSMB
TBEFDF
CJS
UBOFTJ
JCBEFUF
BɏL
¾MLFEF

buradaki kardeşlerimiz arasında bir
köprü olabilmek için Azerbaycan’daydık.
4BOLJ
IBML
.ÛTMÛNBO
PMNBZBO
CJS

ÛMLFEF
HJCJZEJL
"OMZPSV[
LJ
4PWZFUMFS

buradan çekilirken insanların manevi
değerlerinin de içini boşaltmış. Aynı
sokak içinde bir tarafta son derece lüks

EPOBONM

GFEBLÄS
çoğu zaman içimiz burkulsa da umutla
WJMMBMBSEB
ZBƜBZBOMBS
LBSƜTOEB
4PWZFU

zamanından kalma, son derece kötü,
bakımsız, yüzü soğuk evlerde hayatlarını
idame ettirmeye çalışanlar… Koca
ƜFIJSEF
JLJ
UBOF
4ÛOOJ
DBNJTJ
LBMNƜ
ikisini de Türkiye diyaneti yaptırmış, ama
Ramazan Bayramı’nda yalnızca bir
gün, Kurban Bayramı’nda iki gün buna
LBSƜML
ZMCBƜOEB

JMB

HÛO
SFTNÏ
UBUJM

olması ise hepimizi şaşırttı.
Ancak tanıştığımız insanlar bizi
VNVUMBOESE
$M[
EB
PMTB
CÕMHFZF
WF

UÛN
EÛOZBZB
EVZBSM
bir yapılanma, canlılık, hareket gördük.
Kesimlerin ardından ekibimizin bir
bölümü kurban paylarını dağıtmak
üzere Ahıska Türklerinin çoğunlukta
¬FÉFO
NÛMUFDJMFSJO
ZBOOB
HJUUJL

:Û[MFSDF
¬FÉFO
NÛMUFDJ
JMF
CJS
BSBZB

gelerek onlarla tanışma fırsatı bulduk.
%ÛOZBOO
VOVUUVƙV
CJS
DPƙSBGZBEBLJ

bu savaş mağduru mazlum halka
İHH’nın sahip çıkması ne kadar
sevindirici. Yolculuğumuz boyunca
ayrıldık Azerbaycan’dan.
59
 .×U×P|]YDWDQ
KIRIM

& ! 2 5 + Ý a ! + ) 2

K ırım, Tatarların öz vatanı. Ama çoğu yıllar önce

CV
EJZBSMBSEBO
TÛSÛMNÛƜ
WF
BODBL
4PWZFUMFSJO

dağılmasından sonra yavaş yavaş vatanlarına dönmeye
CVHÛOLÛ
USFOMFS
BLMB
HFMNFTJO u
EJZF
FLMJZPS
ƚFàLB
/JOF

iIBZWBO
WBHPOMBSOB
EPMEVSVMEVLu
Kendisine misafir olduğumuz Recep Bey ise, Agusta şehrinde
CBƜMBNƜ
#BZSBN
OBNB[O
(Õ[MFW
ƜFISJOEF
.JNBS
4JOBOO
EBIB
ÕODF
Û[FSJOEF
DBNJ
PMBO
BNB
4PWZFU
EÕOFNJOEF
ZLMBO

ZBQUƙ
$VNB
)BO
$BNJJOEF
LMZPSV[
$BNJOJO
HFOÉ
JNBN
CJS
BSTBZ
HÕTUFSJZPS
WF
IBNJZFUMJ
.ÛTMÛNBOMBSEBO
CVSBZB

Türkçe olarak vaaz veriyor. Bayram namazı ve okunan cami yapmak üzere yardım talep ediyor. Kendileriyle sohbet
hutbeden sonra cami içinde bayramlaşma yapılıyor. Küçükler FUUJƙJNJ[
ZBƜM
BNDBMBS
i5ÛSLJZF
CJ[J
VOVUNBTOu
EJZPSMBS
büyüklerin elini öpüyor, büyükler de küçüklere dualar ediyor.
Kırım’da yaşlıların Türkçeyi gençlerden daha iyi konuşması
dikkatimizi çekiyor. Genç nesil okullarda Rusça eğitim aldığı
için Türkçeyi daha az biliyor.
5ÛSLJZFEFLJ
IBZSTFWFSMFSEFO
BMOBO
WFLÄMFUMFSMF
LFTJMFDFL

olan kurbanlar bayramın birinci günü Razdolnoye
şehri, Novoselskoye köyünde kesiliyor. Tekbir ve
dualarla kesilen kurbanlar, daha sonra Kırım ve
Ukrayna’nın diğer şehirlerinden gelen görevli
arkadaşlara, bulundukları köy ve mahallelerdeki
muhtaçlara dağıtmaları için teslim ediliyor.
%BƙUNMBS
TSBTOEB
LPOVƜUVƙVNV[
ƚFàLB

Nine, 1944 sürgününü yaşayanlardan biri. Altı
yaşındayken ailesiyle birlikte sürgüne gönderilmiş.
%JZPS
LJ
i:FNFƙJNJ[
TOZPSEV
WF
POV
ZFNFZF
CJMF

fırsat bulamadık. Hepimizi trenlere doldurdular
WF
¸[CFLJTUBOB
TÛSEÛMFSu
ƚFàLB
/JOF
WF
BJMFTJ

1991 yılında yeniden Kırım’a dönmüş. Kırımlıların
büyük bir kısmı bindirildikleri gemilerin
batırılmasıyla bir kısmı da tren vagonlarında
açlık ve susuzluk nedeniyle ölmüş. “Tren deyince

60
 FKASYA
UZEY KA
K

MXWOXOXNODU×
J|]OHULQGHQ
RNXQX\RU
-544!,»0Ý4e4e.#e

õ++· OO

ZM
,VSCBO

Organizasyonu için
Kuzey Kafkasya’ya, yani Kabardey-
#BMLBS

,BSBÉBZ¬FSLFT
WF
"EHFZƚBQTƙ
NFESFTFMFSEF

ZBƜMBSOEB
CJS
L[

özerk cumhuriyetlerine gidiyoruz.


