You are on page 1of 173

AksatGktrk

Ad
B u kitabn yay n h a k la n
A D A M Y A Y IN C I L IK A . .nindif.

Birinci B a sm : 1973
Adan Y ayn clkta B irinci B a sm : M an 1 9 S 2

K apak D zeni: lrk al Yavi

1 8 2 .0 9 .0 0 3 .1 7 4 .4 6

At>VA YAYINCCIK VE AATVCIUK A.5. V A O N A St CAD0E5 A K K /M * SOKAK 4 3 TEtEKS;23790 radarr


Akit Gktrk

Ada

ngiliz Yaznnda Ada Kavram


NDEKLER

Giri 11
topyada Ada 17
Eobinsonadda Ada 53
Robinson Crusoe 73
ada Romanda Ada 99
Sonu 147
Notlar 153
Ksaltm alar 165
Kaynaka 167
Dizin 179

7
Adalar
Adalar
Hi kamayacamz adalar
Hi inemeyeceimiz adalar
Bitkilerle rtl adalar
Dilsiz adalar
Kprtsz adalar
Adsz unutulmaz adalar
Frlatyorum ite ayakkablarm bordann stnden
gitmek isterdim nk sizlere dein

BLAISE CENDRARS
(S. Maden)

9
GR

1. ADA ZLEMNN EVRENSELL

On altnc yzylda, ressamn biri ne zaman bir dnya h a


ritas izecek olsa, kars hemen, Sevgilim uraca bir ada
koyuver, yalnz benim olsun! dermi. Ressam da bu istei uy
sallkla yerine getirirmi. Bu tr adalar o gnn haritalarn
dan hi eksik olmazm. Szgelii, ngiliz donanmasnn 1583
de spanyollarn Yenilmez Armadasn bozguna uratm asn
dan sonra, bu utkuda byk pay bulunan nl ngiliz am i
rali Sir Francis Drake, spanyadan ngiltereye dn sra
snda, spanyollardan ele geirdii bir haritay incelerken, h a
ritadaki bir adadan gemilerine ime suyu almay dnm,
gemisinde tutsak bulunan bir spanyol denizcisine bu adayla
ilgili sorular sormaya balam. spanyol glmseyerek, O ada
y bulabileceinizi hi sanmam. Sinyoramn hatr iin konmu
tur haritaya, karln vermi.1 Koca bir donanmay dize ge
tiren Drake, sinyoramn hatrna yenik dm bylece.
Engin denizlerde, dnyann grltsnden patrtsndan,
gndelik tasalarndan uzak, gnlk gnelik bir adada yaa
may, ocukluunda, genliinde ya da yallnda gnlnden
geirmemi, dsel bir adann iiriyle bylenmemi insan var
mdr? izdii dnya haritasnn uygun bir yerine, karsnn
gl hatr iin bir ada konduruveren on altnc yzyl ressam,
davranyla bu geree ne gzel bir rnek verir, insann bu
evrensel zlemini ne byk bir anlayla karlar. Kim bilir,
belki haritann baka bir kesine de kendisi iin bir ada koy
mutur o ressam!

11
ADA

nsanolu yzyllardan beri, mutluluk, dirlik dzenlik, lm


szlk ynndeki zlemlerini ounlukla uzak bir ada grn
tsyle birletirerek dile getirmeyi semi, gnlk yaamnn
kat gerekliinden bunaldka, gnlndeki adann mutlu yal
nzlna snm. nsann gnlnde yatan bu eilim, yazn
en zengin kaynaklarndan biri olmu. lkada ortaada
zama zaman, yeryz cenneti prl prl bir ada olarak d
nlm. Sonra More, Campanella, Bacon gibi dnrler, top-
lumlarnn dzeniyle yetinmeyerek, zlemini duyduklar rnek
toplumu ak denizler ortasnda birer dsel adada kurmular.
Sancho Panza bile Don Quijotenin ardnda, efendisinin bir gn
kendisine gzel bir ada balayaca umuduyla dolar.
Bununla birlikte, insann adalara korkulu bir gzle bak
t, onlara birtakm gizemli anlam lar ykledii de olmu.
Odysseusun, Maeldunun, Gemici Sinbadm, St. Brendanm yol
culuklarnda, iitilmedik tehlikelerle dolu, tekin olmayan ada
lar ounluktadr. R obinson C ru soeda, G u lliverin G ezilerinde
(Gullivers Travels), D efine Adosnda (Treasure Island) ada,
byk servenlerin, skntlarn, ilgin atmalarn yaand
ssz bir bucak olarak dnlr. Kimi adalarda da bir yer
yz cennetinin enikonu mutluluu, yokluk, yalnzlk, sknt
ile yan yana gelir. Ama dile getirdii mutluluk zleminin, se
rven ya da ka zleminin nitelii adan aa, insandan in
sana deise bile, dsel ada, insanolunun ilgisini hibir a
da yitirmez. Bu ilgi gemi alarda olduu gibi, gnmzde
de yrrlktedir.
Dnyamzn btn denizlerinin aa yukar kar kar
bilindii, haritacln da matematik hesaplara dayanan bir uz
manlk dal haline geldii amzda, gerekte var olanlardan
baka hibir ada haritalarda gsterilmiyor artk. W alter de la
Mare, Haritacln bylesine titiz bir i haline gelmesi ne z
c ey,2 diyor bu konuda, corafyada da, harita ressamln
da da o eski iirin kalmadndan yaknyor! Ama odasnn bir
kesini kafasnda allayp pullayarak Robinsonun ssz adas
na eviren, kendini bu adada en etin glklerle kar kar
ya dnen, ya da aksyla denekten bir ok yay yontarak
parklarda Robinsonculuk oynayan ocuklar bugn de var.3 Y al
nz ocuklar m? psnden devlet adamna dein hi kim
senin gerekilii tekine brakmad amzda, hor grl
mekten korkarak aka sylemeseler bile, bykler arasmda

12
GR

da, kylarna hibir gerek geminin yanamad ssz adalan


zaman zaman gnlnden geirenler oktur. Y er yuvarlann
hibir enlem-boylam derecesinde yer almayan dsel adalar
insan bilincinin okyanuslarnda bugn de kuruluyor. Yzyl
mzn yaznnda bu gerei yanstan rnekler az deildir. Aldous
Huxley, William Golding gibi ustalar ada rom anlar yazarken,
bir yandan adalara gene iirler dzlyor. The Lake isle of
Innisfree (Gl Adas Innisfree) adl iirinde W. B. Yeats, Tho-
reaunun W ald en etkisinde, zledii bilgece yaay yolunu,
al rpdan yaplm kk bir kulbe, birka bek fasulye,
bir de a n kovan ile yetinerek, a n uultulan ortasnda yapa
yalnz, bir adada gerekletirmeyi zler :

I will arise and go now, and go to Innisfree,


And a small cabin build there of clay and wattles made:
Nine bean-rows will I have there, a hive for the honey-bee.
And live alone in the bee - loud glade.1

(Kalkp gideceim imdi Innisfree adasna


Bir kulbe yapacam amurdan al rpdan
Dokuz sra fasulyem bir de bal peteim olacak,
Tek bama yaayacam ar uultulan ortasnda.)

Bu iirin btnnde de aka grld gibi, yaznda ya


ratc bir kafa ne zaman ada konusuna ynelse, ada kavram
dgcnn bulular ya da bilincin armlar ile youn an
lam lar kazanarak zenginleir, bo bir gereklii aan bamba
ka bir dzeye ykseliverir. Bir yazn yaptnda anlatlan duru
mun ya da olayn yeri olarak ada, bir corafyacnn ya da ha
ritacnn adasndan bu noktada ayrlr.

2. YAZINDA ADA ORTAMININ ZELLKLER

Corafyac bir aday, corafi konumu, yzey ekilleri, yz


lm, nfusu, iklimi incelenecek her yan suyla evrili kara
paras olarak grr. Y aratc bir yazar ise ada diye tanm
lanan yer biiminin doal yapsnda bulunan birtakm zel
liklere, bu zelliklerin kendisine salayaca anlatm olanakla
rna ilgi duyar. Bu zelliklerin temelinde, btn adalarn pay
lat, dardan ayrlmlk, kendiyle smrlanmlk gerei
vardr. Her ada, bir bakma btnden ayrlm, dnyay ya da

13
ADA

a n a -k aray uzanda, dnda brakmtr. Adada yaayan bir


kimse iin, drtbir yann epeevre kuatan denizlerin tesin
deki dnya dardr. A d a-dnya ilikisinde gze arpan bu
ieri - dar kartl her ada rneinde vardr. nk her ada,
d dnyann alabildiine genilii, sonsuzluu, karmaas ile k ar
latrlnca snrlar kesinlikle belli bir yaama alandr. Bu
snrlanmlk, ada iinde yaayan insann bilincinde birbirine
hi benzemeyen deiik tepkilere yol aabilir: doal konumu ile
darn n, dnyanm kart olan ada, iinde yaayan in
sann gznde dnyadan daha iyi bir yer de olabilir, daha
kt bir yer de olabilir. Szgelii, dannm geniliine, da
nklna, grltsne, byk dalgalanmalar gsteren yaa
m a akna ayak uyduramayan bir insan iin ada, varln bel
li bir dzen, bir derli topluluk, bir yalnlk kazand yer olur.
D dnyann alabildiine geni ortamnda kendini ordan ora
ya srklenir gibi duymu, srekli eylemden tedirgin olmu bir
kimse ada ortamnda belli bir yere balanmann mutluluunu,
gvenini bulabilir. Yaamann byk bir yar halinde srd
dnyada hzla akan zamann, adada eylemin snrlanmasy
la duran zamana dnmesi, insana rahat bir soluk aldrtr.
Duran zaman, evredeki her eye, grnte bir cennet erinci
kazandrabilir. Bylece, bu durumda insan bilinci aday da
r d a n daha, iyi bir yer olarak kavrar. Ama bilincin tepkisi tam
tersi ynde de olabilir: danmn insan varlna salad ola
naklarn sonsuzluunda, ok boyutlu bir yaayta, tedirginlik
deil, mutluluk bulan b ir kimse, adann snrl ortamnda bir
darlk, skklk, tutsaklk duygusuna kaplabilir; duran za
man da onun iin bir can skntsna dnr.
Bir corafyac ya da haritac, ada ortamnn yaratt bu
ieri - dar sorunuyla ilgilenmez, aday dnyanm bir kar
t olarak grmez. Onlar iin ada, nesnel (objective) bir ortam
olmaktan teye gemez. Oysa bir yazn yaptndaki kahram a
nn gzlemle olduu kadar arm larla anm sam alarla ile
yen bilinci evredeki her nesnel varla znel (subjective) an
lam lar ykleyebilir. Bylece ada, belli b ir insan varlyla ili
kiler kazanr, bir bilincin yaad ortam olur.
Bir ortamn biimi, o ortam iinde uyanacak duygularn
zelliini belirleyen bir etkendir. Ortamn akl, kapall,
genilii darl, seiklii bulankl yolunda bilincin vard
duygusal deerler, ortamn kendisinden ayr dnlemezler.

14
GR

Burada kii ile ada anlaml bir btn olur, birbirlerinin ortaya
kmasna karlkl katkda bulunurlar. Gerekte yazarn o
yapttaki amacna gre yorulduklar iin de, yaptn kurulu
unda yapsal birer e olarak yer alrlar.
Her sanat yapt bir bireyin, onun dnyaya baknn dile
geliidir. Bu bak birey andan edinmitir. Dolaysyla bi
reyin, yaayndaki birok eyi, bu arada ada ortamn deer
lendirmesinde ann byk pay vardr. Ama hi kukusuz,
ada konusunda ieri-dar ilikisini bir sorun olarak duymayan
yazarlar da bulunabilir. Tpk bunun gibi; byklkleri dolay
syla ana-kara nitelii kazandklarndan dnyann kart ola
rak kavranam ayacak adalar da yok deildir. Ama adann bel
li bir dnem yaznnda sk sk rastlanan ya da hi rastlanm a
yan bir kavram oluu o dnemin gerek yaay koullaryla
da ilgilidir. Dnyadaki, toplumdaki, uygarlktaki yaay kolay
kolay kavranamayan bir dankla, bir karmaaya ynelir,
usan vermeye balarsa, yaratc kafalarda ad a-d n y a kart
l belirir. Bir kimsenin aday u ya da bu yolda deerlen
dirmesi kendini dnya da gven altnda duyup duymamas
na baldr. Bylece, deiik alarda, deiik yazarlarn ada-
ya baka baka anlam lar yklemeleri o yazarlarn olduu l
de, o alarn da duyarlk yapsyla ilgilidir. Ada ortamnn,
topya, robinsonad, roman gibi ayr trlerde deiik anlam lar
kazanarak, kimi yazarda dnyann iyi kart, kimi yazarda
kt kart, kimisinde de dnyann bir aynas olarak ilen
mesi bundan ileri gelir.

3. ARATIRMANIN AMACI

Bu aratrm ann yapmak istedii ey, zellikleri belirtilen


ada kavramnn ngiliz dzyaz geleneinde ortaadan yirmin
ci yzyla dein nasl ilendiini, deiik dnemlerde, deiik
yazarlarn uygulamalarndaki benzerliklerin hangi ada trle
rini ortaya kardn, belli bal rnekler zerinde durarak
gstermektir. iir ile tiyatro alanlar aratrm a dnda brakl
m, gezi yaznna ise, ancak dsel-ada anlatmyla ilikisi ora
nnda karlatrma amacyla bavurulmutur. Yzlerce rnei
olan, sanat yaratclndan yoksun, sradan ada servenleri
konumuz dndadr.
Ada ile, yaratc yaznda anlatlan bir olayn ya da du

15
ADA

rumun gerekleri uyarnca yazarn kurduu bir ortam olarak


ilgilenen bu aratrm ann balca amac yle zetlenebilir:
a. Ada kavramnn insan bilincinde kazand deiik an
lamlardan doan ayr trlerin gemi kaynaklarn, gelime
sini incelemek;
b. Bu trlerin her birinde, yazarn ada ortamnn zel
liklerinden, yaptnn amacyla kuruluu asndan nasl yarar
landn gstermek;
c. Deiik yazarlarn ada konusunu ele allarnda yzey
deki geliigzel benzerlikler dnda ortak ilkeler arayarak, bu
alanda yazn ii bir gelenek bulunup bulunmadn gster
mek.
Ada ortamnn bir romanda anlatlan insanlk durumuna
yer olarak seilmesindeki yapsal am alar ile byle bir uygu
lamann yazara salad olanaklar, R obin son C ru soe zerinde
ayrntl bir biimde gsterilmeye allacaktr. Bunun nedeni,
Defoenun romannn ada kavramnn daha nceki alarda
deiik dzyaz trlerinde geirdii btn deneyleri yanklan
drmas, ayn zamanda ada konusunda modern romandaki uy
gulamalarn da bir ana rnei, ekirdei olmasdr.

10
TOPYADA ADA

1. TOPYALARDA ADA - DNYA LKS

Adann dnyamdan daha iyi bir yer, daha mutlu bir ya


ama ortam olarak dnlmesi ile topya ortaya kar, top
ya, Thomas Moreun bu tre adn veren nl yaptnda oldu
u gibi, baka ilkelerle ileyen daha iyi, daha gzel bir top
lum lksnn dile geliidir. topya yazarnn amac, uzak
bir adann duygusal renkliliini ya da eine rastlanmadk teh
likelerini anlatmak deil, sunaca rnek bir toplum dzeniy
le hem kendi toplumunun ileyiindeki aksaklklar dolayl ola
rak gznne sermek, hem de bu aksaklklara bir zm yolu
nermektir, topya yazan bu ii yaparken, nerdii rnek ya
am a dzenini, tepkiyle karlad gerek dzenden elinden
geldiince apayn, uzak, soyut dnmek, rnek-toplumunu oku
run kafasna ok kesin, kalc izgilerle yerletirmek ister. Bu
nedenle de, gerek yaay snrlayan zaman, uzam gibi kav
ram larn tesinde dnr. Zaman, tarihsel akyla, uzam da
maddenin yapsnda bulunan zellikler dolaysyla srekli de
ime getiren kavramlardr. Utopyacnn izdii toplum ise en
iyi, eksiksiz yaapa dzeni olduundan, deiiklie, her tr
l d etkiye kapal, kesin bir rnektir. te bu bakmdan ada,
utopyacnn am acna en elverili den yer biimi olur. Da
rya kapal bir ada, Platondan beri toplumsal topyalar iin
en uygun yer olarak grlm, topya yazarlar ounlukla bi
rer aday anlatmlardr.1
Da kapallk, kendiyle smrlanmlk, duran-zaman bii
mi gibi zelliklerinden dolay d dnya ile gsterdii kartlk.

17
ADA

ada ortamm topya yazarnn am alarna uygun klan bal


ca etkendir. Utopyacnn adasnda, snrlanmlk derli toplu
bir dzen anlamn kazanr. Belli snrlarla evrili bir alan, iin
deki her eyin toplu bir bakla kavranp izlenebilecei biim
de sunulur, bylece rnek toplumun ileyii btn ayrntlary
la ak-seik izlenebilir. Alann snrlanmas utopyacya, us ku
rallaryla ileyen rnek toplumunu dev bir byte altndaki
belli bir nesnenin kesinlii ile gznne serme olanan verir.
Ada ortamnn da kapallna gelince, bu zellik topyalar
da, rnek-toplumun dtan gelecek her trl bozucu etkiyle,
saldrlara kar gvenliini salayacak, te yandan yapsn
dan, btnden kopmuluundan ileri gelen duran-zaman biimi
ise, utopyacnn rnek-toplum lksne bildiimiz tarihsel za
mann ak tesinde bir sreklilik, kalclk verecektir. Btn bu
zellikler aday, derli toplu bir dzenin, gvenliin, mutlu
luun ancak kafalarda birer zlem olarak srd byk dn
y a c n kart klar.2 Adann dndaki dnya, srekli eylemin,
dalgalanmann deimenin egemenlii altnda olduundan, or
da bu zlemlerin gereklemesi ancak geici b ir sre iin ola
bilir.
Ada ortamnn, szn ettiimiz zellikleriyle, utopyadaki-
nin tam tersi anlam lar kazanabilecei, baka bir insan bilinci
iin, ortamn da kapallnn gvenlik deil tutsaklk, snr-
lanmln bask, duran-zamamn da can sknts anlam na ge
lebilecei bir gerektir. Ancak, amacn rnek bir yaama d
zenini dorudan doruya ya da dolayl yoldan dile getirmek
diye tanmladmz topya yazarnn, ada ortamn bu olum
suz anlamyla yorumlamadn gzden karmam ak gerekir.
Yoksa utopyac kendi amacyla elikiye dm olur.
ngiliz yaznnda topya denince en bata Thomas More
dnlr. Yalnz, Moreun zledii mutlu toplumu dile getirir
ken bir ada biimini semesinde, yeniala birlikte yepyeni
lkelerin bulunmasnn, Rnesansta ilka kaynaklarna dn
ile, rnek-toplum lks ya da mutlu lke konusundaki ilka
dncelerinin yeniden canlanmasnn nemli pay vardr. Bu
bakmdan, Moreun U topiasn incelemeden nce ilkadan bu
yana varolan b ir ada topyas geleneinin anaizgilerle belir
tilmesi, bu gelenein ortaada ne gibi deiiklikler geirdik
ten sonra M orea ulatnn gsterilmesi gerekir.

18
TOPYADA ADA

2. LKADA ZLENEN ADA

nsann evrensel mutluluk iinde yaad b ir dzeni z


lemle dile getiren en eski rneklerden biri Hesiodosun ( 8
yy.) Altn a anlatan szleridir?

lml insanlarn soyunu altndan yaptlar


lknce, Olymposda konaklar olan tanrlar.
Bunlar Kronos amdaydlar, o zaman o gkte hakand;
Tanrlar gibi yayorlard, kaygszd yrekleri,
Uzak meakkatlerden, aclardan; ne de kt yallk
Buluyordu onlar, ypranmadan hi kollan bacaklan
Neeleniyorlard lenlerde, btn ktlklerden ayn
lyorlard uyku bastrm gibi; btn iyi eyler
Onlannd, meyva veriyordu bereketli toprak
Kendi kendine, eitli ve bol; seve seve;
Bakyorlard rahata ilerine her trl bolluk iinde;
oktu koyunlar, bahtl tanrlar seviyorlard onlar.8

Hesiodosun anlatt bu masal a daha nce deiik bi


imlerde halk sylencelerinde de gze arpar belki. Bar, z
grlk, gvenlik, bolluk, lmszlk teden beri insanolunun
en gl zlemleri olmutur. Bu zlemler utopyac yaznn da
temelinde yer alr. Hesiodosun anlattna benzer bir altn a
n yeniden yaand yer ise gene bir ada lkesi, Atlantis olur.
Atlantik okyanusundaki bu dev masal adas, Platonun T im aeu s
diyalogunda Msrl din adamlarnn azndan Solona anlat
lr. Herakles direkleri diye adlandrlan boazn hemen tesin
de, Libya ile Kk Asyann toplamndan daha byk olan
bu adadan birok baka adalara geilir.* Solonun doumun
dan dokuz bin yl nce ok gl bir lkedir Atlantis. Ordu
lar, Atina dnda btn Akdeniz lkelerini ineyip gemi
tir. Platon K ritias'da da bu mutlu lkedeki yaay, anlatr.6
Atlantislilerin baheleri, ormanlar, grlmedik bilinmedik ye
mileri, iekleri vardr. Toprak ylda iki rn verir. Atlasn
soyundan gelen Atlantis ulusu da Altn a insanlar gibi tan
rsal bir bolluk iinde yaar. Atlantis adas, merkezinden da
doru epeevre sra dev kanalla, en dtan da yksek b ir
duvarla evrilidir. Atlantisin btn br lkelerden bylesine
kesinlikle ayrlmas, Atlantislilerin de bildiimiz insanlardan
apayr nitelikte tanrsal bir z tamalar, bir bakm a ada or

19
ADA

tamnn da kapallk, kendiyle snrlanmlk ilkelerinin utop-


yac am alarla uygulanmasdr.
D evlet yazan Platonun, Atlantis masalnda her ynyle
salam, gl, gzel bir toplum dzenini bir adann snrlan
iinde izmesi igin bir noktadr. Belki de bu davranyla Pla
ton DevZet'te anlatt, kendi lkesinde de uygulanacana hi
bir zaman inanmadR rnek toplum dzenini, hi deilse ta
rihin gemi bir dneminde gereklemi gibi gstermek, by-
lece rnek-toplum lksn tarihsel bir temele oturtmak is
ter.7
Eumeros da C 3. yy.) gnmze ancak paralan kal
m Kutsal Sylenceler inde Panchaia adl b ir masal adasn
anlatr, ay n ca dsel bir deniz yolculuu ile topyay birle
tiren ilk yazar olur,8 Panchaia adas, dou denizlerinde, Zeus
ile br tan n lar soyundan gelmi, da kapalln alar bo
yu srdrebildii iin tanrsal z bozulmadan kalm, bir r
nek ulusun yurdudur. Bu mutluluk adas sonradan Lukretius'
un d e Rerum N atu rasm d a da anlr. (11.417)
Iambulosun Gne Adalan ise, dile getirdii mutlu ya
am dzeniyle yeniada, More, Campanella gibi dnrler
zerinde byk etkisi olan bir zlem lkesidir9. Bolluktan, mut
luluktan, elenceden herkesin payn ald bu ekvator ada
larnda prl prl gnmn her yere eit dal, insan ya
amasndaki eitlie rnek olur. Gne Adalan bir bakma,
toplum yaayn insann temel igdlerinden bir sayan
Stoac dnrlerin erimek istedikleri erdem lkesidir. Yunan
l tarihi Diodorus Siculus (10 1. yy.) Iambulosun bu adala
rn, gerek bir lkeyi anlatrcasna yle izer:

Ei bulunmaz lk bir havas vardr oralann, ac souk


tan yakc scaktan uzak. Yemiler her mevsimde olgun
dur... nsanlar krlarda yaar, bolluk balar yer gk;
topran verimlilii havann yumuakl dolaysyla ekin
ler kendiliinden alabildiine fkrr topraktan... nsan
lar arasnda ekememezlik olmadndan karde kavgas
yoktur, btn yaaylar sevgi, birlik iinde srer gider.
Bu adalan evreleyen denizin suyu bile tatldr. stelik:

Scak kaynaklann suyu tatl, sala ok yararldr. So


uk su ya da arap katlmadka, bu kaynaklarn suyu
scaklm hi yitirmez.10

20
TOPYADA ADA

Y aralar kendiliinden saalr, aclar kendiliinden diner


orda. Kopan bir kol bacak bile, sca scana yerine yapt-
nlabilir. Byl bir iyiletirme gc vardr bu adalarn.
Gne Adalar da Atlantis ile Panchaia gibi, bolluk, zen
ginlik, iklim, danya kapallk ynnden, ilka insannn ger
ek dnyasndaki yaay biiminin birer kart, gerein te
sinde duran birer zlem lkesidirler. Ada ortamnn zellikleri
ile kesinleen bu kartlk, ortaada Hristiyanln ada kav
ram na ykleyecei, btnyle dinsel bir te dnya anlamnn
temeli olur.

3. ORTAADA ZLENEN ADA

lkan zledii mutluluk adas, gerek dnya ile kart


l ynnden bir te dnya retisiyle kolayca badatnlabil-
dii iin, ortaada Hristiyanln cennet lks ile birleir.
Gene Hesiodosda, Zeusun byk yararlk gsteren yiit sa
valar gnderdii, dnyann bir ucunda... Okeanos kysn
daki... Bahtllarn Adalar11 ortaada tanr bana ermi
Hristiyanlarn ruhlarnn gittii yer olur. Fortunatae Insulae
adyla bu dsel adalar birok ortaa haritalarnda gsteri
lir, bunlar aram ak iin gemiler bile donatlr, seferlere klr.
Kimi on drdnc, on beinci yzyl haritalarnda da Maderia
ya da Kanarya Adalar Fortunatae Insulae diye gsterilir.
Tanrsal bir anlam tayan, Hristiyanln cennet retisini
yanstan bu zlem adalarnn Antilia, Yedi Kentler Adas, St.
Brendanm Adas, Yeni Bulunmu Adalar, Daha Bulunmam
Ada gibi deiik adlar aldklar, haritalarda baka baka yer
lerde gsterildikleri de olur. Bu dsel adalardan Portekizce
Ilha Verde (Yeil Ada) diye anlan birinin ngiliz haritalarn
da 1853 ylma dein 44 48'K, 26 O'B enlem boylamlarnda
gsterildii sylenir.13
Hepsi batda, okyanusun aklarnda bir yerlerde d
nlen bu cennet adalarnn uydurulmasnda Keltik mitologya-
daki yeryz cenneti sylencesinin de byk pay vardr. Kk
yedinci yzyla dein gerilere giden rlanda sylencesi The
Voyage of Maeldunda (Maeldunun Yolculuu), kahramann
srklendii irili ufakl adalardan kimisi hem dounun, hem
de batnn cennet inancn andrr niteliktedir. Gemici Sinbad
m servenlerindeki adalarda grld gibi, bu adalarda da

21
ADA

al, susuzluu krk gn iin giderecek altn elmalar, bin bir


trl yiyecekle donanm sofralar, renk renk kularla dolu
yemyeil aalar, cumalar aram balar su, pazarlan st, kut
sal bayram gnlerinde de arap aktan pnarlar, kahram anla
seviecek gzel kadnlar, ne niyetine yenirse o olan yemiler
vb. vardr.13 Tennyson The Voyage of Maeldun adl uzun i
irinde bu adalardan birkann cennet grnn, gz kam a
trc k etkileriyle, zlemle izer. Sylenceler kral Arthurun,
son savandan sonra, ar yaralarnn iyilemesi iin gtrl
d, bir daha da geri dnmedii lmszlk adas Avalon da,
bir yeryz cennetinin, Bahtllarn A dalannn arm larn
tar.
Keltik mitologyadaki cennet adalar da Bahtllarn Ada
lar (Fortunatae Insulae) gibi... uzay ile zamann telerinde
yer alm akla kalmaz, tanrsal eteri andran bir suda, gerek ile
gerekd arasnda yzerler.14 Bu benzerlik, Hristiyanln,
soyut nitelii ok daha ar basan kendi cennet retisini, halk
mitologyasmn mutlu ada konusundaki renkli gelenekleriyle al
layp pullayarak daha geni kitlelere yayma abalarna yol
aar. Bunun en baarl rnei N avigatio S ancti B ran d an idir.
(St. Brendanm Yolculuu). Irlandal din adam St. Brendan
n (484 - 577), yeryz cennetini aram ak zere yapm olduu
deniz yolculuunu anlatan, dokuzuncu yzylda bir imram
(Keltik deniz serveni) biiminde Latince kaleme alnm olan
bu sylencenin Maeldunun yolculuuna, erken Anglo-sakson
iirlerine, zellikle The Seafarera (Deniz Yolcusu) birok
benzerlikleri vardr. St. Brendann yolculuk servenleri, yaz
lndan hemen sonra btn ulusal Avrupa dillerine evrilmi,
geni halk kitlelerince gerek diye benimsenmitir.
Azgn denizlerde tam yedi yl oradan oraya srklenir St.
Brendan. Odysseus gibi, Maeldun gibi, onun da yolu uurlu
uursuz adalardan geer. En sonunda, nice servenlerden son
ra, arad cennet adasn bulur.
St. Brendanm cennet adasn koyu bir karanlk dtan k a
ln bir duvar gibi rter. Ama o karanlk rt iinde, tanrsal
bir n aydnl drtbir yan kaplar. Srekli gndzdr
ierde, gece diye bir ey yoktur; yerlerde deerli talar, bir ova
y alabildiine dolduran elma aalan, yemyeil dzlkler, e
siz gzellikte iekler vardr; aalar hibir zaman yemisiz,
bitkiler hibir zaman ieksiz kalmaz.10 Bu zellikleriyle St.

22
TOPYADA ADA

Brendann adas, daha eski mutlu adalardan pek baka deil


dir. Yalnz burada cennet adasnn da kapall zellikle ar
basar. Bu ada, dnyadan yalnz kylaryla, drtbir yann kua
tan denizle deil, evresini kaln bir duvar gibi saran bir ka
ranlk rtsyle de ayrlr. Burada cennetin dnyadan byle
kesinlikle ayrlmas, Hristiyanlktaki cennet kavramnn lm
den sonraki bir te dnya ile ilgili oluundan doar. Karanlk,
lmdr bir bakma. Nitekim cennet adasna ayak basar bas
maz Brendan, Son yolculuun da yakndr, haberini alr, r
landaya dnnden ksa bir sre sonra da lr.
St. Brendan'm adas yzyllar boyu haritalarda gsteril
mi, gerek adalarla kartrlm, 1526 - 172 yllar arasnda
bu cennet aday aram ak iin birka kez koca gemiler donatl
m, tantanal seferler dzenlenmi, bulunmasndan ancak 1759
da umut kesilmitir. Columbus bile gezi gnlnde bu d
sel adann corafi yerinden gerekmiesine sz eder.1
St. Brendann adasnda aka grdmz gibi, Hristi
yanlk etkisiyle batda Atlantikin aklarnda dnlm cen
net adalarnn hepsi lmn glgesini tarlar. Bu dnyann ger
einden ayrllar, lmn bu dnyaya kartlyla ilgilidir.
Ancak, halk kafas batdaki cennet ada inancn gnlk yaa
mn gerekleri erevesine sokmaktan holanr. Frtnalarda
arasra Atlantik kylarna vuran bo bir Kzlderili ya da Es
kimo kay, sert kabuklu garip yemiler, tannmayan aa
dallaryla gvdeleri, halkn, denizler ortasnda b ir te dnya
dan ok, bu dnyann nimetleriyle dolup taan bir cennet d
nmesine yol aar. On drdnc yzyl balarndan kalma n
giliz halk iiri The Land of Cokaygne (Cokaygne lkesi, 1330)
bu dnce eilimini yanstr. spanyann bat aklarnda bir
lkedir Cokaygne:

Fur in see bi west of Spaynge


Is a lond ihote Cokaygne

(Ispanyann bat anda uzaklarda


B ir lke vardr ad Cokaygne)

Cokaygne, kilisenin anlatt lm sonras cennetten ok daha


ekicidir:

23
ADA

Though Paradis be miri and bright,


Cokaygne is of fairir sight.
W hat is ther in Paradis
Bot grasse and flure and grene ris?

Ther nis halle, bure, no benche.


Bot watir, m ans thurst to quenche.r

CCennet sevinle dolu l l da olsa,


Cokaygne daha gzeldir.
Ne vardr ki cennette
imenden ieklerden yeil dallardan baka?

Ne bir salon ne oda ne iskemle


Ne de iki sudan baka, susuzluu dindirmeye.)

Cennetten gzeldir Cokaygne. Nedir ki cennet dedikleri, i


menlikten, ieklerde, yeil dallardan baka? Ne bir salon, ne
oda, ne oturacak iskemle vardr orda. Susuzluu dindirmek
iin, sudan baka iki yoktur. Oysa Cokaygnein rmaklarndan
ya, bal, st, arap akar. Her yiyecein en iyisi ordadr. Kili
selerin kubbeleri, kuleleri pastadan yaplmtr. Nar gibi k
zarm kazlar, tpk Bruegelin nl Schlaraffenland tablo
sundaki gibi, Ye beni! diyerekten, gkten insann azna s-
zlverir.
Cokaygne, Franszcada coquaigne, Almancada Schlaraf
fenland, baka dillerde Vensberg, Genlik lkesi diye
adlandrlan trden bir halk topyasdr. Ortaada, kk din
de olan kat bir yetkiler sisteminin arln en ok tayan,
srekli yoksulluk, hastalk, sknt iinde kvranan yaln halk
kitleleri, zledikleri yaama kolaylnn, eitliin, rahatln Co-
kaygnede, bu dnyann nimetleri bolluunda gereklemesini
isterler. Cokaygnei, Hristiyan ortaa geleneinden domu
btn ada sylencelerinden ayran zellik de dnyaya ball
dr. Tanrsal gerekle insan gereini, bu dnya ile te dn
yay birbirine sk skya bal gren Hristiyan ortaa k a
fas, dogmalarn soyut sistemi ile snrldr. Bu sistemin bas
ksndan hibir zaman kurtulamaz, kendi bireysel gereini
arayamaz; K utsal K ita p taki nce Tanrnn meiektunu ve sa
lhn arayn ve btn eyler size verilecektir,18 sznden d
ar kamaz. Dolaysyla, ortaada Hristiyan geleneinde d

24
TOPYADA ADA

nlm mutluluk adalar da, Hristiyanln ortak cennet kav


ramnn uuk birer glgesi olmaktan kurtulamazlar. Madde bo
yutlarndan uzaklatrlm yeillik, iek, aa, aydnlk gibi
belli belirsiz grntler, iinde yaad dnyay eytan ile tan
rnn ekime alan sayarak hor gren Hristiyan kafann d
nebildii tek cennettir. Bu cennet, insann diri diri gmle
cei altn bir mezar andrr. Oysa Cokaygne, yaanan dnya
nn tadlarnn, kvanlarnn yceltildii mutlu adadr. Soyut
bir te dnya mutluluu ile avunmak istemeyen insann bu
dnyann gereine almasdr. Hristiyanln tanrsal ada
s, Cokaygnede insanca bir renge brnr. nsana ncelik ta
nyan bu zelliiyle The Land of Cokaygne, Rnesansa y
nelmi bir duyarln rndr.

4. YENADA ZLENEN ADA

Cokaygne ile U topia arasnda aa yukar iki yz yl


vardr. Bu sre iinde Avrupa insannn dnya gr byk
deiikliklere uram, yeni bir a balamtr. 1476da ilk ba-
smevinin kurulmasndan sonra, btn ortaa boyunca kili
senin tekelinde bulunan renim, geni halk kitlelerine yayl
mtr. Rnesansn usa, gzleme, deneye nem tanmasyla b
tn bilgiler yeni bir k altnda incelenmeye balanm, orta
ada tartmasz benimsenen birok ilke sarslmtr. Yeni
Dnyann, yeni deniz yollarnn bulunmas insan dncesine
yepyeni olanaklar salam, dnyann snrlan gitgide geni
lerken, daha nce tannmayan yeni insan toplundan, yeni ya
ama dzenleri ortaya kmtr. O rtaa boyunca kesin diye
bilinen her eye artk kukuyla baklmaktadr. Derebeyini ya
ad yrenin, papay ise evrensel blnmez kilisenin ba ola
rak gren ortaa insan, tanrsal saylan bu ynetimin do
urduu btn yaama glklerine, Tanr byle istiyor, di
ye boyun eerken, yeni bulunan denizar lkelerdeki ilkel
uluslarn ok daha iyi bir yaay srdklerini iitince birden
uyanmtr. Yeni Dnya gezginlerinin, okyanus denizcilerinin
anlattklarna, yazdklarna gre, byk bir mutluluk iinde
yaayan o ilkel uluslarn gerekte Hristiyanln tanrsndan
da, kiliseden de haberleri yoktu.
Columbus, yaymlanan gezi izlenimlerinde, vard cenne
tin yerlilerinin doal, ocuksu iyiliklerini vyordu. Bunlar ba

25
ADA

rsever, dost, konuksever insanlard. Hristiyan zel mlkiye


tinden haberleri olmadndan toplumlarnda hibir ekonomik
sistem yoktu. Kesin bir eitlik iindeydiler. O rtak zenginlikleri
hepsine yetiyordu.19 yleyse tanrsal dzen adna, bu dnyada
skntlar iinde srnmenin ne anlam vard? Eriilmesi kesin
olmayan bir te dnya cenneti uruna deer miydi bunca s
knt? stelik Hristiyanln birok retisi gibi cennet re
tisinin de gereklii kukuluydu. Yeryzndeki ynetim dze
ni deimez diye bir kural da yoktu; toplum yaaynda ya
placak deiikliklerle, bu dnyada yaanlan sre iinde bir
altn a gerekletirilebilirdi. Yeni bulunan lkelerle ilgili sy
lentiler bunu doruluyordu. Columbusun anlattklar yan s
ra, on altnc yzyln hemen balarnda btn Avrupa dille
rine evrilerek her lkede byk ilgiyle okunan gezi gnlk
lerinde Vespucci, altna, gme, incilere, deerli talara hi
nem vermeyen, renkli kutylerinden baka ss tanmayan,
ortak mlkiyet dzeni iinde doal yasalara gre yaayan il
kel toplumlardan sz ediyordu. Okyanus seferlerinden dnen
gemiciler de iki sofralarnda Eldorado masaln anlatyorlar
d. Bir kzlderili bakana gemicilerin takt add Eldorado, s
panyolca altn yaldzl anlam na geliyordu. Gemicilerin de
diine gre, Bogota dolaylarnda yaayan bu kzlderili bakan
trenlerde tepeden trnaa avu avu altn tozu srnerek ss
leniyor, sonra da bu tozlardan arnmak iin Guatavita glnde
ykanyor, tren bitiminde btn yerliler gle altndan yapl
ma eyalar, deerli talar atyorlard. spanyol denizcilerinden
biri Omagua adl bir kentte bakan Eldorado'nun konuu olduu
nu, masal kahram anlar gibi arlandn anlatyordu. Bu sy
lenti zerine Ispanyollar 1530dan balayarak, Bogotada yllar
ca adm adm Eldoradoyu arayacaklard.
On altnc yzyl balarnda, yeni bulunmu lkelerin zen
ginlii zerine buna benzer doru yanl sylentiler, yeryz
nn insanoluna bir altn a, bir cennet mutluluu yaatabi
lecei inancn glendiriyordu. nsan o zenginlik, bolluk l
kelerini tanmak, durmadan aramak, renmek, bulmak isti
yordu. br dnyann soyut mutluluuna deil, bu dnyaya
hayrand artk.
Bu durum yazn alannda da etkilerini gsterdi. Enginlere
alm bir duyarln, dncenin, gzlemin alabildiine ile
meye koyulmas, dile yeni anlatm olanaklar, dgcne ye

26
TOPYADA ADA

ni bir zenginlik kazandrd. spanyol, Fransz, talyan, ngiliz


yaznlar byk bir gelime gsterdi. spanyol yaznnn bu
dnemi, bugn bile Altn a diye anlr. Yazn alannda bu
yeni gelime, dsel ada kavramnda da deiiklik yaratt. z
lenen mutluluk adas, lmn glgesini tayan Hristiyanlk
cenneti deildi artk. Hmanistler eski Yunan Roma uygarlk
larnn ortaada bilinmeyen ynlerini de aratrp ortaya
karrken, antik Altn a gelenei ile Atlantis sylencesine de
yeni bir canllk kazandrmlard. Atlantis masal ile yeni bu
lunan lkelerle ilgili mutluluk, zenginlik, gzellik sylentileri
kafalarda birbirine karrken, zlenen ada yepyeni bir anlam
kazanyordu.

Thomas More - Utopia

More, kafalarda yepyeni dnceler uyandran hzl ge


limelerin srd, ortaa dnya grnn btn kurum-
laryla birlikte atrdad, ancak yeni dnya grnn de
daha kesinlik kazanmad bir gei dneminin dnrdr.
Yenian deimeleri onun lkesini de etkilemiti. ngiltere,
ilkadan beri dnya haritasnn kuzeybat kesine ilimi sa
pa bir ada durumundayken Yeni Dnyamn bulunmasyla bir
den merkezi bir durum kazanm, denizar ticaret ilikileri
kurma yarnda spanya ile Portekizin yannda yer almt.
Btn Avrupada olduu gibi ngilterede de denizar boyut
lara varan yeni bir ticaret anlay, kazan tutkusundan ba
ka ey tanmayan yeni b ir tccar snf tremiti. Bir yanda,
tccarn fiyatlar gndeliklerden ok daha byk bir hzla yk
seldiinden isizlik, dilencilik gitgide yaylyor; te yanda, n
giliz gemicileri, ellerinde VII. Henrynin ferman, tadklar n
giliz bayran yeni bulduklar her kye, kasabaya, adaya, k
taya dikmek iin deniz deniz dolayorlard. Bristolda Com
pany Adventurers into Newfound Lands (Yeni Bulunmu l
kelere Servenciler Kumpanyas) adl bir rgt bile kurulmu
tu. Gene Bristoldan, talyan asll gemici John Cabot ile olu
Sebastian, on sekiz adamlaryla birlikte, Japonyaya, ine, Hin
distana varacak en kestirme kuzey yolunu bulmak iin, k ra
ln da desteiyle okyanusa aldlar. Cabotun gnlnde yatan
umut, uzakdounun masal lkesi Cathayi, dounun yedi b
yk masal kentini bulmak, gemisini altnla, gmle, baharat-

27
ADA

la ykleyerek geri dnmekti. Ama Kuzey Am erikann puslu


dik kylan dev bir duvar gibi kesti yolunu. Uzakdou derken
Labrador's, Nova Scotiaya kt Cabot (1497). O zaman Tho
mas More on dokuz yandayd. Daha Amerigo Vespucci, Ame
rik aya ayak basmamt. 1502de Yeni Dnyadan VII. Henry
ye armaan olarak, i et yiyen, hayvan postlanyla rtnen
yerli, 1505de Newfound Islanddan yaban kedileri, yeil pa
paanlar getirildi. Sonradan Ingilizler gibi giydirilen bu yer
lileri W estm inster Saraynda More da grm, yzlerinde
zlmez bir anlam tayan bu ilkellerin kafalarndan nasl bir
yurt zlemi getiini dnm olabilir.20 O gnlerde ngiliz
kamuoyunun byk ilgiyle karlad bu garip arm aanlar,
Moreun dncelerini denizar yeni lkelerdeki Hristiyanlk
d toplumlann yaaylarna, trelerine yneltmekte pay ol
mu birer etkendir belki.
Yenian bandaki toplumsal - kltrel gelimeler orta
mnda, Rnesansn usu etkisinde oluan U topia, insan mut
luluunun yeryznde gereklemesi ynnde bir abadr. Uto-
piadaki anlatc Raphael Hythloday yenian gezip grme,
renme tutkusuyla dnyaya alm gzpek, servenci insan
tipidir. renimi yenia renimidir, iyi Latince, ok iyi Yu
nanca bilir, Vespuccinin yolculuklarna katlmtr. nan a
sndan deil us asndan bakar her eye. More onu bize tan
trken, Platon ile Odysseus ile karlatrr. Geri bize onun
azndan anlatlan Utopia adas, ortaan Bahtllarn Adala
r konusundaki dncelerinden birtakm etkileri srdrr,
ama Thomas More adasn kesin geometrik llerle, her e
yi mantk snrlan iine sokarak anlatr. Utopia adas, Hristi
yan ortaan cennet adalan gibi, St. Brendanm adas gibi,
sis bulutlar iinde, gerekst bir dnyada yzmez, tana
toprana varncaya dek nesnel aynntlanyla izilir:
Utopia adas ortalanna den en geni yerinde iki
yz mildir. Bu genilik adann iki yanm a doru bir hayli
srp gider, sonra ulara doru azalmaya balar. yle ki,
ada be yz millik bir yarm-ember olur ve iki ucu
nun aras aa yukar on bir mil eken bir hilal biimini
alr. Hilalin ortas geni bir krfezdir. Toprak hilalin sr
tna doru ykselir ve rzgrlar keser. Onun iin de
krfez dalgaszdr ve azok durgun bir gl andrr. Bu
krfez her yerine gemilerin yanaabilecei bir tek geni

28
TOPYADA ADA

liman gibidir. Krfezin girii tehlikelidir. nk bir yan


da kumluk slar, br yanda, nerdeyse suyun yzne
kan sarp kayalar vardr.
Tam ortada, ok uzaklarda gzken ve gzkt
iin de tehlikeli olmayan bir kayalk vardr. Utopiallar
bu kayaln bana bir kale yapmlar ve iine bir alay
asker yerletirmilerdir. br kayalar su altnda olduk
larndan gemiler iin birer tuzaktr. Bu kayalar arasn
daki yollar yalnz Utopiallar bilir. Bir Utopial klavuz
olmadan hibir yabanc gemi buradan ieri giremez. K al
d ki, kylarda fenerler olmasa kendileri bile zor girer
ler. Bu fenerlerin yerini deitirecek olsalar, en kalaba
lk dman filosu yolunu arp kayalara arparak ba
tabilir. Adann br yannda birok liman vardr. Ama
orada gerek tabiat gerekse insan eli ylesine savunma
olanaklar yaratm tr ki, bir avu asker btn bir ordu
nun karaya km asna engel olabilir. Sylenenlere ina
nlacak olursa, buras eskiden bir ada deilmi. Eskiden
buraya Abraxa denirmi ama kral Utojpus oray fethe
dince Utopia olmu. (...)
Utopia adasnn 54 byk ve gzel ehri vardr.
Hepsinde ayn dil konuulur; ayni treler, ayn kurumlar,
ayn yasalar yrrlktedir. 54 ehrin hepsi ayn plan ge
reince kurulmutur ve hepsinde blge zelliklerine g
re biimlenen ayn devlet yaplan vardr. (...)
Bir Utopia ehrini bilen hepsini bilir. nk blge
zellikleri dnda, btn ehirler birbirine benzer. Onun
iin size herhangi bir ehri anlatabilirdim ama, Amaurote
ehrini seiyorum. (...)
Amaurote alak bir tepenin tatl yamacnda ve drt
kemsi bir biimde kurulmutur. ehir, tam tepenin bi
raz altndan balar ve Anydra rmann kylanna kadar
iki mil uzar nehre yaklatka da geniler.21
Utopia adasnn bu darya kapal, snrl, kesin geomet
rik yaps, kentlerinin birbirine benzeyen dzenli kuruluu,
toplumsal topyalarn ounda ortak, Atlantisle balam bir
gelenektir. Burada, usun nesnel lleriyle yaratlm ada or
tam, us dzeniyle ileyen bir rnek toplumu izmek istey e
topya yazarnn amacna en uygun den yer biimidir. Bu
nedenle Hythloday, Utopia dzenini anlatm aya yukarya ald
mz szlerle balar. Bu szlerde grlen nesnel gzlem ni
telii sona dein srer. Ancak, bu titiz gzlemin hibir nesnel

29
ADA

ayrnty karm am asna karlk, Hythloday kiisel boyutlary


la gelimi bir kahram an olarak ortaya kmaz. Byle bir ey
yazarn amac iin gerekli deildir. Utopiay Raphael Hythlo
dayden ayr dnsek de, anlatlan rnek-toplum pek bir ey
yitirmez.
Burada nemli olan nesnel gzlemdir. Yazarn amac bize
bir ada ortamnn Raphael Hythlodayin bilincinde uyandrd
kiisel duygulan, dnceleri, anlan, arm lan anlatmak
deildir. Dtan alman izlenimleri olduklan gibi yanstan nes
nel gzlem, yazarn U topiad a k am acna bireysel bilincin i-
deneylerinden daha uygun der. Utopia yurttalanndan da
hibiri kiisel boyutlar kazanmaz, nk yazar bireyi deil
toplumu izmek amacndadr. Bu da en etkili bir biimde.
Hythloday gibi adaya dardan gelme birinin kubak gzle
miyle verilebilir.
Hythloday, Avrupa uluslannm yaayn tanyan bir kii
olduu iin, adann dnyadan iyi ynlerini, Utopia toplumu -
nun ileyiindeki stnlkleri karlatrm a yoluyla kanr. D
any tanmayan bir Utopia yurtta byle bir karlatrma
olanandan yoksundur. O ancak, iinde yaad toplumun
mutluluunu paylar, lkesini gzel bir yer olarak benimser.
Utopia adasnn dnyadan daha iyi bir yer, dnyann kart
olduu ise Hythlodayin gzlemi araclyla kavranr.
Uiopiann birinci kitabnda, o gnk Avrupa toplumlan-
nn ynetimi, krallar, eitim dzeni, kilisesi, yasalar sistemi,
i - d politikas eletirilir, bu toplumlardaki ahlak knts
yer yer ac bir alayclkla izilir. Burada More, gnndeki ak
saklklarn, karm aann kklerini amaz bir ustalkla ortaya
koyar. kinci kitapta Utopia adas, btn bu aksaklklara bir
zm yolu nermek zere sunulur. Birinci kitapla ikinci kitap
ta anlatlan ayn toplumsal durumlarn, baka b ir deyimle Av
rupa toplumu ile Utopia toplumunun karl, ada-dnya kav
ram lar arasndaki kartlkla pekitirilir. Bylece ada-ortam,
yazarn am alaryla kaynaarak U topian m kuruluunda yap
sal bir e olur.
Uiopiodaki rnek toplum dzeninin temelinde doruluk,
llk, saduyu gibi doal erdemler vardr. More bize bu do
al erdemlerin, kendi doal biimlerini alm alan salandn
da toplumun nereye eriebileceini gstermek ister22. Bozuk
Avrupa toplumlarnda anlamn yitirmi bu erdemlerin, bozul

30
TOPYADA ADA

mam bir toplumdaki etkili durumunu izerken, ann yeni


bulunmu lkelerle ilgili cokunluunu Rnesans usuluuyla
birletirir. Ama belki, bu doal erdemler zerine temellendiril
mi bir dzen rneinin Hristiyanln birtakm ortaa ku-
rum lannda, kk lde de olsa gerekletiini dnr. Bu
kurumlardan biri on altnc yzyl balarnda, Avrupada oldu
u gibi ngilterede de zlmeye balayan, sonra ngilterede
bsbtn ortadan kalkacak olan m anastrlar olabilir.23 Mo
re dinine bal bir adamdr. Ancak, U topiad a derebeylikten
kapitalizme gei dneminde bagsteren toplumsal hakszlk
larn sert eletirisi bir ortaa zlemiyle b i r l e i r , g i b i bir
yorumda ortaa zlemi ile ne denmek istendiini iyi belir
lemek, Moreun ortaadan yer yer etkilenmekle birlikte ye
niaa dnk bir dnr olduunu unutmamak gerekir.
More, ortaan btnn deil, ancak belli birka kuru-
mundaki insancl nitelikleri zler. Szgelii m anastrlar zle
mesi, manastrlardaki ortak yaama ruhuna duyulan bir z
lemdir. Avrupa insann saran gz kararm kazan tutkusu
ile karc blnmeler karsnda: Neden yeni ticaret anla
yn deil de m anastrlar ykyoruz? Ortak yaama ruhu ko
runmaya ok daha layk deil midir?2S der. Gerekten de
(...) m anastr topluluu, topya olarak tasarlanm am sa bile,
topya zellikleri gsterir. yeleri btn zamanlarm bu top
luluk iinde geirirler; birey yaay, rneini toplumdan alr;
uygar bir yaamann birtakm etkinlikleri, iftilik, bahvan
lk, topra ileme, el yazmalarm kopya etme, retim, kuru
luunun birtakm ynleridir... M anastrn layikletirilmi bir
biimi olarak ideal toplum kavram, yoksulluk, ballk, boyun
eme andlarnm ekonomik gvenlie, tek eli evlilie, kiisel
bamszla evrilmesiyle Rabelaisnin Thelme m anastr d
zeninde grlr.2 Thomas Moreun LTfopia'snda da bu an
lamda bir m anastr lksnden izler vardr. O rtak mlkiyet,
ortak giyim biimi, alma dinlenme oyun saatlerinin kesin
likle belirlenmi olmas, ortak yemekhaneler, gerekteki m a
nastr yaaynn da zellikleridir. M anastr ile ada arasnda
da kapallklar bakmndan da benzerlikler vardr.
Ortaada birok m anastrn adalar zerinde kurulmu ol
mas bu bakmdan ilgi ekici bir noktadr. Bununla birlikte,
More un U topiasn kocaman bir m anastr toplumu olarak gr
mek gene de yanl olur. lkin, byle bir gr More gibi ok

31
ADA

ynl bir dnr zerindeki, dinden baka etkileri grmez


den gelmektir. kincisi, insann bu dnyada Utopiadakine ben
zer bir eksiksiz dzene kavumas, Hristiyanln temel ilke
lerine aykr der. Hristiyanln zledii tek rnek dzen,
yeryznn hibir yerinde hibir ada gerekleemeyecek
olan. Gklerin Saltanatdr. Hristiyanlkta topya yerine, en
ayrntl biimiyle St. Augustinusun elinde gelimi olan Civi-
tas Dei [Tanr lkesi) ile karlarz. Bu lkeye belli b ir sre
sonra insanlar, ya da kimi insanlar kabul edilirler, ama insan
yaradl imdiki durumunda buraya ulaacak yetenekte de
ildir, hele bu lkeyi kuracak yetenekte hi deildir.27 Dolay
syla More, bu mutlu adasnda Hristiyan olmayan bir toplu
mun yaayn izer. Utopiallar Hristiyan inancndan haber
sizdirler, doal erdemlerle yaarlar. Burada More, K utsal Ki-
ta p 'la aydnlanmam bir toplumun, yalmz akln kullanarak
neler gerekletirebileceini gstermekle, ann Hristiyan
toplum lanna usun yan sra inantan da yararlanarak ok da
h a nemli eyler baarabileceklerini, insanca b ir yaama d
zeni kurabileceklerini sezdirmek ister.2S U topiadan otuz be
yl sonra Montaigne de yamyamlar zerine denemesinde, il
kellerin, AvrupalI gznce vahi saylan toplumlann, Avrupa
lIdan stn yanlar bulunduunu yazarken ayn gr sr
drr.29 Ksacas More, unlara bakn da Avrupallnzdan,
Hristiyanlnzdan, uygar dnyanzdan utann, der gibidir.
U topia ne btnyle Hristiyan gelenekte bir yaratm a, ne
de bir ortaa zlemi olarak grlebilir. Birinci kitapta o g
nn din adam larna yneltilen eletiriler, ikinci kitapta da Uto-
piallann din konusundaki hogrsn ven szler, M oreun
ancak hmanizma ile badam bir Hristiyanlktan yana
olduuna kanttr. Bana kalrsa insanolunun hem kendi
kar iin, hem de sann yoluna girmek iin oktan Utopia dev
letinin yasalarna uymas gerekirdi,30 der Hythloday. Bu ba
kmdan M oreun insana saygy her eyden stn tutan Hris
tiyanl, bir yetkiler sistemi olarak rgtlenmi ortaa H
ristiyanlndan, zledii mutlu ada da Hristiyanln cennet
adalarndan a y n grlmelidir. More, bir ortaa adam deil,
yeniaa en ok inanm kafalardan biridir. U topiada izilen
en gzel yeryz devleti, gerekte onun kendinden sonraki
alara balad gzel umudun, insan saduyusuna inancnn
dile geliidir.

32
TOPYADA ADA

anda byk ne ulam, krallar etkilemi, lkesinin


adalet bakanlna CLord Chancellor) ykselmi olan Thomas
Moreun, U topiada izdii rnek dzeni kendi toplumunda
gerekletirmek iin neden birtakm uygulamalara girimedi
i, eline frsat gemiken yetkilerini neden bu ynde kullan
mad arasra sorulan bir sorudur. Byle bir soruyu sorarken,
btn topyalar gibi Thomas More'un L/topiasnn da kkle
rinin dsel yaznda olduunu gzden karm am ak gerekir.
Dsel yazn ise, olmas gerekeni yasalarla belirler grnd
zaman bile, ancak olabilecei izer, daha teye geemez. Bir
dilektir M oreun topyas. Eksiksiz bir devlet dzeninin he
men uygulamaya konabilecek yasalar olarak grlmeye gel
mez, am a insan kafasyla duyarlna ei az bulunur bir ei
tim, bir ekidzen salar. Geree olduu gibi uygulanmas
dnlemez. Geree uygulanacak bir toplumsal mutluluk
reetesi gibi okunmas da gerekmez. Nitekim, U topianm ilk
yaymlamndan alt ay sonra M oreun kayn John Ratsell,
Newfoundland dolaylarnda bulaca bo adalardan birinde
Utopia toplumuna benzer bir toplum kurmak amacyla, yan
na duvarc ustalar, dlgerler, aralar gereler alarak Barba
ra adl bir gemiyle yeni bulunmu lkelere doru yola k
m, am a gemisinde kan bir ayaklanma gzel dlerini altst
edince geri dnmek zorunda kalmtr. Moreun bu tasarda
Ratsellle ibirlii ettii de sylentiler arasndadr. Ayrntlar
ne olursa olsun, Ratsell'in bu yaanm serveni, dsel yazn
la gerek yaamn ayn kurallarla ilemediine gzel bir r
nektir. Gerek yaam topyadan renecei eyleri ok daha
baka bir biimde renmek zorundadr. Dsel yazn ile ya
am arasnda kurulacak her bada topya ile gerein, mut
lu ada ile kart olan dnyann snrlarn iyi bilmek, bunlar
birbiriyle kartrm am ak gerekir. Gzel, yararl, vazgeilmez
bir dtr mutlu ada d. Moredan sonra bilinlere daha ok
yerlemitir. Ama Shakespearein 1611de yazld sanlan Fr
tnasnd a (The Tempest) ikinci perdenin balarndaki szle
riyle drst sarayl Gonzalo da mutlu ada dnn snrlarn
bir hayli ta rr:

GONZALO. Had I the plantation of this isle, my lord.


ANTONIO. He ld sowt with nettle-seed.
SEBASTIAN. Or docks, or mallows.

33
ADA

GONZALO. And were the king ont, what would 1 do?


SEBASTIAN. Scape being drunk for want of wine.
GONZALO. I the commonwealth I would by contraries
Execute all things; for no kind of traffic
Would I admit; no name of magistrate;
Letters should not be known; riches, poverty.
And use of service, none; contract, succession,
Bourn, bound of land, tilth, vineyard, none;
No use of metal, corn, or wine, or oil;
No occupation; all men idle, all;
And women too, but innocent and pure;
No sovereignity;
SEBASTIAN. Yet he would be king ont.
ANTONIO. The latter end of his commonwealth forgets the
beginning.
GONZALO. All things in common nature should produce
W ithout Sweat or endeavour; treason, felony,
Sword, pike, knife, gun, or need of any engine,
Would I not have; but nature should bring forth,
Of its own kind, all foison, all abundance,
To feed my innocent people.
SEBASTIAN. No marrying mong his subjects?
ANTONIO. None, man; all idle; whores and knaves.
GONZALO. I would with such perfection govern, 3 ir,
To excel the golden age.
SEBASTIAN. Save his majesty!
ANTONIO. Long Live Gonzalo!
GONZALO. And, do you mark me, sir?
ALONSO. Prithee, no more: thou dost talk nothing to me.*1

(GONZALO. Bu ada benim elimde olsayd efendim,


ANTONIO. Isrgan tohumu ekerdi.
SEBASTIAN. Kuzukula, ebegmeci de olur.
GONZALO. Kral olsaydm burada, bilir misiniz ne yapardm**
SEBASTIAN. arabn yokluunda sarholuktan kurtulurdu.
GONZALO. lkemde apayr bir yolda
Yrtrdm her eyi; ahm-satmm hibir trlsne
zin vermezdim; resmi dairelerin ad bile olmazd,
Okumak diye bir ey bilinmezdi; varlk, yokluk,
Adam kullanmak gibi eyler; szleme, miras,
Toprak, tarla, ba tapusu olmazd;
Maden, buday, arap, kullanlmazd;
diye bir ey bilinmezdi; btn erkekler

34
TOPYADA ADA

Btn kadnlar aylak, ama tertemiz, susuz;


Kimse kimsenin efendisi olmazd;
SEBASTIAN. Kendisi kral olacak ama.
ANTONIO. lkesinin sonu bandan habersiz.
GONZALO. Her eyi ortak retirdi doa
Alnteri, emek istemeden: hainlik, dmanlk,
Kl, karg, bak, top trnden hibir silah
Olmazd bende; ama doa kendiliinden
Saard btn bolluunu bereketini,
Masum halkm doyurmak iin.
SEBASTIAN. Uyruklar birbiriyle evlenmeyecek mi peki?
ANTONIO. Yok be adam; hepsi aylak, ya orospu ya serseri.
GONZALO. yle bir ynetirdim ki lkemi,
Altn a glgede kalrd.
SEBASTIAN. Tanr devletlilerini korusun!
ANTONIO. Yaasn Gonzalo!
GONZALO. Anlyor musunuz beni efendim?
ALONSO. Ne olur yeter: bana hibir ey demiyor szlerin.)

Shakespearein Thomas More konusuyla ilgilenen bir ya


zar olduunu, 1600 -1 yllarnda Thomas Dekker ile, daha nce
Anthony Munday, Henry Chettle, Thomas Heyvvood adl ya
zarn birlikte yazdklar sanlan Sir T hom as M ore (1595-6) ad
l bir oyunu dzeltip yer yer yeniden yazdn biliyoruz. Ko
nusu batan sona bir adada geen F rtn ada yal Gonzalo
nun szlerinde bir altn a zlemi yan sra Thomas Moreun
mutlu ada d yanklanr. Ama zaman deimi, ilk keif
lerin kafalarda yaratt u a n cokunluk, yerini agzl bir
kat gerekilie, smrgecilik yarna, aalk kar tutku
larna brakmtr. Antonio ile Sebastian'm baya gerekili
i, dlerine fazlaca kaplan insancl Gonzalonun karsna
ikide bir duvar gibi dikiliverir. Antonia ile Sebastian, Ratsell
in ayaklanan gemicilerini andrrcasna, Gonzalonun gzel d
n bozarlar. Gerek bir lkenin kral olan Alonso da Gonza-
loyu d lkelerinin szcs Hythlodaye benzetir, Bana hi
bir ey demiyor szlerin, derken, Hythloday adnn -hibir
ey demeyen, bo konuan anlamnda bir szck olduunu
anm sar sanki. Dnyann kolay kolay yola getirilemeyeceini,
her gzel dn, insan yaradlnn bayalklaryla, madde
nin yasalaryla didimek zorunda olduunu bilir Shakespeare.
On altnc yzyl banda U topia, Atlantis sylencesinin ay-

35
ADA

din bir k afa araclyla, gelecek alara yansmasdr. lkin


Latince olarak Antvverpte (1516), sonra Pariste (1517), Basel
de (1518, hem mart, hem kasm aylarnda iki bask) yaym la
nr. 1524de Alm ancaya, sonra talyancaya, spanyolcaya, br
Avrupa dillerine, Moreun ana diline ise yaymlanndan an
cak otuz be yl sonra 1551de evrilir. Bylece toplumsal top
ya yenia yaznnda ayr b ir t r olarak kesinlik kazanr. Cam-
panella'nn G ne lkesi (Civitas Solis, 1602- 12-20), Andreas
m R eip u blicae ch ristian op olitan ae d escrip tio (Hristiyan Dev
letinin Tantlmas, 1619), Baconm Y eni A tlantis (Nova At
lantis, 1627), Harringtonun O cean a (1656) adl topyalar, on
yedinci yzylda, deiik anlamda da olsa, utopyac dnce
yi sonraki alara tayan belli bal yaptlar olur.

Francis Bacon - Yeni A tlantis

Yeni Atlantis, her bakmdan kendi kendine yeten bir k a


r a paras olmakla birlikte, geniliinden dolay, ada diye anl
m aya pek g hak kazanr. Burada yaayanlar darya kesinlikle
kapal olduklar gibi, ok da bilgitirler; gemisi bu lkenin
kylarnda batsayd, zavall Robinson Crusoe ok souk kar
lanrd herhalde.32
Tam bir yl kaldmz Perudan yelken aarak G
ney Denizi yoluyla ine ve Japonyaya doru yola k
tk. Yanmza on iki aylk yiyecek almtk. Be ay ve
daha fazla doudan, hafif ve zayf olmakla beraber, m
sait rzgrlar esti. Fakat sonra rzgr birdenbire dn
d. Gnlerce hep batdan esti, bu yzden az yol alyor,
bazen hi alamyorduk. Birka defa geri dnmek iste
dik. Fakat sonra gneyden douya doru esen iddetli
bir frtna kt. Bizi (btn gayretlerimize ramen) ku
zeye doru srkledi; bu srada, idareli kullandmz hal
de yiyeceimiz tkendi. Bylece dnyann usuz bucak
sz sularnn ortasnda yiyeceksiz kaldk. Kendimizi
mahvolmu sayyor, lme hazrlanyorduk. Bununla
beraber gnllerimizi ve seslerimizi denizlerde hari
kalar gsteren gklerdeki Tanrya ynelttik: Onun mer
hametine snarak nasl balangta denizin yzn
ap kuru topra gsterdi ise imdi bize lmemek iin
topra gstermesini diledik. Gerekten de ertesi gn
akam zeri enginde kuzeye doru kesif bulutlar gr

36
TOPYADA ADA

dk. Bu bize karaya yaklatmz midini verdi. n


k Gney Denizinin bu ksmnn tamamyla tannm a
m olduunu, orada imdiye kadar kefedilmemi ada
lar ve ktalar bulunabileceini biliyorduk. Bunun ze
rine rotay kara gibi bir ey grnen yne evirdik ve
btn gece yol aldk. Ertesi gn afak skerken gz
lerimizin nnde dz bir kara parasnn uzandn
grdk. Orm anlarla kapl olduu iin daha da karan
lk grnyordu. Bir buuk saat gittikten sonra iyi bir
lim ana girdik. Buras pek byk deilse de iyi yapl
m, denizden pek ho grnen gzel bir ehirdi.
K araya kncaya kadar her dakika dnerek sa
hile yaklatk. Karaya kmaya teebbs ederken bir
denbire ellerinde bastonlar olan birtakm adam lar gr
dk. Bunlar sanki bizim karaya kmamz istemiyor
lard.. .ss
Byle srkleyici bir serven havasyla balar Baconun
Y eni A tlan tisi. Ama bu balangtan sonra karlaacamz,
ne M oreun U topiasm d a batan sonra kendini duyuran ge
ni dsel zenginlik ile alayc anlatm, ne de Raphael Hythloday
gibi ilgin bir anlatcdr. Yeni Atlantisin corafi ada zellii
de pek belli deildir. Ancak burada yaayan insan toplumu-
nun darya kesin kapall, kendi kendine yeterlii, dnya
dan ayrl, konunun klasik Atlantis sylencesi ile ba, Yeni
A tlan tisin, snrl bir lde de olsa ada ortamnn zellik
lerinden yararlanan bir topya olduunu gsterir. Ama Ba
conun mutlu adas Moreun l/iopia'smdakinden ok daha ba
ka bir amac dile getirir.
Thomas More U topia'sn kendi toplumunun bozuk dze
nine kar bir eletiri olarak kaleme alr. On yedinci yzyl ba
larnda Bacon Y en i A tlan tisi yazarken, Moreun eletirdii d
zen daha da rndan km durumdadr. M oreu ileden
karan yeni zengin tccar snf Tudor ynetiminden byk
destek grm,34 bu yeni snfn parlamento zerindeki etkisi,
gitgide kendi gcn anlayarak k rala bile k afa tutan bir du
ruma gelmesi, zenginlik ile lkeyi ynetme hakknn ayn ey
ler olduu dncelerine yol amtr. Francis Bacon, bu ortam
da yetimi, bu politik ak iinde olgunlam bir dnrdr.
Bu dzenle bir uzlamazl yoktur. More gibi o da adalet ba
kanl grevine ykselir, ama More bu grevden kraln bas
ksna bakaldrarak ekilmiken, Bacon parlamentonun ar

37
ADA

bir sulamasyla, rvet yemekten dolay uzaklatrlr. Y eni


A tlantisi de I. Jam esin beenip destekleyecei bir Deneysel Bi
limler Merkezinin tasars olarak yazd, bundan tek umu
dunun, byle bir kuruluun ngilterede gerekletirilmesi iin
gene greve arlm ak olduu sylenir. Bu umudu boa k
m, yal Bacon Y eni A tlantis'i yarm brakmtr.35
Bacondan nceki hmanistler, dnce zgrl iinde
usun insan en byk mutlulua ulatracana inanrlar. Ba
con ile adalan ise, usun gcn kmsememekle birlikte,
gerein aranm asnda deneye byk nem tanrlar; insann
doal evre zerinde bir stnlk kurabilmesi iin dnce
yetisi ile deney yetisi arasnda bir uyum, bir birlik bulunmas
gerektiini savunurlar. Y eni A tlantis de bu ynde bir aba
dr.
Bacondan nce ayn ynde dnen baka Rnesans bil
ginleri de olmutur. Bunlardan biri, gene bir ada topyas olan
G n e lhesi'nin yazar talyan Tommaso Campanelladr. O
da bilimin soyut kavram lardan deil, gerek varlklardan yo
la kmas gerektiini, deneyin bilim iin temel yntem oldu
unu sylyordu. O da tmdengelimci Aristoteles felsefesine
kardr; doal gizlilikleri demeye alan bilimsel aratrm a
larn, tanrbilimin basksndan kurtulmasn savunur. Gne-
kentin evresindeki irili ufakl duvarlarn iini dn, m ate
matik, gkbilim, corafya, tarih, botanik, zooloji gibi bilimle
rin tek tek olaylarn aklayan resimli tablolarla, izelgelerle
donatm olmas, bu tablolarla izelgelerin Gnekentlilerin
eitimindeki pay,36 Y en i A tlan tisde Sleyman Evinin (Solo
mons House) deiik bilim dallarna ayrlm alma alanla
rn andrr."7
Baconn Y eni A tlan tisde balca amac, btn yaay
geni bir bilimsel aratrm alar kurumu niteliindeki Sleyman
Evi adl bir rgtten ynetilen Bensalem toplumunu tantm ak
tr. Ama M oreu ilgilendiren ortak mlkiyet sorunu onu ilgi
lendirmez. Y eni A tlantis bize Bensalem lilerin gnlk yaama
smdan, Atlantis adasnn zelliklerinden daha ok, Sleyman
Evinin rgtleniini, alma yntemlerini anlatr. Bylece B a
con, Atlantis sylencesinin yeni bir yorumuyla birletirdii top
ya biiminden/ bilimsel aratrm a konusunda syleyeceklerini
ilgin bir grne sokmakta yararlam r.
Eski Atlantis dn yeni m asallar uydurarak yorumlay-

38
TOPYADA ADA

gerekten ilgintir Baconun. Amerika ktas, ilkan masal


lkesi Atlantisin ta kendisidir anlatlanlara gre. Atlantisin
sular altnda kal da, Platonun dedii gibi byk bir depre
min deil, Nuh tufanndan bin yl sonraki ikinci bir byk
selin sonucudur. Bu byk selden ancak, dalara snabilen
pek az sayda insan kurtulmu, bu kurtulanlar Amerika yer
lilerinin atalar olmutur. Sular ekilince bu insanlar ovalara
inmi, ovalarn scana dayanam ayarak plak gezmeye ba
lamlardr. Balarna ku tyleri takm alarnn nedeni de b
yk selde srler halinde uan kular izleyerek yksek yer
lere, dalara varabilmi olmalardr.38
Bensalem, en kat trden bir monaridir. Zorunlu temel
yasalar, kurucusu olan Sleymandan beri sregelmektedir.
zel mlkiyete de, snf ayrmna da yer vardr bu toplumda.
Ama Baconun ortaya koymak istedii, toplumun kendi ile
yiinden doan bir mutluluk deil, her eyin stnde yer alan
bir bilimler genel kurmaynn salad tepeden inme mutlu
luktur. Sleyman Evinin bakan insanlara acr gibi bakar.39
Burada Bilimin kurtarclna beslenen azl bir inan, bir
bask ynetimi zlemiyle yan yanadr.'10 Bu nedenle, daha n
ceki topyalarda, gelmi gemi btn devlet kurulularnda,
tanrnn, kraln, din ulularnn ya da benzeri bir yneticiler
topluluunun yetkisi her eyin stnde yer alrken, Y en i At-
iantisd e bilim ile tekniin yetkisi n plana geer. Burada top
lumu teknik adamlardan, bilginlerden, hekimlerden, askerler
den kurulu, btn paralar insan etkinliinden oluan bir
makina ynetir.41
nsan yaayndaki en nemli etkenin bilim ile teknie
bal retim gc olduunu savunan gr, daha sonra M arx
elinde gelierek, bir toplumsal retinin k noktas ola
caktr. Gnmz yaznnda pek yaygn olan bilim-kurmaca da
(science fiction) bilim ile tekniin olanaklarnn en a n so-
nulannn dnlmesinden doar. te yandan, insann ma-
kinalara kle olmas, teknik alanda hep yeni eyler bulma tut
kusuyla kendi kendine yeni tuzaklar hazrlayarak bir Fran
kenstein sylencesi yaratm as yolundaki dnceler, on doku
zuncu yzyldan sonra kar-utopya trnn domasn ha
zrlayacaktr. Samuel Butlerin Erewhonunda (1872), korku
dan btn m akinalann kran, bir cep saatinden bile kuku
duyan Erewhonlularm durumu, m akinalam a srecinin olum-

39
ADA

suz sonularna ynelmi bir talamadr. Huxleyin Yeni Dn


ya' s (1932), Orwellin 1984 (1949) bilimsel teknik gelime
nin, zorba ynetimler elinde bir cehenneme de dnebilece
ini gsteren kar-utopyalardr. Teknik gelime konusu ze
rine kurulmu btn kar-utopyalarda, H. G. W ellsin D ok
tor M o rea u n u n A das (The Island of Doctor Moreau, 1896)
adl roman gibi bilimsel aratrm a servenlerinde, olumsuz
bir anlam da da olsa, Y eni A tlan tisin etkisi yanklanr.
Y en i A tlan tisin en olumlu etkisi ise, gerein aratrlm a
snda deneyci yntemin kanlmazlm gstermekle, bilimsel
gelime tarihinde bir dnm noktasn belirlemesidir. Y eni A t
lantis, birok kimsenin iinde yaamaya pek imrenmeyecei
bir mutlu adadr. Ancak, yazld ada bilimsel dnceye
getirdii yenilik o gnk koullar iinde byk bir devrimdir.
Ingilterede Restorasyon dneminde, Baconun yarm kal
m yaptnn sonunu yazmay denemi iki utopyac Y eni At-
la n iisi bilimsel teknik asndan deil baka alardan yorum
lamlardr. Bunlardan birincisi, 1660da Londrada yaymlanan
N ew A tlantis. B egun by th e Lord V eru lam , V iscount St. A lban s:
an d con tin u ed by R. H. Esquire. W h erein is set fo rth a P latform
o f M on archical C ov erm en t (Yeni Atlantis. Balayan Lord Ve
rulam,St. Albans Viskontu. Devamn yazan R. H. Esquire. Mo-
narik Ynetim iin bir zlence kralc bir cokunluk iinde
yazlm, monari vgsdr. Anglikan din adam olan Joseph
Glanvill ise, yazd A nti-Fanatical R eligion an d F ree P hilosophy
in a C on tin u ation o f the N ew A tlantis'de (Yeni Atlantisin de
vam olarak yobazla-kart Din ile zgr Felsefe, 1676) Ben-
salemi saduyu ile yobazln ekimelerinden doan bir dev
rim sancs iinde grr, ama btn bu ekimeyi tanrbilim
asndan, bir din kavgas olarak deerlendirir.42 .

nsansz Mutlu Adalar .

Thomas M oreun mutlu adas bir toplumun yalnz kuru


luunu deil, insanlarnn yaayn da gstermek zere tasar
lanmt. Bacon da dile getirdii ynetim rgtnn, Bensalem
yurttalarnn gnlk yaay ile ban, snrl bir lde de
olsa yer yer belirtir. Y en i A tlan tisden sonra yazlan, Samuel
Hartlibin M acaria, Jam es Harringtonun O cean a adl topya
lar ise, insansz diyebileceimiz adalardr. Bu iki topya da,

40
TOPYADA ADA

iinde yazldklar kark politika ortam etkisiyle, soyut birer


yasa dzenini belirlemeye alr, bylece birer anayasa ta s
la olmaktan teye geemezler. Belki de gnlerindeki politik
ortamn sakncalarndan dolay bu iki yazar, dsel aday da
topya trn de, ancak devrimci dnceleri iin bir perde
olarak kullanmlardr. Yoksa bu iki rnekte, yazarn amac
ile ada kavram arasnda, birbirini btnleyen bir zellik, ka
nlmaz bir yapsal ba bulmak gtr. M acaria'n da, Oce-
anan da dnyadan daha iyi birer ada olduklar ileri srlr,
am a bu zellikleri bize zerlerinde yaayan toplumlarm du
rumlar izilerek gsterilmez.
A D escription o f the F am ou s K in gdom M acaria (nl Ma-
caria Krallnn Tantlmas, 1641) bir gezgin ile bir bilgin
arasnda geen bir diyalog olarak sunulur. M acaria, M oreun
U topia'sm a yakn bir adadr.43 Szde, kral da, yneticileri de
drst, onurlu kiiler olan, halknn mutluluu rnek yasalarla
dzenlenmi bir lkedir.
T he C om m on w ealth o f O cean a (Oceana Devleti, 1656) ise,
ngilterede gereklemesi zlenen bir halk devletinin anaiz-
gilerini sunar. U topiad aki, Y eni A tlan tisdeki yaratclktan,
bulu zenginliinden yoksun, bir resmi belge, bir bte tasa
rs kurulduundadr. O cean a, Thomas Hobbesun 1651de ya
ymlanan, mutlak ynetimi kesinlikle savunan L ev iath an na
kar kaleme alnmtr. Oceana, ngilteredir. Harrington, sa
lam bir ynetim dzeninin, toprak rejimine, zellikle topran
dalna dayanmas gerektiini savunur, topra btn re
timin, mlkiyetin kayna olarak grr44. Oceano'da, bireyleri.
Moreun i/topasndaki anlamda eit yaayan bir toplum an
latlmaz. Ortak mlkiyetten sz yoktur. Ama yasalarn her bi
reye eit olarak uygulanmas temel ilkedir: Bir devlette eit
lik olmasa atm a doar, atmadan da knt doar.45
O ceana, eitim, vergi sistemi din alanlarnda zgr ilke
ler ileri sren, ift meclisli yasam a rgtn ilk olarak savu
nan bir yapttr. Fransz Devriminden bu yana birok anaya
say etkilemi, Amerika Birleik Devletleri anayasasnn temel
kaynaklarndan biri olmutur. Bu ynyle Hmanist topya
la r iinde en ok gerekleeni, diye nitelenir.48
John Sadlerin 1660da yaymlanan Oibiasmda ise, bir ssz
ada yks, politik bir topyann giri blm olarak kulla
nlr. Ama, Olbia.- T he New Islan d Lately D iscovered. W ith its

41
ADA

R eligion a n d R ites o f W orship; Law s, C ustom s, an d G overn m en t;


an d L an gu age; w ith E du cation o f T h eir C hildren in T h eir S cien
ces, Arts a n d M an ifactu res; w ith o th e r Things r em a r k a b le. By
som e parts ab o u t R om e, th rou g h th e Straits into th e A tlan tick
O cean. T he First Part. From th e O riginal. (Olbia: Son zaman
larda Bulunan Yeni Ada. Dini, Tapnma Trenleri; Yasalar,
Treleri, Ynetimi; Karakteri, Dili; ocuklarnn Bilim, Sanat,
Zanaat Alanlarnda Eitimi; Daha Baka lgin eylerle Bir
likte. Roma Dolaylarnda Bir Yerde. Cebeltarktan Atlas Ok-
yanusuna Geite. Birinci Blm. Aslndan.) balnda sz
edilen konulardan hibiri, yaymlanm olan birinci blmde
yer almaz.
Oibiada, anas babas, btn yaknlar lm olan anla
tc uzun bir yolculua kar. Roma yaknlarnda gemisi batar,
kendisi de kayalk, ssz bir adaya srklenir. Tanrnn kendi
sinden yz evirdiini dnerek byk b ir zntye kaplr.
Issz adada, yllardr tek bana yaam akta olan b ir ermile
karlar. Bu yal adam onu uzun uzun avutur. Aralarndaki
bu konuma drt yz sayfaya yaklaan kitabn sonuna dek
srer.47 Sadler, Olbiallarn yasalarn, ynetimlerini, yaay
larn, trelerini anlatacak ikinci blm ya yazamam, ya
da yazm ama 1660m politik ortamnda yaymlamaktan ekin
mitir. Sadlerin ilgin yn, tasarlad politik topyaya giri
olarak yazlm bu birinci blmde, on yedinci yzyl sonuna
doru yaznda sk sk grlecek yeni bir ada trne yakla
masdr. Olbia'mn kahram an bamdan geen servenli deniz
yolculuu, ykdeki batk gemi, ssz ada, yalnzlk motifleri,
ayr bir blmde inceleyeceimiz robinsonad trnn en belir
gin zellikleridir. Ancak, O lbiada bu zellikler yalnz yzeyde
gze arpar, ada kavramnn yazarn am acyla birlemesinden
ortaya km yapsal birer e durumuna gelmezler. Sadlerin
bir topya izme am ac ise gereklemeden kalr.