ZBƜMBSOEB
CJS
HFOÉ
L[

Bölgede kurban kesimlerinin ardından
gerçekleştirdiğimiz dağıtımlar sırasında
karşılaştığımız ilgi ve muhabbet
hepimizi sevindiriyor. Türkiye’den kalkıp
bu topraklara gelmek bir muhabbet
tohumu ekiyor insanlarla aramıza.
Krassnodar yolunda uğradığımız

#BMLBS

¬FSLFT
IFS
FUOJL

Ahıska Türklerinin yaşadığı bir köy
PMBO
.JSOJEF
iIBT
5ÛSLu

iUFNJ[
5ÛSLu
temiz olan yetimhanede
ifadeleriyle karşılanıyoruz. Bu ifadeler
IBMJT
i0TNBOM
5ÛSLÛu
BOMBNOEB

kullanılıyormuş.
Kurban dağıtımları dışında medrese
ve yetimhane ziyaretleri de yapıyoruz.
4BZMBS
ÉPL
PMNBZBO
NFESFTFMFS

gözlerinden okunuyor.
Türkiye’den gelen nakdi yardımlarla
ayakta duruyor. Yediden yetmişe her
yaş grubundan insanın eğitim aldığı
ÉPDVƙV
WF

ZBƜMBSOEB
CJS
UFZ[F
BZO
TSBMBSEB

oturuyor.
/BSUBO
CÕMHFTJOEFLJ

OÛGVTMV

yetimhane bölgede ziyaret ettiğimiz
son yer oluyor. Burası Kabardey’deki
tek yetimhane. Burada Rus,
,BCBSEFZ
kökenden çocuk var. Oldukça
çocuklar gayet mutlu ve sağlıklı
görünüyor. Ziyaretimiz sırasında
yetimhanenin çeşitli eksikleri
için yardımda bulunuyor ve kurban
LFTJZPSV[
¬PDVLMBSO
NVUMVMVLMBS

61
 RCİSTAN
KİSİ/GÜ
PAN
3DQNLVL·GH
UDKPHWNDS×ODU×
* ÛSDJTUBOEB
CVMVOBO
1BOLJTJ
7BEJTJ


TBWBƜUBO
LBÉBO

¬FÉFOF
FW

sahipliği yapıyor. Biz de Kurban Bayramı
vesilesiyle bölgeye gidiyoruz. Hem bize
emanet edilen kurbanlarımızı kesiyor

i#JMNJZPSVNu
EJZPS
#BCBTO

hem de Kafkasya’nın yiğit evlatlarının
yetim çocuklarını ziyaret ederek yetim
aidatlarını ve bayramlıklarını takdim
ediyoruz.
1BOLJTJEF
[JZBSFU
FUUJƙJNJ[
ZFUJNMFSJO

IFS
CJSJOJO
BZS
CJS
IJLÄZFTJ
WBS
¸ZMF

EPLVOBLM
IJLÄZFMFS
LJ
CVOMBS

JOTBO
Bir kadın elimden tutmuş, ağlamaklı, bir
duydukları karşısında ne hissedeceğini
62
- 5 3 4 ! & ! Ý d : 4 e 2 +
bilemiyor. Anlatılanları dinlerken Rusların
¬FÉFOMFSF
ZBQUƙ
JOBOMNB[
[VMNÛ

ÄEFUB
ZBƜZPSV[
#ÕMHFEF
POMBSDB
ZFUJN

çocuğumuz var. Birçoğu büyükanne ve
büyükbabasıyla beraber yaşıyor. Kiminin
babası şehit, annesi Rus hapishanelerinde
kayıp kiminin hem anne hem babası
şehit, akrabasının yanında kalıyor kimi
ise anne babasının akıbeti hakkında
hiçbir şey bilmiyor…
derin bir durgunluk var. Bazen çok neşeli,
şeyler söylüyor. Belki de ömrünün son
deminde, üç küçük torunuyla baş başa
kalmış bu ihtiyar kadın, kendisinden
sonra bu küçük yavrucaklara sahip
çıkacak birilerinin olduğunu
görerek huzur buluyor.
Gün boyu yanımızdan hiç
ayrılmayan Ahmet’in evine gidiyoruz
sonra. Küçücük yaşında çizgi filmlerden
Türkçeyi öğrenmiş zeki mi zeki bir
ÉPDVL
"INFU
i"INFUu
EJZPSVN
iCBCBO

OFSFEF u
Ruslar götürmüş. Nerede olduğunu,
hayatta olup olmadığını bilen yok.
Boğazıma düğümleniyor bütün kelimeler.
Ziyaret ettiğimiz çocuklarımızın
bazılarının gözünde yaş, bazılarında
hüzünlü bir gülümseme, bazılarında
hiç umursamıyor görünseler de içlerinde
kapanmayan yaraları var. Oradan
ayrılırken bu çocukların her birinin
bizler için birer rahmet kapısı olduğunu
düşünüyoruz.
63
64
65
 NİSTAN
AFGA
$IJDQLVWDQ·GD
" 5 2 ( ! . % 4 4 » . Ý + ! . 3 ) : / ¹ , 5
K ÄCJMF
JOEJƙJNJ[EF
IBWBBMBOOEB

bizleri partner kurumdan
kardeşlerimiz karşılıyor. Kalacağımız
PUFMF
HJEFSLFO
ZPMEB

PUFM
NBTSBáBS
ayakkabı dağıtıyoruz.
için ayırdığımız parayı buradaki
ihtiyaç sahiplerine vermeyi ve partner
kurumumuzun yerinde kalmayı

LVSCBO

kararlaştırıyoruz. Bu kararımızın
bereketi, Afgan kardeşlerimizle
kaynaşmamıza vesile oluyor.
&SUFTJ
HÛO
ƛ))OO
,ÄCJMEF
ZBQUSBDBƙ

yetimhanenin temel atma programına
katılıyor ve çalışmalar hakkında bilgi
BMZPSV[
"SEOEBO
$FMBMBCBEB
HJEFSFL