5. GULLVERN ADALARI

G ulliver'in G ezileri, ada kavramnn utopyac ynde en il


gin uygulamalarndan biridir. Burada Swift gibi byk bir
ustann elinde ada, hem on sekizinci yzyl insan iin, hem de
btn insanlk iin bir boy aynas olur. nsanolunun arpk
lklarn daha da arptarak, glnletirerek gsteren bir boy
aynas.
42
TOPYADA ADA

Lilliput, Brobdingnag, Laputa, Houyhnhnmler lkesi, b


yk bir insanlk gldrsnn ayr blmlerinin oynand ada
lardr. Snr tanmaz bulugc, alayc fkesi, allm kalp
lara smayan yaratcl ile Jonathan Swift, zledii evrensel
anlatm biimini klasik dsel-gezi (im aginary voyage) gele
nei ile utopyac dncenin kaynamasnda bulur. Ayrca,
ann gezi yaznndan,19 Keltik gelenekten,19 Defoedan, bi
linmeyen lkelerle ilgili yeni gzlemlerden de etkilenir.
Lukianos, Rabelais, Cyrano de Bergerac gibi dsel-gezi
ustalarnn G u lliverin G ez ilerinde Sw ifte rneklik ettiklerini
kesinlikle biliyoruz. Dsel-gezinin en belirgin ynlerinden biri
bu trde anlatlan btnyle kurm aca servenlere gerek s
s verilmesidir. Dsel-gezi, topya ile en sk yan yana geti
rilen yazm trdr."0 lkada bu tr alayc bir anlatmla
birletirerek gnn insanlarn eletirmeyi deneyen ilk nemli
yazar ise ikinci yzylda Lukianos olur. Lukianos, Thomas Mo-
reun da byk lde etkisi altnda kald, Erasm usla birlik
te Latinceye evirdii bir yazardr. U topiada. bu etki, anlatm
daki alayc tonda, zel adlarn seiliinde, birtakm ayrntla
rn glnletirilmesinde gze arpar.51 Ama Lukianos'un alay
cl, Sw iftin elinde daha da ileri gtrlerek en vurucu t r
den bir talam a niteliine varr. Klasik gelenei ok iyi bilen
Swiftin topya trnn ilkadaki kaynaklarn, Moreun Uto-
piasn tand da o r t a d a d r Bir topyann temel zellikle
rini, Thomas Moredaki anlamyla bir yok-lke olmas; dn
yann bilinen lkeleriyle ilikileri olmayan kendine yeterli bir
toplumu barndrmas diye zetlersek,53 Gulliverin btn ada
lar bu tanma uyar. Utopyac dncenin iki ynde ilediini,
bir yandan gerek toplumun eletirisini yaparken, te yandan,
zlenen bir toplumu izmeye yneldiini biliyoruz.54 Sw iftte
birinci yn ar basar, ama onun eletirdii yalnz belli bir
toplum deil, btn insanlktr.
G u lliverin G ezileri, insanln balca drt ynn ele alan
bir talamadr. Lilliput, Brobdingnag lkeleri insann politik b a
yalklar ile gvdece irkinliini; Laputa, Balnibarbi, Glubb-
dubrib, Lugnagg adalar insan kafasnn sapklklarn, dnen
atlar Houyhnhnmlerin adas ise km insan ahlakm, yrek
ler acs glnlyle gznne serer. Swift, hibir haritada
yer almayan bu dsel adalarla yaratt topik durumda, bi
linen btn toplumlann tesine geerek, alayc sesini evrensel

43
ADA

bir perdeye ykseltir. Hem yzey ekilleri ile bitki rts, hem
de zerindeki btn canl varlklar, gerein aa yukar on
da biri orannda kltlm olan Lilliput, elbette bizim dn
yamzdan apayn bir ada olmak zorundadr. Gerein on kat
orannda bytlm Brobdingnag da yle. G ulliver'in G ezile
r in d e ada ortamnn anlatma, yaptn btn kuruluuna en
byk katks da bu topik soyutlamadr. Her adaya ayak ba
snda Gulliver, bildiimiz dnyadan da, bu dnyann l
lerinden de, insanlarndan da iyice uzaklar. Lilliputa k
na bir b ak alm :
(...) yanm saat sonra gneyden kveren bir sa
anakla devrildik. Filikadaki arkadalara, veya gemide
kalanlara ne oldu, bilmiyorum; herhalde hepsi de m ah
volmutur. Bana gelince, kendimi tesadfe brakarak
yzdm; rzgr, kabaran sular beni ileri doru srk-
lvordu. (...)
Deniz dibinin meyli o kadar azd ki, ancak bir
mil kadar yryebildikten sonra karaya kabildim ..,r,r
Bu yry srasnda Gulliver, att her admda bizden
biraz daha uzak, dev-adamla biraz daha yakndr. Her adm
da ada-dnya kartl biraz daha kesinlemektedir. On se
kizinci yzyln dnyasnda kendini btn canllarn ba tac,
meleklere en yakn yaratk, usu ile her eye yn verebilen en
byk varlk diye gren, kendini beenmi insanolu, Gulliver
in kiiliinde ilk snava doru irlemektedir. Ama Lilliput lke
sinin da-adam ikinci yolculukta bir bcek lsnde kl-
verir. Bu ilk iki yolculukta Swift, byklk kuruntusuna kapl
m insanoluna, evrensel varlk zincirindeki gerek yerini gs
termek ister. Kendini en yksek varlk diye gren insan, evren
de ne en yksek, ne de en aa yaratklar arasndadr. Tam or
tadadr yeri. Aasndaki hayvanlar, bitkiler, canl cansz b
tn dnyasal varlklar, yukarsnda da tanrsal ateten pay al
m yce yaratklar, melekler yer alr. Bu iki kme arasnda bir
kprdr insan. Ne btnyle melek, ne bsbtn hayvandr. Ne
en byk, ne de en kktr.
Lilluput'da, Gulliver'in kiiliinde insanolu, her eye tepe
den bakar, am a bbrlenmesine kalmaz, boylan bir kartan da
ha kk yaratklar kendisini kskvrak balayverirler. Devler
adas Brobdingnagda ise farelerin bile oyunca olur. Bu iki k ar

44
TOPYADA ADA

t durumda, gerek dnya ile de kurulan kartlklarla, ne oldu


u, en etkili bir yolda gsterilir insana. Gulliver hem evrendeki
en kk yaratklarn bile hi de yeteneksiz, nemsiz saylam a
yacan, hem de insanolunun kendinden daha gl yaratk
lar yannda ne zavall olduunu renir. Bylece Swift, kendini
evrendeki irili ufakl btn varlklarn en stn, en gzeli sa
nan, tanr grnnde yaratlm olmakla kurum satan insana,
boyunun gerek lsn verir. Ama burada uygulanan yntem,
iki yan keskin kltr. Kendilerine gre birtakm stnlkleri
olan bir kar boylu Lilliputlu lann trl trl kt huyu da
vardr. Onlar yakndan tandka ne kibirli, kskan, kat y
rekli, kinci, dnek varlklar olduklarn anlanz. Saraylarnda ol
madk dolaplar dner, krallar bakanlar en aalk karlar ar-
dndadr. Rvet, dolandrclk, adam kayrma, hakszlk, poli
tika cambazlklar, btn glnlyle gzmzn nne se
rilir. Bir kar boylaryla dnya devleti olmay kurarlar stelik.
Brobdingnagllar ise hantal, irkin, pis kokulu gvdeleriyle
birlikte, daha ahlakldrlar. lkeleri saduyu ile, doruluk tre
leri ile ynetilir. Bak geldii dnyann deerleriyle snrl olan
Gulliver alklar bu durum karsnda, onlarn ahlak deerlerine
krdr, anlamaz.56 Devler kralna ngilterenin tarihini, o gn
k ynetimini bbrlenerek anlatr. Kral ise arr kalr. Gul-
liverin anlattklar bir yn kskanlk, ehvet, ekememezlik,
ktlk, ldrme, ayaklanma, srgn olayndan baka bir ey
deildir onun gznde. Sonunda kral u yargya v a r r :

Benim minimini dostum Grildrig, yurdunu vmene


dorusu hayran kaldm... szlerinden kardklarma,
senden binbir zorlukla ekip koparabildiim cevaplara
baklrsa, yurttalarnn ou, tabiatn yeryznde s
rnmelerine katland o kk, iren haerelerin, mu
hakkak ki en zararllar.57
lk iki gezide Swiftin insanoluna ynelttii talam alar her
zaman utopyac ge ile kaynam durumdadr.58 Lilliputlulann
toplum rgtlerinin, adalet sistemlerinin, eitimlerinin rnek
denecek ilkeler zerine kurulmu olduunu grrz. Devlerin
dzenli toplum kuruluu ile, daha sonraki Houyhnhnmler l
kesini de gznne alrsak, Swiftin kafasnda bir topya lk
snn varl aka grlr. Ancak, dnek insan yreinin ka
ranl, Lilliputda da, Brobdingnag'da da temelde iyi olan utop-

45
ADA

yac ilkelere glge drr. Sw iftin utopyacl Thomas More'


un utopyaclndan burada ayrlr. More, insanolunun tad
birtakm doal erdemlerle gzel bir dnya gerekletirilebi
leceine inanr. Swift ise insanolunun doutan, ilk gnahn
temelindeki gururun, byklk duygusunun izlerini srdr
dne, insanda bu gln gurur varken, yeryznde rnek
bir yaam a dzeninin ancak kuruntu olacana inanr.
Gulliverin nc gezisi sk sk, kitabn btnne uyma
yan, en az baarl blm diye anlmtr. Ancak, G u lliverin
G ezilerindeki ana konunun, insan gururunun boluu olduu
nu kabul edersek, bu blm de insann kendini beenmilii
ne baka adan ynelmi bir talam a olarak byk anlam ka
zanr.59 Bu blm insan usunun bilim, felsefe, politika alanla
rndaki sapklklarn gznne serer. Ksaca, Bu yolculuk,
delilik zerine, modern dnyada insan ile saduyunun birbir
lerine srt evirmeleri zerine bir a ra blmdr.60 Bu blm
deki her adada, insan usunun ayn bir sapkl egemenlik kur
mutur. Uan ada Laputada, fildii kule bilginlerinin abuk
sabuk kuram laryla ileyen, halk yararlarna gz kapal bir
devlet ynetimi yrrlktedir. Balnibarbide, szde insan mut
luluu uruna kurulmu bir bilimler akademisinin, insan d
ksndan yeni bir besin, salatalktan gne , kavrulmu
buzdan barut elde etmek iin, geceyi gndze katarak alan
bir beyin takm, insanln yce hizmetindedir! Glubbdubrib
de ise gemiteki kiilerin ruhlar arlarak, yenian erdem
anlay ile gemi byk bilgelerin erdem anlay karlat
rlr, bu arada Aristotelesin azndan, Descartes ile Gassendi
nin salt usu sistemlerini yeren szler iitiriz. Luggnag ada
snda ise, lmsz insan karikatr bunak Strulbruglar, l
mn insanolu iin kanlmaz gerekliliini, tence bir lm
szln, lmn kendisinden kat kat daha korkun olabile
ceini gsterirler. Bu nc gezide Swift, hem kendini be
enmi insanolunun kuruntularndaki, an umutlarndaki
samalkla; hem de btn doal gerekleri kavramak, evrenin
gidiine us yasalaryla yn vermek hevesindeki bilimle alay
eder. Dnyann usuz bucaksz denizlerinde yzen bu k
ck adalar zerindeki insan da gerekte sonsuz evrenin kk
bir parasdr ancak.
lk iki gezisinde, grdklerini olduu gibi aktaran, yapt
karlatrm alarda zaman zaman kendi lkesine bir stnlk

46
TOPYADA ADA

pay karan, bylece kendini beenmilikten bir trl kurtu


lamayan Gulliver, nc gezi sonunda deiir, insan toplu-
munun btnyle bozulmu olduuna kesinlikle inanr. Bu
inan iinde ayak bast son adada Houyhnhnmler, kat bir
us dzeninde Stoac kurallarla, pek az sayda eye gereklik
duyarak, ilkel bir bilgelik iinde yaarlar. Bu dnen atlarn
en aalk ilerini gren Yahoolar ise pis, iren, ktlkten
baka bir ey bilmeyen, insanla maymun aras yaratklardr.
Gulliveri irkilten, hem kendisi ile Yahoolar arasndaki d
benzerlik, hem de yaradlnn Yahoo yaradlna yaklat
duygusudur. Yahoolarla Houyhnhnmleri karlatran Gulliver,
usunu ktye kullanan insanolunun hayvanlardan bile daha
ok klebilecei sonucunu irkilerek, utanla kavrar. nsan
yaradlnn us ile ahlak yla aydnlanmam korkun uu
rumuna bakt zaman, grdkleri karsnda delirir.61 Bu
dengesizlik iinde btn insanlar, geldii dnyann btn
n Yahoo saymaya balarlar. Ama bu davran bile kendini
beenmiliinin bir sonucudur. Houyhnhnmler onu Yahoolar
la bir tutmakla birlikte, birazck us izi tadn da sylemi
lerdir. Bundan yreklenen Gulliver, Houyhnhnmlerin dn
celliine, yaln bilgeliine, Stoac yaam a ilkelerine zenir, gel
dii dnyaya srt evirerek Houyhnhnmlii seer. Kendini, Y a
hoo olarak grd btn br insanlardan ayr biri sayarak
iin iin gizli bir gurur duyar. Daha nceki yolculuklarnda
vard btn adalarda kendini srgn duymu olan Gulliver,
bu aday, daha dorusu Houyhnhnmlii gnlne gre bulmu
tur. Yurduna dnd zaman herkesten, karsyla ocuklarn
dan bile tiksinmektedir artk. Kafasnda tad Houyhnhnm
ler adasn kendi yaaynda gerekletirm ek lgnlna gi
riin
Eve girer girmez, karm beni kucaklayp pt; bun
ca yldr bu iren hayvann temasna alk olmadm
dan hemen bayldm; bir saat kadar kendime geleme
dim. Bu satrlar yazarken ngiltereye dneli be yl olu
yor. lk yl karm la ocuklarmn yanmda bulunmalarna
katlanamadm. Kokularna dayanamyordum; hele be
nimle ayn odada yemek yemelerine hi msaade etme
dim. Bugn bile ekmeime dokunmaya veya benimle
ayn bardaktan su imeye cret edemiyorlar; hibirinin
de elimden tutmasna raz olmadm. lk olarak h arca
dm para ile iki aygr aldm; gzel bir ahrda bakyo-

47
ADA

rum; onlardan sonra en ok sevdiim de, seyis. Ahrda


stne bana sinen kokuyu duyuyorum da gnlm a
lyor. Atlarm beni olduka iyi anlyorlar; onlarla her
gn, hi deilse drt saat konuuyorum. Yular, eyer ne
dir bilmiyorlar; benimle byk bir dostluk iinde, b ir
birleri ile de karde karde yayorlar.62
Swiftin insan soyuna duyduu alayc fke, bu son blm
de doruuna varr. Bu yzden drdnc blm G ulliver'in Ge-
zilerinin en yanl anlalm, en ok eletiriye uram bl
mdr. Bu yanl anlamadan uzak kalabilmek iin Swift oku
runun iki noktada dikkatli olmas gerekir. Swift, Gulliver de
ildir. Shakespeare ne kadar Shylock ise Swift de o kadar
Gulliverdir.63 kincisi, Yahoo insann deil, insandaki hayvan
ca enin rneidir. Houyhnhnmler lkesi, dnen atlarn r
nek bir dzen iinde yaadklar bir adadr. Ama byle bir top
ya izerken Sw iftin, hayvanlar insanlardan stn karmak
gibi anlamsz bir aba iinde olduu ileri srlemez. Burada
nsann bir Yahoo olduunu Swift sylemez. Gulliver syler.
Swiftin demek istedii ise udur: te ustan kopmu insan.
Dnen bir hayvan bile insann bylesinden yedir.64 Ama
Swift bunu kendine zg yntemiyle, mantkl bir nermeyi
samaln snrlarna dek iterek, ac bir alayclkla syler.
Kendi yurdunda bir i rahatl bulamad iin oluk o
cuunu brakp, uzak denizlere alarak mutluluu baka l
kelerde arayan tedirgin Gulliver mutluluk ile gven duygu
su yerine, garip biimli yaratklarn doldurduu bir karanlk,
her att admda, ayaklar altnda biraz daha alan bir ce
hennem kuyusu bulmutur.65 Kapld umutsuzluk sonucu,
Timonunkine benzer ksr, sama bir misanthropyye d
mtr artk. Gezilerinden olumlu bir ders karamam, gr
d rlplak gerein arl altnda ezilmitir. Bylece,
Gulliverin kiiliinde insanolu, kendini beenmiliine bir
kez daha kurban gitmitir. Sw iftin kendisi ise byle insanlk
d bir gururdan uzaktr. Yahooluun irenliini bildii gi
bi, Houyhnhnmlerin insandaki tutkularla isteklerin karm aa
sna yabanc souk us dzeninin de insanolu iin bir zm
yolu olamayacan bilir. Buradaki topya Moreunki gibi ol
mas gerekeni deil, olmamas gerekeni gzler nne serer.
Ama Swiftin amac, iki an ucun, Yahooluk ile Houyhnhnm-
liin kartlndan yararlanarak insanolunun btn aptall

48
TOPYADA ADA

n, lgnln yzne vurmak, ktye kullanlacak insan


usunun ne korkun, ne aalk bir silah olabileceini gster
mektedir. Bylece, saduyusu olan insanlar silkeleyerek uyan
drmak, insanln Yahooca gidiine dur demek, balca umu
dudur.
Swiftin bu tutumu hibir zaman, insanl toptan hor g
ren ucuz bir saldrganlk diye nitelenemez. Swift, mektuplarndan
da anladmza gre, insanlarla ilikilerinde duygulu, sevme
sini, balanmasn bilen bir kimsedir. Onu en ok sinirlendi
ren, falanca ya da filanca kii deil, toplumsal srler, rgt
lenmeler, rk blnmelerdir. G u lliverin G ezileri yaymlanma
dan nce, 29 Eyll 1725te Alexander Popea yazd bir mek
tup bunu ok ak gsterir:
Btn uluslardan, mesleklerden, topluluklardan te
den beri nefret etmiimdir, benim sevgim btnyle
bireylere ynelmitir: szgelii, hukukular srsnden
nefret ederim, am a avukat falancay, yarg filanca
y severim: hekimler kendi mesleimi anmyorum
askerler, ngilizler, skoyallar, Franszlar konusunda
da yle. Ama John', Peteri, Thomas, tekini berikini
yrekten sevmekle birlikte, insan denen hayvandan
genellikle nefret eder, irenirim. Kendimi ynetmekte
yllardr uyduum sistem budur... A n im al ration ale
tanmnn yanlln kantlayacak, insann ancak rati-
onis ca p a s diye tanmlanabileceini gsterecek bir dene
me yazmak iin elimde gereler var.8(i
Swift, insanolunun, karc, bencil, ktle yatkn y
nn her an gznnde tutar. Bu tutumuyla da insan yarad
lnn dkln savunan Machiavelli, Hobbes, La Roche
foucauld gibi dnrlere yaklar.87 Onu ileden karan ey,
insan gerekte olduundan daha yce gren, meleklerle ayn
sayan Descartes, Locke, Shaftsbury, Hutcheson gibi iyimser
aydnlanma dnrleridir.
Dncesinin bu zellikleri ile anlatmndaki karm ak
yntemler, Swiftin G u lliverin G ez ilerin d e yaratt adalarn
daha nceki ada topyalarndan a y n bir biimde deerlendi
rilmesini gerektirir. Thomas Moreun, Francis Baconun top
yalar, bu dnrlerin gnndeki dnyadan daha iyi birer
ada olarak tasarlanmt. Hythloday gibi titiz bir gzlemcinin,
Sleyman Evi bakan gibi yetkili bir bilginin anlattklar, bize

49
ADA

bu izlenimi kesinlikle salyordu. Utopia ya da Bensalem de ya


ayan yurttan kendini mutlu bir dnyada duyduunu da an
latlanlardan karyorduk. Gulliverin dolat adalarn da
her biri, o adalarn yneticileriyle yurttalar gznde esiz
yerlerdir. Lilliputlular kendilerini en stn, en ileri toplum
sanrlar. Devler kralnn gznde, Gulliverin anlatt dnya
kendi lkesinin yannda solda sfr kalr. Laputann, Balnibar-
binin, Glubbdubribin, Luggnagm yneticileri de sonsuz bir
stnlk duygusu iindedirler. Houyhnhnmler ise kendi soy
larndan, kendi dzenlerinden baka hibir soya, hibir dze
ne metelik vermezler. Ancak, bu adalar Moreun, Baconun r
nek diye izdii adalar gibi deerlendirmemizi engelleyen ne
denler vardr.
Bu nedenlerden birincisi, Sw iftin anlatmndaki talama
yntemidir. Swift, birok durumda, syleyeceini elikiler yo
luyla, ok uzaktan bakarak syler. Bu, deiik bir yolda ol
m akla birlikte, on dokuzuncu yzylda gelien kar-utopya t
rnn de yntemidir. G ulliverin G ezilerinde adalar, bir yan
dan dnyaya kartlklar, bir yandan da dnyann aynas olu
lar ile Sw iftin anlatmndaki elikiler ynteminin balca te
meli olurlar. kinci engel ise Gulliverin Hythloday gibi olgun,
soukkanl, duygularna kaplmayan b ir anlatc olmaydr.
Gulliver, yurdundaki birtakm aksaklklar grmekle birlikte,
balangta ngilizliinin, Avrupallnn etkisinden bir trl
kurtulamaz. Szgelii, Avrupal krallarn halklarn dize ge
tirmekte barut denen bir nesneden nasl yararlandklarn v
nerek anlatrken, devler kralnn byle bir eyi insanla ay
kr grerek armas karsnda ierler. Ona Avrupay ve
btn dnyay hor grmesinin, sahip bulunduu o yksek us
meziyetlerine uymadn63 syler, yurdunu vebilmek iin
Demosthenes veya ieronun diline sahip olmay89 zler. lk
iki gezisinde Gulliverin btn gzlemleri, yer yer, buna ben
zer duygular etkisindedir. nc gezisinde bu duygulardan
syrld an, tam ters ynde bir arla derek btn insan
l yerin dibine batrmaya balar. Ama te yandan, Gulliver-
deki bu deiiklik, btn olup bitenlere uzaktan bakan Sw iftin
alaycln elikiler yoluyla bir kat daha pekitirir.
Peki, G u lliverin G ez ileri'ndeki bu adalardan hangisi Swift
in zledii adadr? On dokuzuncu yzylda romantiklerin f
keyle ileri srdkleri gibi, Houyhnhnmler adas m? Yoksa Lil-

50
TOPYADA ADA

liput mu, Brobdingnag m, Laputa m? Hibiri. Ama Swift b


tn bu deiik lkeleri anlatrken gznne serdii byk
gldr ile, insanolunun gzel, mutlu, rnek bir dzen ger
ekletirebilecek yeteneklere sahip olduunu da gsterir. Onun
snd gerek mutlu ada, gnlndeki bu inan, bu dnce
dir. Burada Gulliverin anlatt o eci bc, garip, hantal in
san bozuntular m, yoksa Yahoolar m gerekletirecek bu r
nek dzeni, diye soran olabilir. Ama Gulliver, Sw iftin gnln
deki gzel dnyay dolduracak rnek insanlarla da karlamaz
m? Brobdingnagdaki iyi yrekli bakcs dev kz Glumdalc-
litch, rnek bir ynetici olan devler kral, Balnibarbi adasnda
hem Balnibarbinin, hem de Laputanm btn samalklarn,
yolsuzluklarn gren drst Lord Munodi, Houyhnhnmler l-
lkesinden kovulmu Gulliveri gemisine alan Kaptan Don Ped
ro, iyiliksever, eine az rastlanr insanlardr. Bu kiiler ayrca,
Swifti kitabnn son sayfasna dein insanln topuna birden
saldrd yolundaki korkun sulamadan da kurtarm aya ye
ter.70. Gene de, Swift bu iyi insanlarn G u lliverin G ezilerin-
deki adalardan hangisinde yaamalarn isterdi diye sorsalar,
usumuza ilk gelen herhalde Houyhnhnmler lkesi olmaz. By
le bir am aca en ok yaraacak ada salam ahlak ilkeleriyle
ynetilen Brobdingnagdr.71

5L
ROBINSONADDA ADA

1. ROBNSONADLARDA ADA - NSAN - DNYA LKS

Yeniada Avrupa insannn byk denizlere, bilinmeyen


ktalara, lkelere almasyla gelien gezi yazn, ada topya
larnn yan sra, sonradan robinsonad diye adlandracak yeni
bir yk trnn de ortaya kmasnda balca etken olur.
Robinsonad, on sekizinci yzyl Alman yazn tarihilerinin ba
langta, R obin son C ru soeyu yanslayan ssz ada yklerine
taktklar addr. Ama daha sonra kapsam genileyen bu te
rim, R obin son C ru soedan nce yazlm, belli nitelikleri ta
yan btn ssz ada yklerini iine alm aya balar.1
Robinsonad szn ilk olarak 1731de Alman yazar Johann
Gottfried Schnabelin, Die In sel F elsen bu rg (Felsenburg Adasl
adl nl topyasnn nsznde kulland sylenir.2 Ama son
radan bu terimin tad anlam, belirledii yazn trnn te
mel zelliklerini kesinlikle tanmlamak uzun abalan gerek
tirmitir. Bu alanda, Theophilus Georgi,' Heinrich A. O. Reic-
hard,4 Hermann Hettner/ August Kippenberg,: gibi Alman ara
trmaclar, robinsonad trnn anlatm yntemleri, robinsonad-
utopya ilikileri zerinde durmularsa da, bu trn zellikle
rini kesin ilkelerle tammlayamamlardr.7 Bu alanda, ilk nem
li derli toplu kaynak, Hermann Ullrichin sekiz yllk bir emek
rn olan bibliyografya almasdr.15 Ullrich bir robinsonad
yksnn balca, arlk noktasn, dile getirdii servenin
ssz bir adada gemesinde, robinsonad kahram annn da insan
toplumundan kopmu olmasnda grr.9 Sonralar tanmn da
ha da gelitirerek yle der: Robinsonad belirleyen zellik...

53
ADA

bir insann tek bana bir adada kal deil, toplumdan uygar
lktan kopmu, adaya kapanm insan varldr (burada iso
lieren sznn de insuladan tremi olduunu gznnde tut
mak gerekir). nsan toplumu iinde de buna benzer durumla^
rn varl, bir kimsenin uzun ya da ksa bir sre iin uy
garln olanaklarndan uzak kalabilecei, ileri srlebilir. An
cak, bir hapislik durumu bizim konumuz dndadr; nk
hapislikteki yalnzln temel ilkesi, balca zellii, yalnz kal
m insann yaayn kendi eliyle srdrmek zorunda olma
y, hapis cezasn veren yetkilinin emrindeki bir gardiyann
bakm altnda bulunmasdr.10 Bu szler, robinsonadda nem
li bir zelliin adadaki yalnz insann etin yaama kavgas
olduunu da gsterir niteliktedir. Issz ada yalnzl bylece,
robinsonad yksnn temel ilkesi olarak yerleir, ama bu ara
da, bir robinsonad kahram annn toplum ile balarn, ada yal
nzlnn toplumsal adan anlamn belirleyen aratrm ac, Fritz
Brggemann olur. Brggemann, koyduu baarl ilkelerle, ro
binsonad adalarm n teki adalardan, zerlerinde yaayan kii
y a da kiiler iin birer srgn yeri (exil)u olmakla ayrldk
larn, bu nitelikleriyle topya adalarnn da tam kart sayl
dklarn gsterir. Bir topya adasn teki adalardan ayran
nitelik ise, zerinde yaayanlar iin gvenilir bir barnak,
(asyl)12 anlam tamasdr.
Gerekten de bir robinsonaddaki ada, topya adalar gibi
drtbir yannda salam bir gvenliin, mutluluun egemenlik
srd zlem lkesi deil, bir sr tehlikelere ak, yrtc
hayvanlarn, gz dnm korsanlarn, uurlu uursuz yer
lilerin boy gsterebilecei vahi bir yerdir. Robinsonad kah
ramann, ssz adann her bucanda, bilinmedik yeni bir se
rven bekler. Bu ynleriyle bir robinsonaddaki ssz adann,
yeryz cenneti dncesiyle, bir dirlik dzenlik lksyle ak
rabal yoktur.
Ortaa yaznnda ada kavram genellikle Hristiyanln
cennet retisiyle yan yanayd. Yenia balarndaki ada top
yalarnn amac, rnek-toplumun yasalarn, ileyiini, kubak
yaayn gstermektir. Robinsonad yazar ise, ssz bir adann
etin koullar ile kar karya bulunan bir ya da birka in
sann yaama savan, eylemleri dar bir alana sktrlm bu
insanlarn kiiliklerini yakn bir adan izleyerek vermeye a
lr. Toplumsal topya, rnek yasalarla kurulmu mutlu bir

54
ROBINSONADDA ADA

toplum dzenini izerken, dolayl bir yoldan, yazarn kendi


toplumundaki aksaklklar da gznne serer. Robinsonadda
ise, bir deniz kazas sonucunda ssz bir adaya dveren in
sann, kendi toplumuna dnme zlemi ar basar. Bu insan,
vahi ssz aday kolay kolay benimsemeyecek, geldii dn
yay, yurdunu, toplumunun gvenliini, rahatln zleyecek
tir. Bir topya toplumunda yaayan her yurtta, zerinde ya
ad aday kendi yurdu diye benimserken, robinsonad kah
raman dt ssz adadan kurtulma zlemiyle ac ekecek,
rpnacaktr. Gerek dnyadan daha iyi bir yer olarak d
nlen topyann tam tersine, bir robinsonaddaki ada, dnya
dan daha kt bir yer olarak alglanr.
Bu durumda, ada-ortamnn darya kapallk, kendiyle
snrlanmlk, duran-zaman biimi gibi zellikleri, bir robin
sonadda utopyadakinin tam tersi anlam lar kazanr. topya
da bu zellikler kendine yeterlilik, gvenlik, derli topluluk, ta
rihsel ak dnda bir kalclk anlam na gelirken, robinsonad
da ada-ortammn da kapall, bir tutsaklk srgnlk duy
gusuna, grnmez tehlikeler karsnda duyulan bir korkuya:
kendiyle smrlanml, korkun bir yalnzla; duran-zaman
biimi ise, uygar dnyann akndan kopmuluk dncesine
dnr. Uygar dnyann ak dnda kalmak ise robinsonad
kahram an iin bir bakma lmn ta kendisidir; adadaki ya
ay, yaam ak deildir onun gznde. Gerek yaam, ssz
adann tesindeki, zledii dnyadadr.18
Btn bu zellikleriyle robinsonad ksaca, lmden kl pa
y bir kurtulula uzak bir ssz adaya srklenmi uygar in
sann vahi koullar altndaki yaam a kavgasn, servenlerini
gereki bir dille anlatan dzyaz tr diye tanmlanabilirse,
bu trn ilk rnei hi kukusuz Defoeun R obinson C rusoe
su deildir.14 lerde ayrntl olarak inceleyeceimiz R obinson
C rusoe birok ynyle bu tanmn snrlarn aar. Ayrca, ilk
adan beri yazn alannda bu tanm a yaklaan saysz rnek
vardr.

2. ROBIN SON ADA YAKLAAN LK YAZINSAL RNEKLER

Bir insann ssz bir adada tek bana yaayn anlatan


ilk yk Homerostan en az bin yl nce, Msr da yazlm.
Ancak, bu ilk rnekteki ssz ada bir robinsonad ortamnn zel-

55
ADA

liklerinden daha ok, bir yeryz cennetinin zelliini gste


rir. Kahramann bu adadaki mutluluu, byk bir bolluk iin
de kolayca yaamas ise robinsonad kavram yla badamaz.
Homerosun destanlarndaki kahramanlardan Philokete-
tesin Lemnos adasyla ilgili serveni zaman zaman ilk robin
sonad diye anlmtr:

...Philoktetes kutsal Lemnos adasnda


yatyor korkun aclar iinde;
Akhaoullan braktlar adada onu,
bacanda yara am uursuz bir deniz ylan,
kvranr durur orda acdan.
zleyecekler birazdan kral Philoktetes'i Argoslular.1*

Yalnz, buradaki adann bilinmez bir ada, servenin arlk


noktasnn da Philoktetesin adadaki yaama kavgas olmad
unutulmamaldr. Szgelii, burada keskin oku Philoktetes'
in yiyecei iin ava km ak zorunda kald anlatlmaz bize.
Ayn konuyu daha sonra ileyen Sophokles, Ovidius gibi ya
zarlar da Philoktetesin kiiliini bir robinsonad kahramannn
zellikleriyle ilemi deildirler.17
1186da lm Endlsl Arap filozofu Ebu Cafer bn Tu-
feylin, ngilterede 167lde Latincesi, 1708de de ngilizcesi ya
ymlanan Hay bn Y akz an s adl yks ise robinsonad tr
nn zelliklerine en ok yaklaan ilk yaznsal rnektir. Burada,
anasnn bir sanda koyarak denize salverdii kk bir
bebein, ekvatorun gneyinde ssz bir adaya srklenii, orda
bir geyiin onu emzirerek bytmesi anlatlr. ocuk byr,
kendi ilerini geyiin yardm olmadan grebilecek duruma
gelir. Gzlemleriyle, geyie benzeyen baka drt ayakl can
llarn da bulunduunu, bylece geyiin ancak bir tr oldu
unu, evresinde kendine benzer baka bir yaratn da bu
lunmadn anlar. Bir hayvanlarn, bir de kendinin yry
ne bakar, aknlktan kendini alamaz. teki canllarn ty
lerle, kuyruklarla rtnm olduklarn grr, kendisi de yap
raklarla rtnmeyi dener. Yapraklarn abucak kuruduunu,
ok dayanmadn grnce, l bir kartaln tylerinden ilk
giysisini yapar. Kartaln derisini yzebilmek iin ucunu sivrilt
tii bir denei bak gibi kullanr. Bu deneyle kendisinin te
ki varlklardan ellerini kullanarak i grebilme, ara gere ya-

7/ l 1 /7 f& k ^ n : f i c r n r '/ r u 'n o g T * -


ROBINSONADDA ADA

pabilme yeteneiyle ayrldn anlar. Boynuzlar, sivri trnak


lan, zehiri, paralayc dileri yoksa da, elleriyle btn canl
lardan daha stn iler yapabileceini grr. Bu ilk deneyler
onun hibir eitim, renim grmeden, doann yardmyla
yaamn en yksek gereklerine ynelmesine balang olur.
Hay bn Y a k z a n m en nemli yn de dile getirdii yknn
anlatmnda, amacnda, nesnel deneye byk bir yer vermesi
dir. Her eyi, edindii btn bilgileri nesnel deneyle renir
Hay bn Yakzan. Kendisine analk eden geyik bir gn ya
lanr lr, lm olayn ilkin tanmaz. Geyiin duyularn can
l klan gc aratrr, sonunda gsn yarar, yreini bu
lur karr. Yrekteki gc ilkin pek anlayamaz. Sonra orman
da kzgn gne etkisiyle alev alan bir odun yn grr. Ate
in aydnlatc stc gcn bulgular, yiyeceklerini piirmeyi
renir. Alevlerin ykseliine bakarak atein hep ykseklere
km ak isteyen stn bir varlk olduunu dnr. Gkteki
varlklarn sonsuz, yerdeki varlklarn sonlu oluuna bakarak,
kendisinin ara gereleri yapmas gibi, btn varlklar da
yapan bir gcn bulunduu dncesine vanr. Geyiin de,
kendisinin de btn duyularna can veren, evredeki lml
nesnelerle srekli olarak izlenebilen bu gc kendi iinde gz
lemeye karar verir. Byk bir yalnzla ekilir. Iklarn
olan gc kavrar. Ama fena fillah aam asna varan sufi-
lerin ounlukla yaptklar gibi bu soyut gerek dzeyinde kal
maz, ayan topraktan kesmez. Gene nesneler dnyasna d
ner, deneylerini srdrr. Sonra komu bir adadan yalnzl
seerek gelen Asal adl bir bilge, Hay bn Yakzanm kendi
bana, evrenin, dinin, Tanr yolunun birok gereklerine var
m olduunu grr. Konuurlar, tartrlar. Sonunda Hay bn
Yakzan, Asaln geldii adaya gitmek, oradaki insanlara da
vard gerekleri anlatmak, onlar gndelik geici tutkular
dan uzaklatrmak hevesine kaplr. Giderler. Bir sonu ala
mazlar. Gerei grme yetisinin btn insanlarda eit olma
drn, insanlarn kolay kolay yola getirilemeyeceini gene de
neylerle renen Hay bn Yakzan, Asal ile birlikte adasna ge
ri dner.
H ay b n Y akzan , adsz bir ssz adada bir insann tek ba
sma srdrd yaama kavgasn dile getiriiyle, robinsonad
zelliine uyar. Ancak, alt blmlk bir yknn ilk . b
lmnde younlukla kendini duyuran etkili gereki anlatm ,

57
ADA

sona doru yerini dinle, felsefeyle ilgili dncelere brakr.


yknn bitiminde bu dnceler ar basar. Bylece anlam
karmaklar, robinsonadn zellii saylan yaln somut ger
eklikten uzaklar.
bn Tufeylin bu yapt, Pocockun Latince evirisiyle Phi-
losophu s au todidactu ssiv e Epistola A bi J a a f e r ebn T ophail, d e
Hai Ebn Y o k d h a n (Ebu Cafer bn Tufeylin kendi kendini ye
titiren filozof yks, Hay bn Yakzan) bal altnda ilkin
I6 7 lde, daha sonra da 1700de Oxfordda yaymland. Aschwell
ile George Keithin yaptklar ilk iki ngilizce eviri Pocockun
Latince metnindendir. 1711de Simon Ockley Hay bn Y a k z a n
Arapa aslndan ngilizceye evirdi. Hollanda diline evirileri
ilkin 1672'de, sonra I7 0 lde Rotterdamda yaymland. Ayrca,
Almanca, spanyolca, Rusa gibi br Avrupa dillerine de ev
rildi. On yedinci, on sekizinci yzyllarda byk ilgi uyandr
m olan Hay bn Y akzan 'm bu yzyllarda gelien robinsonad
yazm zerinde byk etkisi olduu apaktr. H ay bn Y a k
zan a, R obin son C ru soenun da ana kaynaklarndan biri ol
duu ileri srlm, ancak bu gr iin inandrc dayanak
lar ortaya konamamtr. Defoenun bu yky ngilizce evi
risinden tand sanlm aktadr.10 R obinson C ru soeda kahra
mann ssz bir adada her eyin zn deneylerle renerek*
bir bakma tpk Hay bn Yakzan gibi adm adm olgunlama
s, kiiliin bir i-denetim altnda aydnlam, doruya, iyiye,
tanr yoluna gelii, din asndan tad anlam larla, ema y
nnden bn Tufeylin yaptn ok andrr. Defoenun Hay bn
Y akz an dan bu noktada etkilenmi olduu dnlebilir. Oy
sa, imdi ye dek R obin son C ru soe ile H ay bn Y a k z a n arasn
da yaplan karlatrmalarda, bir etkilenme konusunda ileri
srlen grlere dayanak olarak seilen tek nokta, iki yk
nn de ssz adada gemesidir.
lk robisonadlardan biri olarak anlan bir ssz ada ser
veni de,00 1230 - 40 yllarndan kalma Almanca destan K u drun
da yandayken bir ssz adaya atlan Hagen'in servenidir.
Hagen, ayn adaya srlm kral kznn yardmyla byr,
avcl, balkl, ate yakmay renir. Kyya vuran bir
batk gemiden silahlar bulur. Ama kendisini adaya ejderha
bir kuun getirmi olmas, adada kan ierek olaanst bir g
kazanmas bu serveni gereki bir anlatmdan ok uzakla
trr, bylece mitologya zellii robinsonaddan ar basar.21

58
ROBINSONADDA ADA

Bu ilk rneklerin hibirinde, robinsonad trnn balca


zelliklerinden biri olan gereki anlatm, daha tam belirmi
deildir.

3. YENA GEZ YAZININDA GEREK ISSIZ ADALAR

Bir ssz adann insan yaay iin tad anlamn ger


eki bir kavran, keifler anda byk deniz yolculukla
rnda insann her an byle bir adaya srklenebilme tehlike
siyle kar karya geliiyle balar. Okyanus seferlerinde, ge
milerinin batm as zerine ya da baka bir nedenden dolay
ssz adalara srklenen gemiciler, ada yalnzlnn bilinme
yen ynlerini, ac deneylerle renmilerdir. Genellikle gemi
gnlklerinde, kaptanlarn yolculuk izlenimlerinde yer alan,
ou da yaymlanan bu gerekten yaanm ssz ada serven
lerinin, robinsonadn kendine zg bir yazn tr olarak or
taya kmasnda byk pay vardr. Robinsonad trnn on
yedinci yzyl sonunda vermeye balad en belirgin rnek
ler zerinde durmadan nce, bu yaanm servenlerin belli
ballarn ksaca tanm ak gerekir.
1555 ylnda Peter Seranno adl bir gemici Peru aklarnda
frtnaya tutularak batan bir gemiden yze yze kumluk bir
adaya kar.-'2 Adada ne su, ne aa, ne bitki vardr. Yemek
iin yalnz kabuklu deniz hayvanlan ile kaplumbaalar bu
lur. Denize dalarak akl talar karr, bu talan birbirine
vurarak gmleinden ektii iplikleri tututurur, ate yakar.
Kaplumbaa kabuklarn anak olarak kullanr, ilerinde ya
mur suyu biriktirir. yl yaar bu durumda. Derken adasna
baka biri daha srklenir. Serrano onu eytan sanr nce,
kavga ederler, sonra anlar, drt yl da birlikte kalrlar ada
da. Sonunda adaya urayan bir gemi ikisini de kurtarr.
Defoenun kitaplnda bulunan kitaplardan biri olduu
sylenen V oy a g es an d T ravels o f J. A lbert d e M an delslo (J. Al
bert de Mandelslonun Deniz Yolculuklar ile Gezileri, 16621 ad
l bir gezi kitabnda da ksa ssz ada serveni yer alr.23
Bunlardan birincisi M adagaskar yaknndaki Mauritius ada
snda iki yl yalnz bana yaayan bir Fransz anlatr. Batan
bir korsan gemisinden yedi arkadayla birlikte bu adaya s
rklenmi, arkadalar kk bir tekne iinde okyanusa al
mlar, o ise bu tehlikeli ii gze alam ayarak ssz adada kal

59
ADA

mtr. 1601de kurtarld zaman rlplak dolamakta, i


kaplumbaa yemektedir. Geirdii ateli bir hastalk sonucu
ussal dengesini yitirmi durumdadr.
M an delslod a k i ikinci serven, ceza olarak ssz St. Hele
na adasnda lmeye braklan HollandalI bir gemiciden sz
eder.24 Bu gemici yalnzlktan byk bir korkuya kaplr, ada
ya gmlm olan l bir arkadann mezarn trnaklaryla
aarak lnn tabutunu karr, bu tabut iinde kendisini ge
ride brakarak uzaklam olan geminin .ardndan denize a
lr. rpnmalar sonunda gemidekiler haline acr, onu gene
alrlar. nc serven 1614 ylnda ngiltereden rlandaya
giderken frtnada batm bir gemiden kurtulan iki gemicinin
servenidir.-' Bu gemiciler skoyann kuzey aklarnda bir
ssz adaya snrlar. Bunlarn da yamur suyundan baka
ime sular yoktur. Tek yiyecekleri, gnete kuruttuklar m ar
tlardr. Alt hafta sonra, iki gemiciden biri, bir gece m artlar
ldrmekte kullandklar bakla birlikte ortadan kaybolur. Ya
kendini ldrm, ya da kaya kouklarmda m art yumurtas
ararken paralanm denize dmtr. teki gemici iyice
yalnz kalr. Batk geminin kocaman ivilerinden birini tasla
eze eze kendire yeni bir bak yapar. On bir ay sonra, ada
nn yaknndan geen bir gemi kendisini kurtarr, rlandaya
gtrr. Oradan ngiltereye dner.
Kaptan Robert Knoxun 1681de yaymlanan An H istorical
R elation o f C eylon (Seylann Tarihsel yks) adl kitabnda
da, Knoxun Seylan adasnda yerlilere tutsak olarak on dokuz
yl kal anlatlr.-0
2 M art 1684te Kaptan William Dampier, dnya evresini
dolarken, drt yl nce brakm olduu bir Mosquito Indian
almak zere Ju an Fernandez adasna yanar.2r Bu kzlderili
Mosquito Indians adl kk bir oymaktan gelmedir. Mos-
quitolar ad kullanmadklarndan Dampier bu adamna Will
adn vermitir. Drt yl nce Ju an Fernandeze ilk geliinde,
spanyollarn bir baskn zerine anszn demir alm ak zorunda
kalm, o srada kei avlamak iin adaya km olan bu k
zlderili, adada tek bana kalakalmtr. Adann ldrc yal
nzlna kar btn silah, bir bak, biraz barut, bir de t
fektir. Barutu bitince tfeinin namlusunu paralar, bu demir
paralann tala ezerek baklar, oltalar, zpknlar yapar. Odun
lardan bir kulbe kurar, duvarlarn kei postlaryla kaplar.

60
ROBINSONADDA ADA

st ba eskiyince de beline bir kei postu dolayverir. Ada


ya urayan spanyol korsanlar ldrmek isterler, ellerinden zor
kurtulur. Dampier kendisini kurtarm aya geldiinde, bu kzl
derili byk bir sevin duyar. Bu olaydan yirmi yl sonra
Kaptan VVoodes Rogers ayn adadan Selkirki kurtaracaktr. Ba
sil Ringrose'un B u can iers o f A m erica (Amerika Korsanlar)
adl gezi kitabnda, bu kzlderiliden baka, batk bir gemiden
kurtulan bir denizcinin de, Selkirkten nce Ju an Fernandez
de be yl tek bana yaad anlatlr.28
Napolyonun srgn yeri nl St. Helena adasyla ilgili
bir ssz ada serveni de Richard Hakluytun 1581de yaym
lanm T he Principal N avigations o f th e English N ation (ngi
liz Ulusunun Belli Bal Deniz Seferleri) kitabnda vardr. John
Segar adl bir ngiliz gemicisi bu adada bir buuk yl tek ba
na yaar, sonra gene ngilizler tarafndan kurtarlr. Bizi ilk
grte kapld korkudan... ya da yurtta olduumuzu an
lad zaman duyduu apansz sevinten dolay, ldrmt,-'
diye anlatlr bu gemicinin kurtarl. O lgnlkla sekiz gn
uykusuzluk eker, sonra lr. Kurtarclar aday dolarken,
kei postundan yaplma iki kat giysi, kesilip gnete kurum a
ya braklm krk kei bulurlar.80
1708'de Londrada yaymlanan, sonra ayn yl ngilizce'ye
evrilen V oy a g e et av an tu res de F ran ois L eg at et d e ses com -
pagn ions, en deu x isles d esertes d es Indes O rien tales (Frano
is Lgut ile Arkadalarnn Hint Okyanusunda ki Issz Ada
da Yolculuklar ile Servenleri) adl gezi kitabnn konusu da,
Franois Lgut ile yedi arkadann Hollandadan yola ka
rak M adagaskar yaknlarnda Rodrigues adasna yerlemeye
gitmeleri, ama Avrupa uygarlna duyduklar zleme daya
nam ayarak birka yl sonra geri dnmeleridir.31 Daha nce
Hollandadan, 1598de yaplan bir deniz seferinde de (Tweede
Shipvaart) A frika kylarnda frtnaya tutulan sekiz gemiden
bei adsz bir adaya snm, gemiciler sonra da Mauritius ad
n alacak bir adada bir sre yaamlardr.32
Aratrlrsa says daha da artacaa benzeyen bu gemici
servenlerinin ilgiyle okunduu, dilden dile dolat bir or
tamda, yaratc yazarlar elinde ssz ada konusunun yeni bir
yaznsal tre yol amas olaan bir eydi. Bir ssz ada orta
mnn insan varln hangi ynlerden snrlandrd, byle
bir ortamda yaamak zorunda kalan insann ne gibi yollara

61
ADA

bavurabilecei, btn bu gerek deneylerden sonra, ayrntl


olarak biliniyordu. Issz bir adaya den her insann davra
nlar belli bir emaya indirgenebilirdi. Hepsi de adann yr
tc ortamndan ilkin korkuyor, yiyecek bulabilmek iin avclk
ya da balklk yapma yollarn aryor, batk geminin tahta-
Irandan, yelken bezlerinden bir kulbe yapyor, alyor, sz
lyor, tanrya yalvaryor, olur da kendisini kurtarabilecek bir
gemi geer diye gzlerini deniz ufkundan ayrmyor, batk ge
milerden adasnn kylarna vuran flar, sandklan yama
lyordu. Kimisi topra iliyor, yaban hayvanlarn evcilleti
rerek sr ediniyordu. B ir Robinsonun ada-ortam iindeki et
kinlikleri belirlenmiti artk. Bu ema robinsonadlarn temeli
olacak, yaratc yazarlar elinde ilgin aynntlar kazanacaktr.
Robinsonad yazarnn balca zellii btn bu servenleri o
unlukla dsel bir adada yaatm ak olacaktr.

4. LK ROBNSONAD

ngiliz yaznnda Defoe ncesi ilk robinsonad, Harrington


un arkada nl politikac Henry Nevillein 27 Temmuz 1668
de Londrada yaymlanan The isle o f Pines (Pines Adasl adl
yksdr. Nevillein kitabnn balk sayfas, konunun ana
izgilerini yle sunar: THE ISLE OF PINES, or a late Discovery
of a fourth ISLAND near Terra Australis, incognita BY Henry
Cornelius Van Sloetten Where-persons, who in Queen Eliza
b e t h s Time, making a voyage to the East Indies were cast away
and wracked near to the Coast of T erra A ustralis, Incognita,
and all drowned, except ona Man and four Women. And now
lately A nno Dorn, 1667, a D utch Ship making a Voyage to
the East Indies, driven by foul weather there, by chance have
found their Posterity, (speaking good E nglish) to amount (as
they suppose to ten or twelve thousand persons. The whole Re
lation (written, and left by the Man himself a little before his
death, and delivered to the Dutch by his Grandchild) is here
annexed with the Longitude and Latitude of the Island, the
situation and felicity thereof, with other m atter observable.
Licenced July 27, 1668, LONDON, Printed for A llen B an ks and
C h arles H arp er next door to the Squer - Church, 1668.33 (PINES
ADASI, ya da bilinmez Avustralya Ktas yaknlarnda, Henry
Cornelius Van Sloettenin son zamanlarda bulduu drdnc

62
ROBINSONADDA ADA

bir ADA. Kralie Elizabeth Zamannda, Dou Hint A dalanna


bir deniz yolculuu yaparken Bilinmez Avustralya Ktasnn
Kylar yaknnda kazaya urayan, b ir Erkekle drt Kadn
dnda hepsi boulan birtakm ngilizlerin Gerek yks.
imdi de S 1667de yaknlarda Dou Hint A d alarn a Yolculuk
yapan bir Hollanda gemisinin, kt hava yznden oraya s
rklenii, bir rastlant olarak, onlarn says on ya da on iki
bine ulam (hepsi de iyi ngilizce konuan Torunlarn bul
mas. Adamn (yazarak, lmnden az nce Torununa brakt
, torununun da HollandalIya verdii) btn yks, Adann
enlem boylam, konumu, zerinde yaayanlarn mutluluu, g
ze arpar baka ynleri, ekli olarak. Basm izni 27 Temmuz 1668
LONDRA...
Neville'in kahram an George Pine, ok azgn, frtnal bir
denizde batan bir gemiden kurtularak bilinmez Avustralya
ktas aklarnda kylar sarp kayal bir adaya der. Ama
bu serveninde, zavall ssz ada kahram anlarnn ou gibi
yalnz deildir. Biri zenci, beyaz olmak zere drt de kadn
vardr onunla birlikte kurtulan. Adaya ilk klarnda, nce
yrtc hayvanlarn saldrsna urayabileceklerini dnerek
byk bir korku geirirler. Adada yalnz olduklarn anlaynca
biraz rahatlarlar. Ertesi sabah deniz durulunca, batk geminin
suda yzmekte olan paralarn, btn ykn adaya tar
lar. Bylece a kalmaktan kurtulurlar. Gemiden getirdikleri
aletlerden yararlanarak, George Pine tahtalardan, yelken bez
lerinden bir kulbe yapar. Yaam alar iin gerekli eyleri ya
va yava arar bulurlar adada:
(...) herhangi bir kara parasndan grlmeyecek
derecede uzak, zerinde insan ya da bizi tedirgin edecek
zararl hayvanlar bulunmayan kocaman bir adayd. Ama
her zaman yeillere brnm evre bol yemilerle, tr
l trl kularla, esiz gzellikteydi. Hava her zaman
scak, en souk olduunda ancak ngilterenin eyll
gibiydi; uygar insanlarn elinde bu yer bir cennet ola
bilirdi.34
Talihli bir ssz ada kahram andr George Pine. lk g
lkleri yendikten sonra, adann bolluu iinde yapacak ii kal
maz, kadnlardan biriyle, derken tekiyle, sonra hepsiyle se
vimeye balar:

63
ADA

(...) yurda dnmekten umudumuzu kestiimiz iin,


canmzn istedii her eyi yapmakta kendimizi zgr
duyuyorduk.30
Bylece uzun yllar yaarlar. George Pine seksen yana
-vard zaman, adaya ayak basnn elli dokuzuncu yldn
mnde, ocuklaryla torunlarnn says bin yedi yz seksen
dokuzu bulur. lmnden yllar sonra torunlarndan biri, ada
ya urayan bir Hollanda gemisinin kaptanna, George Pinen
yazl olarak brakt serveni verir.
The isle o f P in es, birok ynyle robinsonad trnn zel
liklerini gsterir. Buradaki ssz ada, yaam aya son derece el
verili bir yer olmakla birlikte, George Pine gene de birok
eyi kendi eliyle kurm ak zorunda kalr. Batk geminin yk
nn adaya tanmas, ilk zamanlarda duyulan korku, Pinen
serveninin yazl olarak kendinden sonraya kalmas, sonra
bir arac yardmyla Avrupa okuruna ulamas, robinsonad-
lara zg durumlardr.
Pine ile drt karsnn da ada ortamna tepkilerinin ne yn
de olduunu belki kesinlikle syleyemeyiz. Ama batk gemiden
kurtulularyla ilgili olarak Pine, Tanr, sonradan ekecei
miz zntler pahasna da olsa, bir mucizeyle canlarmz ba
lamt,30 der. Ayrca, belki kendilerini yurda gtrebile
cek bir gemi gelir diye hep umutlanrken, ama hibir zaman
gereklemedi bu...37 diye yaknr. Bu szler adann hemen
rahata benimsendiini deil, uzun bir sre duyulan tedirgin
lii dile getirir. Ama konunun daha sonraki gelimesiyle, Pine
adadaki durumundan honut grnmeye balar. Bu honut
luk, buradaki ssz ada ortamnn yumuaklna, cmertliine,
uysal iklimine kout bir duygudur. Issz ada yrtc yzn
pek gstermez burda. Dost bir doal evre, bir yaama sa
vandan daha ok sevgi balarn krkler, Pinen her oku
ra parm ak srtacak dl bereketiyle, mutlu bir toplum boy gs
terir. Bu noktada, T he isle o f P in esda bir topya tonu da be
lirir. Bu ynnden dolay The isle o f Pines sk sk, bir cinsel
zgrlk topyas olarak yorumlanm,38 ya da Tevratdaki
yaradl blmnn bir parodisi olarak grlmtr.3" Y al
nz burada Nevillein cinsel zgrlk zerine temellenmi bir
toplumun ileyiini izmek amacnda olmad da besbellidir.
George Pine, kendi yaad cinsel zgrlk hakkn ocukla
rna tanmaz, onlar ancak tek ele evlenebilirler. Adada tre

64
ROBINSONADDA ADA

yen toplumun ynetimi, yaay, treleri pek anlatlmaz bize.


Anlatlan, George Pine ile drt kadnn yaadklar servendir.
Bu servende robinsonad zellii topyadan ar basar. Bura
daki anlatcnn gzlemi de, bir topya klavuzununki gibi top
lumsal gereklerin nesnel bir adan kavranm asna deil, ola
yn kahram anm n kiisel yaantsn vermeye ynelmitir. Bi
reyin ya da bireylerin yaantsnn n plana kmas ise, top
yann deil, gene robinsonadn zelliidir.

ann Avrupa Yazn inde The isle o f Pines

The isle o f Pmes'daki ada ortamnn yumuak pastoral y


z, ada yalnzlna kadnn da karmas, birok kafada Tev-
ratdaki altn a sylencesinin, yeryz cennetinin arm
larn uyandrmtr. Yaymlad zaman grd byk il
giyle, ok ksa sre iinde Almanca, Franszca, Hollandaca, Da-
nimarkaca, talyanca dillerine evrilen The isle o f Pines, g
nnn Avrupasnda bir yazn olaydr. Avrupa yaznnn robin
sonad trndeki ilk belli bal rneklerinin ounda Nevillein
yksnn uzak ya da yakn etkileri vardr. Ancak, izlenebil
dii yerlerde bu etkinin, robinsonad ile topya elerini oun
lukla yanyana getiren bir anlatma yol at grlr. T he is
le o f P inesda, batk gemi, gemiden adaya tanan eyalar, yel
ken bezleriyle tahtadan yaplan kulbe konusunda anlatlanlar,
zaman zaman, ayrntlarda byk benzerlikle, daha sonraki
btn robinsonadlarda gze arpar. Bu durum, The isle o f Pi-
nesn R obin son C rusoe zerinde bile nemli bir etki olduu
nu usa getirmitir.'10 Ancak bu benzerliklerin dorudan doru
ya bir etkiden daha ok, robinsonad trnn kendine zg
niteliklerinden, ada ortamnn, insan etkinliini kstrd s
nrl davranlar emasndan doabilecei de unutulmamal
dr.
T he isle o f Pines'm etkisinin seiklikle izlenebildii ssz
ada ykleri ounlukla ngiliz yazn dndadr. Daha nce
belirtildii zere, bu etki yalnz robinsonad deil, topya ge
leneini de beslemitir. Robinsonad etkisinin izlenebilecei ilk
rnek, Alman yazar Grimmelshausenin 1669da yaymlanan
Der A b en teu erlich e S im plicissim us (Servenci Simplicissimus)
adl romannn son blmndeki ssz ada servenidir.41 Bu se
rven, bir Portekiz gemisinin M adagaskar aklarnda bat

65
ADA

n, Simpliciusun geminin marangozu Simon Meron ile birlik


te kurtularak bir adaya srkleniini anlatr. George Pinemki
gibi gzel bir adadr bu, am a korkun bir yalnzlk duyarlar:
Buras bir ye-i-yat lkesi, dedik birbirimize, yeter
ki evrede drt ayakl yaratklar olmasn. Ah bir de bi
zimle bu gzel adann bolluunu, balklarn, kularn
paylaabilecek insanlar olsayd. Ama, burada insan bu
lunduunu gsterecek tek belirtiye bile rastlam yor
duk.42
nsan toplumuna duyulan bu zlem, robinsonadlann zelli
i olan srgnlk duygusudur. Derken bir gn dalgalarn k
yya vurduu bir sandktan zenci bir kadn kar. Gerekte eytan
olan bu kadnn ayartm alarndan marangoz glkle kurtulur,4*
Simplicius ise Tanrya inanc yardmyla, eytann stesinden
gelir, kadn grnmeze karr. Arkada lr, Simplicius ada
da tek bana kalr. Y llar sonra adaya urayan HollandalIlar
la Avrupaya dnebilecekken, Burada ban var, orda sava
var,44 diyerek ssz adada kalmay, insanlarn arkadaln
deil, srgnl, Tanr arkadaln seer, roman da bu ton
da sona erer. Serven biter. En sonda beliren bu tanrsal top
ya zellii ile birlikte, bu ada serveninin btnnde ar ba
san, gene de robinsonad zelliidir. Ayrca, Simpliciusun bura
da mutluluktan daha ok, bile bile srgnln aclarn seti
i de ileri srlebilir.
B ir robinsonad olarak balayp sonradan rnek bir yaa
ma dzeninin rgtleniini anlatmakla, kesin birer topyaya
dnen ssz ada servenleri de vardr. Bunlardan biri, Fran
sz yazar Deni Vairasse dAllaisnin H istoire d es S ev ram bes'-
dr (Paris 1677). Bu rnekte, Atlantik Okyanusunda batan Go-
uden Draak adl bir Hollanda gemisinin kaptan Siden ile adam
lar ssz bir adada iftilik, balklk, avclk yaparak yaa
mak zorunda kalrlar, derken komu adalarn birinde ok uy
gar bir toplumla karlarlar. Bu noktada Siden ile arkada
larnn kiisel servenleri biter, rnek toplumun yasalarnn
anlatlmas balar. V airassen da T h e isle o f P ines tanyan
bir yazar olduunu, hem kitabnn ilk blmnn Franszca-
smdan iki yl nce T he History o f th e S ev a ritas (Sevaritlerin
Tarihi, 1675) adyla Londrada ngilizce yaymlanmas, hem
de evlilik, kadn erkek ilikileri gibi konularn ele alnnda
Nevillee benzerlikler bulunmas, dorulamaktadr.45

66
ROBINSONADDA ADA

Hollandada Henrik Smeeksin 1708de yaymlanan K rin ke


K esm esi de, robinsonad olarak balar, sonra kesin bir top
yaya dnr.46 Burada da Gouden Draak gemisinde mioluk
eden gen bir ocuk ssz bir adaya der, gene avclkla, ba
lklkla, batan gemiden kurtarabildii ara gereler yard
myla, bir yaama dzeni kurar. Derken yerlilerin saldrsna
urar, onlara tutsak der, gtrlr. Yerliler kendisine bir
kulbe, bir de kadn verirler. Ama bu yerlilerin adas da bir
sre sonra Krinke Kesmes adl bir lkenin askerlerince ele
geirilir, ssz ada kahram an Krinke Kesmese gtrlr. Bu
uygar lkedeki toplum dzeninin tantlmasyla robinsonad ge
ne topya olarak biter.
T he isle o f P in esm etkilerini srdren K rin ke K esm es de
bir sre R obinson C ru soenun kayna olarak grlmtr. De-
foenun kitabnn balarnda bir yerde, Hollanda dilinden aln
ma den wild zee szlerini kullanmas, bu dili bildii, K rin ke
K esm esi de okumu olabilecei yolunda dnceler uyandr
m, iki yapttaki ssz ada motifinde benzerlikler ileri srl
mtr. Ancak daha sonraki aratrm alarla, Defoenun Hollan
da dilini bilmedii, R obin son C rusoe ile K rin ke K esm es arasn
daki benzemezliklerin, rastgele benzerliklerden sayca ok da
ha kabark olduu kesinlikle ortaya kmtr.47
The sle o f P in esdaki topya esine robinsonad zelli
inden daha byk bir nem tanyan, Nevillein bu topik
yn yeterince ilemeyerek ok clz braktndan yaknan46
incelemeciler de vardr. Nitekim, 1726 ylnda Almanyada ya
ymlanan W a h rh a fste und m erkw rd ig e L eben s - B esch reibu n g
Jo ris Pines (Joris Pinen Btnyle Gerek, Garip Yaam-y-
ks) adl, yazan belli olmayan yk, T he Isle o f Pines'n to
pik ynde alabildiine geniletilmi bir biimidir.40 Bu Alman
ca rnein, zlenen toplum kavramyla ssz ada yalnzln
ilk olarak iie sunduu ileri srlr.50 Baka bir Alman ele
tirmen de Nevillein robinsonadmn, Almancadaki geniletil
mi biimiyle, daha sonraki robinsonad yazn zerinde ok
nemli bir etkiye ulatn, rnek toplum kavram ile ssz ada
yalnzlnn kaynamasndan Almancada deiik bir robin
sonad ynteminin doduunu syler.54 Ancak, robinsonad ile
topyann ada ortam dolaysyla birbirine akraba trler ol
duu apaksa da, robinsonad daha nce belirlediimiz anlam
da alrsak, bu iki trn byle bir kaynamasndan sz etmek

67
ADA

gtr. Gerekte bu kaynamann rnekleri olarak grlen


Jo r is P ines da, onun etkilerini tayan, Schnabelin Die Insel
Felsenburg'u da53 dpedz birer topyadrlar. Die In sel F elsen -
bu rg d a bir adaya den kadnl erkekli birka kiinin, doal
gzellikler ortasnda yaayarak yz kiilik bir topluma ula
malar, batan sona, ayrntl bir topya emas ile anlatlr.
Krsal romantik ynyle T he isle o f P inesm burada da etkisi
apaktr. Ama bu etki Schnabele ounlukla Almanca Jo ris
Pines yksnn araclyla ular.

Ada Srgnlerinin Kral Selkirk

Btn ssz ada kahram anlarnn kral'"3 olan Alexander


Selkirk ya da Selcraigin nl serveni ise robinsonad tr
nn en nemli rneklerinden biridir. Selkirkin Ju an Fernan
dez arasnda drt yl drt ay tek bana yaaynn yks,
ilk olarak 171.2de, onu bu ssz adadan kurtaran Kaptan Woodes
Rogersin A Cruising V oy ag e Round th e W orld (Dnya evre
sinde Gemiyle Bir Yolculuk) adl gezi kitabnda yaymlanm
tr. Selkirkin ngiltereye dnnden sonra, Richard Steele bu
ilgin kahram anla tanm, yazd bir yazyla onun serve
nine ilk yaznsal ilenii kazandrmtr.51 Kaptan Cook da A
V oy a g e to th e S ou th S ea an d Round th e W orld (Gney Deniz
leri ile Dnya evresinde Bir Yolculuk, 1712) kitabnda Sel
kirkin servenine yer verir. ,
Selkirkin ssz ada serveni, bir insan bilincinin yrtc
bir ada ortamnda geirdii ac deneyleri en inandrc bir bi
imde yanstr. Steelein anlattklarndan rendiimize gre,
kaptanyla aralarnda kan b ir anlamazlktan dolay brakl
mtr adaya. Kendisi istemitir braklmay ama, hemen son
ra caymsa da i iten gemi, fkeli kaptan onu yapayalnz
brakarak denize almtr. lk sekiz ay yalnzlktan deliye d
ner Selkirk, byk bir korkuya kaplr. Sonra yava yava
adann yrtc ortam onu kendine uydurmaya balar. Barutu
bittii zaman yle bir eviklie ulamtr ki, yaban keilerini
koarak yakalayabilir artk. lkin ekmek ile tuzu zledii iin
hibir ey yiyemez, sonra adada bulduu sebzelere, yaban ye
milerine alr. Ayakkablar eskir, yalnayak komaktan ta
banlar ksele gibi sertleir, bir daha ayakkaby aratm az bile.
Yaban keilerini evcilletirir, ok bunalnca keileriyle, kedi

68
ROBINSONADDA ADA

leriyle ark syler, oynar. Kei postundan bir balk, bir ce


ket yapar kendine.
Bizim gemiye ilk getirdiklerinde, konumaya konumaya
dilini bir hayli unutmu olduunu grdk, dediklerini glk
le anlyorduk,35 diyor Woodes Rogers. ylesine deimi, in
sanlktan ylesine kopmutur. Issz bir adada geirdii drt
yl boyunca yalnzl ta iliklerinde duyan, uzun sre gzleri
ni deniz ufkundan ayrmayan Alexander Selkirkin servenin
de ssz ada ortam en kesin anlam yla bir srgn yeri, dnya
ise zlemi ekilen yerdir. Steelein denemesi, Selkirkin kiilii
ile adasn, keskin, kalc izgilerle sunarken, onun gerek se
rvenini dsel bir yaratclkla ssler. Bylece Selkirkin y
ks, btn robinsonadlann en yaln ana-mei zelliine
ular.
1727 ylnda Edward Dorrington takm a ad altnda yaym
lanan T he H erm it: o r th e u n p aralelled S u fferin g s an d surprising
A dven tu res o f Mr. Philip Quarl, an E n glishm an (Yalnz: ya da
ngiliz Philip Quarlm Ei Grlmedik ilesi ile artc Ser
venleri) ile Robert Paltockun 1751de yaymlanan T he L ife an d
A dven tu res o f P eter W ilkin si (Peter W ilkinsin Yaam ile Se
rvenleri) Defoe sonras birer robinsonad olarak sk sk anl
mtr. Defoenun etkisi altnda yazlm bu iki serven de, ne
yazk ki onun inandrc anlatmndan, srkleyiciliinden yok
sundur. The Hermit'd e Defoenun etkisi daha aktr. Y er yer
R obin son C ru soedan olduu gibi aktarlan tmcelere bile rast
la n r/0 Yalnz, Philip Quarl M eksika yaknlarndaki ssz ada
sna bir deniz kazas sonucu srklenmekle birlikte, sonradan
ada yalnzlm benimser. Elli yldan fazla bir sre adada ya
ar. Sonunda, adasna gelen gemicilerle geri dnebilecekken,
adada gene tek bana kalmay seer. Bu davranyla birok
robinsonad kahramanndan aynlr. Artk ssz ada onun iin
bir srgn yeri olmaktan kmtr.57
T he H erm it, ssz ada dndaki ayrntlaryla da Defoe
nun etkisini tar. Defoenun romanlarndaki pikaresk ge bu
rada da kendini gsterir. Szgelii, Philip Quarl, St. Gilesda
domu, bir Lady'nin yardmyla yetitirildikten sonra bir de
mirciye rak girmi, ordan kam, ad hrszlklara karm,
orduya yazlm, arkclk etmi, karyla evlenmek suun
dan hapis giymi, sonra denizar tccarla balam, gemi
si batnca ssz adaya dmtr.

69
ADA

The H erm it, ilgi ekici olabilmek iin hem pikaresk gele-
neinden, hem de ssz ada konusundan yararlanm, am a y-
knmekten teye geemedii iin ne iyi bir pikaresk yk, ne
de iyi bir robinsonad olabilmitir.
Robert Paltockun P eter W ilkin si hem R obin son C ru soe
dan, hem de G u lliverin G ezilerinden byk etkiler tar. W il
kins, Antarktik dolaylarnda urad deniz kazas sonunda
garip bir ada lkesine srklenir. Burada yaayan insanlarn
en byk zellii, gvdelerini tl gibi saran incecik b ir deri
yardmyla uabilmeleridir. Y eni A tlan tisde Sleyman Evinin
bakam, Kularn umasn taklit ediyoruz. Bir dereceye ka
dar havada uabiliyoruz, diyordu.58 Buradaki insanlar ise do
utan, umaya yeterlidir. Bu uan insan soyunun diileri gaw-
rey, erkekleri ise glumm diye adlandrlr. En ilginci de Pe
ter W ilkinsin Youwarkee adl bir gawrey ile evlenmesi, uan
insanlar adasnda oluk ocua karmasdr. Bu ynleriyle
G u lliverin G ez ilerindeki olaanst dsel zellii srdren
P eter W ilkins, sonradan, robinsonad teriminin yan sra guT-
liverian diye yeni bir terimin de ortaya atlm asna yol aar.59
Ama buradaki ada bir ssz ada saylamayaca iin P eter W il
kins bir robinsonad olarak grlemez, G ulliverin G ezilerinde-
ki utopyac dgcnn dzeyine ulaamad iin de ancak
yer yer ilgi uyandrabilenfi0 bir serven olarak kalr.
Robinsonad tanmna glkle uyabilecek, am a yirminci
yzyl romannn nemli bir rnei olan Lord o f th e F liesla (Si
nekler Tanrs) ilgisinden dolay zerinde durmadan geeme
yeceimiz bir ssz ada serveni de Robert Michael Ballantyne
m 1858de yaymlanan M ercan Adasdr (The Coral Island).
Bu kitabn yaymland gnn ngilteresinde, yzeyde gze
arpan hzl ilerlemeye, byyen zenginlie, snrlan dnyann
bir ucundan tekine uzanan Britanya mparatorluunun s
rekliliine, gz kapal bir inan vardr. Geri bir yandan Char
les Dickens yazmaktadr ama, te yanda rahat yaayan bir
aznlk, artk zm bekleyen hibir sorunun kalmad, utop-
yalann gerekletii kansndadr. ngiltereye, ngilizlie du
yulan iyimser gven bu bilincin balca dayanadr.
Ballantyne, M ercan A d asn byle bir ortamda yazar, bu
ortamn bn iyimserliini paylatn da yaratt adayla gs
terir. M ercan A das Viktorya a ngilteresinden Ralph Ro
ver, Ja c k Martin, Peterkin Gay adl temiz aile ocuunun,

70
ROBINSONADDA ADA

Gney Pasifikte frtnaya tutulan bir gemiden kurtularak, cen


neti andran bir mercan adasna srklenmelerini, bu adada
geirdikleri tatl servenleri, gzel gnleri anlatr. delikan
l byk bir dostluk iindedirler:
Gerekte o gzelim mercan adasnda elbirliiyle al
dmz senfonide tek bir atlak ses yoktu-, imdi iyice
inanyorum ki, bu hepimizin ayn perdeye ayarlanm
olmamzdan, tek szle, sev g id en douyordu! Evet, ada
da yaadmz srece birbirimizi yrekten sevdik; bun
dan dolay imdi de seviyoruz.1
Burada ada ortamnn yapmack uysall, kiilerde de
ayn yapmacklkla yansr. Bu mutluluk havas, adaya yerli
lerin gelmesiyle, sonra aalar kknden sken bir kasrga
nn kopmasyla biraz bozulur gibi olur. Ama sonunda, insan
yiyen, garip tanrlara tapan, yzlerine sava boyalar srerek
lm danslar yapan yerlilerin Hristiyanlatrlmasyla her ey
dzelir, ktlkler gemie karr. delikanlnn servenleri,
misyonerliin, zellikle London Missionary Societynin, (Londra
Misyonerler Dernei) Hristiyanln vgleriyle sona erer.
Bylece M ercan A d a sn d a yazarn, kendi toplumuyla. ilgili te
melsiz iyimserlii, yaratt ada ortamnda da kiilerde de, in
san yaradlnn gereklerine bile ters den bir arlkla yan
sr. Buradaki delikanly hibir zaman Oliver Twistin, David
Copperi'ieldin, Philip Pirripin adalar olarak dnemeyiz.
Bu m ercan adasndaki yapmack dostluk havasnn tam tersi
ynde bir yorumu ise, yirminci yzylda, gene bir ada roma
nnda William Golding sunacaktr.

71
ROBINSON CRUSOE

1. DEFOENUN YARARLANDII GELENEKLER

Kocaman bir azgn dalgann, gemisi batm Robinson Cru-


soeyu kaldrp bir ssz adann kayalk kylarna atmasyla,
ada konusu yazn alannda gelmi gemi en nl rneine
kavuur, yenian ykclk sanatnda da yepyeni bir r
alr. andaki btn toplumsal, ekonomik gelimelerin, ya
zn geleneinin, yeni okur kitlesinin bilincinde bir yazar olan
Daniel Defoe, daha nce sk sk ilenmi ssz ada konusunu
salam rlm bir z-biim kaynamas iinde, en etkili, en
srkleyici bir yolda sunar.
1719 ylnda yaymlanan R obinson C rusoe, ada yaznnn
daha nceki gelimesinde gerek topya, gerekse robinsonad
trleriyle varlm btn anlatm olanaklarndan izler tar. De
foe ayrca topyann da, robinsonadn da kayna olan gezi
yaznndan, bunun dnda, pikaresk gelenekten yararlanr. R o
binson C rusoe, roman trnn ncs olarak, d dnyann de
neylerle kavranmasna verdii nemle, anlam bakmndan gs
terdii ok ynllkle, usta gereki anlatmndaki inandrc
lkla, ayrntl karakter izimiyle, robinsonad tanmnn snr
lar dna taar. Defoe'nun ustal, birka yaznsal gelenek
ten birden yararland gibi, gnndeki btn toplumsal so
runlar, yeni bulular, devlet dzeni, halk egemenlii konula
rndaki, ou gazetecilikten gelme bilgilerini de, pyksnn
yoruluuna katmasdr. Defoenun, kendi gnnn toplumuy-
la ilgili gzlemleri, zenginlik ynnden pek az romancyla,

\ 73
ADA

belki olsa olsa Charles Dickens ile karlatrlabilir. Btn ro


m anlarnn yapsnda olduu gibi, R obin son C ru soe da da en
nemli ge, gerei ada yaay asndan sca scana,
olduu gibi yakalayan bir gzlem gc, uydurmay bile gerek
kalbna sokmay baaran anlatm ustaldr.
Defoenun yaad ada, ngiliz ulusu byk deniz s
tnln, denizar ticaretteki nemli yerini srdrmekte
dir. Bu gelimeye kout olarak, denizar yolculuklar zerine,
ou gerek gezi izlenimleri olan saysz kitap yaymlanmak
tadr. Rnesansta yeni lkelerin bulunuundan beri kendini
insana btn geniliiyle am olan dnyay her ynyle
renme istei, btn kafalarda srmektedir. Kendi dar evre
sine bal ortalam a insan iin, bu ok nemli bir durumdur.
R obin son C ru soe byle b ir ortamda yazld iin, gezi yazn
na ok ey borludur.1 Defoe, Richard Hakluyt, Robert Knox,
W illiam Dampier, Woodes Rogers gibi geziyazarlarndan, zel
likle R obin son Cruosedaki ssz ada blmnn ayrntlarnda
yararlanm tr. Bu bakmdan, R obinson C ru soenun, kendisin
den nceki robinsonad ya da topya geleneinden daha ok
bu gezi yazn geleneine balanabilecei, Defoenun temelde
Hakluyt geleneine bal bir yazar olarak grlebilecei2 bile
ileri srlmtr.
R obin son C ru soenun kaynaklar konusunda yaplm ara
trmalarda varlan sonu: Defoenun, gnndeki gezi kitapla
ryla ok yakn bir tankl olduu; bu kitaplardaki birtakm
noktalar anmsayamad, ya da baka ayrntlar arad du
rumlarda, genel bilgisini en yeni en gvenilir kaynaklar oku
yarak genilettii; yabanc dildeki kitaplara ise pek seyrek ba
vurduu yolundadr.3 Szgelii, Selkirkin ssz ada serveni
Defoeya 'temel bir rnek olur, am a Defoe romannn gereki
ayrntlar iin arad btn somut bilgileri Knoxda, Dampi-
erde bulur. Robinson, gezi yaznnn baka kahram anlar ba
ndan geen durumlarla karlar, deiik ssz ada serven
lerinde rastlanan bir ok olay yeniden yaar. Ama geni an
lamda alnrsa, Defoenun ustal baka gezginlerin bandan
geen deiik serven elerini tek bir kahram ann yaant
snda birletirmesidir.4 zellikle Robinsonun ada servenin
de, Knox, Woodes Rogers, Dampier gibi kaynaklarla, dn
lebilecek baka kaynaklar, yle ustalkla sindirilmi, kayna-
tnlm tr ki, Defoenun hangi noktalarda bu yazarlarn hangi

74 .
ROBINSON CRUSOE

sinden yararlandn sylemek bile gtr. Y aratc yazarlk


ynnden stn bir baardr bu.
Selkirk yksn daha nce ileyen Woodes Rogers, Ed
ward Cooke, Richard Steele gibi yazarlar, gnlerindeki okurun
ssz bir adada tek bana drt yl yaam bir adamn ser
venine ilgi duyacan biliyorlard. Defoe ise, okurun bu ko
nuda daha da ok ey bilme zlemini sezmi, bu zlemi elin
den geldii kadar geni b ir biimde karlam aya girimitir.
Ama bu ii yaparken Defoe, ada gezi yazarlarnn derine
inmeyen, ancak yzeydeki olaylarla yetinen, gnde ka mil yol
aldklarn, rzgrn hangi ynden estiini, hangi enlem boy
lam derecelerinde nelerle karlatklarn, hangi kylara ura
dklarn art arda sralayan anlatm alkanlyla yetinmez.
Okura ilgin gelebilecek her olay genileterek anlatr, k ah ra
mann denizlerde dolatrrken, gezi yaznndan edindii b
tn corafya bilgisini kullanr, yaratc bulugcyle yepyeni
olaylar uydurur. Gezi ykleri uydurmakta byk bir usta
dr Defoe, 1705te yaymlanm, T he C on solid ator o r M em oirs
o f Sundry T ran saction s from th e W orld in the M oon (Birliki
ya da Aydaki Dnyadan Trl Konularda Anlar) adl bir ay
gezisi bile vardr.'
Gezi yaznnn rnekleri yan sra, Hay Ibn Y akzan , The
sle o f Pines, Sinplicissim us, K rin ke K esm es gibi, robinsonad
geleneinde yer alan kaynaklar da R obin son C ru soe zerinde
nemli birer etki olarak grlmtr. Defoe ncesi bu robin-
sonadlarn R obinson C ru soe zerinde dolayl b ir etkisi olduu
dnlebilir. Ama, dolaysz kesin bir etkiden sz edebilmemiz
iin bu robinsonadlarla Defoenun yapt arasnda, robinsonad
trnn kendine zg niteliklerinden doan benzerlikler d
nda, birtakm ortak noktalar bulabilmemiz gerekir. imdiye
dein yaplan almalarda, kesin bir etkiyi dorulayabilecek
kantlara rastlanm am tr.0 Ama R obin son C rusoe, ada ge
zi yaznnn rnekleriyle kmsenemez bir ba gstermekle
birlikte, nemli bir noktada, robinsonadlara daha yakn der.
Defoenun yakndan tand, kaynak olarak kulland gezi
kitaplar okurun ilgisini kam lam ak iin arasra uydurmaya
kasalar bile, temelde gerek birer yolculuk zerine kurulmu
turlar. Gerek izlenimleri dile getirirler. Knox, Woodes Rogers,
Dampier, Cooke yapm olduklar gerek deniz yolculuklarm
anlatrlar. Defoe ise bu yazarlarn anlatm geleneini kullansa