66
kurban

L[
ÉPDVƙVO
LBMEƙ
WF
OF
ZB[L
LJ

harabe durumda olan yetimhanede,
çocuklarımıza bayramlık giysi ve
EÕOFNJOEF
1BLJTUBOB
HÕÉNÛƜ
PMBO

Bayram namazımızı Lagman’daki
merkez camisinde, çok sayıda asker
ve polis eşliğinde kılıyoruz. Namazın
ardından dillerini bilmediğimiz ama çok
kısa sürede kaynaştığımız dostlarımızla
kucaklaşıp bayramlaşıyoruz.
İhtiyaç sahiplerine yönelik
dağıtımlarımızı köylerin ardından
muhacir kamplarında da sürdürüyoruz.
Tam bir sefaletin yaşandığı kamplardan
JMLJOEF
ZBQUƙN[
SÕQPSUBKMBSEB
LBNQB

iki aydır ulaşan tek yardım kuruluşu
PMEVƙVNV[V
ÕƙSFOJZPSV[
3VT
4BWBƜ

bu muhacirler, sel felaketinden sonra
zorla Afganistan’a geri gönderilmişler.
.ÛMUFDJ
LBNQMBSOO
BSEOEBO
kesimi yapılmayan ve ailelerinin yanına
gidemeyen öğrencilerin bulunduğunu
öğrendiğimiz bir öğrenci yurdunda kesim
yapıyoruz. Buradaki çalışmalarımızı
tamamladığımızda oldukça duygusal
anlar yaşayarak ayrılıyoruz Afgan
kardeşlerimizden.
 ÇATKA
KAM
*QHøLQ
LONGR÷GX÷X\HU
D ünyanın en doğusunda yer
aldığı için güne ilk başlanılan,
her vakit namaz için ilk tekbirlerin
alındığı Kamçatka’daki ilk kurbanımız.

BSEOEBO
EB
¸[CFL
ve dualar eşliğinde kurbanlarımızı
Burada halkın temel geçim kaynağı
balıkçılık. İnsanların çoğu yıl boyunca

LVSCBO
IBLLOEB
yaptığımız kutlu çalışmanın verdiği
dört ay süren avlanma sezonunda
kazandıkları paralarla geçiniyorlar.
Bayram namazımızı oradaki yönetim
UBSBGOEBO
.ÛTMÛNBO
DFNBBUJOF



tahsis edilmiş olan altı-yedi katlı eski
bir binanın en alt

dağıtımımıza başlıyoruz. Herkes tek tek

¸[CFL

5BDJL

%BƙTUBOM

bize ve Türkiyeli hayırseverlere dualar
/2(!.ݼ%&»+
LBUOEBLJ
NFTDJUUF
LMZPSV[
.FTDJU

EPMVQ
UBƜZPS
.JTBàS
PMEVƙVNV[

için bize ön safta yer açıyorlar. Tacik
LÕLFOMJ
JNBN
BTMM
CJS
HFOÉ
WBB[
WFSJZPS
4POVOEB
EB

%BƙTUBOM
CJS
HFOÉ
bilgi veriyor. Namazdan sonra cemaat
hızlıca çıkıyor ve ikinci cemaate yer
BɏMZPS
.FLÄO
LÛÉÛL
WF
ZFUFSTJ[

olduğu için herkes namazını kılana
kadar cemaat yapılıyor. Aslında
Kamçatka’daki yönetim tarafından
.ÛTMÛNBOMBSB
CÛZÛL
CJS
BSB[J

WFSJMNJƜ
.ÛTMÛNBOMBS
CVSBZB
CJS
DBNJ

ve çocuklarını yetiştirmek için de bir
İslam merkezi yapmayı düşünüyorlar;
GBLBU
JNLÄOMBS
ÉPL
LTUM
PMEVƙV

için henüz bu konuda bir çalışma
başlatamamışlar. Namazın ardından
ZBLMBƜL

LJƜJEFO
PMVƜBO
"ITLBM
"[FSJ
¬FÉFO
WF
5BUBSEBO
PMVƜBO
DFNBBUMF

bayramlaşıyoruz.
4POSB
,BSZBLJ
LÕZÛOF
HJEFSFL

keskin soğuğun altında tekbirler
kesiyoruz. Gece soğuk artsa da
NVUMVMVLMB
EÕOÛZPSV[
ƜFISF
&SUFTJ

sabah mescitte kurban dağıtımı ve
bayramlaşma programı yapılıyor. Yerli
IBMLUBO
iCBCVƜLBuMBS
JIUJZBS
UFZ[FMFS
bayramlaşmaya gelmişler. Bu Tatar
teyzeler bize bayram harçlığı vermeye
çalışıyorlar. Almazsanız saygısızlık
PMBSBL
BMHMBOZPS
¬BSFTJ[
IBSÉMƙN[

alıyor, sonra bir yolunu bulup mescidin
kumbarasına atıyoruz. Kurulan
bayram sofrasına oturuyor, yemekten
sonra teyzelerden birinin yaptığı o
JÉUFO
EVBZB
ÄNJO
EJZPSV[
7F
LVSCBO

ediyor.
67
 AKİSTAN
KAZ

<HQLGHQ
ELUEWQ]
$ / a  Ý $ 2  Ý " % 2 $ ! , Ý ! 2 ! ,

C adde ve sokakları alabildiğine geniş, evleri olabildiğince

NÛTUBLJM
BMGBCFTJ
TPO
EFSFDF
ÉBQSBƜL
WF
EBIJ
UPQSBƙ
ÄEFUB

VÉTV[
CVDBLT[
CJS
ÛMLF
PMBO
,B[BLJTUBOEBZ[

NJMZPO
OÛGVTMV

ÛMLFOJO
ÛÉUF
JLJTJ
.ÛTMÛNBO
HFSJZF
LBMBOMBSO
CÛZÛL
ÉPƙVOMVƙV
0S-
UPEPLT
3VTMBS
¾MLF
ZÕOFUJNJ
EJOMFS
BSBTOEB
CFMMJ
CJS
EFOHF
HÕ[FUNF