75
ADA

da, tpk robinsonadlardaki gibi, gerek olmayan bir yolculu


u iler; bunlarnkinden kat kat daha srkleyici bir serven,
bir dsel gezi uydurur. yksnn ortasna da, gene robin
sonadlardaki gibi, bir insann, Robinson gibi bir kahramann
kiiliini koymakla, ssz ada ortamn, bir insanlk durumunu
yakndan incelemekte kullanr; gezi yaznndaki servenlerin
gevek atl anlatm na da bir younluk, birlik kazandrr. R o
bin son C ru soe, ufak tefek noktalardaki benzerliklerden dola
y deil, en ok bu ynnden dolay robinsonad geleneinde
grlebilir.
Batan sona tek bir kahram ann bandan geen deiik
servenleri art arda vermesi bakmndan R obin son C ru soe'nun
pikaresk gelenekle de bir ba vardr. Ancak, yzeydeki bu b a
n derinlerine inildiinde, gerek Robinsonn, gerekse Defoe
nun br kahram anlarnn, nemli bir noktada pikaro tanmn
da atklar ortaya kar. Bir pikaronun bandan geen olay
lar, ounlukla yaamann gln, elenceli ynlerini yans
trlar. Bu olaylar pikaronun kiiliinden domu deildirler,
da dnk bir gzlemin geliigzel aktard olaylardr. Bir-
birleriyle ilgisiz birok elenceli olay birletiren etken, tek
kiinin bandan gemi olmalardr. Defoenun kahram an ise,
yaad evrenin oluturduu bir kiilik tar, herkesin ba
ndan geebilecek, bakalarnda da ayn i atm alar uyan
dracak olaylar yaar. Onun yolculuu, babo srklenen
bir pikaronun eyleminden daha derin bir anlam tar. Bu ba
kmdan bir pikarodan ok Bnyann Christiann andrr bel
ki. Yalnz, Bnyandaki yolculuk btn insan yaamnn an
lamn aklam akta kullanlan b ir allegori iken, Defoeda yol
cunun kendi kiisel yaam nem kazanr. Christian da, Robin
son da, dnyay karlarna alm birer servencidirler. Ama
Robinsonu iten ey, dizginlenmesi g bir dnyay grme
istei, Lockeun deyimiyle, duyu deneyi kazanma zlemi
dir.7 R obin son C ru soeyu sradan bir serven roman olmak
tan kurtaran zellik de budur. Defoe, insan kiiliini yksn
deki btn eylemin oda yapmakla, ok yararland gezi
yaznndan da, pikaresk gelenekten de ayrlr. nsana ynel
mi bir gzlem, d evreni insan deneyleri araclyla, yanstan
bir anlatm Defoenun ada br byk yazarlarn da zel
liidir. Bir bilme merak, insan ile nesneyi olduklar gibi gr
me yolundaki bir gl, alt edilmez istek, btn on sekizinci

76
ROBINSON CRUSOE

yzylda kalburst yaznn ardnda gze arpan itici etken


dir. Bu etkeni, orta snf devriminin bir yan rn olarak g
recekler, fazla yzeyde kalm aktan kanmaldrlar.8 Robinsor
C ru soe ile, bir yazar ilk olarak yalnz kendi bandan ya da
bakalarnn bandan geen servenleri anlatm akla yetinmez,
olaylar bir bir yaam gibi anlatr, okurlarna da bir bir ya
atmak i s t e r . B u ok nemli bir gelimedir. Tek bir insann
korkularm, bunalmlarm, dinsel kaygulann, T a n n ya yakar
malarn, davranlarn, duyu izlenimlerini btn incelikleriyle
vermek iin Defoe, onu kocaman evren iinde belli bir nok
taya, sonsuz denizlerle evrili bir adaya koyar, hibir eyi ka
rm ayan titiz gzlemini bu belli alana ynelterek, ssz ada
konusunu insan yaamnn btn younluuyla dile getirilme
sinde etkili bir yntem olarak kullanlr. Bylece de robinso-
nad trn roman boyutlarna ykseltir. _

2. ROBINSON CFtUSOENUN ANLAMI

K aynaklan ile yararland gelenekler bunca ok sayda


olan R obin son C ru soenun bir romann tutarllna, kuruluu
na ulamasnda, yazarnn kafasn oluturan dnce ortam
nn nemli bir pay vardr. R obinson C rusoe, D efo enun gnn
deki puritan dnya grnden, orta snf yaayndan, bu
snfn balca ura olan ticaret alanndan, toplumsal politik
akmlardan izler tar. Defoe, on yedinci, on sekizinci yzyl
larda gerek ngilterede, gerekse br Avrupa lkelerinde dev
rimler yaparak kendini benimsetmi, toplumsal yaayta sz
sahibi olmu, her alanda kendi deerler sistemini yrrle
sokmu, lkelerin ynetimine arln koymu olan orta snfn
adamdr. Kiiliinin bu yn, btn rom anlarna olduu gibi
R obin son Crusoe'ya da yansmtr. Bundan dolay, R obinson
C ru soe ok deiik alardan ele alnm, tad toplumsal
ya da ekonomik anlam konusunda trl trl yorumlar yapl
mtr. R obin son Crusoenun u ya da bu belli ynn ince
leyen modern eletirmenler, romann doru, nesnel bir deer
lendirmesini yapacaklar yerde, ounlukla kendi znel gr
lerine arlk tanmlardr.10
zellikle ekonomik adan yaplan yorumlarda Defoenun
yaratcl, sanat kiilii her zaman gme gitmitir. R obin
son C rusoe Avrupa yaznnn blnmez bir paras durumuna

77
ADA

gelmi, Avrupa kafasnn, uygarlnn temelinde yer alan mi


toslardan biri olarak kabul edilmitir,11 am a Baarl burju
vann, materyalist puritan i adamnn lklerini dile getiren
bir mitos... diye yorumlanarak anlam smrladrlmtr.15 Bir
mitos olduu dorudur belki R obinson Crusoenun, am a acmak
bilmez bir evrende sa kalmaya alan, kmaz durumlarla
peneleen, kendi gcnn btn olanaklarm aratran insa
nn mitosudur. Robinson Crusoe, belli bir toplum kesiminin
deer llerini yanstan bir kii olmakla kalmaz, etin aln-
yazsm yenerken, o deer llerinin hepsini aar. R obin son
Crusoe'nun, insanlk asndan tad anlam, yalnz politik
ekonomi kuram clarnn ya da toplumbilimcilerin bakyla kav-
ranam az.13 Defoeyu, yenilie kapal, tccar kafal bir yazar,
R obin son Crusoe'yu da Defoenun temel ekonomik grleri
ni ortaya koymaya alt14 bir kitap diye grrsek, hem De
foenun yaratcl, hem de bir roman kahram an olarak Ro-
binsonun btn eylemi, baars aklanmam kalr. R obinson
C rusoe'nun yalnz tccar yn zerinde durarak bu romann
balangcyla bitiminde olduu gibi, kahramann adadaki ya
ayyla da erken kapitalist dnemin tccar ruhunu dile ge
tirdiini15 ileri sren eletirmen gibi dnrsek, R obinson
Crusoenun yapsndaki en nemli yaratc eyi, topya ile
gerek arasndaki temel gerilimi gzden karm oluruz. Ro-
binsonu Defoenun btn kahram anlar gibi par,a ardnda
koan... gz kararm bir ... bireyci kapitalist,10 diye ta
nmlarsak, R obin son C ru soenun amzda kuru bir tarihsel
belge durumuna dm olmas gerekir, bugn, ynetimi ne
olursa olsun her trl toplumda grd byk ilgi, sevgi an
lamsz kalrd.
Robinsonun, Defoenun kendi kiiliine gsterdii benzer
liklerle de aklanam ayaca kesindir. Defoenun ticaret ala
nndaki deneylerini gznnde tutarak, kahram ann kolayca
bu tccar kiiliin erevesine sktrmak yanl olur. Robin-
sonun davranlarnn, eyleminin znde andaki tccar ka
fasn aan bir nitelik de vardr. abalan yalnz mal sahibi
olmak am acna deil, yeni deerler yaratm ak amacna da y
nelmitir. Robinson, bakalanm n emeini kullanmaz, kendisi
alr. Yapt i en geni insanca anlamyla, yaratcdr. a
lmasyla doay alt eder, doal evreyi deitirir, bu arada
doal evre de kahram an deitirir. Robinson, olgunluk, an

78
ROBINSON CRUSOE 1

lay (ayn zamanda mal) sahibi olur, ama edindii mal on-
daki yaratc tedirginlii dindiremez.17 Dt etin durum
iinde altka, glkler ortasnda hrpalandka deiir Ro
binson. nsann evreyi, evrenin de insan deitirdii bu du
rumda ada-ortam romann kuruluunda yapsal bir ge ola
rak yerini alr. Robinsonun kiilii adann, ada ise Robinson
un btnleyicisi olur. Ne aday Robinsonsuz, ne de Robinsonu
adaz dnebiliriz. Bu karlkl etki romann btn anla
mnda nemli bir yer tutar.
Yrtc ada ortamnn zorunlu etkisi altnda, daha nce
insanca ilikilere pek kulak asmayan, insan deerini para de
eri ile kartran Robinson, i baa dp de kendi emei
ile yaam ak zorunda kald zaman, almann aydnlatc
gcyle, iinde uyuklamakta olan insanca deerleri gerekle
tirmeye, ortaya koymaya balar. nceleri, tutsak bulunduu
Saleeden kam asna yardm eden arap ocuu Ksuryyi Por-
tekizli kaptana parayla satan, kle ticareti yapmak zere B re
zilyadaki iftini ubuunu brakp denizlere alan Robinson,
adada geirdii deiim sonucu, malla mlkle yetinmeyen, mut
luluu ancak lgnca alm akta bulan b ir kii olur. nsann
Tanr nnde yalmz olduunu, T an n nn bana ancak kendi
abasyla eriebileceini, bu konuda baka hi kimseden yardm
bekleyemeyeceini syleyen Kalvinci ilkeyi, sonsuz denizler
ortasndaki ssz adada Robinson, anszn btn varlnda du
yar. Kendini deli gibi almaya vermesinde bunun da pay
vardr. altka yaratcl artar, yaratc benliinin neler
gerekletirebileceini grdke mutluluk duyar. Bylece R o
bin son C rusoe, var gcyle paraya ynelmi bir toplumda ge
rek endstrinin, gerekse ticaretin tekdze ak iinde meka
nikleerek insanca benliini yitirmi, etkinlii belli bir alana
kstrlm, insanlna yabanclam tek kiinin, kendi yara
tc gcnn btn olanaklarn aratrm a, kendine yeni bir
insanca benlik kurma deneyi olur. Bu adan baklnca Ro
binsonun, balangtan beri kiiliinin en nemli yn olan te
dirginlii, babasnn tlerini dinlemeyerek zengin orta taba
ka rahatlna srt evirmesi; ssz adadan dnnde hibir
eksii olmayan varlkl bir yaay srerken gene ayn tedir
ginlikle, iinde depreen ayn kap gitme zlemiyle her eyi
teperek soluu adasnda almas; ikinci kitapta, artk deimi,
kendi yaama dzenini getiren yeni bir insan topluluunun ye-

79
ADA

Ti yurdu, barna durumuna gelmi olan adasnda, mal sahip


liinden baka hibir zellii kalmadn grnce, gene bir
ka iinde deniz deniz, lke lke dolamas bam baka bir
anlam kazanr.
Issz adada her gl yenite kendini biraz daha aan
Robinsonun abalaryla yrtc doal evre dize gelir, verimli
bir duruma ular, insan da mutluluk duyar, deer kazanr.
Puritan retinin insana benliinin snrlarn tanmasn t
leyen ilkesi, protestanlm zgr birey kavram, yeni orta s
nfn insan anlay, elbette Robinsonun enerjisinin temelinde
yatan etkenlerdir, ama sonunda o bu etkenlerin de tesine
varr.
Bylece R obinsor Crusoe, uygarln, hep daha ileri var
mak isteyen insanolunun vgs olur.18

3. ROBINSONUN KLNDE K KARIT YN;


TOPYA LE GEREK

Robinson Crusoenun, romann btn kuruluuyla rnek


bir kaynama gsteren kiilii batan sona, pikaresk ile ruh
sal dram, serven ile ac, dnce ile eylem arasndaki geri
limi tar. Robinson en byk servenini topik bir durumda
yaar: duyduu srekli tedirginlie, kklerinin nerde olduunu
seiklikle kavrayamad bir yolculuk tutkusuna uyarak, iin
de yaad toplumdan, kurulu dzenden kopmutur. evre
sindeki yaama biimine duyduu yabanclamadan dolay ba
n alp gitmek, sonsuz denizlere almak, yeni bir eyler kur
mak, kendisindeki gce olanaklar aram ak istemi, bu srekli
eylem sonucu, bir an, yaratc bulugcn istedii gibi uygu
layabilecei el dememi bir doal ortamda, adsz bir adada
bulmutur kendini. Bir bakma topik bir durumdur bu. Ama
Defoe, bu durumu soyutlamalarla deil, btnyle duyu alg
larna, somut deneylere bavurarak, nesnelletirerek dile ge
tirir, topya d, kiisel deney gereinin lleri iinde su
nulur. Bylece, ada kavramnn eski bir gelenei olan topya
ile modern roman trnn titiz nesnel gerekilii burada yan
yana gelir.
Robinsonun kiiliindeki utopyac eilimi ayakta tutan
etken, ayn kiilikte sren gereki yndr. Gerein btn
ayrntlarn nemli nemsiz demeden yakalayan bir gzlem

80
ROBINSON CRUSOE

cilik, hem nesnel evreye, hem de bu kiilie kesin izgiler k a


zandrr. Kahramann bu zellii btn romanda da vardr.
R obin son Crusoe' nun sanat deeri, sanat zentisinden uzak
oluu, gerek varlklarn nesnel iirini airane olmadan ak
a vermesidir. Burada, adsz bir adann topik izgileri iinde
her ey, daha nce hibir ykde grlmemi bir baaryla,
maddenin zn, nesnelliini duyurarak sunulur bize. Robin-
scnun yapt iler, evresi, aletleri, btn ayrntlaryla izi
lir. Yapt mlekleri, tahta krei, bileyi arkn btn nes
nel boyutlaryla karmzda grrz sanki. Bylece, insan ile
onu kuatan nesnel varlklar arasnda tam bir uyum belirir.
evresindeki nesneler onun dnda bamsz birer varlk ol
maktan kar, bulugcn, umutlarn, kiiliinin en sayg
deer yn olan yaratcln gerekletiren birer ara nite
lii kazanrlar. Bir eki, bir testere, bir tahta paras, bir
topak killi amur, tayla toprayla btn bir nesnel evre,
btn bir ada ortam, Robinsonun kiiliinden birer para
olur. Virginia Woolf, Robinson Crusoe denemesinde Defoe
nun bu etkiyi romantik bir duyguculua dmeden, nasl ar
pclkla saladn, hayranlk duyarak yle belirtir: Gn-
doular yoktur, gnbatmlar da yoktur; yalnzlk yoktur, ruh
yoktur. Tersine, tam karmzda gzmzn iine bakar gibi
duran ey, kocaman bir toprak mlektir ancak... Kitab ka
padmz srada, b ir kavrayabilsek, bu basbaya toprak m
lein izdii grnt, neden sarp dalarn, alkanan okyanus
larn, gkte ldayan yldzlarn nnde btn yceliiyle du
ran insann kendisi kadar, btnyle etkili olmasn bizim iin?
diye sorarz kendimize.10 Nesnenin iiridir gerekte bu toprak
mlek. Bu kat iir, o mlei youran, nice deneylerden son
ra gerekletiren insann umuduyla scaklk kazanr. Robinson
Crusoe, nemsiz, sradan hibir ey hibir zaman, atee kar
dayankl bir kap yaptmda duyduum sevincin bir eini
daha uyandrmamtr,20 dedii an o mlein insanca anla
mn kavrarz.
Nesnelerin iirine ynelmi bu gzlem, geliigzel bir olay
deildir. Bu davrann temelinde uygarlk tarihinin bir ger
ei, insann doal evre ile karlamas vardr. Btn doal
bilimler, maddeyi tanmlamaya alan ilk gerek-felsefesi, bu
karlamadan domutur. Ama bu gelime Robinsonun g
nnde daha makinalamaya, endstriye varm deildir. El

81
ADA

iilii, alm satm dneminin ncs olan orta snftan gelir


Robinson. Yaradlndaki utopyac zlem, iinden kt top
lumun ilkeleri ile elitii iin, zengin orta snfn deer yar
g lan ile utopyac gerek arasnda bir gerilimi yaar. Szge
lii, on sekizinci yzyl balannda Avrupa toplumlannda en
hzl gelime olan iblmnn tek insann bulugcn ya
ratcln snrlayan etkisine karlk Robinson, iftilik, m a
rangozluk, mlekilik, frnclk. sepet rcl vb. gibi ay
r ayn iler yaparak, almada bir zgrln tadn karr.
Bylece ann gdkletirdii insan yaratclna zlenen bir
btnlk kazandrr. Bu, gerekte ancak topik ada durumun
da olabilecek bir eydir. Ama kiilikteki utopyac eilim, nes
nel gerekle dile getirilir. Robinsonun kendi eliyle yapt her
nesne, mlekleri, emsiyesi, kay, her eyi, kiiliinin ortaya
konuu, gerekletirilmesidir. Adadaki zenginlik hile, para gibi
insan kiilii dndaki souk, soyut bir deerle llemeyecek
trden bir zenginliktir. Robinson varlk iinde yzdn d
nr, am a elinin emeiyle eritii bu zenginlik, kiiliinin so
mut bir parasdr.
Adasnda Robinson iin nemli olan, ancak doal deer
ler, insanca deerlerdir. Adaya ayak basnn drdnc yld
nmn byk bir gnl rahatlyla kutlarken kafasndan ge
en dnceler bu ynn dorular:
...) Tanr szn srekli olarak okumakla, ar
ballk iinde uygulamakla, T an n nn da bayla n
ceki bildiklerimden ok daha baka bilgiler edinmitim
Olup biten eyleri baka gzle gryordum. imdi dn
yaya benden uzak, hibir ey beklemediim, kendisiyle
hibir alveriim kalmam bir ey gzyle bakyor,
dnya ileriyle ilgili hibir istek beslemiyordum. Ksa-
casi, ne onunla yaplacak bir iim kalmt, ne de bir
eyini istiyordum; bence bu durumda dnya, belki br
dnyadan baktmzda, gzkecei gibi, bir zam anlar
yaayp da imdi ayrldm bir yer gibi geliyordu ba
na; tpk brahim in zengin adama dedii gibi; Senin
le aramzda byk bir uurum var, diyebilirdim.
En bata, burda dnyann btn bayalklarndan
uzak bulunuyordum. Ne ten tutkusu duyuyordum, ne
gz tutkusu; yaaymla kibirlenecek durumum da yok
tu. Eksikliini duyabileceim hibir ey yoktu, nk
u durumda beni honut edebilecek her eyim vard **

82
ROBINSON CRUSOE

Ama bu ada mutluluunun yan sra Robinsonun kiilii ge


ne de, iyice koptuunu syledii dnyadan, ann tccar ka
fasndan birtakm izleri srdrr. Ada ile dnya, topya ile
kat gerek bir daha yan yanadr. Bu ekien iki yn, Cole-
ridgein Shakespearee yaraacak bir sahne olarak niteledii
parada byk bir seiklikle grrz:
Bu paralara baknca kendi kendime glmsedim,
Ah gz krolas! dedim yksek sesle, imdi neye ya
rarsn. Benim iin hibir deerin kalmad, yere eilip
alnmaya bile demezsin; u baklardan biri senin to
marndan daha deerlidir. Hibir iime yaramazsn, ol
duun yerde kal, kurtarlm aya demez bir yaratk gi
bi denizin dibini boyla. Ama ne olur ne olmaz diye ge
ne de aldm...22
ann mal mlk tutkusuna ynelmi zengin orta tab a
ka insan gibi, zaman zaman btn adann sahibi duyar ken
dini, bundan bir kvan pay karr. Ama te yandan, evre
sindeki doay kendi yaratc gc ile tad iliki asndan
deerlendirdiinde bam baka bir grle, rnek saylabilecek
insanca dncelerle durur karmzda:
Szn ksas, her eyin zn deneylerle renmek,
bana kesin bir dorulukla, dnyadaki btn gzel ey
lerin bize gerekli olanmdan fazlasnn hibir iimize ya
ram ayacan anlatmt; bu gzel eylerden gerekte
gene bakalarna brakm ak zere nice ok yarsak y
alm, bizim yararlanabileceimiz ancak kendi kullana-
bileceimizdir, fazlas deil. Benim yerimde dnyann
en agzl, en doymak bilmez adam bile olsa bu has
talndan kurtulurdu.23
Bylece bir yandan kiiliinde tarihsel bir gerekten, o
ada Avrupa toplumlannda yldz parlayan orta tabakann
paraya, ticarete, alabildiine m ala mlke ynelmi yaama il
kelerinden izler tayan Robinson, yaradlndaki topik e
nin ar bast anlarda bu yaama ilkelerinden tiksinir. Dn
yada deil adada bulunmann mutluluu btn gnlne ya
ylr byle anlarda. Adaya ilk ayak basndan hemen sonra
gncesine, Ben zavall dkn Robinson Crusoe, ak deniz
lerde korkun bir frtna srasnda kazaya urayarak bu skn
tl, uursuz adaya srklendim24 satrlarn yazan Robinson
bir sre sonra:
83
ADA

imdi artk, btn dknlmle birlikte burada


ki yaaymn, gemi gnlerimdeki o aalk, baya,
iren yaaymdan bin kat daha mutlu olduunu ak
a duymaya balamtm. Artk zntlerim de, sevin
lerim de deimiti; isteklerim bakalam, duygularm
ilk geldiim gnk, daha dorusu iki yl nceki duygu
lardan ayrlm, btnyle yenilenmiti.25
diye dnmeye balar. Hep ayn izgide srp gitmez bu mut
luluk. Arasra bir umutsuzluk bir korku ile sarsld da olur.
Issz adasn hibir eye deimeyen Robinson, gene de insan
lar, toplum yaayn, dnyay zler. Kpei, papaan, iki ke
disi ile birlikte sofraya oturuunu keyifle anlatrken, C..J bol
luk iinde yaayp gidiyordum; diyebilirim ki insanszlktan
baka tek eksiim yoktu(...) der. Dalgalarn, adasnn ak
larnda batan bir gemiden kumsala att bir gemicinin l ol
duunu grnce byk bir zntye kaplarak, Ah, u gemi
den bir iki kii, hayr yalnz bir kii kurtulsayd da bana ar
kadalk edecek, benimle konuacak syleecek bir dost yara
ta kavusaydm! diye szlanr. Oysa daha nce ayn Robin
son, kumsalda grd bir plak ayak izinin nerden geldii
ni, kimin izi olduunu bir trl zemedii iin korkusundan
gn gece m aarasna kapanm, darya admn ata
mamtr. Adasna basacak yeni bir insan ayann, ktlk
de getirebileceini, topik mutluluunu altst edebileceini se
zer, am a gene de zaman zaman insan zlemi eker.28 Bu konu
da da iki kart u arasnda srekli gidip gelen dncesi bize
onun i dnyasndaki dram etkiyle gsterir. Sonunda dilei ye
rine gelir, dmanlarnn elinden kurtard Cuma, zlemini
ektii arkada olur. Kiiliinin iki kart yn Cuma ile ili
kisinde de kendini belli eder. Cumaya kendi dilini, dinini,
efendim demeyi, Avrupal gibi dnmeyi, yaamay re
tir, ar ilerinin yansn ona grdrr. Bu durumuyla Cuma
bir bakm a Avrupa insannn hizmetine sokulmu bir zavall
yerliden baka bir ey deildir. Ama te yandan, Robinson ile
Cuma arasndaki iliki, o gnn Avrupa toplumundaki zengin -
yoksul, efen d i-u ak ilikisinden ok daha baka, daha insan-
cadr. Robinson ne smrgeciler gibi krbala altm r Cuma
y, ne de Gney Amerika yerlilerini kl zoruyla kiliselere
dolduranlar gibi baskyla kendi dinine sokar. Robinson ile Cu
ma usuz bucaksz denizler ortasndaki bir ssz adada yalnz

84
ROBINSON CRUSOE

iki insandrlar. Yllardr insan sesi iitmemi, papaannn ez


berledii bir iki szden baka konuma, duymam Robinson,
Cuma ile konuabildii, syleebildii iin mutludur. Cuma'
nn su katlmadk doal insanln sever. Cuma ile geircigi
ilk yl sonunda:
Bu yl, burada geirdiim srenin en tatl yl oldu.
Cuma epeyce konumaya, istediim her eyin, gnder
diim her yerin adlarn renmeye balamt. Ksaca
s, imdi dilimi yeniden kullanmaya, nceleri konumak
iin hibir frsat bulamazken imdi konumaya bala
mtm.
Konumaktan duyduum tadn yan sra, kendi
sini de son derece seviyordum. Onun ak, yapmack
sz drstl her gn daha ok ortaya kyor, ken
disine gerekten balanmaya balyordum-, onun da be
ni, imdiye dek hibir eyi sevmedii lde sevdiine
kesinlikle inanyordum.27

4. KARAKTER ZM - ANLATIM

Robinsonun ada mutluluu ile, kiiliinde dnyadan kal


ma izler, srekli bir atma iindedir. Doal bir yaayn k a
zandrd erdem ile yaama kvanc, varlkl orta tabaka top-
lumundan kahramann kiiliinde kalm olan etkilerle bada
amaz. En mutlu anlarn altst eder bu etkiler:
Bunu dndm andan sonra, u unutulmu yal
nz durumunda bile, dnyada bulunabileceim herhan
gi bir baka durumdakiden ok daha mutlu olabilece
im sonucuna vardm, bylece Tanrya beni bu yere
getirdii iin kretmeye hazrlandm.
Ne olduunu bilmiyorum, ama tam o anda bir ey
dncemi sarsverdi, azm amay bile gze alam a
dm. Nasl byle ikiyzl olabiliyorsun? dedim. Hem
de iitebilecek bir sesle syledim bunu. Ne denli mem
nun olsan da, gene de kurtulmak jin btn gnlnle
yakaracan bir durumdan dolay kretmeye nasl yel
teniyorsun? Bunun zerine durakladm...2*
Robinsonun benliinde sren bu i gerilim, ada - dnya
deerleri arasndaki bu ekime, onun ruhsal yapsn kavra
mamza yardmc olur. Bireyin, btn davranlarn, titiz bir

85
ADA

igzlem ile bir bir tartmas, yaaynda iyiyi kty kendi


saduyusu ile ayrdetmesi, balangta Protestan dnya gr
nn temel ilkelerinden biridir. Robinson yalnz d evreyle
kendisi arasndaki ilikinin deil, i benliinde sren dinsel
gelimenin de iyi kt yanlarn tartar. Bylece kahram ann k a
rakterinin izilii yeni bir boyut kazanr. Bu geliigzel bir du
rum deil, Puritan etkinin sonucudur. yiliklerinin, ktlk
lerinin Tanrca bir bir sayldn dnen Puritan birey, bu
bilinle benliine kapanr, kendini her eyin .btn evrenin
merkezi olarak grr, T an n nn hep kendisini esirgediini, ner-
deyse yalnz kendisi iin varolduunu dnr.29 Robinson da
byledir biraz. Ama onun dinle ilgili btn dnceleri, bir mis
tiin deneylerindeki younlua yaklaan i atmalar, gene
gereki bir yoldan, somut ller araclyla dile getirilir
topik enin gerekle bir arada verilii, anlam kazan gibi.
Puritan bilin de nesnel gerein bir aran olur. yaant ile
d olaylar eit nem kazanrlar. Robinsonun, kurtuluundan
sonra duyduu byk sevin, gerek durumunu kavrad an
zntye dnr, o zaman Tanr ynnden bir anlam ver
meye alr bana gelenlere. Yrtc hayvanlardan, adada bu
lunabilecek yerlilerden duyduu korku, umut ile kuku arasn
da bocalamalar, karakterinin ruhsal ynden aklanmasnda
nemli yer tutar.
Robinson gncesine, iinde bulunduu durumun iyi ya-
la n ..le yantern bir alacak verecek defteri iler gibi
kt - iyi balklar altnda sayarken, bir yanda dorudan do
ruya duyu alglaryla kavranm somut gerek durumun dei
ik ynlerini, bir yanda da bu durum zerine soyut dn
celerini tek tek sralar. Bylece Robinson yalnz durumunu
yanstm akla kalmaz, bu duruma tepki niteliinde bir dnce
de oluur kafasnda. Bir yalnzn ssz adada yaay, cennet
ortamnda bir ilkel insann yaay anlam na gelmez burda,
deney olanaklarnn bir temel-rnei olur.30 Robinson bu ba
kmdan, dinle ilgili duygulan, dnceleri iinde kendini yi
tirerek nesneler dnyasndan kopan bir kimse deil, Puritan
ahlak ilkeleri zerine temellenmi soyut iyi kt kavram larm
bile gerek yaantya, tek tek duyu verilerine, nesnel alglara,
balayabilen bir gerekidir. Kiiliinin temel ilkesi budur.
Robinson Crusoenun i gelimesi ile ruhsal olgunlamas
topya ile gerek arasndaki gerilimi nesnel yoldan birletiren

86
ROBINSON CRUSOE

bir yntemle sunulur. Dinsel anlam tayan byle bir kiilik


gelimesini daha nce ileyen bir yazar Bnyan olmutur. Cru-
soedaki i gelimenin yks bu bakmdan, yapsal biim y
nnden Bnyan geleneinde grlmelidir. Pilgrim's Progress
de (Hacnn Geliimi) dnya ktlklerine bulaarak Tanr
dan uzaklam olan Christianm, ektii nice skntlardan,
glklerden sonra gene Tanr ban kazanmas basam ak
basam ak anlatlr. Robinsonun i gelimesi de ayn zellikteki
dzenli bir geleneksel ruhsal-evrim rneini izler.31 Gerek
te Puritan yazarlarn gnlklerinde, yaam yklerinde izle
dikleri balca konudur bu. Sk sk iine dnerek kendi kendiy
le hesaplaan Robinsonda da, kkleri erken Protestanlkta
olan bu Puritan eilim gze arpar.
Ancak, R obin son Crusoe'yu kahram annn karakterindeki
bu yne bakarak btnyle dinsel bir Puritan epik32 diye yo
rumlamak da yalnz ekonomik ynn grmek gibi yetersiz
kalr. Robinson, deiik boyutlaryla grld zaman baa
rl bir roman kahram an olarak kavranabilir. Yan tutm a
yan bir eletiride de byle grlmesi gerekir.
Defoenun Puritancl Robinsonun ruhsal karakterine de
rinlik kazandrm akla kalmaz, Defoeya geree bal kalma
grevini de ykler. Puritan yaama ilkelerine gre, uydurma
olan her ey, bu arada gzel sanatlarn byk bir kesimi de
gersiz saydr. Tanr gznde bir deer tayan eyler yalnz
gerek olan, yararl olan eylerdir. Y aratc sanatlara kar du
yulan bu gvensizlik belki de Defoenun R obin son C ru soe ile
Moll F lan ders in nszlerinde okur karsna bu yklerin ya
zan olarak deil, yaymcs olarak kmasnn balca nede
nidir. Bylece Robinson ile Mollun ykleri kurm aca da olsa,
gerek birer kiinin azndan aktarlyormu gibi verilmekte,
bu izlenim ben-anlatm35 ile pekitirilmektedir. Ayrca yazar,
kahramann grg tankl zerine kurulmu bir inandrma
teknii, bir gerekilik uygulamaktadr.
Defoe, aydnlanma ann bir insan olarak Bacon, Hobbes,
Locke gibi dnrlerin, duyu deneyleri zerine kurulmu us
uluunu paylar. Duyu gereklerinin, titiz bir gzlemciliin
apayr bir nemi vardr anlatmnda. R obin son C rusoe daki an
latm bu bakmdan, John Lockeun nesnelerle ilgili bilgi ta
mak, diye tanmlad dil am acna uyar. Defoenun Puritan
okuru, soyutlamaya dayanan bir estetik deil, kahram ann ya

87
ADA

sad her olay, gerekletirdii her deneyi en kestirme yoldan,


btn yalnlyla paylamak ister.84 Robinsonun btn de
neylerinin, szgelii kendisine bir iskemle, bir kayk, b ir frn
yapmasnn, keilerini samasnn anlatlnda, okura bu ola
nak verilmitir. Yaban keilerine ate eden Robinsonun ban
dan geen u olay okuyalm:
Bunlarn iinde ilk vurduum, memede bir yavrusu
olan, bu yzden de acs yreime ileyen bir dii kei
oldu; anas yere dnce zavall yavru hi kmldama
dan gene orda kald, ben anasn almaya gittiimde bi
le kamad, stelik anasn omuzlayp gtrdm za
man o da arkamdan ta evime geldi. Bunun zerine av
m yere braktm, yavruyu kollarma alarak belki al
trrm diye ieriye aldm; am a hibir ey yemeye ya
namad, bylece ben onu yemek zorunda kaldm.3''
Bu olayn anlatlndaki yalnlk, Robinsonun yavru ke
iye kar gsterdii gereki davran, Defoenun anlatmna
zg eylerdir. R obinson C rusoe yu Almancaya uyarlayan J.
H. Campe, R cbin son d er J n g e r e 'de (Gen Robinson, 1 7 7 9 ) ay
n sahneyi, her arbal okuru rahatsz edecek vck vck
bir duygusalla derek anlatr.3 Defoe sonras bir robinso-
nad saylan T he H erm itd e ise en nemli blmler, kahram an
Philip Quarln maymun hizmetisi Beaufidellein beceriklilii
ile trajik lmn anlatan blmlerdir37. Schnabelin Die n
sel F elsen bu rg unda da, ssz adaya denler kendilerini terbi
yeli hayvanlarla dolu, bakml bir hayvanat bahesinde bulur
lar sanki: adadaki maymunlar deme uaklar bile aratm azlar
hizmet etmekte. Su tarlar, ocuk beii sallarlar, arada bir
arm aanlar getirirler! "' Defoe, byle ar duygusal bir anlat
ma, ikinci snf robinsonadlarm balca nitelii olan bu idyll
zentisine hibir zaman dmez. Robinson, kk kei yavru
sunun durumuna bsbtn duygusuz deildir, onu kollarna
alr; ieiye tar, kendine altrmay, evcilletirmeyi dnr.
Ama yavru kei hibir ey yememekte direnince, kesip yemek
zorunda kalr. Bu olayda ar basan etken, yapmaca varan
bir duygulanma deil, gereki yasalardr. Burada yazarn ger
ek saygs, lsz bir duygululua verilecek nemden daha
ar basar. Duygusallk yerini Defoenun ok daha derin bir
insanca anlam ykledii nesnel topyaya brakmak zorunda
kalr.

88
ROBINSON CRUSOE

Robinson, fazla dnp tanmadan duygularna kapla


rak giritii her ite, gerekten kopmann cezasn eker. Sz
gelii, bir ara, yapaca bir kaykla adadan kurtulmay takar
kafasna. Tam yirmi gn uraarak kocaman bir sedir aa
cn devirir bu i iin, on drt gnde dallarn budaklarn
yontar, drt ayda da gvdeden bir kayk oyar. Gelgelelim, bu
ii bitirdii zaman, yapt kay yerinden bile oynatmaya g
cnn yetmediini grr:
Bu kay yaparken uyank bir adamdan daha ok
bir deli gibi ie sarldm. Altndan kalkp kalkam aya
cam aklma bile getirmediim bu ii, yalnz tasarla
mak bile houma gidiyordu. Kay denize indirmekte
karlaacam glk kafam a taklmyor deildi, am a
kendi kendime verdiim u budalaca karlkla bu d
nceyi susturuyordum: Hele nce bir yapaym; yaplp
ortaya knca nasl olsa b ir yolunu bulurum.39
Ama Robinson'un bu budalaca hevesi, sedir aacnn
nesnel arl altnda eziliverir. Gerek bir temele balanm a
m uar umutlar, kat b ir maddenin arlk yasalar kar
snda etkisiz kalr, (...) kendi gcn lmeden, neye malola-
can bilmeden bir ie balayp almann delilik olduunu,40
anlar. Deney ile gzlemden ald bu ders, kiiliindeki bir
gsz yn daha dzeltir bylece. Kendini sk sk Robinson
yerine koyan okur da Robinsonun, evresindeki canl cansz
her nesneye gnlnn dilediince yn veren bir Tarzan deil,
btn yanlmalar gszlkleri ile basbaya bir insan oldu
unu, en etkili bir yoldan grr. Karmzdaki insan, J. R. W yss
n svireli R obin son 'undaki (1812) Fritz, Ernest, Jack , Franz ad
l delikanllarla onlarn anneleri babalar gibi, hi yanlmayan
amayan bir yar-tanr deildir.
Nesnel gzleme dayanan bu gereklik duygusu Defoenun
anlatmndaki inandrc etkinin de temelidir.45 Hi ummad
mz nesnel ayrntlarn verilii, olaylar aktaran gzlemin hi
bir eyi darda brakmad, nemli nemsiz hibir noktay
karmad duygusunu uyandrr bizde. Szgelii, batk gemi
den kurtuluunu anlatan Robinson, boulan arkadalarndan
sz ederken (...) bir daha hibirini grmedim; apka, bir
kasket, teke iki ayakkabdan baka hibir izlerine rastlam a
dm,42 der. Ayakkablarn tekeliini bile gzden karmayan
bir anlatcdr karmzdaki. Geen zaman, gnlerin akn

89
ADA

bile nesnel bir kaza balar Robinson, bir diree her gn


yeni bir entik yontar. Bandan geen olaylar gn gnne
reniyor oluruz bylece. Ama Defoe bununla yetinmez, Ro-
binsonu direkteki entik saysnn gnleri doru hesaplam a
sna yetip yetmeyecei konusunda kukuya drerek hem
okurdaki gereklik izlenimini daha da pekitirir, hem de ada
daki zamann dardaki zamandan baka b ir ak gsterdiini
sezdirir. Krkrne kesinlemelerle ilemeyen, insann yanl
m a payna bile yer veren ok titiz bir gerekilik karsnda
duyarz kendimizi. Baarlar yannda gszl ile de tan
dmz Robinsonun abalar daha ok sayg kazanr gzmz
de. Onun, daha nceki alarn yklerinde rastladmz, ger
ekst servenler yaayan, dsel lkelerde devleri, perileri
dize getiren, valyeden, ya da dnyay umursamayan b ir pi-
karodan ok daha baka anlamda bir kahram an olduunu g
rrz. Defoe, ucuz baarlar balamaz kahramanna. Robin
sonun dile getirmek zorunda olduu glkler, doal yasalarn
ynettii glklerdir. Bu glklerin stesinden gelirken Ro
binson, insandaki yaratc bulugcn, yenilik zlemini, iin
de tad utopyac gle ortaya koyar. Ama bu topya, ya
zarn her zaman nesnelerden yola kan anlatmyla, somut
bir gerek nitelii kazanr, doal yasalarla dizginlenerek man
ta uydurulur. Defoenun sanat ynnden en byk baars
da budur.