gerekçesiyle Kurban Bayramı tatilini yalnızca bir günle sınırlandırmış.
Bir Türk lokantasında, Türkiye’den bu diyarlara gelen tüccar, ilim
FIMJ
WF
ÕƙSFUNFOMFSMF
IBTCJIÄM
FEJZPSV[
:ÛSFƙJNJ[EFLJ
PSUBL
EVZHV-
OVO
BLƜO
IJTTFEJZPSVN
CV
NFLÄOEB
5ÛSLJZF
IBML
PMBSBL
HBMJCB

birbirimizle Osmanlı sonrasında hiç olmadığı denli bütünleşiyoruz.
&WFU
IJÉ
LVƜLV
ZPL
EPƙSV
ZPMEBZ[
4Õ[
BSBTOEB
F
ZBLO

.ÛTMÛNBO
,B[BLO
NJTZPOFSMFSJO
EVS
EVSBL
CJMNFZFO
ÉBMƜNBMBS

ve yoksullara rüşvet kabilinden verdikleri maddi destek neticesinde
Hristiyan olduğunu öğreniyoruz.
Kargalı’da kurban edilen kurbanlıklar üç gruba dağıtılıyor: ihtiyaç
sahibi Kur’an kursu talebeleri, bölgede bulunan bir okuldaki yoksul
öğrencilerin velileri, bir mahalledeki muhtarın saptadığı yoksul aileler.
&UMFS
EBƙUMSLFO
BOBCBCBMBSO
NVUMVMVLMBS
HÕ[MFSJOEFO
PLVOVZPS

Onlar mutlu, biz mutlu…

68
KIRG
IZİSTAN 7DODV·DJLWWLP
7DQU×'D÷ODU×·QGDQ
K ırgızistan’a gitmeden önce
yaptığım okumalarda Talas
ismi dikkatimi çekmişti. Yaşadığım
kentin adı olan Kayseri’nin ilçesi Talas,
Kırgızistan’ın yedi eyaletinden birinin
başkenti, aynı zamanda Türklerin
.ÛTMÛNBOMLMB
JML
LBZOBƜUƙ
NFLÄOO

adıydı.
&LJCJNJ[
ƛ))
,VSCBO
0SHBOJ[BTZPOV


EÛLLÄOMBS

QB[BS
ZFSMFSJ

için Kırgızistan’ın farklı bölgelerine
dağılıyor. Ben Oş kentindeki
PSHBOJ[BTZPOMB
JMHJMFOFDFƙJN
%JƙFS

BSLBEBƜMBSN[
#JƜLFL

$FMBMBCBE
WF
.FTDJEJOJO
CBIÉFTJOEF

*TL
(ÕMÛ
ÉFWSFTJOF
HJEFDFLMFS
0ƜB

vardığımızda henüz akşamın ilk
saatleri olmasına rağmen sokaklar
CPNCPƜ

)B[JSBOEB
CBƜMBZBO
JÉ

TBWBƜO
,SH[MBS
JMF
¸[CFLMFS
BSBTOEB

müthiş bir güven bunalımına hatta
nefrete yol açmış olması nedeniyle
karanlık bastıktan sonra sokakların
tekin olmadığını söylüyorlar.
9535&Ý9%2,» JHOGLP
Oş’un en büyük camisi olan el-
#VIBSJ
$BNJTJ
CBZSBN
OBNB[OEB

tıklım tıklım. Avluda ancak yer
mahallelerde kurban eti dağıtımına
katılırken ekipteki diğer arkadaşım da
yetimhaneler, yaşlılar evi ve engelliler
bulabiliyoruz. İmamdan sonra Oş bakım merkezlerini ziyaret ederek
#FMFEJZF
#BƜLBO
.FMJT
.JS[BLNBUPW
Türkiye’den getirdiğimiz hediyeleri
söz alarak kardeşliğin önemi üzerinde takdim ediyor.
duruyor. Bayram namazının ardından
Oş sokaklarını adımlıyorum. Yanmış
FWMFS
çatışmaların acısını en
bariz biçimde yansıtıyor.
Kurbanlıkları Rahme
kesiyoruz; dağıtımlarımızı
ise çatışmalarda yanan
mahallelerde yapıyoruz. Her
evin önüne bir iki kamyon kum
dökülmüş. İnsanlar ailecek
evlerini onarmaya çalışıyorlar.
%VBMBS
FƜMJƙJOEF
FUMFSJNJ[J
IFEJZF

ediyor ve bayramlaşıyoruz. Ben
Kur’an kurslarında ve yanmış
69
 OLİSTAN
MOĞ
0R÷ROoDG×UODU×QGD
kurban
V×FDNO×÷×
õ++· OO

,VSCBO

Organizasyonu
WFTJMFTJ
JMF
.PƙPMJTUBOB
HJEJZPSV[

3 milyon nüfuslu ülke, yüz ölçümü
olarak Türkiye’nin iki katından daha
HFOJƜ
&O
CÛZÛL
FUOJL
HSVCV
#BZBO

6MHJEF
ZPƙVOMBƜNƜ
PMBO
.ÛTMÛNBO

,B[BLMBS
PMVƜUVSVZPS
.PƙPMMBS
iHFSu

adını verdikleri çadırlarda yaşıyorlar.

ÉPDVƙV

,B[BLMBSO
iZÛWu
ZB
EB
iÛWu
EJZF

adlandırdıkları çadırları ise biraz daha
CÛZÛL

iFWu
LFMJNFTJ
EF
CV
LÕLUFO
#J[
EF
/BMBZLI
$BNJJOEF
CJS

HFMJZPS
.PƙPMJTUBO
TPƙVLMBSOEB

LBSEFƜMFSJNJ[JO
iZÛWuMFSJOF
VMBƜZPS

kurbanlarımız.
;JZBSFUJNJ[
TSBTOEB
%JZBOFU

.ÛTUFƜBS
.FINFU
"ZEO
#FZ
JMF

HÕSÛƜÛZPSV[
,FOEJTJ
CJ[F
.PƙPMDB

birkaç kitapçık ve ilmihal bulunduğunu
ancak Kur’an-ı Kerim meali olmadığını
ve bunun önemli bir ihtiyaç olduğunu
70
- 5 2 ! 4 Ý ! 9 $ / ¹ $ 5
söylüyor.
.PƙPM
IÛLÛNFUJ
CJS

kısıtlama getirmemiş
olmasına rağmen,
çeşitli sebeplerle cuma
günleri haricinde ezan
pek okunmuyor. Kazaklarda
yaygın olarak camiye bağış
HFMFOFƙJ
WBS
&WMFOFO
olan, iş bulan, araba alan vb.
camide dua ettirip bağış yapıyor.
OJLÄI
NFSBTJNJOF
SBTUMZPSV[

İmam oldukça güzel bir
konuşma ile caminin
ortasında ayakta duran
çifte nasihat ediyor. Biz de
Türkçeye yakın kelimeleri,
dua sözcüklerini çözmeye
çalışırken bu merasime
şahitlik ediyoruz.
TACİKİSTAN
ÀWWH
NXUEDQED÷×ø×
$%26»¼Ýa%6»+

T acikistan’a gitmek üzere bindiğiz uçakta giydiğimiz

İHH yelekleri bir hostesin ilgisini çekti. Nereye
gittiğimizi ve görevimizi sordu. Biz de İHH’nın Kurban
Organizasyonu için Tacikistan’a gittiğimizi söyledik.
Hostes, İHH’nın faaliyetlerini duyduğunu ve hayırlı
CJS
JƜ
ZBQUƙN[
WFLÄMFUJOJ
WF
LVSCBO
QBSBTO
CJ[F

WFSNFL
JTUFEJƙJOJ
TÕZMFEJ
7FLÄMFUJOJ

àUUF
5BDJL

kardeşlerimize ulaştırmak üzere aldık.
Bayramın birinci günü yetimlerin giydirilmesi, kurban
LFTJNJ
WF
FUMFSJO
EBƙUN
JÉJO
'FZ[BCBEB
CBƙM
.FISBCBU

kentine gitmek üzere yola çıktık. Yolda bir köyde bayram
namazını eda ettik. Hava soğuk olmasına rağmen oldukça
LBMBCBML
CJS
DFNBBU
WBSE
/BNB[
TPOSBT
.FISBCBUB

geçtik. Kurbanlarımızın bir kısmını burada kestik. Kesilen
kurban etlerinin dağıtımı ve yetimlerin giydirilmesi
sırasındaki yoksul ve yetimlerin sevinç ve mutlulukları
gözlerinden okunuyordu.
Yoksulların ve hastaların evlerini ziyaret ettik, nakdi
yardımda bulunduk. Her gittiğimiz evde insanlar bayrama
özel yer sofraları kuruyor, yerel yemek ve tatlılardan
kuruyemişe, meyveye kadar neleri varsa ikram ediyorlardı.
Feyazabat’ta ise bizi bir sürpriz bekliyordu; İHH’nın
yapımına katkıda bulunduğu mescit tamamlanmış ve
ibadete açılmıştı.

71
 ARİSTAN
TAT
´õVWDQEXO·GDQ
NRQDNODU×P×]YDUµ
5 us kızı Anastasya ile Tatar
HFODJ
"ZEBSO
OJLÄI
NFSBTJNJ


hocanın vaaz ve nasihatleri ile başlıyor.

J[JO
WFSNJZPS
i/FEFOu

Hoca ara sıra önemli mevzuları gelin
için Rusça zikrediyor. Ve gelin şehadet

LPSLBSu
EJZPS

ZBƜOEBLJ

HFUJSJQ
.ÛTMÛNBO
PMVZPS
#J[
EF
ƜBIJU

olduk Allah’ım. Ardından dualar
FƜMJƙJOEF
LZMZPS
OJLÄI
3VT
HFMJOJO
L[

arkadaşları ve Tatar gencin tüm aile
FGSBE
CV
PMBZB
ƜBIJU
PMVZPS
%BIB
TPOSB

UBL
NFSBTJNJ
CBƜMZPS
¸ODF
EBNBEO

annesi takısını takıyor ve buğulu gözlerle
oğlu ile gelinine son nasihatlerini
yapıyor. Bizler de hediyemizi takdim
ediyoruz. Takı merasimi ve kutlamalar
72
- % ( - % 4 Ý 3 ! , » ( Ý " 5 , ' !
bittiğinde yemeklerin üzerindeki örtü
kalkıyor ve bir koşuşturmacadır başlıyor.
.BTBOO
Û[FSJOEF
EVSBO
FOWBJ
ÉFƜJU

sebze, meyve, tatlı ve içeceklere ek olarak
çeşitli yemekler ikram ediliyor gelen
misafirlere. “İstanbul’dan konaklarımız
WBSu
EJZPSMBS
,VSCBO
#BZSBNOEB
%VCFOVƜNB

köyüne gidiyoruz. Genelde tek katlı
ve bahçeli olan evlerde yeşil ve mavi
UPOMBS
IÄLJN
#J[J
4BCS
$BO
"NDB

karşılıyor. Tüm hazırlıkları yapmışlar.
4FMBNMBƜQ
LVSCBO
LFTJNJOF
HFÉJZPSV[

teşrik tekbirleriyle. Kesim işlemlerinin
ardından poşetlenmiş kurban paylarını
ihtiyaç sahibi ailelere dağıtıyoruz. İlk
etimizi Asiye Nene’ye veriyoruz. Fotoğraf
ÉFLNFL
JTUJZPSV[
diye soruyorum, “Yaşlıyım, balalar
ÉPDVLMBS
%BOZFM
5FZ[FOJO
QBZO
WFSNFL
JÉJO

kapısını çalıyoruz. Teyze bizi ayakta
karşılıyor. Kurban etini veriyoruz,
besmele ile alıyor teyzemiz. Ayakta
durmakta zorlanıyor, izin istiyor oturmak
JÉJO
5FL
CBƜOB
ZBƜZPS