5. ADA - DNYA KARITLIINDAN GELEN ROMAN


TEKN

R obinson C ru soenun nsznde Defoe yle tantyor y


ksn:
Dnyada herhangi bir tek kiinin servenleri her
kese aklanmaya, yaymland zaman da ilgilenilmeye
deerse, yaymc bu yknn tam o nitelikte olduu d
ncesindedir.
Bu insann yaayndaki olaanst zellikler, gel
mi gemi benzerlerinin hepsini aar yaymcnn d
ncesi tek bir insann yaaynda bunca deiikli
in grlebilecei kolay kolay akla smaz nk...
yknn anlatm arbal, alakgnlldr. Olay
lar, olgun kiilerin her zamanki gibi yararlanm alar, te
kilerin de, iine dlen iyi kt her durumda yce Tan

90
ROBINSON CRUSOE

rnn bilgeliine hak vermeyi rneklerle grp rene


bilmeleri iin, din ynnden de ele alnm tr...
Bu satrlar R obin son C ru soen un sanat yaps ynnden
en canalc birka noktasn ak seik ortaya koyar. Bu n
sz, okuyacaklarmzn daha nceki yazn rneklerindeki gibi
tek kiinin servenleri olduunu belirtir. Ama bu bireysel
servenin herkese aklanmas, herkes iin tad anlam la
rn sunulmas sz konusu olduu an iin iine bilinli bir sanat
yaratcl karr. Bu noktada, romann kuruluu, uygulad
anlatm dili, anlatmdaki bak alar (points of view) R obin
son C ru soenun geliigzel, yaln b ir robinsonad, amasz bir
serven yks olmadn aka gsterir.
Romann anlatmnda, daha nce de belirttiimiz gibi hem
gereki, hem de uydurma eler yer almaktadr. Uydurma
ge, roman kahramannn, Robinson'un azndan ben-anlat-
m ile aktarlr. Ada ortam da, kahram ann adayla ilgili b
tn deneyleri de bu uydurma enin kapsamna girer. yk
nn btnnde izlerini bulduumuz, an tarihi, yaam a bi
imi, teknii, dnya gr gibi gerekler ise, yazarn bu uy
durma serveni somutlatrmakta, herkese maletmekte yarar
land gerek elerdir. Bu gereklerin kayna, ada ortam
nn kart olan dnyadr.
Bu bakmdan R obin son C ru soe'da iki anlatcdan sz ede
bilir. Bunlardan birincisi servenlerin kahram an Robinson,
kincisi de Robinsonun ardnda duran, onun anlattklarn a
n gerekleriyle rlm daha byk bir emaya, ahlak bir
am aca uyduran yazar-anlatcdr. Kahram an ada ortamnda
kendi bireyliini yaarken, yazar adaya dardan, uzaktaki dn
yadan bakar. Yazar-anlatcm n ngrd ahlak amala, ro
man kahramannn ada servenleri kiiliin olgunlamasna
hizmet eden bir sralan iinde basam ak basam ak sunulur,
romann btn kuruluu da iki anlatcnn karlkl grevleri
arasndaki bu dengeden doar. Tek kiinin servenleri nin
byle bir amala, anlatmdaki byk perspektivin gereklerine
gre dzenlenip ilenmesi, R obinson C rusoe ile ilk olarak, bir
bakma, ada kavram nn salad olanaklarla gerekletiril-
mektedir. Daha nce tek kiinin servenlerini ilemi olan tr
lerden, gerek epikte, gerekse valye yklerinde birey hibir
zaman bylesine ar basmaz, gelimesiyle yknn btn ku
ruluunu etkilemez. Bireyin byk nem kazand ilk yazn-

91
ADA

sal t r pikaresktir. Ama bir pikaresk yk kahram annn su


nuluu ile Robinsonun sunuluu arasnda byk ayrm var
dr. Bir pikaro, servenlerini dnya zerinde geliigzel bir
srkleni iinde yaar. Oysa Defoenun kahram anna utop-
yac yanndan baka, orta tabakal, Puritan, ahlak deer yar
glan yn verir. Bu zellik yalnz R obinson C rusoe'da deil, De
foenun, bir korsann ya da hrszn yaayn konu alm akla
pikaresk yk geleneine en ok uyan romanlar C aptain S ing
leton ile C olon el J a c q u e da da gze arpar. Defoenun kahra
m anlar hibir zaman bir pikaro gibi, toplumsal deer yarg
larn, ahlak kurallanm umursamayan kiiler deildirler. Ay
rca, btn servenlerinin, eylemlerinin yneldii bir ama var
dr. Btn yaam alar kendi bilinleriyle, kendi toplumsal an
lam laryla snrlanmtr. Bu zellii, bulunduklar her toplum
sal evrede, her doal evrede, tpk adadaki Robinson gibi
srdrrler, deiirler, deitirirler. Bylece, Robinson aday,
ada da Robinsonu deitirir. Bir pikaro ise bukalemun gibi
uyar evresine, evresinin rengini alverir. evreyi deitirmek
diye bir ey yoktur onun iin, kendi deimesi de kiilikte de
il, ancak yzeyde, geici bir deimedir.
Defoenun kahram anlarndan her biri etin glklerle
kar karyadr. Her kahram an bir doal ya da toplumsal
gl alt ederek kendini gerekletirir.'13 En yaln izgilerle
belirtecek olursak: Robinson Crusoe, azgn denizlerle, bilinmez
bir doal evrenin acmasz koullaryla bir lm kalm sava
iindedir; C aptain Sin gleton ile Ja c q u e'da da aa yukan
ayn glkler vardr; Moll Flandersin bir anlamda Captain
Singletonun da sava ise toplumun yasalar, dzeni iledir.
Defoenun kahram anlar, karlarnda bulduklar bu toplumsal
ya da doal glklerle savaarak olgunlar, her gl ye-
nite yaamn zne biraz daha yaklarlar. Bireyin gc ile
tkenmez yetenekleri bylece gerekleirken, bu bilinli kav
ga boyunca roman kiisi benliinde izlenen kkl sarsntlar,
aclar, sevinler, geleneksel servenci tipine psikolojik bir de
rinlik kazandrr. Bylece sonu kuru bir serven yks ol
maktan kurtulur, toplumsal, insancl, ruhsal anlam lar kaza
nr. '
Defoe, R obinson C ru soeda ssz ada kavramn da. roma
nn kuruluuna, amacna U3',gun bir biimde, yeni bir anlamda
kullanr. Ada kavram daha nceki gezi yklerinde, utopya-

92
ROBINSON CRUSOE

larda ya da robinsonadlarda hibir zaman bireyin i dnyas


nn, ruhsal benliinin dile getiirliinde bylesine etkili bir ara
olarak kullanlmamtr. Adaya srklenen Eobinson sanki hem
zaman, hem de uzay ynnden btn bilinen ilikilerden kop
mu, kendi benliiyle babaa kalmtr. Ama bu kmaz du
rumun uyandrd umutsuzluk iinde, karam sarla kapp koy-
vermez kendini. Olmayacak eyleri isteyerek bo oturmak za
man deildi, i baa dnce kollan svadm, diyerek g
lklerin stne stne yrmeye balar. Bireyin gcnn s
nrlarn, bu gcn tek bana nerelere varabileceini gster
mek iin en elverili ortam da bir ada ortamdr. Her ilikiden,
her yardmdan uzak kalm insan, ite bu soyut ortam iinde
gerekletirir topyasn. Ama kahramann bu topyas, dsel
adadaki btn etkinlikleri, gndelik dnyann llerine uygun
somut deneylerle iletilir bize. Robinsonun utopyac kiilii,
temelinde tad toplumsal, ahlak izlerle, ok ynl yap
syla yaratclk kazanr. Issz adada onun yerinde byle bir
kiilikten yoksun bir pikaroyu dnemeyiz. Pikaro, gln se
rvenlerini aklabanlklarn srdrebilmek iin evresinde
baka kiiler ister. teki insanlardan koparld an btn an
lam n yitirir, hibir ilevi kalmaz. nk birey olarak kii
lii, insandaki yaratcln, bulugcnn temeli olan derin
likten, ok ynllkten yoksundur. Yaamasndaki her ey
rastlantlarn sonucudur. Zenginlii yoksulluu, baars b a
arszl hep rastlantya dayanr. Defoenun kahramannn
yaaynda ise rastlantnn yeri yoktur. Robinson Crusoe, fe
lein sillesini her yiyite biraz daha renir dnya gereini,
biraz daha glenmi bilinlenmi olarak yrr gereklerin s
tne.
Kiiliindeki olgunlama belli bir aam aya ulatktan son
ra, Defoenun kahram an alnyazsna kendi yetenekleriyle yn
vermeye balar. Daha nceki yaznda geleneksel uygulamalar
gz nnde tutulursa, ada kavram hibir zaman bir roman
kuruluunu salayacak geni olanaklara ulamaz. Kahramann
etkinlikleri iin dar bir alandr ada. Gezi yklerinde ssz bir
adaya den kahram anlarn servenleri adadaki belli bir s
reden sonra kesintiye urar, yaanan dnyadan b ir kopma ken
dini aka duyurur. Bu zelilk robinsonadlarda da ar b a
sar. Defoe ise ssz ada kavramnn bu sakncasn kendine
zg bir yntemle, byk bir ustalkla yener. Issz ada yal

93
ADA

nzl, sunduu glklerle, kahram ana birok deneyden ge


me, uygaln en ilkel basamandan ie balayarak basamak
basam ak olgunlama, bilgi kazanma olanaklar veren bir ki
ilik deneyi olur. Bylece, ada ortamnn insan eylemini s
ktrd belirli davranlar emas, daha nceki gezi yazny
la robinsonadlarda ssz ada kahramannn aknlkla iinde
rpnd bir snrlanmtk anlam na gelirken, Defoeda kah
ramann kiiliini oluturan bir etken olarak dzenlenir. Bu
kiilik deneyi, hem ok ynl bir karakter gelimesinin ba
lca temeli, hem de kesintisiz akyla- romann kuruluuna k at
kda bulunan bir edir.
Bu byk deneyin btn aam alarn kahram ann ben-
anlatm aktarr bize. Bu arada kahram ann en uydurma se
rveni olan ssz ada yks de, daha nce rneklerle belirtti
imiz somut nitelikte ayrntlarla gereklik kazanr. Defoe
nun nesnel ayrntya verdii nem bir yana braklrsa, ben-
anlatm yeni bir yk teknii deildir. Bu anlatm pikaresk
yklerin de zelliidir. Ama Defoenun R obin son C ru soeda
kahramann ardnda yazar - anlatc olarak bulunmas, roman
Puritan yaam yklerinden de, pikaresk yklerden de ay
ran balca zelliktir. Robinson Crusoenun olaylara bak a
s, olaylar yaan srasna gre imdiki zaman erevesinde
kavram akla yetinmez, zaman-uzam boyutlar iinde ileri geri
gider gelir. imdi yaanan bir olay srasnda balar kurar,
durumun deerlendirilmesinde karlatrm alardan yararlanr!
ada ortamnn deerleri ile dardaki dnyann deerlerini yan-
yana getirir, eletirel bir nitelik kazanr. Gemi zamann belli
bir noktasnda yaanm bir deneyden alman ders, imdiki za
mann bak asyla, imdi yaanan bir durum zerine yansr.
Szgelii, gemite yaad ilk frtnay Robinson yle anla
tr:
O zaman kafamdan geenleri imdi bunca uzaktan
dile getirebilirsem, nceki inanlarmdan, o ilk uur
suz kararm a dnm olmaktan duyduum korku lm
korkusundan on kat daha bykt; frtnann korkun
luu da buna eklenirse nasl bir duruma dtm,
szle kolay kolay anlatamam.44
Burada, bak asnn imdiden gemie dnyle, yaan
m ile yaanm akta olan, kahramann i dnyasnda yer a l
m bir an ile d dnyasnda imdi yaad nesnel durum

94
ROBINSON CRUSOE

yeni bir btnde birlemektedir. Azgn frtna, nceki inan


lar, ilk uursuz karar Robinsonun kafasnda yeniden can
landran uyarc bir etken durumunu kazanr. Burada Robin
sonun yapt, yalnz ok uzak bir bak asndan gemiteki
b ir olayn ansn aktarm ak deil, imdi yaad durumu de
iik zaman dzeylerinde yanklandrmaktr. Deiik zaman
dzeylerinde yaanm olaylarla durumlar arasnda kurulan
byle arm balan, hem ykye geni boyutlar kazandrr,
hem de anlatlan olaylarn kesintisiz bir ak iinde srkleyi-
cilik kazanmasn salar. yknn btnn ilgilendiren ou
bantlar dardan her eyi kapsayan bir bakla yneten de
yazar-anlatcdr.
Zaman izgisi boyunca ileri geri kayarak ileyen bak a
s, anlatlm a bavurularak anlatlm akta olann, dnyada ya
anm durumlara bavurularak adada yaanmakta olan du
rumun deerlendirilmesini salar. Bu ayn zamanda bak a
snn, anlatlan z zerinde de gezinmesi, daha nce dile ge
tirilm i bir olay yeni bir ynyle yakalamasdr. Robinson s
sz adaya srklendiinde anszn, acmasz bir ortamda kendi
benliiyle babaa kalverir. Umutsuzluk ile sevin arasnda
bocalamalarndan, batk gemiyi boaltarak kendine bir yaa
ma dzeni kurduktan sonra, adada younlaan i yaamnn
defterini tutmaya balar, bana gelen olaylarn iyi ynleri ile
kt ynlerini bir bir sralar:
inde bulunduum durumu, dtm kmaz
enine boyuna dnmeye baladm-, durumumu, bam
dan geenleri yazdm; niyetim bunlar benden sonra ge
leceklere brakm ak deildi, nk hemen hemen hi
kaltm yok gibiydi, dncelerimi onlara gn gn
ne aktarm aya almak, byle bir eye kafa yormak bo-
unayd. Kafam da ktmserliimi dizginlemeye bala
dndan, elimden geldiince kendimi avutmaya, duru
mumu daha kt durumlardan ayrdedebilmek iin iyi
ile kty karlatrm aya yneldim; tattm rahatlk
larla ektiim aclan, hi yan tutmakszm, bir alacak
verecek defteri gibi yle sraladm.4'
Bu defter tutmann ardndan Robinsonun gncesi gelir.
Bylece kahram ann i yaants, iki yeni bak asndan daha
kavranr. Bunlardan birincisi alacak verecek defteri emasyla
gelen, bununla birlikte ruhsal yaantnn dkmn yapan

95
ADA

maddeci tccar bak as, teki de Puritanlann gnce tut


ma geleneine balanabilecek dinsel-ahlak bak asdr. Bu
yeni bak ajlar geleneksel ben-anlatmna ruhbilimsel bir
derinlik, yeni biim deneyleri kazandrr. Kahraman bu bak
alaryla, davranlarn yepyeni b ir bilinle kavrar, deerlen
dirir. Gnce, alacak verecek defteri gibi ruhsal bir nitelik
tamaz, yaanan olaylar daha anlaml bir yeni dzende sun
may i edinir. Bylece kahramann ssz adada yaad olay
lar, geldii dnyann alacak verecek defteri tutmak, gnce
tutm ak gibi alkanlklaryla kaynatrlarak, bir kez daha, o
an herkese bilinen, tannan kalplarna aktarlr. yle
balar Gnce;
imdi artk her gnk uramalarmla ilgili bir
gnlk tutmaya sra gelmiti; nk ilk zamanlar pek
ok iim vard, hem iim bamdan akn, hem de kafam
allak bullakti; o zaman gnlk tutmaya kalksam bir
sr can skc eyden sz etmek zorunda kalacaktm.
yle bir eyler yazacaktm szgelii: 30 Eyll. Boul
m aktan kurtularak karaya ktmda, T an n ya. kre
decek yerde, yuttuum bir hayli tuzlu suyu kusarak bi
raz kendime geldikten sonra ellerimi outurup bam,
yzm yumruklayarak, yorgunluktan bitkin dp ba-
ylmcaya dek, Bittim, bittim artk, diye bardm, yere
ylp kaldm; ama paralanm ak korkusundan uyuyama
dm.
Bundan birka gn, daha dorusu gemiye gidip,
btn eyalar getirdikten sonra, her gn kk bir te
peye karak belki bir gemi grrm umuduyla hep de
nize bakm aktan kendimi alamyordum; sonra ok uzak
larda bir yelken grr gibi oluyor, o noktaya gzlerim
k aranncay a dek bakyor, yanldm anlaynca oturup
bir ocuk gibi alayarak, aclarm lgnlmla- arttr
yordum.
Ama bu ocuka davranlar belli bir lde yen
dikten, evimi, eyalarm gzelce dzene soktuktan, ken
dime bir masayla sandalye yaptktan sonra, burada bir
rneini de size vereceim (belki nceden anlattklar
ma gene yer veren) u gnl tutmaya baladm. M
rekkebim olduu srece gnlm aksatmadan yaz
dm, ama mrekkep bitince brakm ak zorunda kaldm.40
lk gnlerin aknl iinde allak bullak yaam bir ka-

96
ROBINSON C R U S03

fann izlenimleri gncede bir sraya sokulmakta Robinsonun


zel bak as bylece herkes iin anlam kazanabilecei bir
dzende sunulmaktadr. Gncede, olaylar zaman srasyla an
latlr, bireysel ayrntlar snrlanr. Bu ayrntlarn yazarn
bak asna gre bir anlam, bir tutarllk tamas gzetilir.
Szgelii, Robinsonun iskemlesi masas gncesinden nce ge
lir. nce somut bir i gerekletirilir, sonra ortadaki o etkin
lik zerine bireysel duygulara, dnceler sra gelir. Deney
lerden geen insann i-gelimesi gn gnne izlenir by
lece; almann, alnteriyle bir eyler gerekletirmenin kvan
cyla insan gitgide toparlanr, btnlenir. Olanaklarnn
nerelere varabileceini grdmz kahramann ben-anlatm
bu gnceyle daha bir derinlik kazanr. Bylece romann ya
psnda nemli bir yer tutan gelime boyutu, gn gnne bir
ak kazanarak, kahramann kiiliindeki utopyac enin da
h a somut dile getirilmesini salar.
Bu ilemlerle Defoe, geleneksel ben-anlatmna romann
gerektirdii bir derinlik kazandrd gibi, bu anlatm iledii
konunun, kendi amalarnn, gereklerine de uydurur. Bu ba
kmdan, Jam es Joyceun, Yabanc yaptlara yknmeden, uyar
lam aya sapmadan yazm, yaznsal bir rnei olmadan yarat
m, kaleminin yaratklarna gerek bir ulusal ruh verebilmi,
kendi bana, daha nce varolmayan bir sanat biimi gelitir
mi ilk ngiliz yazar Daniel Defoe, ngiliz romannn babas
dr,47 diyen szleri, belki en ok R obinson C rusoe iin geerli-
dir.
Usta ii bir romann btn bu teknik inceliklerini tayan
R obin son C rusoe, bu ynyle ada yaznnn kendisinden nce
ki btn rneklerinden ayrlr. Burada ada ortamnn, btn
ayrntlaryla kiisel bir bilin ynnden yaanmasn, bylece
romann kuruluunda bamsz bir yapsal ge olarak yer al
masn grrz. Ada ortamnn, da kapallk, kendiyle smr-
lanmlk, duran zaman biimi gibi zellikleri kahram ann bi
lincinde, topya ile gerek kartlnn gereklerine gre, dei
ik durumlarda deiik anlam lar kazanrken, anlat as, olay
rgs gibi karde elerle birlikte Defoenun romannda ama
tuttuu ierii olutururlar.
Teknik ynden gsterdii bu inceliklerin Jam es Joyce,48
Virginia Woolf,1W alter de la Mare gibi yazarlarda uyandrd
byk hayranlkla Defoe yirminci yzyl romamn etkileyen

97
ADA

nemli kaynaklardan biri olur. R obin son C ru soenun anlam


zerine bitmez tkenmez yorumlar bugn bile uzar giderken
Robinsonun adas, kimi zaman Je a n Giraudouxnun Suzanne
et le P acifiqu e (Pasifikte Suzan, 1921) romanndaki gibi, g
neli, dost yzn gstererek evrensel bir sevginin oda, s
sz ada kahram an da cmert bir doal evreyi dii bir uy
sallkla olduu gibi benimseyen gen bir kadn olur; kimi za
man, Goldingin Lord ot the PZesmdaki gibi karanlk yzn
gstererek atom ann umutsuzluunu, barbarln yanstr.
Michel Tourniernin Fransz Akademisi dln kazanm ro
man V en d red i ou les L im bes du P acifiqu e'd e (Cuma ya da Pa-
sifiin Kucanda, 1967) ise, Cumann kiiliiyle birleen yr
tc doal zelliiyle Speranza adas, Robinsonu en sonunda
kendine benzetir, yabanlatnr; yirminci yzyln zorlama d
zeniyle kat usuluu yerine doal bir ilkellii seen Robinson,
sonunda uygarln her eyine srt evirerek bir aaca tner,
m erakl vahi Cuma uygar dnyaya koarken, o adada kalr
Says daha da oaltlabilecek bu rneklerin hepsinde, ada
insann sevgisi, mutluluu, bunalmlar, ada kltrn, uy
garln aksaklklar, byk bir younlukla, Robinsonun Hi
bir zaman varolmam, gene de her zaman varolacak61 ada
sndan yansr.

98
ADA ROMANDA ADA

1. ROMANDA ADA - NSAN - DNYA LKS

On dokuzuncu yzylda gemiciliin srekli olarak ilerle


mesi, dnya denizlerinin kar kar bilinir bir duruma gelme
si, yazn alannda ada konusunun uygulann birka ynden
etkilemi bir gelimedir. Bu etkinin sonularnn en ak g
rld yer, topya trdr. Balangcndan beri ounlukla
ada kavramndan pek seyrek olarak ayrlan topya, hem a r
tk avu ii gibi bilinen denizler ortasnda bilinmez bir ada
dnmenin gl, hem de toplum yaaynda teknik alan
daki gelimenin hz dolaysyla baka nitelikler kazanr. Y er
yznn corafi alan iinde bir yok-lke dnemeyen top
ya yazan, zaman boyutu zerinde dnmeye balar. Yery
znn her yan bilinse de, gelecek zaman daha bilinmemekte
dir. Ayrca, zaman srekli akyla an hem toplumsal, hem
de teknik alandaki srekli gelimesine daha uygun bir ema
dr. topya artk sonsuz okyanuslar ortasnda adsz bir ada,
ya da yeryznn bilinmeyen ssz bir kesi deildir.
On dokuzuncu yzyl sonlannda, Am erikada Edward Bel-
lam ynin 1888de yaymlanan L ookin g B ackw ard 2000 -1887: A
F airy Tale o f S ocial Felicity (Geriye Bak 2000 -1887: Toplum
sal Mutluluk Konusunda Peri Masal) adl topyas; ngiltere
de ise William Morrisin N ew s from N ow h erei (Yok-lkeden
Haber, 1890); yirminci yzyln hemen banda H. G. W ellsin
A M odern U topias (Modern topya, 1905), gelecek zamanda
yer alan rnek toplumlan, bilim ile teknie beslenen iyimser

99
ADA

umut asndan izerler. Ama bu arada bilim ile tekniin hzl


gelimesi karsnda duyulan bir gvensizlii dile getiren k
tmser topyalar da yazlr. H. G. W ellsin The Tim e M achin e
(Zaman Makinas, 1895); E. M. Forstern T he M achin e Stops
(Makina Durdu, 1928); Aldous Huxleyin Y eni Dnya (1928);
George Orvvellin 1984 (1949) adl kar-u top yalar bu yndedir.
H. G. Wells ile Aldous Huxley hem olumlu, hem olumsuz top
yalarla bu iki ynde de baarl rnekler verebilmi, eine az
rastlanr yazarlardr.
Utopyac dncede, zellikle yzylmzda beliren bir ei
lim de, amz insan iin tpk yenia balarnda insano
lunun gzndeki okyanuslar gibi, byk kesimiyle bilinmeyen
bir alana, uzaya yaylmaktr. Yazn alannda ay yolculuklar,
Lukianostan, Firdevsiden, Cyrano de Bergeractan, Ju les Ver-
neden beri sregelen, yirminci yzyl balranda H. G. Wells'
de (F irst M en in the Moon, 1901) szcsn bulan bir gelenek
tir. Gene H. G. W ellsin A M odern Utopia's\ ise bilinmeyen bir
yldzda kurulmu bir dnya devletini anlatr. Gnmzde in
sanolunun gerekletirdii uzay yolculuklar, daha baka ye
ni uzay topyalarnn bir balangc olabilir. Belki de yakn
gelecein topya yazarlar, zledikleri dsel adalan okyanus
larn deil, uzayn bilinmez enginliinde kuracaklardr.
Okyanuslarn bilinmez birer tehlike alan olmaktan k
masyla, deniz kazalar, batk gemiler, ssz ada servenleri on
sekizinci yzyl sonlarndan bu yana hzla azalnca, gnmz
insannn serven zlemi de baka konulara ynelmitir. Bu
gn bilim-kurmaca rom anlar ssz ada konusu zerinde deil,
teknik gelimenin varabilecei bilinmez alanlarn rpertici se
rvenleri zerine kurulmaktadr. te yandan, gene teknik ge
limenin bir sonucu olarak uzay, insanolunun nnde uza
nan usuz bucaksz bir serven alan durumuna, gelmitir.
Gerek zlenen lke, gerekse serven kavram larnda gr
len bu deimenin etkileri, ada yaznnn eski gelenei olan
topyada olduu gibi robinsonadda da kendini gstermitir.
Varlnn temel ilkesi bilinmez bir ada olan robinsonad tr
on sekizinci yzyl sonlarndan bu yana nemli bir rnek ver
memi, tr olarak geerliini yitirmitir. Ayn sre iinde ya
zlan topyalar da, daha nce belirttiimiz gibi, ounlukla
ada topyalar deildirler.
Bununla birlikte, ada kavram gnmz yaznnda ok

100
ADA ROMANDA ADA

deiik bir anlamda da olsa gene srmektedir. Ada topya


larnn ounda ada ortamnn nesnel bir adan anlatlmas
ar basyordu. Bu bakmdan her ada topyas, ancak genel
anlamda tasarlanm bir yaratmadr; bir anlatcnn ya da kah
ramann ada ortamyla ilgili kiisel duygularna yer verme 2 .
Robinsonad ise, corafyacnn adas gibi enlemiyle boylamyla
tantlarak gerekmiesine anlatlan ya da temelde gerek
olan bir ada ortamnn bir insan bilinci ynnden yaanmasn
dile getirir. ann felsefe ya da ahlak anlay asndan bir
am aca ynelmi olan zyle roman trnde ada, R obin son
C ru soe'da gstermeye altmz gibi romann olay rgs,
karakter izimi, anlatl as, yazarn bak as gibi eler
yan sra bamsz bir yapsal etken olarak yer alabilir. Bu
durumda ada kavram, topya ile robinsonaddaki gibi kesin
bir tr belirleyicisi olmaktan kar. nsann ruhsal i yaant
snn byk bir nem kazand modern romanda, yazar ada
ortamndan olay kahram annn ya da kahram anlarnn bilin
cini, snrl bir alanda derinliine izleyebilmekte yararlanr.
Bu snrl alanda insan bilinci kendini alabildiine aar, n
k ada ortam dardaki yaayn insan artan, datan
karmaasndan uzaktr. Bu ortamda bilincin uraaca nesne
lerin says da azaldndan, duygularda, dncede belli yn
de daha kesintisiz bir ak izlenebilir. Bilinte belli arm
lar, anm sam alar uyandran d etkenler de snrl saydadr.
Ada ortamnn smrlanmlnda insan bilinci, dner dolar
evredeki ayn uyarc etkenlerle gene karlar. Bu durum
da, romanda geen belli bir zaman iinde ada ile kiisel bi
lin, birbirlerine bal, birbirlerine zg birer cge olurlar. Y a
zar kiileri yaratt gibi, ada ortamnn ayrntlarn da roma
nn tayaca zn gereklerine gre, gnlnce yaratr. Ada
ortamnn dardan ayrl yazara, kendi bak asnn gerek
lerine gre, hem dnyadaki llerden alabildiine ayr hi
allmadk bir evre yaratma, hem de karakterlerin iziminde
bu ortamla insan yaradl arasndaki simgesel kout anlam lar
dan yararlanm a olanan verir. Condradm Viciorysinde
Axel Heystin ada-kiiliinin, kendini en nemli ynleriyle ada
ortamnda am as byle bir uygulamaya rnektir.
Bir romandaki ada ortam yalnz nesnel zellikleriyle izi
len bir ortam olmayyla topyadaki ada ortamndan ayrlr.
Bir tek kahramann ya da birka kiinin aa yukan ayn an

101
ADA

lamda deerlendirdii bir robinsonad adasndan da ayrlr. Bir


romandaki ada ortam, roman kiilerinden birinin bilincinde
u ynde izlenimler uyandrrken, baka birinin bilincinde tam
tersi ynde izlenimler uyandrabilir. Kiilerden kimisi ada or
tamn benimserken, kimisi kendini bu ortamda srgn duya
bilir. Romanc, amacnn gerektirdii ynde, tpk Goldingin
Lord, o f the F liesndaki gibi, bu iki tepkiye de yer verebilir.
Oysa hibir topyada ada ortamnn utopyallarn bilincinde
uyandrd birbirine aykr bireysel izlenimler anlatlmaz. Bize
sezdirilen tek ey, btn bilinlerdeki genel mutluluktur.
Roman yazar ada ortamn bu yapsal anlamda kullanr
ken, yeri geldike sk sk, ada kavramnn robinsonad ya da
topya trlerinde varm olduu anlamlardan, ya da bu tr
lerin geleneklerinden de yararlanr. Ama ada ortam ilk ola
rak roman trnde, anlatlan kiilerin yaantsn hem iten,
hem de dtan olmak zere geni lde etkileyen bir ortam
durumuna ykselir. Ada kavram n bu anlamda uygulayan
en baarl rnekler de, zellikle, birey yaayn, snrl insan
evrelerinin yaayn ilemeye daha ok nem veren ada
rom anlar arasndadr.

2. YRMNC YZYILIN ENDE ADA SERVENN K


YZ

On dokuzuncu yzyl sonlarnda, serven kavram nn in


san yaaynda gemi alardakinden baka bir anlam k a
zanmasyla birlikte, gnnn gelimeleri iin kendini rahat
duymad iin, yazd romantik serven ykleriyle gemie
kamay deneyen bir yazar da vardr: Robert Louis Stevenson.
Stevensonun nl D efin e A das kendi ann deil, gemi
alarn serven rnei zerine, yenia balarnda, okyanus
larda kol gezen korsanlarn, azl deniz kurtlarnn dnyas
zerine kurulmu bir ada yksdr. Stevenson, gemi kay
naklardan beslenen bir dgcyle, kendisinden aa yukar
yz yl nce ngiliz romannda gotik alann duyarlna bir
dn deneyen Horace Walpole, Ann Radcliffe gibi yazarlar
andrr. Ancak, Walpole ile Radcliffe dsel bir dnyaya, a
larnn kesin usu ilkelerinden bunaldklar iin kaarlarken.
Stevenson gnnn hzl toplumsal, bilimsel teknik gelime
lerine ilgi duymad iin kaar.

102
ADA ROMANDA ADA

Stevensonun D efine A d a s n d a n on yl sonra yaymla


nan, H. G. W ellsin D oktor M oreau nun A das adl roman ise,
btnyle ada bir dnceyle yazlm bir ada serveni,
gnmzdeki bilimsel teknik serven yaznnn ilk baarl
rneklerinden biridir. topyalar yazar H. G. Wells bu roma
nnda, insann bilimsel teknik yeteneklerinin varabilecei kor
kun sonular tyler rpertici bir etkiyle dile getirir. Gerek
konusu, gerekse duyarl ynnden D oktor M oreau nun A das
yirminci yzyln serven anlayna uyar.
Bu nitelikleriyle D efine A das ile D oktor M oreau nun A da
s yirminci yzyln hemen eiinde, ada serveninin iki ayr
yzn yanstan romanlardr. D efin e A d a sn n dile getirdii
trden bir serven yirminci yzyl yaznnda pek izleyici bu
lam ayacak, bununla birlikte dolayl bir yoldan, Condrad gibi
bir usta romancnn yaptlarnda yer yer yanklanacaktr. H. G.
W ellsin D oktor M oreau nun A d as ise gnmzde bir kar-
utopya olarak yorumlanabilecei gibi, bilim-kurmaca diye adlan
drlan ada serven yaznnn da balangcn belirleyen
nemli rneklerden biri olacaktr.

R. L. Stevenson: D efine A das

Robert Louis Stevensonun btn romanlar gibi D efine


Aclas da (1883) ngiliz romannn Dickens, Thackeray, Trollope
gibi ustalar elinde gsterdii byk atlmdan hemen sonraki
dnemde, deiik ynde bir deneydir. Geri Stevenson, byk
roman geleneindeki bu belli bal ustalarn hemen yanba-
snda anlamaz. Romanlar onlarnki gibi, toplum yaaynn
gzlemiyle insan varlnn kavran deneyi olarak nitelenemez.
Ama srkleyici bir anlatm, bir bulugc ynnden Steven
son birok usta yazarla boy lebilir.1 Bu anlatmn bys,
bir bakma, romantik bir dgcyle yorulmu olmasdr.
D efine A das, buhar andan sonra gemiciliin byk de
iikliklere urad on dokuzuncu yzylda, eski deniz kurt-
iannn, oktan tarihe karm korsanlarn servenli dnyas
na bir dntr. Eski servenlerin bysn zleyenler iin bir
dn: ocuklar iin bir yk, diyor Stevenson, D efin e A d a
s y la , ilgili olarak.2 A Child's G a rd en o f Verse'de (Bir ocuun
iir Bahesi) Travel (Gezi) adl iirinde:

103
ADA

I should like to rise and go


W here the golden apples grow:
W here beneath another sky
Parrot islands anchored lie,
And, watched by cockatoos and goats,
Lonely Crusoes building boats3

(Kalkp gitmek isterdim


Altn elmalarn yetitii yere;
Baka bir gk altnda
Papaanl adalarn demirli durduu,
Renk renk papaanlarla keilerin
Kayk yapan Crusoela n seyrettii)

szleriyle bir ocuk cokunluu iinde dile getirdii, aalarn


da altn elmalar sallanan, renk renk kularla dolu, baka bir
gk altndaki papaanl keili ssz adalar, D efine A dasnn
kaynadr.
Kendim gidiyorum denize imdi; bir gemiyle de
nize, ddk alan bir porsunla, ark syleyen, salan
rgl gemicilerle birlikte; denize, bilinmeyen bir adaya
doru, gizli defineleri aram ak iin.4
diye sevinten uan Jim Hawkinsin yerinde olmay isteme
yecek ocuk var mdr? Stevensonun kendisi, D efine A d asnn
bir ocuu elendirmek iin izdii bir haritadan nasl do
duunu yle anlatyor:
(...) bir ada haritas yaptm; byk bir zenle (ben
ce) ok gzel boyanmt; adann biimi, dncemi sz
le anlatlam ayacak lde kamlad; bir sone kadar ho
uma giden kovlan vard... haritam a baktka, kitabn
gelecekteki kiileri dsel orm anlar arasnda belirmeye
balad (,..) 5
te bu gzel haritadaki ssz aday, srkleyici bir yky
le enlendiriverir Stevenson. D efine A das zerinde ngiliz ro
mannn gemi dnemlerinden bir etki aram ak gerekirse, ilk
dnlecek rnek, hi kukusuz R obin son C ru soedur. Geri
Stevenson, Defoeya bu konuda bir borluluu olamayacan
ileri srer,0 yalnz Long John Silverin papaan iin Hi ku
kusuz bir zam anlar Robinson Crusoenundu, der,T Defoeyla
bunun dnda bir alverii olabileceini de pek kabul etmez.
Ancak D efine A das batan sona dein romantik bir duygu

104
ADA ROMANDA ADA

gerilimi iinde srdrd serven havas dnda, birok nok


tada R ohinson C ru soeyu andrr. Stevenson Defoenun kat ger
ekiliine, somut gzlem gcne romantik bir boyut ekleme
abasndadr. Adasn byk bir titizlikle, enlem boylam dere
celeri, corafi durumu, iklimi, bitki rts ile nesnel bilgiler
vererek izmeye alr. Bu abasyla bir inandrcla da ula
r. Ancak, Defoenun nesnel gerekilii Stevensonda roman
tik bir gerekilie dnr. Stevenson, anlatmnda tpk De
foe gibi, nesnel ayrntlara inmeye byk nem verir, am a
bununla ulamak istedii etki, eninde sonunda romantik, duy
gusal bir etkidir.
Stevensonun kitabnda ada, R obin son Crusoedaki gibi bir
insanlk durumunun btn younluuyla dile getirilmesine
ara olan bir ortam, bir yapsal ge deildir. Burada ada,
Amiral Benbovv Hanna Billy Bonesun geliini anlatan ilk say
fadan sona dein ustaca srdrlen gergin heyecann ynel
dii balca arlk noktas, yknn btn akn zerinde
toplayan odaktr. Dickensin, Edgar Poenun baarl etkilerini
yanstan Billy Bones, John Silver, Old Pew gibi kolay kolay unu-
tulam ayacak korkun kiilerin, azl deniz kurtlarnn, btn
davranlar bu odaa dnktr. Korsanln artk herkese, ina
nlmas g bir masal gibi geldii, mzikli gldr oyunlarn
da alay konusu olduu gnlerde, Stevensonun bu kiileri iz
mekte ulat tyler rpertici inandrclk, kmsenecek i
deildir. D efine Adcsndan aa yukar yirmi yl sonra yaym
lanan P eter Pan'daki Kaptan Hook, o gnlerde korsanlarn na
sl glnletirildiine bir rnektir. Bununla birlikte, Steven
sonun korsanlan keskin izgileriyle korkun birer resim gibi
usumuzda kalr. Byk bir zenle boyanm bir ssz ada
zerinde, baarl izgilerle beliren arpc figrler. Ama Ste
vensonun srkleyici anlatm, bu resim aday da resim kii
leri de iki boyut iinde brakmaz, srekli bir karm aann al
kants iinde sunar. Hispaniola gemisi byk servene git
gide yaklarken ada u szlerle anlatlr:
Ertesi gn gverteye ktm zaman adann gr
n btnyle deimiti. Rzgrn iyice kesilmesiyle
birlikte, gece bir hayli yol alm, imdi dou kysnn g-
, neydou kesiminden yarm mil akta ylece kalmtk.
Adann hemen her yan boz renkli orm anlarla kaplyd...
Arada kumla rtl sar yerler grnyordu... Ama

105
ADA

renkler ounlukla hep ayn kasvetteydi. Aalk yer


lerin stnden dalarn yaln plak tepeleri ykseli
yordu. Hepsi garip biimliydi, tekilerden drt yz
ayak daha yksek olan en garip biimli Drbntepenin
hemen hemen drtbir yan dik yarlarla evrili, tepesi de
bir heykelin konmas iin hazrlanm bir taban gibi an
szn kesintiye uruyordu.
Hispaniola kabaran okyanus zerinde olduu yer
de alkalanyordu... Bo bir ie gibi bu yerinde sallan
ma, bir trl alamadm, hele sabah sabah a karna
hi katlanam ayacan bir eydi.
Belki bu yzden belki de adann grnnden,
boz, kasvetli ormanlarndan, yaln vahi kayalarndan,
dik kumsalda kpklerle grleyiini, hem iittiimiz, hem
de grdmz dalgalardan garip bir duygu kt
yreime; ilk baktan sonra, bu adann adndan bile
nefret etmeye balamtm.3
Adann somut grnts bu btnyle duygusal szlerle
aktarlrken, gelecek uursuzluklar sezdiren bir gerilim, bir
srkleyicilik de salanr.
D efin e Adas'nn en ilgin kiilerinden biri olan Ben Gunn
da, btn ssz ada kahram anlarnn, zellikle Robinson Crusoe
ile Selkirkin benzeri, akrabasdr. Yalnz yzeyde kalan bir
takm zellikleriyle tandmz bu kahraman, Robinsonun ok
ynl kiiliinden daha ok Selkirki andrr belki. Ama ger
ekte arasnda gzden kam ayacak benzerlikler vardr.
Ben Gunn da Selkirk ile Robinson gibi, adada Tanr yolunu
bulur, inanan bir kii olur. Onlar gibi kei postu giyer, kei
besler. Ben Gunnn yalnz Selkirkle ortak olan ynleri ise da
ha oktur. Szgelii, ikisi de ssz adaya ceza olarak braklm
lardr. Selkirk drt yl Ben Gunn ise yl kalm tr ssz ada
da. Ben Gunnn eviklii, ocuka sorumsuzluu, yalnzln
etkisiyle saptm hali Selkirki ok andrr. Btn bu benzer
likler de, Stevenson zerinde ssz ada geleneinin, Defoenun
byk etkisi bulunduunu dorular.
Stevensonun adas, kahram anlarnn bilincinde nasl bir
anlam kazanr? Bu soruya ada ortamnn zellikleri ereve
sinde bir yant verilemez kukusuz. D efine Adasnn kesin
dizgilerle beliren kahram anlar, kiiliklerinde bir derinlik
boyutu gstermediklerinden, hibirinin i yaantsndan uzun
boylu sz edilemez; Yalnz, D efine A das'nn btn ak bo

106
ADA ROMANDA ADA

yunca, bu adann sevimsiz, uursuz, hi de tekin olmayan bir


yer olduu duygusal bir yoldan sk sk sezdirilir. Garip bir
bys vardr bu uursuz adann. Bu by bir bakma, D efin e
A dasn m ssz ada geleneini, yenia balarndaki heyecan
l korsanlk servenlerini, gemie dnk bir romantik zlem
le canlandrmasndan doar. Bu ynyle D efine A das, hem
yazar, hem kahram anlar, hem de okurlar iin bir serven
topyasdr. Ne John Silver'in, ne Ben Gunn'n, ne de Jim Haw-
kinsin kalmay isteyecekleri, benimseyecekleri bir yerdir o ada.
Ancak servenlerin barna, servenlerin yurdudur. Bu zel
liiyle Jim Hawkinsin bilincinde yle yanklanr-.
Gm klelerle silahlar, bildiime gre daha or
da Flintin brakt yerde gml duruyor; benden uzak
olsunlar. Bir daha hibir ey beni o lanetli adaya s
rkleyemez; en korkulu dlerim, dalgalarn o kylar
evresinde grleyen sesini iittiim, ya da kaptan Flint
in imdi bile kulamdan nlayan altnlar! altnlar!
lyla anszn yatamda irkildiim gecelerdir.9
Korkulu dlerle bile olsa, Jim Hawkinsin byk kk
btn akranlarnn bilincinde srmektedir D efin e A d a s Se
rvencilerin topyas.

H. G. Wells: D oktor M oreau'nun A das

Stevensonun D efine A das, gemi geleneklere dnk bir


ssz ada servenidir. H. G. W ellsin D oktor M oreau'nun A das
(1896) roman ise, bilimsel gelimeler anda serven anlay
nn urad deiiklii yanstr. H. G. W ells, duyarl y
nnden yirminci yzyla, bilim ile teknik am a dnk bir ya
zardr. nl bilim adam Thomas Henry Huxleyin rencisi
olmutur. Bu bakmdan, yaratclnda bilimsel deneylerle yn
temlerin etkisi byktr. Yazarlnn 1900den nceki ilk on
ylnda yaymlad T he Tim e M achine (Zaman M akinas, 1895);
T he In visible M an (Grnmez Adam, 1897); T he W ar o f the
W orlds (Dnyalarn Sava, 1898) adl br rom anlar da D ok
tor M oreau'nun A das gibi, yirminci yzyl serven yaznnn en
yaygn tr olan bilim-kurmacann ncleridir. ada bilimsel
topya geleneinde de en nemli etki, hi kukusuz H. G. W ells
inkidir. Yaaynn her ynyle bilimin gereklerine balan

107
ADA

m bir ada, bir servene inandrclk kazandrmak iin ba


vurulacak en etkili yntem, o serveni an gerekleriyle ba
datrmaktr. H. G, W ells bu ilkeye inanm bir yazar olarak,
D oktor M oreau nun Adasnda okurun karsna romantik ni
telikte bir korsanlk, bir batk gemi yksyle deil, ada bi
limsel aratrm ay konu alan bir yk ile kar.
D oktor M oreau nun A das, gemi alarn allm tipte
ada servenlerinden de, kendisinden on yl nce yaymlan
m D efine Adcsndan da bu ynyle ayrlr. Gemi yazndan
andrd rnekler, belki Faust gelenei, bir de Gulliverin n
c yolculuundaki lgn bilginler adas Balnibarbi trnden
yklerdir.
W ellsin roman, gen bir bilgin olan Edward Prendickin,
urad bir deniz kazasndan sonra Pasifikteki bir adaya s
rkleniini, kendini garip deneylere vermi Doktor M oreaunun
alm a yeri olan bu adada karlat tyler rpertici olay
lar konu alr. Bir zam anlar Londra'nn nl cerrahlarndan
biri olan Dr. Moreau bu adada trl hayvanlar kesip bierek,
paralarn birbirine ekleyerek, onlara insan biimi vermekte,
bylece uzun sredir kafasnda tad, hayvanlar insanla
trma tasarsn gerekletirmektedir. Ada, benzeri grlme
dik trden, yar hayvan yar insan yaratklarla doludur. Kurt
lar, kpekler, maymunlar, parslar, insana dntrlmtr,
belli bir lde de olsa dnme, konuma yetenei kazanm
lardr. Bu konusuyla D oktor M oreau nun A das ada ada y
klerinin pek aznda bulunan arpc bir zgnlk ya da bu-
lugc gsterir.10 W ellsin, bilimsel deneyleri byk bir inan
drclkla anlatm aktaki ustal ise, gnmzn en ok satlan
bir sr bilim-kurmaca rneine ta kartacak niteliktedir. Sz
gelii, Dr. Moreau, Jam es Bond yazar lan Flemingin Dr. No
suna ok num aralar retebilir.
Dr. Moreau ile ayya yardmcs Montgomerynin en byk
korkulan, aday dolduran hayvan-insanlann bir gn kan ta
dn alarak gene eski yaradllarna, yrtc igdlerine dn
meleridir. Sonunda korktuklar balarna gelir. Hayvan-insan-
lar Moreauyu paralayarak ldrrler. Moreaunun eviyle a
lma yeri bir yangnla yok olur, Montgomery de korkun bir
biimde lr. Adada tek bana kalan Prendick, korku iinde,
btn insan -hayvanlarn yava yava eski yaradllarna dn
dklerini grr. Sonunda adann aklarndan geen bir gemi,
kendisini kurtarr.
108
ADA ROMANDA ADA

Buradaki ada, deneylerine Londrada balam, ama ty


ler rpertici yntemlerinin ortaya kmasyla ngiltereden ay
rlm ak zorunda braklm olan Moreaunun, kendi am alarna
uygun olarak setii bir bilimsel serven topyasdr. Moreau
Londrada nl bir cerrahken, laboratuvanna gizlice giren bir
gazetecinin, grdklerini yaymlamas zerine anszn gzden
dm, bir gn evinden derisi yzlm bir kpein uluyarak
kat grlnce de, ngilterede barnamaz duruma gelmi
tir. Bylece kendi yurdunda bir srgn durumuna den Mo
reau, ssz adada gnlne gre bir ortam bulmu, sapk tutku
larnn bir topyasn kurmutur. Adada evirdii ilerin i
yzn Prendicke aklam ak zorunda kald zaman:
in ahlak ynn bugne dein hi dnmedim.
D oann incelenmesi, insan en sonunda Doa gibi vur
dumduymaz yapyor. Hibir eye aldrmadan beni ilgi
lendiren sorunu aratrm aya devam ettim ... Bu adann
yemyeil suskunluunu, evremizdeki bombo denizi da
ha dn gibi anmsarm. Bu yer beni bekliyordu.12
diye anlatr durumu. Ama ok gemeden o yemyeil suskun
luk Moreaunun yrei gibi kararr, Moreau aday kendine
benzetir. Btn deneyleri ksr bir m erak urunadr. Yoksa
adada yaratt, kendisini tanr bilen, kamyla ynetilen hay-
van-insanlar toplumu, dnyann esenlii ynnden gerek an
lamda bir bilimsel baar, olumlu bir gelime deildir. Moreau
iin nemli olan tek ey, kendi bencil merakdr. Bunun dn
da hibir ey umrunda deildir. lm de bu davranndan
doar. Bylece, bir merak uruna barbarca ilemleri bile be
nimseyen M oreaunun kiiliinde Dr. Jekyll ile Mr. Hyde sy
lencesi bir kez daha yanklanr. Bu ynyle D oktor M oreau'
nun A das, Stevensonun D efin e A d a sn d a n daha ok, The
S tran g e C ase o f Dr. J e k y ll an d Mr. H yde (Dr. Jekyll ile Mr.
Hyde, 1886) yksne yakn der.
Moreaunun yardmcs Montgomery ise, bayalkta on
dan geri kalmaz. O da dnyadan srlm bir kii olarak
duyar kendini. Moreauyla gzn bile krpmadan ibirlii et
mi, elinde kams, tabancas ile nemli bir kiilik kazand
n sanm, Moreaunun lmnden sonra dnyas bana ykl
mtr.
Ne budalaca bir eek dnyas... Ne biim bir k ar

109
ADA

maadr bu! Ben hi yaam saylmam. Ne zaman ya


ayacam bilmem ki. On alt yl dadlarla retmen
lerin keyfince zorbalk ektim, be yl Londrada tp
inekledim kt yemek, dknt yurtlar, dknt gi
yim, pislik Daha byk bir rezalet olamaz. Sonra bu
hayvanca adaya itildim. On yldr hurdaym! Ne diye
btn bunlar Prendick? Bir bebein uurduu sabun ba
lonlar myz biz?13
Prendick, adadan kurtulmann b ir yolunu aratrm alar ge
rektiini syleyince de, ayn Montgomery:
Ne olacak kurtulup? Ben bir srgnm. Nereye dnece
im? Ama senin iin yle deil Prendick. Zavall koca M oreau!*1*
der. Bu szler, Moreaunun adasnn yeryznde Montgomery'
nin barnabilecei tek yer olduunu gsterir. Montgomery bu
adann hayvanca bir yer olduunu bilir, am a dnyaya dn
mek de istemez. Dnyaya dmandr. Dnyal olarak grd
Prendicke de dman kesilir sonunda, nk Prendick ada
ya ayak bast ilk gnden beri kendini hep srgn duymu,
bu korkun yeri bir trl benimseyememitir. Bunu bilen Mont
gomery ondan almak, insanla dnmesini nlemek iin15
lmnden nceki son gece btn hayvan-adamlar bana top
lar, hepsine iki iirir, sonra hep birlikte gider kydaki iki tek
neyi baltalarla paralar yakarlar. Ayn gece kan yangnda
sarho Montgomery lr.
Prendick adada yalnz kalnca, evresindeki hayvan-insan-
lardan byk korkuya kaplr. Her ey yanm olduu iin yi
yecek bulm akta byk glk eker. Bir srtlan-adam kendi
sine dman olmutur, bir an bile ardndan ayrlmaz. Elinde
ki tabancada ancak bir iki mermi kalmtr Prendickin. G
zne rahat uyku girmez. Bir sre, bir kpek-adamm yard
m yla biraz rahat bulur. Ama gitgide hayvanla dnen br
yaratklar, kpek-adam paralarlar. Sonunda hepsi de konu
ma, dnme yeteneklerini yitirir hayvanlarlar.
Prendick adada bir yl kaldktan sonra kurtulur. Ama ada
da bandan geenleri anlatt zaman hi kimse inanmak is
temez, kendisinin delirmi olduunu sanrlar. Yurduna dnd
nde, dnyadaki btn insanlarn zaman zaman, nasl ada
daki yaratklar andrrcasna hayvanlatklarn, alaldklar
n grdke byk bir umutsuzlua, karam sarla der:
O adann korkusundan btnyle kurtulabilecei-

110
ADA ROMANDA ADA

mi hi dnmyorum. ounlukla, zihnimin ok geri


lerinde, uzak bir yalnz bulut, bir anmsama, belli belir
siz bir gvensizlik gibi durur. Ama o kk bulutun b
tn g kaplayncaya dein byd anlar da olur.
O zaman evreme, insan soydalanm a bakarm. Bir kor
kuya kaplrm. Kimisi eytanca parlayan, kimisi anlam
sz tehlikeli, kimisi gvenilmez, itenlikten uzak yzler
grrm; hibirinde dnen bir yaratn serinkanl ye
teneklerini bulamam. lerindeki hayvann aa vur
m akta olduunu sezerim sanki; adal yaratklann hay
vanlamas, daha geni bir lde bir daha tekrarlana
cak sannm ... rkilirim hepsinden, garip baklanndan,
sorularndan, yardmlarndan. Onlardan uzaklamay,
yalnz kalmay zlerim.16
Prendickin bu karamsarl, gezilerinin sonunda btn in
sanlardan tiksinmeye balayan Gulliverin karam sarln an
drr. Doktor Moreau'nun adas ise en sonunda, tpk Gulliver'
in G e z ile r in d e k i adalar gibi, insan yaradlndaki bayalk
eiliminin en youn bir biimde aa kt bir sahne an
lamn kazanr. Gerek, kiilii insann erdem lksyle ba
damayan Moreau iin, gerekse btn dnyaya kin besleyen
Montgomery iin bu ada bir barnak, bir topya anlam tar
belki. Durumu saduyu ile deerlendiren Prendick iin ise, bu
lgnlk ortam bir srgn yeridir. Ancak, Prendick kurtulu
undan sonra dnyadaki insanlarn da gerekte, hayvanlkta
adadaki hayvan-insanlardan da, M oreaudan da, Montgomery
den de geri kalmadklarn, M oreaunun adasnn dnyann bir
aynas olduunu anlar. Adann dnyadaki ktlkleri daha
youn yanstan bir ayna olarak kullanl, H. G. W ellsin g
nmzdeki en nemli izleyicilerinden William Goldingin Lord
o f th e F lies romannda da karmza kacaktr.
H. G. Wells bu romannda ada kavramndan, dnyaya da
insan toplumuna da ters dm iki kiilii, Moreau ile Mont-
gomerynin davranlarndaki anlamszl, dile getirmekte ya
rarlanr. Ada ortamnn dnyaya kartl, dnyadan kopmu-
luu, bu iki kiinin insanla, dnyaya kartln btnler.
Bu arada, Moreaunun yntemleriyle insanlaan, sonra gene
hayvanlaan yaratklarn snrl bir ortamda yakndan izlene
bilen bu deimeleriyle yazar, btn insanln bir zelliine
dolayl yoldan ac bir eletiri yneltir. Bylece, hem kiiliklerin,
hem de adadaki yaratklarla izilen durumun, yazann kafasn

n
ADA

daki insancl am aca gre gelimesine ada kavramnn nemli


bir katks olur. Kiilikler de, izilen durum da, ada kavram
araclyla kesin snrlar kazanr. Bu bakmdan romann b
tn kuruluunda, ada kavramnn yapsal bir grevinden sz
edilebilir.
D oktor M oreau'nun A das, yazarn burada insan yaradl
na ynelttii eletiri asndan nem tar. Yaad gnn
politik gidiiyle yakndan ilgilenmi olan Wells burada aynca,
yirminci yzyln, Moreau gibi sorumsuz bilim adamlarnn bar
barca yntemleri zerine kurulacak, kurulduu her yerde de
gcn, Montgomery gibi insanlktan uzak, silahl kaml
uaklardan alacak birtakm zorba faist ynetimlerini de n
ceden grr. H. G. W ellsin bu romanda insan yaradl konu
sunda pek iyimser olduu sylenemez. Ama D oktor M oreau'
nun A d asn, gnmzde pek yaygn olan bilim-kurmaca yk
lerinin oundan stn klan zellik de, yazann byle ahlak
bir ama tamasdr.

3. KAI ADALARI

Yirminci yzyl bireyinin, ada toplumlarm ok hzl de


imelerinden doan birtakm kiisel sorunlar vardr. Hzl bir
ulamn, geni basn yayn olanaklarnn, amansz yasalarla
ileyen dev bir endstrinin, etkileri ev kadnnn mutfandan
sava alanlarna dein uzanan seri-retim seri-tketim ilke
lerinin bencil ark, gnmz insannn bireysel snrlar iin
de, her eyden uzak kalmasn gletirmitir. Birey kamay
denese bile, toplumsal olaylarn, toplumda gelien deer sis
temlerinin olumlu olumsuz sonular, b ir yerde karsna di-
kiliverir, bylece kat byk arkn iine ister istemez ge
ne itilir. Bu toplumsal ka yirminci yzyl romannda en
etkili ileyen usta, V ictory adl ada romanyla Joseph Conrad
dr. D. H. Lawrencem T he M an W ho L oved Islan ds (Adalar
Seven Adam) adl uzun yksnde de ayn konu, deiik bir
anlamda, daha soyut bir dzeyde ilenir. Virginia W oolfun
Deniz F en erini (To the Lighthouse) bir ada roman olarak
adlandrmak gtr, ama modern ada yaratc bireyin du
rumunu. sanat yaratcl iin kitle deerlerinden bir kan
zorunluluunu dile getirmesi ynnden, bu arada ksaca anla
bilir.

112
ADA ROMANDA ADA

Bu rneklerde ada ortam, yalnz dnya ile kartl, bir


srgn yeri ya da barnak olarak benimsenmesi asndan an
lam kazanm akla kalmaz, kiiliklerin, bilinalt tepkilerin ak
lanmasna, birey-toplum arasndaki bu atmann ruhbilimsel
bir zmlenmesine, romann amac gereince katkda bulu
nur. Modern dnyada adann, rak bilinmez bir bucak
olarak gizli kalamayaca gerei, bireyin kendini modern
toplumdan ayr gremeyecei gerei ile akr. Bylece, a
da insan yaaynn en nemli sorunlarndan biri etkiyle dile
getirilir.

Joseph Conrad: Victory

Joseph Conrad'n V ictory (Utku, 1915) romannn ikinci


bal An Island Taledir. (Bir Ada yks). Conradn te
ki romanlaryla yklerinde de uzunlu ksal ada servenleri
eksik deildir. Ama V ictory, yirminci yzyl romamnda ada
kavramm btn zellikleriyle, romann anlamn, amacn, ku
ruluunu btnleyici bir ge olarak uygulayan en baarl r
nektir. V ictory 'de romann kahraman Axel Heystin kendisi,
her eyden kopmu kiiliiyle, insan toplumu iinde bir ada
dr. Kahramann bu zellii, romann btn akna yn veren
bir ada ortamyla somutlatrlm, bylece etkili bir yoldan
dile getirilmitir.
Toplumdan kopmu Axel Heystin dnceleri ile davra
nlar, V ictory 'de romann konusu asndan en nemli e
dir. Conrad, V ictory nin ikinci basmna yazd nszde, ro
mann ana konusunun Heystin kiiliinin bir incelenmesi ol
duunu belirtir. Heyst, her eyden el etek ekmekle, bir i yap
ma, kendi varln gsterebilme alkanln da yitirmitir.
Gene ayn nszde Conrad, Uzun uzadya dnme alkan
l... uygar insann yaratt alkanlklarn en tehlikelisidir,
der.17 Axel Heystin gsz yn de budur. Heystin, yaam
konusundaki tutumu, on dokuzuncu yzyl sonlarndan beri
sregelen bir dnce biimine, insann isterse evresindeki
btn uygar eylerden uzak kalabilecei inancna balanabi
lir. Bu dncenin yanll 1914te ilk dnya savayla nasl
ortaya kmsa, Axel Heystin Samburan adasna kapanm ak
la dnyann bozuk dzeninden uzak kalabilecei dncesi
de, yanl kar. Jones, Ricardo, Pedro adl azl haydutun

113
ADA

kiiliinde, dnyann btn ktl gelir Heystin mutlu ada


sna dayanr. Sonunda Heyst, yaamn gerek ak dnda ka
mamayacan ge de olsa anlar.
V ictory'de romann btn arln tayan blm, Heyst
in ada serveninin anlatld ikinci blmdr. Heystin gem i
ini anlatan birinci blm ise, bu ana blmn bir hazrldr.
Kurulutaki bu zellik, Conradm uygulad anlatm ynte
miyle de desteklenir. lk blmnde genel bir bak asndan
srdrlen anlatm, ada blmne gelince btn younluuyla
Heystin zellikleri zerine, daha sonra da Lena zerine ev
rilir. Bylece Conrad, anlatm tekniini de roman konusunun
gelimesi uyarnca, Heystin kiiliinin dile getirilecek ynlerine
gre ayarlar.
Axel Heystin iiudeki atma, babasnn kendisine a
lad, dnyada hibir eyi umursamamak ilkesiyle, gnlk
yaamnn sorumluluklar arasndaki elikiden doar. Scho
penhauerci bir romantik dnr olan babasnn etkisi, Heysti
eylemsizlie kararszla, en sonunda kendi ykm karsnda
bile aldrmazla srkler.
Heystin ekildii Sam bura adas da tpk Shakespeare
in Ftrim osndaki Prosperonun adas gibi, anszn d dnya
dan gelen bozguncularn saldrsna urar. Axel Heyst, Pros
pero gibi gl olmad iin bu durumun stesinden gelemez.
Sonunda onurunu inetmese de baarszlk iinde lr. Pros
peronun btn kiisel gleriyle yeteneklerinin ortaya km a
sna olanak veren ada yalnzl, Heystin gszln orta
ya karr.
Axel Heyst btn yaam boyunca yalnz iki kez, k ar
sndaki bir insann durumuna aldrmaz kalam ayarak duygu
sal bir davrana giriir, ama srekli ka yznden insanca
bir iliki kurma yeteneini yitirmi olduu iin en olumsuz
sonularla karlar. Bu iki olaydan birincisi, ok skk du
rumda olan Kaptan Morrisona kk ticaret gemisini haciz
den kurtarabilmesi iin, gzn bile krpmadan byk bir
para vermesi olur. Morrison gemisini kurtarr ama, bir i yol
culuu srasnda Avrupada lr. Heyst onun lmnden so
rumlu duyar kendini, bu yolda dedikodular da knca ortalk
tan elini ayam eker. Sonra bir ara, adasndan ayrlp da in
san iine kt bir srada, Schomberg denilen aalk otel
sahibinin elinden kurtarm ak iin, Lena adl bir algc kz

114
ADA ROMANDA ADA

karr. Bylece, bu iliki de bir bakma acm a duygusundan


doar. Heyst bu gerei bildii iin duygusal bir yetersizlie
der. nce eleyip sk dokumaktan, durumu ok dnmekten
dolay, kard Lenay bir trl tam sevemez. Adaya kata.
Heyst de, Lena da bir kurtuluu gerekletirm ek istemilerdir.
Heyst teki insanlarla karlamaktan, Lena ise insanlarn elin
de daha fazla ezilmekten kurtulmak ister. Ama Heyst, dn
meden sevemedii iin yapt iin sorumluluunu tam ykle
nemez. Bildiim tek ey, biriyle ba kuran insann yitirilmi
bir insan olduudur. Bozgunun tohumu ruhuna girm itir o in
sann artk, diye bocalar.10
Heyst ile Lena'nm sndklar ada. bir yeryz cenneti
olmaktan uzaktr. Heystin kararsz, kra ruhunu bu ada bir
ayna gibi yanstr. Ada ile kii arasndaki bu benzerlik rast
lant deil, anlatmn am alarna uygun olarak tasarlanm
bir durumdur. Heyst ile Lenann yaamak iin setikleri bu
yerin karanlk ynyle doutan bir irkinlii, mutluluk iin
bir engel zellii vardr.20 Kaptan Davidson, adann bu zelli
ini daha romann balarnda yle izer:

Ormandan bombo denizin ortasna doru uzanan


kara bir iskele; boaltlm evlerin uzun otlar ardndan
bakan bezgin atlan! Uuh! skelenin ky ucunda Tro
pical Belt Companynin yaban allar arasnda, satl
mam kmrlerin upuzun yn stnde bir mezar ya
zt gibi ykselen kapkara dev tabelas, yalnzl daha
da bytyordu.21
Bu kapkara grnn bir yeryz cennetiyle pek ilgisi
olmad ortadadr. Buradaki mezar benzetmesi de geliigzel
bir benzetme deildir. Heystin adas, daha Jones ile Ricardo
nun geliinden ok nce ktln izlerini tar. Kmr en
dstrisinin kran krana sava iinde Heyst yenik dm, cen
net zellii de oktan bozulmu olan bu ada, Heystin kendini
diri diri gmd kapkara bir mezar anlamn kazanmtr.
Ancak, d dnyann hi deimeden sren korkun ktl
ne karlk ada, gene de bir sre iin her ktlkten uzak bir
ke gibi grnmtr. Axel Heyst, kmr ticaretinden de, in
sanlardan da iyice koparak yksek bir dan tepesine tner
gibi Sam buran adasna kapandnda, ufukta ar ar tten
eski bir volkana kar purosunu tttrrken aday her kt

115
ADA

lkten, ann kat gereklerinden uzak bir yer sanr.22 Ama


ufukta ar ar tten o volkan, ok yaknda Heystin kiilii
evresinde kopacak patlamalarn, uursuzluklarn sessiz bir be
lirtisidir.
Otelci Schombergin kkrtmalar, yalanlan sonucunda,
Heystin ok zengin bir adam olduuna inanarak onu soymak
zere adaya gelen azl hayduta bakarken Heyst, Lenaya
unlan syler:
Gryor musun... te geliyorlar, d dnyann el
ileri. Karmdalar ite ktlk dncesi ile vahet
igds kolkola. Arkalannda da kaba g. Birbirine
uygun eli belki hani ya karlam a treni? Silahl
olsaydm, u ikisini olduklar yerde devirebilir miydim
dersin? Yapabilir miydim?23
Kaba gcn bu gsteri yry karsnda Axel Heyst.
gene dnceden eyleme geemez. Kafas ktlkten baka
bir eye almayan plain Mr. Jones ile Heystin karlam a
s, eytancasna gereki bir zek ile romantik kuruntunun k ar
lamasdr. Heyst yaamann olumsuz akna kar kendini
savunma yolu olarak grd byk ka iinde, ktle k a r
duramaz. Ancak Lenanm tehlikede olduunu, onu kurtar
m a sorumluluunun kendisine dtn anlad an byk
uykusundan silkinir. Ama Lena, evi soymaya gelen gz ka
rarm Ricardoyu ayartarak, silahn elinden alm, hem kendi
kurtuluu, hem de Heystin kurtuluu iin eyleme gemitir bi
le. Bu davran iinde Lena, Jo n esun kurunu ile lr ama,
Heyst o anda bu olaydan hayatnn en byk dersini alr. Ro
mana adn veren utku, Lenanndr. Lena sevgisi uruna l
me hemen meydan okumay bilmi,olanlara seyirci kalmam
tr. Bu davran ayn zamanda, eylemin ksr dnce zerin
deki utkusudur. Heyst, kendi uruna gzn bile krpmadan
len Lenay o ana dein yrekten sevememi, ona bir trl
yrekten balanamam olmann ne korkun bir eliki oldu
unu anszn kavrar. Her eyden uzak bir ada olarak srdr
meye alt kiilii altst olmutur. nsan yaamnn b
yk bir gereini ok g renmitir. Olayn sonuna yetien
kaptan Davidsona:
Ah Davidson, genliinde umudu, sevmeyi, yaa
maya gvenle balanmay renmi olan bir kimsenin
vay haline!24
1 16
ADA ROMANDA ADA

derken, bu gecikmenin acsn eker.


Bu sarsnt iinde Axel Heyst, ok gemeden Lenann l
s banda, evini barkn, kendini, adadaki her eyini atee
verir. Sonra korkun bir frtna, ile saanak, Sam buran adasn
darmadan ederek Lenann da, Heystin de kllerini havaya
savurur. Gney denizlerinin Hamleti25 Heyst, gerei en so
nunda kendi lm pahasna kavramtr.
Heystin kiiliinde Vciorynun bandan sonuna dein
sren, gerek ile kuruntu, eylem ile dnce atmas, d dn
ya ile ada arasndaki kartlkta somutlarken, Conrad anla
tma uygulad deiik bak alan, deiik anlatclar, an
latm zamannda deiiklikler ile rom anna byk bir teknik
incelik de kazandm r. Romann ana konusu yan sra btn
bu teknik zelliklerin de szgelii, Heystin gemiinin ba
ka, ada serveninin de baka bir anlatm asndan verilmesi
ada kavramyla yakndan kaynaml, ada ortamn V ictory
nin kuruluunda yapsal bir ge durumuna ykseltir. Conrad
bu eyi romannn am acna yle ustaca uydurur ki, Sambu-
ra n anlatan blmler Heystin kiiliini, Heysti anlatan b
lmler ise Sam burann zelliklerini karlkl olarak aklar.
Ada - dnya kartl Victory'de, on dokuzuncu yzyln
romantik dnce tutumuyla, yirminci yzyln kat gereki
liini de kar karya getirir. Bu bakmdan Axel Heystin ada
sna kan ktlk elisi, yirminci yzyl toplumlannda ge
liecek kaba g retilerini, faizmi, ekirdek halinde yan
stan bir azl ete olarak bile yorumlanmtr.28 Says daha
da oaltlabilecek bu tr yorumlar ynnden V ictory, Con-
rad'n br romanlar gibi, ada uygarlk asndan nemli
anlam lar tar.
V ictory nin F rtn aya gsterdii benzerlikler Conrad ele
tirmenlerince zaman zaman tartlm, bu roman Shakespeare
in oyununun modern duyarla, ada yaayn gereklerine
uydurulmu bir yorumu olarak bile nitelenmitir.27 Shakes-
pearee byk hayranlk besleyen Conradm F rtn ay iyi ta
ndna kuku yoktur. Ancak, Shakespearein bu oyunuyla
V ictory arasnda benzerlikler ararken ly karmam ak ge
rekir. Benzerliklerden ou, F rtm an n Conrad zerinde do
rudan doruya bir etkisinden daha ok, ada ortamnn insan
etkinliini snrlayc zelliinden doar. Szgelii, Dnyadan

117
ADA

ylm Heyst ile yal Prosperonun adada kendi benliklerine y


nelmeleri2S yalnz ikisinin deil, yazn alannda btn ssz
ada kahram anlarnn deiik llerde gsterdikleri bir bilin
zelliidir. Heyst, aday kendi isteiyle, kiilii gereince se
er, Prospero ise adaya elinde olmayan nedenler dolaysyla
dmtr. Prospero iin ada bir srgn yeri, Heyst iin ise
bir smak anlamn tar.
Prospero ile Heyst arasnda en nemli benzerlik, adaya d
ardan gelen kimselere, ikisinin de kukuyla bakmalardr. Ama
Prospero bycl ile, dardan gelenlerin de tpk Caliban
gibi kendi isteine gre davranmalarn salar. Heyst ise, ne
Caliban'm Vmiorydeki karl olan Pedroyu ne de onun
aalk efendilerini alt edebilecek gtedir. Darllarn getir
dii grlt patrt sona erdikten sonra Prospero daha nce
yitirmi olduu her eye kavuur, Heyst ise her eyini yitirir.
Romann son szc olan nothing (hi) de bu anlam en
kesin biimde srdrr.
Shakespearein oyunundaki konu, sevgi ile iyiliin nefret
ile kini alt etmesidir. V ictory ise, en sonundaki ironik utkuyla
birlikte, ktnn iyiyi yok etmesidir. Axel Heyst, ahlak asn
dan ok nemli bir yaam ilkesini kavram akla birlikte, sonunda
gszln kabullenir, kendi kendini yok eder.
Lena ile Miranda arasnda bulunan benzerliklerin ou
zorlamadr. Tek benzerlikleri ikisinin de korunmaya gereklik
duymalardr. Ama Prospero kzn koruma sorumluluunu ke
sinlikle benimserken, Heyst, Lenay adaya karm akla gster
dii ilk ataklktan sonra, Lenayla ilikisinin niteliine bir t r
l seiklik kazandramaz, gvensizlii iinde onu koruma so
rumluluunu kesinlikle kavrayamaz. Lenay, adasnn kart
olan dnyadan biri olarak grmekten bir trl kurtulamaz.
Sonunda Lena hem kendini, hem de Heysti korumak zorunda
kalr.
F rtn a ile V ictory arasndaki en kesin benzerlik ise Cali
ban ile Pedro arasndaki benzerliktir: ikisi de ilkel bir gr
nte izilmitir, ikisi de dnemezler, odun tarlar, ate ya
karlar, en ar ileri grrler. Ricardonun Pedroyu tekmeler
ken onu Kpek seni! Bu sana retir ite kim olduunu, katil
hayvan, kana susam vahi seni!29 diye azarlamas, Prospe
ronun Calibana syledii, Yalanc kle seni, kamyla yola
gelirsin sen, sevgiyle deil!30 szlerini andrr.

118
ADA ROMANDA ADA

Caliban ile Pedro dndaki benzerlikler ancak yzeyde


benzerliklerdir. Conradn V ictory yi yazarken F rtn ann ku
rulu emasn uygulamak gibi bir abas olduunu gster
meye almak, gereksiz bir abadr. Hi kukusuz Shakes-
pearein oyunundan birtakm izler, Vicioryde bir ada yks
yazan Conradn bilincinde srmekte, yer yer yzeyden teye
gemeyen benzerliklerle dile gelmektedir.
Conradn, ada kavram na daha snrl lde yer veren
br iki byk roman Lord Jim (1900) ile N ostrom o'dur (1904).
Bu iki rnekte ada ortam romanm btn ynnden V ictory
deki anlam tamaz.
Lord Jim de. Axel Heyst gibi, gerei kavrama yetenein
den yoksun bir kahramandr. Onun da ykm bu eksikliinden
doar. Ancak, Lord Jim 'in sonundaki Patusan adas, Jim in k i
iliin: btnyle yanstacak anlam lar tamaz. Bu ada bl
mnn romann en gsz paras olduu bile ileri srlr.31
Lord Jim , Axel Heyst gibi, evresinde olup bitenlere seyirci ka
lan vurdumduymaz bir kimse, yaama denizi ortasnda bir
ada-kiilik deildir. Patna olaynda byk kararszlklardan
sonra setii davran yolunun kiiliinde brakt iz, rom a
nn akn srkleyen, Jim in sonraki yaayn belirleyen en
nemli etkendir. Jim , gemiteki davrannn kendisinde uyan
drd sululuk duygusuyla, durumunu balatmak isterce
sine, insanst bir insanlk lksne kaptrmtr kendini. Bu
kahram anca kuruntu, iledii insanca yanllan benimsemesi
ne engel olur. Bu kuruntu iinde verdii her yeni karar, att
her adm Jim i biraz daha ykntya srkler; gemiteki yan
llardan kamak, imdinin gereklerini karlam akta salam
bir yntem olamaz. Patusan adasnda Jim , kafasndaki insan
lk lksn gerekletirir gibi olur. Bilinmeyen bir yerli hal
kn kurtarcs, ok sevilen nderi durumuna ykselir. Patusan
da teden beri zledii insanst kahram anlk topyasn bir
sre iin kiiliinde gerekletirir. Ama yasa kakn gentle
man Brown adl bir korsann adaya saldrmasyla Jim in top
yas bozulur. D dnyann ktl, tpk Victorydeki gibi,
adaya gelir dayanr. Brown'in bir sz Jim in bilincinde ge
mile ilgili sululuk duygusunu bir daha uyandrr, bir ters
kararla daha Jim kendini trajik bir lmn eiinde bulur.
Lord Jim'de Patusan adas, kahram ann gemiten kop
ma, tandk toplum evrelerinden uzaklama zlemleri ynn

119
ADA

den bir anlam tar. Ama Lord Jim in btn romann ekirde
i olan kiilii ile toplum ilikilerinin nitelii, Patusan serve
ninden ok daha nce kesinlikle dile getirilmi durumdadr.
Ada blm burada hi kukusuz anlatc Marlowun szlerine,
Conradn iie teknik yntemlerle uygulad ok ynl anla
tmna baka bir renk, bir srkleyicilik kazandrr. Ama ro
mann temel eleri arasnda buradaki ada ortam ancak ikin
ci srada kalr.
ada insan ahlak ile politik davran zerinde maddi
zenginlik tutkusunun yaratabilecei korkun gelimeleri Cos-
taguana adl bir dsel Gney Amerika lkesinde izleyen Nost-
rom o'da ada kavram romann amacyla ancak dolayl bir yol
dan ilgilidir. Nostromonun, Costaguanann balca zenginlii
olan gmleri, kendisi iin bir adaya saklamas, bu sakl de
finenin birok kiinin, sonunda Nostromonun kendi ban ye
mesi, aka yenia balarnda Gney Amerikay yam ala
yan gz kararm zenginlik tutkusunu, korsanlarn gizli ssz
ada definelerini andrmakla, Nostromonun anlatmna, konu
suna ilgin arm lar salar. Burada Conradn ok sevdii
bir yazar olan Stevensonun uzak bir yanks da dnlebi
lir. Ama romandaki btn gelimeyi belirleyen temel etken,
zenginlik tutkusunu yanstan gm ile kahram an Nostromo
nun kiilii arasndaki badr. Nostromo kiilii ile ada ara
sndaki ba ancak dolayl bir yoldan, szn ettiimiz ar
m lar araclyla anlam kazanr. Ada ortam burada kahra
mann kiiliiyle karlkl bir etkiyi srdrmez, deien de
itiren bir ge durumuna ykselmez. Bu bakmdan, btnn
am alan ynnden kanlmaz bir nem tad da sylene
mez.

D. H. Lawrence: A d alar S even A dam

Axel Heyst, Bu adalara vurgunum ben!32 der. D. H. Law-


rencen T he M an W ho L ov ed Islands (Adalan Seven Adam,
1929) adl uzun yks de Adalar seven bir adam vard.
diye bir masal gibi balar. evresine yabanclam modern
insann, mutluluu kata aramasn dile getiren Lawrence,
Axel Heysti baka bir dzeyde yeniden anlatr sanki. Hi
kimsenin bir ada olmadn, bir ka topyasnn ada
yaamn insan bilincinde yaratt bunalmlara zm geti

120
ADA ROMANDA ADA

remeyeceini bir daha gsterir Lawrence. Bu bakmdan amac,


eninde sonunda Conradmkiyle birleir.
Lawrence'in kahram an da herkesten uzaklamak, bir ada
ya, yalnz kendisinin olarak bir adaya, kendi dnyasna kapan
m ak ister. Bu zlemi gerekleir. Birbiri ardndan ayr ada
da yaamay dener, am a sonunda insann kendi kendine ye-
temeyecei ortaya kar. Kahram ann ada tutkusu, nceden
gremedii birtakm sakncalarla sonulanr.
lk adasnda bsbtn yalnz deildir. Bir Robinson Crusoe
olmad, kendi iini kendi grmedii iin, uaklar da vardr
yannda. Bir derebeyi nin yaayn andrr yaay. Bir sr
para dkerek adasn cennete evirmek ister:
Ama insan kendini uzay denizinde kk bir ada
ya kapad m, zaman dalgalanmaya, kocaman em ber
lerle dalmaya balar, baslan yer gider, kaygan plak
kara ruh kendini zamand bir dnyada bulur...33
Adann duran-zaman biimi, kahram ann tarihsel zaman
duygusunu siler. Bilinte bir dengesizlik balar. evresindeki
uaklarn alp rpmas, ilerin gitgide daha bozulmas sonu
cunda, adadan kaar. Darnn ktl uaklarn kiiliinde
adaya da szmtr. Kendi kendine yetme deneyinde yenik d
mtr kahram an. En gvendii bir iki uayla birlikte daha
kk bir adaya tanr. Yapt tek i, klasik Y u n a n -Rom a
yazarlarnn yaptlarnda geen iek adlar zerine bir ince
lemedir. Bu ksr alma, yaamasna, bunalan bilincine des
tek olamaz. Derken kendisinin ev ilerini gren dul kadnn
kzyla aralarnda bir sevgi ilikisi beliriverir. Btn nesnel
balardan kam a abasnda olan adalar seven adam, bu ili
kiden de tpk Heyst gibi kukulanr. Tek bana nc bir
adaya kaar. Bu ada, Goldingin Pincher M artininin srklen
dii trden, koca bir kayadr. Btn insanca ilikilerden kop
mutur artk. Kendine yeterlik deneyinin son basamamdadr.
nsanlardan tiksinir. D dnyayla insanlarla ilgili hibir eyi
anmsamak istemez. Bir ara denizdeki bir fok srsn, ada
sna gelmek isteyen insanlar sanarak byk korku geirir.
Sonunda kendi varlndan, adndan bile tiksinmeye balar.
Btn zledii, yalnz, yapayalnz kalmak, uzayn kendi iine
doru szm akta olduunu duymaktr.34 Bir kar frtnasyla
evresindeki her ey bembeyaz bir bolua dnverir. Ada

121
ADA

lari seven adamn kendine yeterlik deneyi, baarszlkla so


nulanmtr.
Lawrence burada ada kavramn, insann toplumdan k a
zlemini dile getirmek iin etkili bir anlatm arac olarak
kullanr. Buradaki ada rneinde de ada ortamnn da
kapallk, kendiyle snrlanmlk, duran-zaman biimi gibi
zellikleri, gitgide daha ar basarcasna, kahramann bilin
alt zerinde en olumsuz etkileriyle yrrlktedir. Adalar se
ven adamn toplumla ilikileri her adada biraz daha kopar.
Yazar, kahram ann soyut kiilii gereince, adalarn da nesnel
ayrntlar zerinde pek az durur. Kahraman, karlat her
durumda katan baka hibir tepki, hibir srekli davran
gsteremedii iin, gittii adalarn hibirini deitiremez, s
rekli olarak kendisi deiir. evre balarndan gitgide kopa
ra k soyut bir yalnzlkta kendiyle babaa kaldnda, ka
tepkisinden bile yoksundur artk. Bylece, bu ksr insan v ar
lnn son adas da kocaman bir kaya olur. Kahramann ken
dine yeterlik deneyinin ne byk bir eliki olduu ortaya
kar. Bu sonuca kanlmaz olarak yaklamasnda, hem istedi
i, hem de istemedii"5 bir nitelik vardr sanki. Gerekte ada
lardan ok kaa vurgundur. Btn ykm bundan doar.