EPMBS
NBBƜ

alıyor, 35 dolar kira verip 85 dolarla
geçinmeye çalışıyor. Kısık gözleriyle bize
derin derin bakıyor, teşekkür ediyor ve
arkamızdan dua ediyor.
73
74
75
IRAK

+]QQ õ++· nın Kurban Organizasyonu için üç

FLJQ
IÄMJOEF
*SBLUBZ[
#J[
#BƙEBUB

HFÉFSLFO
EJƙFS
FLJQMFS
EF
*SBLO
LV[FZ
WF
HÛOFZ

EDøNHQWL
bölgelerine gidiyor. Kapısında askerlerin beklediği
.VMMBIWFƜ
$BNJJOEF
TJMBIMBSO
HÕMHFTJOEF
LMEƙN[

bayram namazının ardından sessizce dağılıyor
cemaat. Fotoğraf çekmek kesinlikle yasak olduğu için

%D÷GDW
olan biteni sadece gözlemlemekle yetiniyoruz.
ƚFISJO
LFOBS
CÕMHFMFSJOEFLJ
EBƙUNMBSN[
TSBTOEB


ZBƜMBSOEB
-FZMB
JTJNMJ
BTMFO
5ÛSLNFO
PMBO
CJS

teyzeyle tanışıyoruz. Amerikan bombardımanı
sırasında başından ağır yaralanan kız kardeşiyle
beraber yaşadığını, başka da kimselerinin olmadığını
- 5 ( ! - - % $ Ý + ! 2 ! $ ! ¹ anlatıyor gözyaşları içinde. İşgalden sonra buraya göç
FEFO
CV
JLJ
UFZ[FOJO
FWJ
EF
ZPLNVƜ
*TUNB
TJTUFNJOJO

elektriğin, suyun bulunmadığı bir barakada
sürdürüyorlar hayatlarını. Kendisine elimizden gelen
yardımı yaparak ayrılıyoruz yanından.
1SPHSBNN[
ÉFSÉFWFTJOEF
CVSBEBLJ
'JMJTUJO
NÛMUFDJ

kampını da ziyaret edip kurban yardımlarımızı
iletiyoruz. Geçtiğimiz her mahallenin, her kavşağın
CJS
IJLÄZFTJ
WBS
WF
CVOMBSO
OFSFEFZTF
UBNBN

Amerikan askerlerinin yaptığı zulümlerle ilgili.
Her yerde kontroller, Amerikan askerini aratmayan
hükümet ordusu, mahalle aralarında yol kesip
araçları arayan genç çocuklar, tel örgüler, kesilmiş
ZPMMBS
FOLB[MBS
UFSL
FEJMNJƜ
CJOBMBSw
ƛƜUF


TPOSBT
FNQFSZBMJTUMFSJO
IFEFà
IÄMJOF
HFMFO
*SBL

belki de bir yüz yıl boyunca düzelemeyecek kadar
yorgun, yıkık. Bağdat’ın bizler için vazgeçilmez diyar
oluşu, onu tekrar imar etmek vazifesini yüklüyor bize.

76
 TİN
FİLİS
´%L]OHUL
XQXWPD\×Qµ
* azze’deki çalışmalarımız Kurban
Bayramı’ndan bir hafta önce
CBƜMZPS
#V
ZM

CÛZÛLCBƜ
LVSCBOML


NJMZPO
LJƜJ
ZBƜZPS
WF
CV

alıyoruz. Ambargo nedeniyle yeterli
miktarda hayvan bulunmadığı için
kurbanlık fiyatları oldukça yüksek.
#BZSBN
OBNB[O
CVSBEB
ÄEFU
PMEVƙV

üzere şehrin en büyük alanı olan futbol
sahasında Başbakan İsmail Haniyye’nin
imamlığında kılıyoruz. Gazzeli
kardeşlerimizle bayramlaştıktan sonra
kesim yapacağımız yere gidiyoruz. Kurban
kesimlerinin ardından yerel kurumlar ve
4PTZBM
ƛƜMFS
#BLBOMƙ
JMF
JƜ
CJSMJƙJ
JÉJOEF

dağıtımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Kurban
payı vereceğimiz aileler daha önceden
belirlendiği için dağıtımlarımızı düzenli
bir şekilde tamamlıyoruz. Gazze’de
-%(-%4Ý+!9!
ZBLMBƜL

OÛGVTVO
J
ZBOJ

IFS

LJƜJEFO
TJ

işsiz ve çok sayıda yardıma muhtaç aile
var. Bunlardan esir, şehit ve çok muhtaç
durumdaki aileleri önceliyoruz. Yaklaşık

LJƜJZF
LVSCBO
QBZ
VMBƜUSNBOO

sevincini yaşıyoruz.
%BƙUNMBS
TSBTOEB
(B[[FMJ

kardeşlerimizin bizlere gösterdiği sevgi ve
muhabbeti anlatacak kelime bulmak ise
oldukça zor... Bayram günü karşılarında
Türkiyeli kardeşlerini görmek ve
Gazze’nin mustazaf kaderini kendileriyle
paylaştığımızı hissetmek hepsini
memnun ediyor ve hepsi Türk halkının
desteğinden ötürü güzel dualarda
CVMVOVZPS
¸[FMMJLMF
ZBƜMBS
JMFSMFNJƜ

ve Osmanlı tarihini bilen amcalarımız
bizleri gördükleri yerde gözyaşlarıyla o
HÛOMFSJ
ZÄE
FEJZPSMBS
"TMOEB
LFOEJMFSJOJ

en çok mutlu eden şeyin ikram ettiğimiz
FUMFSEFO
[JZBEF
.ÛTMÛNBO
LBSEFƜMFSJOJO

onları hatırlamaları ve Filistin davasına
verdikleri destek olduğunu söylüyorlar.
7F
TPO
CJS
NFTBK
HÕOEFSJZPSMBS
5ÛSLJZFMJ

kardeşlerine: “Bu kutsal toprakları
unutmayın! Bu dava sadece Filistinlilerin
EFƙJM
CÛUÛO
EÛOZB
.ÛTMÛNBOMBSOO

PSUBL
EBWBTES
%VBMBSO[
FLTJL

FUNFZJOu
77
 ´.HQGLPL]H
E
SURİY
\HWPHNLVWL\RUX]µ
S uriye yolundayız. Tarihimiz,
kültürümüz, dinimiz, hedefimiz,
sevincimiz, bayramlarımız bir olan bir
halkla karşılaşacak olduğumuz için
heyecanlıyız.
EFO
GB[MB
'JMJTUJOMJOJO

yaşadığı ülkede irili ufaklı 15 kamp
var. Bayramın ilk günü Yermuk
CÕMHFTJOEF

JLJODJ
HÛOÛ
EF
%BSBB
belirlediği en ihtiyaç sahibi durumda
bölgesindeki kamplarda dağıtım
yapıyoruz. Bölgenin en büyük mülteci
kampı olan Yermuk Kampı ve
ÉFWSFTJOEF
ZBLMBƜL

'JMJTUJO

vatandaşı yaşıyor. Belki yoksul ama

TFOFMFSDF
V[BL
LBMEƙN[

misafirperver, onurlu, şakacı ve
EFWBNM
ƜÛLSFEFO
JOTBOMBSw
%BSBDL

sokaklarda tek katlı, tek odalı;
78
»3-!»,Ý+!9!
mutfağın, banyonun bile olmadığı
evler… Girdiğimiz çoğu evden
HÕ[ÛNÛ[
ZBƜM
ɏLZPSV[
.FƙFS
CJ[MFS

ne kadar da az şükrediyormuşuz.
%BƙUN
CÛZÛL
CJS
UJUJ[MJLMF

gerçekleştiriliyor. Her şey çok
JZJ
QMBOMBONƜ
¸ODFMJLMF
CÕMHF

sorumlularının yanına gidip onların
Her gittiğimiz dernekte, insani yardım
olanları öğreniyor ve emanetleri
kendilerine ulaştırıyoruz. Kamp
koşulları genel olarak çok kötü.
Buralarda işsizlik büyük problem.
Ayrıca ciddi bir su sorunu var; acilen
su kuyusuna ihtiyaç duyuyorlar.
İnsanların çoğunun yarın için hiçbir
birikimi, yiyeceği, planı yok. Bizden
en önemli talepleri meslek edindirme
kursları açılması; “Kendimize yetmek
JTUJZPSV[u
EJZPSMBS
ƛ))OO
BÉUƙ
EJLJƜ

kurslarından övgüyle bahsediyorlar.
filosunda verdiğimiz şehitlerimizin
resimleri hep başköşede.
Fıkıhta Allah’a yaklaşmak veya
Allah’a yakınlaştırıcı araç demek olan
i,VSCBOu
kardeşlerimizle yeniden kucaklaşarak
canlı bir şekilde yaşadığımız için
şükrediyoruz.
TÜRK
İYE
<RND\U×
JD\U×P×] 2)&!4Ýa»-%.

õ++ 19. yılında kurban bereketini 125 ülke ve bölge

JMF
5ÛSLJZFEF

JMF
UBƜE
5ÛN
.ÛTMÛNBOMBS
JÉJO

ayrı bir anlamı olan Kurban Bayramı’nda biz de kendi payımıza
düşen sorumluluğu alarak İHH aracılığıyla bu hayra ortak olduk
ve bayramı Tunceli’deki kardeşlerimizle birlikte geçirdik.

OÛGVTMV
ƜFIJS
NFSLF[J
JMF
NFSLF[F
ZBLO
EBƙ
LÕZMFSJOEF

ZBQUƙN[
EBƙUNMBS
TSBTOEB
JNLÄOT[MLMBS
OFEFOJZMF
UÛSMÛ

TLOUMBS
ZBƜBZBO
LBSEFƜMFSJNJ[JO
LBQTO
ÉBMEL
&TLJEFO
BSDML

yapılan köylerde insanlar bugün günü birlik işlerle geçimlerini
sağlamaya çalışıyorlar; çünkü bölgede ne tarım için uygun arazi
OF
EF
CBƜLB
IFSIBOHJ
CJS
JƜ
JNLÄO
WBS
#VSBEB
LFSQJÉUFO
ZBQMNƜ

toprak evleri ziyaret ederken kurbanın vermiş olduğu ümmet
sıcaklığını hissettik. Kardeşlerimizin dertleriyle dertlendik ve onlar
için yapmamız gereken ne çok şey olduğunu yerinde gördük.
Ziyaret ettiğimiz her yerden Kürtçe ve Türkçe dualarla
uğurlanırken bayramı buradaki kardeşlerimizle birlikte geçirmeyi
nasip eden Rabbimize şükrettik.

79
 N
ÜRDÜ
hUGQ·GHNL
: ! ( » $ % Ý 4 5 " ! Ý + / 2
U zak diyarlardaki ihtiyaç
sahiplerine kurbanları
paylaştırmak, anavatanlarına hasret

,BNQ
WF

yaşayan Filistinlilere desteğimizi
CJMàJM
HÕTUFSNFL
Û[FSF
HJUUJL
¾SEÛOF

4VIOF

4VG

(B[[F

;FSLB
WF
)UUJO
çoğunluğunun fakirlik çektiğini ve
mülteci kamplarını ziyaret ederek
kurbanların kesimine şahit olduk.
"SEOEBO
EF
4VSJZFEF
ZBƜBOBO

)BNB
,BUMJBNOEBO
¾SEÛOF
LBÉBO

ihtiyaç sahipleri için kurban kestirdik.
Kamplarda kurban hisselerinin yanı
sıra İstanbul’dan getirdiğimiz küçük

ZPMMBSEB
CJSJLNJƜ
modern ve en özgür ülkelerinden
IFEJZFMFSJNJ[J
EF
EBƙUUL
¾SEÛOEF

i'JMJTUJOMJu

iNÛMUFDJu
WF
iZBCBODu
kenarlarında veya ortalarında açılmış
olmanın ne manaya geldiğini bizzat
80
)LOLVWLQ
NÛƜBIFEF
WF
JESBL
FUUJL
¬BUƜNBMBSO

durulmasıyla birkaç gün içinde geri
döneceğini zannederek evini terk eden
fakat geri dönemeyerek on yıllardır bu
kamplarda yaşayan insanların büyük
coşkusu yansıyan bu kamplarda
işsizliğin çok yüksek olduğunu dinledik
yetkililerden.
Herhangi bir sağlık merkezinin ve
hatta doktorun bile bulunmadığı,
96 m2lik üç odalı bakımsız evlerde
PSUBMBNB

LJƜJOJO
ZBƜBEƙ

4VIOF
,BNQ
çöp yığınları, dar sokakları ve sokak
görünmeyen, görülmek istenmeyen
oluklardan akan kanalizasyon
TVMBS
JMF
(B[[F
$FSBƜ
diğerleri bizi derinden etkiledi.
Türkiye’den geldiğimizi duyan
herkesin yüzünde bir gülümseme
CFMJSJZPSEV
4PLBLMBSOB
CBZSBN

şeker ve balon verdiğimiz çocukların
pek çoğu kamptan uzaklaşana
kadar peşimizden gelip fotoğraf
makinelerimize birbirinden sevimli
pozlar verdiler.
Ziyaretimiz, Arap dünyasının en
CJSJ
PMBSBL
TVOVMBO
¾SEÛOÛO

yüzünün teşhiriydi bir bakıma…
 N
YEME

<HPHQ
õoDF×WDQ
ELUWUN
$/aÝ$2Ý-534!&!Ý4%+».

< emen’e giderken ortalama bir Arap ülkesi ile

karşılaşacağımı düşünüyordum. Fakat Yemen’e
inince Körfez ülkeleri ile burası arasındaki uçurumu gördüm.
Yemen’de oraya has iki tipik özellik dikkat çekiyor: Yediden
ZFUNJƜF
iDBNCJZBuM
$BNCJZB
CFMF
LVƜBLMB
TBSMBO
LOMBSO

JÉJOEFLJ
IBOÉFSMFSF
EFOJZPS

FSLFLMFS
WF
HVU
HBU

PUV
ÉJƙOFZFO

insanlar.
#BZSBN
TBCBI
CBƜLFOU
4BOBEB
TPLBLMBSEB
ZBOLMBOBO

teşrik tekbirleri, Kurban Bayramı’nı haber veren en önemli
JƜBSFU
ƚFISJO
PSUBTOEB
LBMNƜ
CJS
CJOBEBO
JCBSFU
PMBO
CJS

camide bayram namazı kılıyoruz. Kalabalık içinde siyah peçeli
kadınlar, bayramlık diye bir şeyden haberdar olmadıkları
IFS
IÄMMFSJOEFO
CFMMJ
CBƜMBS
ÕOF
FƙJL
ÉPDVLMBS
TFGBMFUJO

susturduğu erkekler ve mahzun bakışlar…
ƚFIJSEFLJ
UÛN
ƜL
WF
LBWƜBLMBSEB
BSBCBMBSB
ZBLMBƜBSBL
CJS

şeyler satmaya çalışan kadın ve çocukların yüzlerine yansıyan
ifadeler, insanın içini acıtacak kadar sefaletin vurduğu ezikliği
ZBOTUZPS
¾MLFOJO
OFSFEFZTF

GBSLM
EÛ[FZMFSEF
GBLJSMJLMF

boğuşuyor.
¾MLFEF
ZBSEN
FEJMNFTJ
HFSFLFO
ÉPL
JOTBO
WBS
EPMBZTZMB
EBIB

ÉPL
LVSCBO
LFTNFL
HFSFLJZPS
(FSFL
4BOB
HFSFLTF
"EFOEF
GBSLM

NFLÄOMBSEB
LFTJMFO
LVSCBOMBS
WF
POMBSO
EBƙUN
TSBTOEB

gördüklerimiz bizde bu düşünceye neden oluyor. Yardımların
EBƙUMNBT
TSBTOEB
ZÛ[MFSF
ZBZMBO
CVSVL
TFWJOÉ
ÄEFUB

çaresizliğin sürekliliğinin bir göstergesi gibi.
"EFOEF
IBUS
TBZMS
NJLUBSEB
4PNBMJMJ
NÛMUFDJ
ZBƜZPS

4PNBMJMJMFSJO
ZBƜBEƙ
LBNQUB
BTHBSJ
HFÉJN
EÛ[FZJOJ
CJMF

sağlamaktan uzak, hayata çok küçük bir noktadan tutunma
çabasında; tek odalı derme çatma barakalarda 5 ila 25 kişi
arasında yaşamaya çalışan insanlara kurban eti dağıtıyoruz.
Yolda bize bidon ve pet şişeleri gösterip su istiyorlar. Ve şahit
olduğumuz gerçekleriyle içimizin burkulduğu Yemen’den yine
o iç acıtan türküyü kuşanıp dönüyoruz ülkemize.

81
 7HøHNNUOHU
Evrensel kardeşlik bağının birer halkası olan
siz değerli hayırseverlerimiz,
kurbanlarınız dünyanın 125 ülke
ve bölgesindeki ihtiyaç sahiplerine ulaştı.
Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.

82