Virginia Woolf: Deniz F en eri

Virginia W oolf un Deniz Feneri' nde de (To the Lighthouse,


1927) konu bir adada, isle of Skyeda geer. Ramsey ailesi,
dostlaryla birlikte tatildedirler bu adada. Ayrca, btn ro
mann ortasndaki balca simge olan deniz feneri de bir ada
nn zerindedir. Yalnz, Deniz Fenerindeki bu iki adaya da ro
mann gerek yaps, gerekse amac ynnden, ada ortamnn
zellikleri erevesinde bir anlam yklemek olduka gtr.
Buradaki anlam arl, bu ada ortam larnn darya kapal
lk, kendiyle snrlanmlk, duran-zaman biimi gibi zellikle
rinin, roman kiilerinin binleri ile karlkl ba zerine ku
rulmamtr. Adalarn kendileriyle ilgili ayrntlara da pek yer
verilmez.
Romann birinci blmnde, insan yaaynn byk dal
galanm alarla sren ak, kiiler arasndaki, nesneler arasn
daki ilikilerle Mrs. Ramseyin bilincinden yansr. nsan yaa
ynn anlam, snrlar nedir? Dnya, lm, zaman kavram la

122
ADA ROMANDA ADA

rnn anlam nedir? Bulmaya alr Mrs. Ramsey. Mrs. Dallo-


vvay gibi o da zaman zaman birden iinde akveren mistik
aydnlanma anlar yaar. Byle anlarda bilinaltnn derinle
rine dalar, benliini yitirir, kesin bir kavray gc kazanarak
mutluluk duyar. Ama uzaktaki adada grlen deniz fenerinin,
her parlay ardndan karanlklar yalayarak yiten gibi,
bilinteki bu aydnlanma anlar da hemen yerini karanla,
kukuya, zntye brakr. Mrs. Ram seyin btn abas, insan
yaaynn akp giden karmaasnda bu aydnlanma anlarna
sreklilik kazandrmak, yaamn bir ann btn anlam de
rinliiyle yakalayabilmek, o aydnlanmay sonsuz klabilmek
tir. Virginia W oolfun sanatnn amac da budur.
Bu bakmdan, romann birinci blmnde deniz feneri
nin bulunduu adaya yaplmas tasarlanan, bir trl gerek
leemeyen yolculuk, insan kavraynn byle srekli bir ay
dnla kavumasyla yaamann anlamna kazandrlacak bir
btnlenmeye ynelmitir. I kendinden olan deniz feneri,
byle bir aydnlanma ile btnlenmenin rneidir. Mrs. Ram
sey lr, sava, lm gibi ac deneylerle geen on yl sonra
kocas ile iki ocuu, deniz fenerine yolculuu gerekletirir
ler. Yllardr balam olduu resmi bitiremeyen ressam Lily
Briscoe, deniz fenerine doru gzden raklaan kaya bak ar
ken, frasnn son birka dokunuuyla resmini tam amlar. Mrs.
Ram seyin ruhu yllar sonra gene kendini duyurarak ar bas
m, zlenen insanca btnlenme gereklemitir.
Deniz feneri burada, ancak belli anlarda kavranabilen an
lam hibir kalba sdrlamayacak insan varlnn bir sim
gesidir. Mrs. Ram seyin, Mr. Ram seyin, ocuklarnn, romann
br kiilerinin dnya denizi ortasndaki aknlklarna zaman
zaman bir yaam a duygusunun ritmini kazandran balca
odak da, deniz feneridir. Bu zelliiyle, romann btn kii
lerinin anlam, o fenerden yansr, Lily Briscoenun olduu gibi,
Virginia W oolfun da sanat yaratclnda D eniz Feneri'nin
bandan sonuna sren dalgalanma, kk kayk adaya varn
ca birden durulur. Ama yaratc duyarlk ile dncede beli
ren bir apansz kesintinin ne derece inandrclk tad ta r
tma gtrr bir noktadr. Deniz Fen eri, yaratc insan duyar
lnn, yaam denizinin gndelik ayrntlarndan, insan g er
einin zne bir kadr. Ancak, bir mutluluk adasnn an
lamn ne denli artrsa da bu ka, deniz fenerine ynel
mitir.
123
ADA

Muriel Spark: R obin son

M uriel Sparkm Robinsonu mlek yapmaz, sepet rmez,


eltin ekmez, yazlk ardak kurmaz. Yiyecei, konserve kutu
larnda gemiyle gelir. Hazr yaplm ta evini adayla birlikte
satn almtr. Bu adada yaamak iin ailesinden, politik ba
lantlarndan, kilisesinden vazgemitir. Vazgetii eyler bu
nunla bitmez. Ama en byk tepkisi Katolik kilisesinedir. Ka
tolik kilisesinin Meryem A n aya tapmasn ilkel bir tre ola
rak grr Robinson. Kendi dncesine gre Katolik inan
kesinlikle usa uymaldr. Adasnda yalnz yaayyla bu ilkeyi
gerekletirme abasndadr.
Adasnda hibir konuk istemez Robinson. Ama den bir
uaktan kurtulan bir kadnla iki erkei ister istemez kabul
etmek zorunda kalr. Kadn, Janu ary Marlow, romandaki ba
lca anlatcdr. Gerekte nde gelen kiilik de Jan u ary Mar-
lowun kiiliidir. Btn roman bu kiilikteki ruhsal bunalmn
simgesel bir dzeyde izleniidir. Robinson da, adas da rom a
nn bu amac iin birer aratrlar. lk blm Janu ary Marlow'
un u szleriyle balar:
Aday nasl anmsadm, kt bir kaza sonucu
orda aa yukan ay kalm ann nasl bir ey olduu
nu sorarsanz, gerekliini artran belirtiler olmasa,
adann zihindeki bir zaman paras, bir grn oldu
unu sylerdim size...38
Bu szlerden anlald zere, Muriel Sparkm R obinson'
undaki (1958) ada, denizler ortasndaki deil, insan zihninde
ki bir adadr.- Janu ary Marlowun bilincinde, btn d ba
lardan kopuk bir duyarlk alan, bir kiilik bunalmnn atma
merkezi.
Konuklarnn geliinden sekiz hafta sonra Robinson birden
ortadan kaybolur. Evden, dadaki kratere dein sren kanl
izler grlr. Kendini mi ldrmtr Robinson? Yoksa adaya
gelenlerden biri mi ldrmtr onu? Bu garip olay iki erkek
le Janu ary Marlow arasnda karlkl bir kukuya, sulandr
m alara yol aar.
Robinsonun basks birden ortadan kalknca, adann y
netimini Jan u ary Marlow ele alm ak ister. Jim m y bu hakk ken
disinde grr. Robinsonun akrabas olduunu syleyen Torn

124
ADA ROMANDA ADA

Wells ise onun kaltndan payn ister. Buna kar koyan J a


nuary, W ellsi, Robinsonu ldrm olmakla sulandrr. fke
lenen W ells, Jim m ie ile byk bir kavgadan sonra adann y
netimine el koyar. Derken Robinson kagelir.
Robinsonun adas bir insan biimindedir. Haritada tpk
bir insan gvdesini andrr. Kafas, gvdesi, kollan bacaklar
vardr. Robinson adann kafa kesimini iler. Gizli tneller, s
rekli yanan bir krater, korkun yerler vardr bu adada. Tpk
insann bilinalt gibi. Ada ile bilinalt arasndaki bu benzer
likten yola klarak Rob'nsor'daki kiiler de, birbirlerinden
ayr kimseler olduklar gibi, ayn bilincin altndaki ay n ruhsal
etkenler olarak da grlebilirler. Balangtaki uak kazas
Janu ary Marlowun geirdii bir ruhsal sarsntdr. Bu sarsn
tyla January, gerek dnya ile ilikisini yitirir, zihnindeki
bir grntye hapsolur. Sarsnt srasnda kiilii st-ben (su
per-ego), ben (ego), id olmak zere paralanr. st-ben Robin-
sonla, ben Jimmieyle id de Tom W ells le dile gelir. Bu kii
ler arasndaki btn ekime, Jan u ary nin, kendi kiiliinde
arad uyumu gerekletirme a b a l a r d r .B i r gerek olaylar
zinciri olarak okunduunda ak bir anlam kazanmayan R o
binson un ruhbilimsel allegorik anlamn da gznnde tut
mak belki yararl olur.
Gemii birok i atmalarla, insan ilikileri kurm akta
baarszlklarla dolu January, adadaki karmaann iine d
tnde, kendi dnda hibir eyden yardm gremeyecei iin,
yava yava z benliini bulmaya balar. Jim m ienin, W ellsin,
Robinson'un atmalarn izlerken, hem onlar, hem de ken
dini renir. Adaya dmesi bir lm tehlikesi olmutur onun
iin, ama kurtuluu da bu tehlikeden sonra balamtr. Ada
serveni Janu ary Marlowun darmadan i dnyasna eki
dzen veren bir kiilik deneyi olmutur.
Adadaki tek kt kiinin, ldrmeyi kan dkmeyi seven
kiinin, her ey zerinde sonsuz yetkisi olduuna inanan, bu
yetki hakknda direnen Robinson olduunu Janu ary Marlow
anlam tr artk. Kan izleri de Robinson'un evin nnde boaz
layp kratere dek yerde sryerek gtrd bir keiden
kalmtr. Robinson orada bir m aaraya ekilerek bir sre giz
lenmi, sonra can isteyince gene konuklarna dnmtr. B
tn bu tepki, kendi kesin snrl dnyasn, sistemini, yetki
sini bakalaryla paylamak istemeyiinden domutur. Kan

125
ADA

l gsteri de bu konuda tekilere verilmi bir gzdadr belki.


Robinsonun kendi dnyasn bakalaryla paylamama konu
sundaki bu titizliinde, Defoenun kahramannn kendine ye
terlii olumsuz bir anlam da artrlr.
January, us yasalarna krkrne bir ballk gsteren
Robinsona gsterdii ilk uysallktan gitgide uzaklar. Robin
son btn trenlere, ayinlere usla badam ayacak davran
lara kar bir adamdr. Bo inanlara kzar, bu yzden uur
m askotlar satan W ellsin yanndaki btn m askotlar gizlice
yok etmitir. Janu ary ise Katolik kilisesini her ynyle, btn
trenleriyle ayinleriyle benimseyen bir kimsedir. Yanndan hi
ayrmad dua tespihini kullanmay, Robinsonun adada tek
yolda olan kk Miguele retmesi Robinsonu ileden
karr. Bu tespih Katolik inanta Meryem Anaya tapnmann
bir simgesidir. Ama Jan u ary bylece Robinsonun zorbaca yet
kilerine, yasalarna bile bile bakaldnrken kk Miguelin
dostluunu kazanr. B ir din simgesi olan tespih ile top
lumsal bir ilikiyi gerekletirmi, insanlarla ba kurabilme
yeteneini din yardmyla kazanmtr artk. Kurtuluu do
rudan doruya kendi i dnyasndan gelmitir. Adaya ay
da bir urayan gemi ile, b ir ruhsal uyum kazanm olarak,
geldii dnyaya dner.
Janu ary Marlow, bir sre sonra Londra gazetelerinden bi
rinde Robinsonun adasnn batm akta olduunu okuyunca un
lar dnr:
imdi gerekten de belli belirsiz bir ada o. nsa
nn gemiteki korkusuyla kzgnln bellein sularna
gmmek iin, zihnin oynad bir oyun olmal; zihnin
bir gerei belki. (...)
imdi ada, belki de grnmeze kart iin benim
dncelerimde byle ykseliyor. Tuttuum gnlk, yaz
dm olaylar gzmn nne getiriyor, ama gene de
hepsi deiiyorlar, bir deniz deiiminden geiyorlar ku
kusuz, bylece ada, ocuklukla ilgili bir yeri andryor,
hem tehlikeli hem de duygusal bir yeri.38
Janu ary Marlow, bu dnceler iinde, ruhsal sarsntsn
dan kurtulmu olarak, eski dengesini bulur. Deliliinin ssz
adasndan kurtularak insan toplumuna dner.
R obinson, Katolik bir yazar olan Muriel Sparkn btn
romanlar arasnda, baarsz bir rnek, anlalmas g bir

126
ADA ROMANDA ADA

yk olarak bilinir. Bu romanda yazarn insan zihni ile ilgili


Freudcu kuram kesinlikle uygulad ileri srlmektedir.39
Ancak, ne denli baaryla uygulanrsa uygulansn, byle bir
kuramn tek bana iyi bir roman ortaya karam ayaca da
apaktr.
R obin son d a yazar ada kavramn, kahram ann bilincin
deki, toplumsal evreden kopma durumunu yanstan bir sim
ge olarak kullanlr. Bilincin atm alar da ada ortamnn s
nrll iinde bir arada yanstlmak istenmitir. Defoenun
Robinsonu ile kurulan ba ise, tek ada tek insan ilkesidir.
Bu ilke hem Janu ary Marlowun, toplum denizi iinde kendi
bilincinin ykntlarnda yitmesini, hem de toplumdan uzak kal
mak isteyen Robinsonun kan aklam akla, ikisi iin de
geerlidir. Ama Robinson gelenei ile bu belli belirsiz ba da,
Robnsonun gerek kiilerine, gerekse konusuna bir inandr
clk, bir seiklik kazandrmaya yetmez. Burada romann ko
nusu, amac, kuruluu lsnde, ada kavramnn uygulan
ndaki ilkeler de ayrntlara inildii zaman belirsizlik iin
dedir.
Muriel Sparkm Robinsonu, kiiliinde kesin ilgin yn
ler bulamadmz, ancak, yer yer sevimsiz, silik bir Robin
son, roman da clz bir ada roman olarak kalr.

Lawrence Durrellin Yunan Adalar

Gnmz ngiliz yazarlarnn en ilginlerinden biri olan


Lawrence Durrell sk sk, adalar seven bir yazar olarak anlr.40
Ada tutkunluunu R eflection s on a M arine V en us (Bir Deniz
Vens zerine Dnceler) adl kitabnn daha ilk satrla
rnda yle niteler Durrell:
Gideonun karalam a defterleri arasnda bir gn,
daha tp bilimine gememi hastalklarn bir listesini
bulmutum, bunlar arasnda ok seyrek raslanan am a
tannmad da ileri srlemeyecek bir ruh hastalnn
ad olarak Islom an ia szc de gze arpyordu. Bunu
aklam ak iin Gideon, adalarda her naslsa kar kon
maz bir ekicilik bulan insanlarn olduunu sylerdi
hep. Bir adada, denizle evrili kk bir dnyada olduk
larn bilmek bile, bylelerinin iini szle anlatlmaz bir
esrimeyle dolduruverir. Bu doutan ada-tutkunlar, der

127
ADA

di Gideon, dorudan doruya Atlantislilerin soyundan-


drlar, ada yaamna bilinaltlarnda sren zlem,
yitik Atlantis lkesine ynelm itir...41
Bununla birlikte Lawrence Durrellin ada kitaplar a ra
snda, gezi anlar niteliinde olmayan tek rnek, ou eletir
menlerce yazarn baarsz, bir erken roman saylan C efal
ya da T he D ark L abyrin th'dir (Karanlk Labirent, 1947). Bu
romann konusu Girit adasnda geer. Ama gerekteki Girit
adasyla pek ilgisi yoktur. Romanda ar basan ge, adann
kendisinden ok, zerindeki labirenttir. Yazar, eski Yunan
mitologyasnda Girit adasnda olduu sylenen labirentle ilgili
sylenceyi, Theseusun servenindeki btn heyecan, srk-
leyicilii, ada bir duruma uygulamak abasndadr.
1947'de be alt kiilik kk bir gezginler topluluu ngil
tereden bir Akdeniz yolculuuna kar. lerinden ikisi Girite
gitmektedir, tekiler ise daha baka lim anlara da uradktan
sonra ayn gemiyle dnmek niyetindedirler. Ama Girit adasna
vardklarnda, gemi kaptannn btn uyarm alarna kulak as
mayarak, hep birlikte, adallarn Labirent diye adlandrdklar
yeralt m aaralarn dolamaya karar verirler.
Bu topluluktaki kiilerden yal Lord Graecen, yolculua
hem dinlenmek, hem de Labirentde bulunduu sylenen hey
kellerin gerekten eski olup olmadn renmek iin km
tr. Kendisi bir ilka kltr uzmandr, kt iirler yazar.
Cebinde, heykellerin eskiliini anlam akta kullanmas iin British
Museumdaki bir uzman arkadann verdii bir ie asit var
dr. Eski asker Baird ise, kinci Dnya Savanda istemeyerek
ldrd bir Alman sava tutsann mezarn grmek iin
gitmektedir G irite. talyada toplulua Campion adl baarl
bir ressam katlr. br yolculardan Fearmax, kendisinin yol
gstericisi olduuna inand French M arie adl koruyucu ru
hu arayan bir medyumdur. Miss Dombey, Evangelist bir mis
yoner. Miss Virginia Dale, gzel yavan bir Londral sekreter,
kar koca Trum anlar ise neeli, ak szl, gereki, elenceli
bir aa orta tabaka iftidirler.
Girit adasnda, daha dorusu Labirentde bu kiilerden her
biri, kendi uurlu ya da uursuz Minotaouruyla karlar. M a
aralarda topluluu gezdiren klavuz, trmand koca bir k a
yann byk bir grltyle koparak gibi yuvarlanmas so
nucunda lr. Labirentin geidi de kapandndan hepsi do

128
ADA ROMANDA ADA

lambal m aara yollar ortasnda bocalar kalrlar. Fearfax,


rm et kokusuyla dolu bir dehlizden kendisine French
Marie'nin yol gsterdiine inanarak ilerlerken anszn dev bir
hayvann azna dverir. te yanda Trumanlarn karla
t tek hayvan, kendilerini, sarp maara yollarndan getik
ten sonra drtbir yan evrili verimli bir dzle karan rk
m bir inek olur. O yemyeil gzel dzlkte Ruth Adams ad
l Amerikal bir kadnla karlarlar. Yirmi bir yl nce, im
di lm olan kocasyla birlikte Labirentde yolunu yitirmi bir
kadndr bu. Doal bir bolluk iinde yle dirlikli, grltsz
patrtsz yaamaya alm tr ki, srekli din olduu iin, uy
ku bile uyumadan geirir gnlerini. Gereki Trum anlar bu
yeryz cenneti yaamn benimseyiverir, Ruth Adamsn ya
nnda kalrlar. Miss Dombey, maaralarda yalnz kalnca b
yk bir korkuya, umutsuzlua kaplr, yanndan hi ayrm a
d uyku haplarnn hepsini birden yutarak, hibir zaman y
rekten inanamad Hristiyanlk tanrsndan uzaklara, kendi
babasnn ruhuna doru uar gibi, bir d iinde lr. Virginia
Dale ile Campion, denizden ok yksek bir kayann dibinde
birlikte geceledikten sonra ertesi sabah, o ykseklikten denize
atlarlar. V irginiann baca krlr.
Lord Graecen, maaralardaki heykellerle kabartm alarn
gerekten eski olduklarn anlar. k yolunu kolayca bularak,
konuu olaca Giritli arkada milyoner Sir Ju an Axelosun
evine varr. Baird, ldrd Alman askeri Bcklinin meza
rn bulur ama, mezar botur. Bir mucize sanr bunu. Oysa
yakndaki manastrn keii, Bcklinin lsn sonradan
karm, m anastra gmmtr.
Bu romandaki kiilerin hibiri, Durrellin A lexan dria Q u ar
tet'd e (skenderiye Drtls! izdii karakterlerin derinliini,
ok ynlln gstermez. Bir bakma hepsi de bin dokuz
yz otuzlarn, belki de bin dokuz yz yirmilerin kiralk roman
larndaki kiilere byk benzerlik gsterirler.42 Basmakalp
kiiliklerle kurulmu bu romanda, kiilerle olayn getii ortam
arasndaki ba da ok derin anlam lar kazanmaz. Buradaki,
budala gentleman Graecen, serseri sanat Campion, i ezik
liiyle kvranan eski asker Baird, gz almam bir kz olan
Virginia, cinsel sorunlar etkisiyle kendini hastalk derecesin
de dine vermi kz eskisi Miss Dombey, aa tabakadan yap
mack bir k an koca olan Trumanlar, birok sradan romanda

129
ADA

baka adlarla karmza km orta mal tiplerdir.43 Durrell'in


burdaki baars, klasik labirent sylencesinin Theseusla, Mi-
notaourla, Ariadneyle ilgili armlarn, anlatmda bir geri
lim, srkleyici bir hava salam akta ustaca kullanmasnda -
dr.
Ada ortamnn zelliklerinin burada romann kuruluunda
dorudan doruya birer etki olduklarn sylemek gtr. Bu r
da anlatlan labirent ile ada kavramnn snrlar da birbirle
rinden kesinlikle ayrlm deildir. Yalnz, labirent ile ada kav
ram nn birbirlerine bylesine kaynam olmalar dolaysyla
ada ortamnn zelliklerinin bir bakma, labirentin da kapa
llnda, snrlanmlnda, dardan kopuk zaman biimin
de srd de dnlebilir (Mrs. Adamsn yirmi bir yldr
dnyada olup bitenlerden haberi yoktur). Ayrca kiilerin labi
rentle ilgili deiik deneyleri, hem bir ssz ada servenini,
hem de bir yeryz cennetinin enikonu mutluluunu andra
cak trdendir. Ama bunun dnda, burada bir ada ortamnn
roman kiileri zerinde etki gsteren, onlarn romann amac
gereince gelimelerine yn veren, bilinli yapsal b ir grevin
den sz edilemez. Gerekte orta bir roman olan T he D ark L a b y
rinth, bu ynde ayrntl bir incelemeye de elverili deildir.
Lawrence Durrellin bu roman orta okur beenisine gre, yal
nz kazan amacyla yazd apaktr. Ama bu gerek onun
ustalna glge drmez, nk Labyrinth'den yirmi yl n
ce yazlm, 1937de yaymlanm olan T he B lack B o o k (Kara
Kitap) ile daha sonra yazd The A lex an d ria Q uartet (1957
1960) Durrellin, sanat deeri yksek rom anlar da yaratabile
ceini gsterecek niteliktedir.
Durrellin br ada kitaplar olan P rosp eros Celi (Prospe-
ronun Kovuu, 1945), R eflection s on a M arine V en u s (Bir De
niz Vens stne Dnceler, 1953), B itter L em on s (Ac Li
monlar, 1957) birer roman deildir. Masmavi Akdeniz zerin
de gnlk gnelik birer aday anlatan bu kitaplar, konu al
dklar adalarn dpedz birer gezi klavuzu ya da tarihesi
olarak grmek gene de yanl olur. Gerekte Durrellin ada tut
kunluunda, kendisinin Yunan kltrne, dncesine, yaay
na duyduu hayranln byk pay vardr.44 Bu bakmdan,
gerek P r o s p e ro s Celi, gerek R eflection s on a M arine V enus,
gerekse B itter Lem ons, Avrupa kltrnn ada karm aasn
dan bunalan bir kafa ile duyarln soluu Akdeniz adalarnda

130
ADA ROMANDA ADA

almas, bu adalarn yalnzlnda kendiyle babaa kalmasdr


Bu bakmdan birer an ya da gnce niteliindeki bu ada
kitab da Durrellin yaratc gzleminin gelimesi yolunda birer
kiilik deneydirler. Bu adalar yazara kendi yaratc snrlarn
aratrm a olana verirler. Durrellin iirli, arpc dzyazs.,
bu ada kitabnda, her an kendini daha ok duyuran by
l bir soluk gibi oluur.
P rosp eros C eli 10 Nisan 1937 - 1 Ocak 1941 arasnda Kor-
fuda tutulmu bir gnceye dayanr. Lawrence Durrell'in k a r
dei Gerald Durrellin My Fam ily an d th e O ther A nim als (Bi
zim Aile ile br Hayvanlar) adl elenceli kitab da Korfu
da geen bu dnemi kapsar. P rosp eros Celi sava yllar sra
snda Avrupay saran gergin sinirli havadan uzak bir duyar
ln ilk a tarihine uzanan izlenimlerini, ka zlemini yan
str. Durrell'in usta dzyazs:
Somewhere between Calabria and Corfu the blue
really begins,43
(Kalabriya ile Korfu arasnda bir yerde mavi ger
ekten balayverir,)
diye bir ku trks gibi balayan ilk tmceden kitabn so
nuna dein aym byyle srer gider.
R eflection s on a M arine Venus, sava sonrasnn insanlar
da yaratt ruhsal bunalma zmler aratrr. Rodosla ilgi
li anlara yer verir. Btn anlatlanlar Rodos limannda deni
zin dibinden karlm bir Venus heykeli evresinde dner.
Gemii korsanlkla, deniz savalaryla, kuatm alarla dolu Ro
dosta deimeden, gzellii her a iin geerli kalm tek
ey bu heykeldir. Sava sonras Avrupann yoksullukla, y
kmla, ktlkle kararm umutsuz insan dnyasna, byle
kalc bir gzelliin yla bir umut, b ir mutluluk kaps ara
layabilmek, R eflection s on a M arine V en u sun amacdr.
B itter Lem ons, Kbrsta patlak veren i savala, adadaki
bar havasnn dirlik dzenliin nasl bozulduunu, yer yer
adann yaayndan kesitlerle sunar. Belki de Durrellin en
kiisel kitaplarndan biridir, nk burada ilgilendii tek ey,
Yugoslavyada uzun sre kal srasnda bulamad scakl
, Yunan dnyasna hem ruhsal, hem de nesnel bir dnte
aram aktr.48 Bu bakmdan B itter Lem ons, Kbrsn gzellikle
rinin, bysnn, insanlarndaki cana yaknln cokun b ir

131
ADA

anlatldr. Ama bunun yan sra, adada Eoka etkinliklerinin


umut k in ci gelimesini de gznne sermeye ynelmitir.
The A lexan dria Q u artetde Alexandria nasl batan sona
dein en ar basan ge ise, P rosp eros C ellde, M arine Venus'
te, B itter Lemons' da da Yunan dnyas ar basar. Eski Yunan
kltrne duygusal bir yaknl olan b ir yabancnn, bu ada
larla ilgili her eyi bu hayranlk asndan deerlendiren da
rl gzlemidir karmzdaki. Durrellin bu kitaplarnda anlat
t, grlerini aktard kiiler de, ounlukla bu adalarda
yerlemi yabanclardr. Gerekte bu adalardaki yerli yoksul
halkn, buralarda yaam aktan ayn mutluluu duyup duyma
d Durrell'in deinmedii bir noktadr. Bu kitaplarn yazan,
cebinde yksek bir kurdan deitirebildii ngiliz Liras ile
Yunan adalarnda ucuz, rahat, uzun bir tatil yaar gibidir. An
latmn gz kamatrc gzelliiyle birlikte, dile getirilen gz
lemlerdeki bu aldrmaz yabanclk her an kendini sezdirir. Kor-
funun, Rodosun gitgide bozularak o sessiz gzellikten uzak
laaca, K bnsm i atm alarla kankla srklenecei, ya
zarn balca kaygusudur. Kafasndaki gzel eski Yunan d,
an kat gerekleriyle bozulsun istemez.

4. ATOM AININ RKN ADASI - GZEL ADASI

amzda bir g-stnl yan, kiiler aras, kurumlar


aras ilikilere olduu lde, uluslararas ilikilere de yn ve
ren balca etken durumundadr. Dnyay saran bu yarn, top
lum yaaymda, politikada, ekonomide, kltrde her trl ya
lan dolan dzeni hogren kurallar, dnen kafalar za
man zaman ada insan ahlakn evrensel bir adan ele alp
incelemeye zorlamaktadr. ada insan yaradl konusun
da ktmser bir gr olan W illiam Golding, Lord o f th e
Flies'da (Sinekler Tanrs) bu ii bir dsel ada ortamnda ya
ratt fable ile gerekletirmeye alr. Golding, ahlak
retici amacndaki kapkara alayclkla da ada ngiliz ro
manclarnn oundan ayrlr. Aldous Huxleyin Islan d ' (Ada)
ise, ahlak deerleri konusunda kendi kendilerini am bireyle
rin, bir yandan da toplumsal ykmllklerini benimsemele
ri, en yce anlamda iyilik, doruluk ilkeleri gsterilir. Daha
nce kara topyalar yazm bir yazar olan Huxleyin ciddi in
san dncesine en nemli katklarmdan biri47 diye adlandr

132
ADA ROMANDA ADA

d Island, insanolunun saduyusuna, yeteneklerine beslenen


byk bir umudu dile getirir. Ama Island'da gerekleen r
nek dzenin de, bir g-stnl savayla sona ermesi, a
da insan mutluluunun, srdrlmesi ne etin bir ey oldu
unu gsterir. Buradaki savan gelimesinde ada-dnya kar
tl gene nemli bir anlatm esi olarak yrrlktedir. Gol-
dingin romanna da bu kartln anlam ynnden byk kat
ks vardr. Ayrca, ada kavram salad soyutlama olanak
laryla, bu iki romanda da ada insanlk durumunun evren
sel bir dzeyde dile getirilmesini salar. Islan d m, amzn
karam sar kar-utopyalar yan sra tek mutlu ada olmak gibi
apayr bir zellii de vardr. Uzun bir aradan sonra Atlantis
d, Huxley'in romanyla gnmz insannn da gzel umu
du durumuna ykselir.

W illiam Goldingde Mercan A dasnn br Yz

Lord o f the Flies (1954), gnmzde bir atom sava sra


snda, ssz bir adaya den bir avu okul ocuunun, geldik
leri dnyann btn uygar trelerinden uzaklaarak, insan ya
radlnn temelindeki korkun bir gerei ortaya koymalarn
dile getirir. Konusu, R. M. Ballantynem M ercan A das gibi e
siz bir mercan adasnn cenneti andran ortamnda balayan
bu roman, ada toplumlardaki kntnn, insan yaradl
ndaki kklerini gznne sermek amacyla M ercan A d asn-
daki duygusal iyimserlikten apayr bir ynde geliir. Uygar
insann yreinde gizlenen karanl deerken L ord o f th e Flies,
daha ok Conradn ksa roman H eart o f D arkn essi (Karanl
n Yrei) andrr. Goldingin romamndaki ocuklar da ba
langta tpk Kurtz gibi, uygar toplumun basklarndan uzak
bir rnek dzen kurmak isterlerken, gitgide hayvanlar kor
kun bir kiilie brnrler. Bu ynyle Lord o f th e F liesn,
M ercan A das ile br ssz ada servenlerinden ayrld en
nemli nokta, ssz ada yaamnn etin glklerini ya da
mutluluunu anlatm aktan daha ok, b ir insanlk durumunu,
kiiler arasndaki atma araclyla ortaya koymaya al
masdr. W illiam Golding bu amac yerine getirirken ada
sanatn yntemlerinden birini etkiyle uygular, insan varln
daki temel eilimlerin en yaln bir biimde bulunduu mitos
geleneinden yararlanr. amzn nl dnrlerinden, Mi

133
ADA

toslar kuram sal bir ge ile sanat yaratclnn birlemesinden


ortaya kmlardr4S diyen Ernst Cassirerin, mitoslar btn
sanatlarn kk sayan grne uygun bu yntemi, Golding
den nce W. B. Yeats, T. S. Eiiot gibi byk ustalar da uygu
lamlardr. Bu bakmdan, Lord o f th e F liesdaki ada okul
ocuklarnn yabanclama ynnde geirdikleri korkun de
iim, ilkel toplumlann birok inanlarndan, trelerinden iz
ler tar. Bylece yazar, mitos armlaryla, evrensel gerek
temellere dayanan etkili bir anlatma ular.
L ord o f the Flies. kk bir okul ocuklar topluluunun,
Pasifik Okyanusunda ssz bir mercan adasna srklenmesi
ile balar. Kendilerini atom sava srasnda gney yarmk
rede bir yere tayan uak saldrya uram, adaya zorunlu
olarak indirilmilerdir. Bu ada, M ercan Adasndaki gibi kk
bir cennettir. ocuklar ilkin, byklerin dnyasndan, her tr
l baskdan uzak bir yaaya kavutuklarn dnerek sevi
nirler. Ama bunlar, Ballantynem M ercan Adcsndaki ocuk
la r gibi ngiliz ulusunun byklne, Hristiyanlk lksne,
yksek ngiliz eitimine, fazla dnmeden krkrne inanan
Viktorya a ngiliz toplumundan gelme deildirler. M ercan
A d a sn n kahram anlan, adalarndaki domuzlan gzlerini bile
krpmadan ldrr, yerlileri zorla Hristiyan yapar, onlara yam
yamln ne ayp bir ey olduunu belirten sylevler ekerler.
Britonlar herkesten, yerlilerden de, domuzlardan da stn
dr, bilinci iindedirler. Ballantynem kitab, yerlilerin tan n -
s Mangonun putlarnn atee verilmesiyle, dear old England
adna ekilen hu rra! hklanyla sona erer.19 M ercan A das
nn kahram anlar iin, zerinde bulunduklar mercan adas
da, dnyann baka ssz yerleri gibi, Byk Britanyann bir
uzantsdr sanki.
Goldingin yapt i, M ercan Adasndaki bu bn iyim
serlii, duygusall baaa evirmektir. Bu yzden, Lord o f
the Flies'm, Ballantynen kitabnn karam sar bir kopyas oldu
u bile ileri srlm, ancak Golding bu gre kar karak,
yapt iin M ercan Adasndaki durumu, gereki adan ver
mek olduunu sylemitir.50
Lord o f th e F liesdaki ocuklar da ngilizdir. Hepsi ren
cidirler. Adaya ilk ktklar zaman zerlerinde okul giyimleri,
gslerinde okul arm alan vardr. Onlar da Hristiyan, stelik
bir kilise korosundandrlar. Ama geldikleri dnya da, duygula

134
ADA ROMANDA ADA

n dnceleri de M ercan A das kahram anlannnkinden ok de


iiktir. Adaya srklenileri de ada atom savann bir
sonucudur.
Bu ocuklarn adada ilk denedikleri ey, toplumlarndan
getirdikleri birtakm uygar kurallarla mercan adasnda bir d
zen kurmaktr. Esiz gzellikte bir deniz kabuu bu dzenin,
dnce zgrlnn, uyumun, insanca ilkelerin simgesi olur.
Bir nder seerler. nderleri Ralph, iyi huylu, sorumluluk duy
gusu olan bir ocuktur. Her zaman saduyunun sesini dile ge
tiren Piggy ise nderin yanndan hi ayrlmaz. Piggy, hep
alayla karlanan szleri, arcanll, ikide bir tutan astm
nbetleri ile modem demokrasilerde birok nderin danman
ln yapan, ounluun bir trl.sm am ad trden, doru
cu beyin adamdr.
Ttalphn ilk abas, Piggynin de tlerinden yararlana
rak, ocuklar arasnda bir i blm yapmak olur. Deniz k a
buunu boru gibi ttrerek hepsini bir araya toplar. Ortak
sorunlarn tartlm as iin yaplacak toplantlarn ars bu
boru sesi olacaktr. Ralphn nem verdii balca konu, ak
lardan geen gemilere, kurtulular iin bir iaret olabilir umu
duyla adann tepesinde yaktklar atein, sndrlmemesidir.
Kurtuluu, uygar dnyaya yeniden dn salayacak olan bu
atein snmesine, uygarlkla aralarndaki bu tek iletiim b a
nn kopmasna gz yumamaz. Bu ate bir bakma, Promet-
heusun atei gibi, uygarla giden yoldur. Piggy de Ralph gibi
dnr. Ama adann yrtc ortam, teki ocuklarn kiilik
lerinde ok artc deiiklikler yaratr. Yirm inci yzyl uy
garlnn, bu ocuklarn kafasndaki treleri, kalplar, deer
yarglan hzla silinir. En kkler arasnda bagsteren man-
tkd korkular, kuruntular gitgide hepsine yaylr. Adada bir
canavann bulunduunu kurarlar. Bu korkuya kar koymak
isterken, yaradllannm temelinde iin iin uyuklayan ilkel
bir barbarln hortlam asyla birbirlerine derler. lerinde
kapkara bir avclk igds depreir. Geldikleri uygar top
lumun karm ak yaama kurallanndan, trelerinden, byk
lerin basksndan, yol gstericiliinden anszn kurtuluverme-
nin aknlyla adann snrl ortam iinde, hepsinin bilinci
tek bir konuya, bu byk korkuya ynelmitir.
Ja ck Merridew, bu korku duygusu karsnda, kendine g
ven kazanmak, korkun canavar altedebileceie inanmak iin,

135
ADA

evresine toplad birka ocukla ilkel bir g gsterisine, av


cla balar. Sopalardan m zraklar yontarak adadaki domuz
larn ardna der, ilk avda birini barbarca ldrrler. Bu
taknlk srasnda atei unutmular, uygar dnyaya dnn
bu tek umudu snmtr. Ama Ralph. ile Piggynin duygulan
avclarn kinden baka yndedir. Onlar gene de dnyaya dn
me zlemi iindedirler.
Kan dkmenin, ldrme tutkusunun, et tadnn verdii
ilkel badnmesi iinde Ja c k ile evresindekiler, adada gerek
letirilmeye allan demokratik dzenden, uygar llerden
koparak, ilkel bir barbarla gitgide daha ok gmlrler
Yzlerine gvdelerine boyalar, kanlar srerler, bylece ileri
gibi d grnleri de deiiklie urar, korkun bir benlik
kazanrlar. ldrdkleri avn evresinde bararak tepinirler.
Sopalarn havaya kaldrr sallarlar. Bu lm danslar, mitos
arm laryla tyler rpertici bir etki kazanr.M Kana susa
m kk avclar, tepinirken bir yandan da ldrn! Bo
azlayn! Dkn kann!52 diye bir hava tuttururlar. Oysa ayn
ocuklar, adaya dmezden nce, bir kilise korosunda melek
leri ven arklar sylemilerdir.53 Bu tanrsal grev ile adada
ki barbarca taknlklar arasndaki kartlk, insan yaradl
ndaki ktlk eiliminin ne korkun bir yolda patlak vere
bileceini gznne serer.
Ja ck Merridew ile evresine toplad ocuklardaki bu de
imenin bir nedenini de Ja c k n Ralph ekememesi, avclk
taki ustalyla ocuklarn gzne girerek Ralph'n yerine ge
mek istemesidir. Adada kapldklar korkunun kaynan, ki
misi korkun bir hayvan, kimisi dev bir karalt, kimisi de bir
canavar olarak niteleyen ocuklar, Ja c k n evresine toplanr
ken, bir bakma onun ldrme gcnn, usta avclnn uyan
drd gvene snrlar. Ama kan tutkusu, ldrme sapkl
bir yerde her eyi siler geer, yalnz zorbalkla, gsterile, ya
kp ykmakla kendini gsterir. Ralpha alm satan Ja ck ile
adamlar, bir akam zeri gene barbarlk trenlerinin sarho
luu iindeyken, Simonu paralayarak ldrrler.
Simon, batan beri br ocuklardan bakadr. Hepsini s
rekli oyalayan canavarn, karanlk korkunun ne olduunu, ne
olabileceiin dnen, bu konuda gerekten kafa yoran, ev
reyi aratran tek kii odur. Bu aratrm alarndan birinde, ca
navarn bulunduu sylenen tepede, avclarn korkun k aral

136
ADA ROMANDA ADA

tya kurban olarak sunduklar bir domuz kellesine bakarken,


geirdii bir sara nbeti iinde gerei kavrayverir. zerine
sineklerin konup kalkt bu domuz kafas, Ja ck ile avclarn
totemi, sinekler tanrsdr. Tevratda Baal ze bub diye geen/4
Incilde ise eytanlar tanrs niteliini kazanan bu kt tanr
Simon'a:
Ne garip ey, canavarn avlanabilecek, ldrlebi-
lecek bir nesne olduunu dnmeniz... Ben sizin bir
paranzm... git arkadalarna da syle, der.5
Simon, bu konumann hemen ardmdan, az tede, bir ar
pmadan sonra adaya dm bir paratnn rm delik
deik gvdesini grnce, ktlk canavarnn insann dnda
deil, iinde olduunu kesinlikle kavrar. Bu haberi tekilere
ulatrm ak iin tepeden inerken, karanlkta azgn avclarn
ldrn! Boazlayn! Dkn kann! lklar arasnda par
alanarak ldrlr. Bu lm, bir gerei dile getiren aydn
lanm insann, geree gz kapal srlerce cezalandrlma
s, tarihte birok aydn dnrn, peygamberin alnyazs-
dr.
Avclar baka bir taknlk annda, saduyunun, usun sz
cs olan Piggyyi de, yuvarladklar kocaman bir kaya para-
syla lme srklerler. Bu arada Piggynin elinde tutmakta
olduu deniz kabuu da tuzla buz olur. Gz kararm kaba
lkla ilkellik, amzda demokrasi masalyla ynetilen birok
toplumda rneini grdmz gibi, saduyuyu, dzeni, bil
giyi, bar, insanln kendisini ezer yok eder. Ama Sim onun
iitilmek istenmeyen gerei gibi, Piggynin bu azgn srye
kafa tutarcasna sorduu u sorular da havada kalr:

Hangisi daha iyi sizin gibi bir avu yz boyal vah


i olmak m, yoksa Ralph gibi akl banda bir insan
olmak m?

Hangisi daha iyi kurallar benimsemek anlam ak m,


yoksa avlamak ldrmek mi?

Hangisi daha iyi dzen ile kurtulu mu, yoksa avlan


mak krp dkmek mi?57
lm sras Ralphtadr. Barbarlarn avlarn piirmek iin
yaktklar ate btn aday sararken Ralph kaacak delik arar.

137
ADA

Ama, adadaki yangn uzaktan grerek yanaan kk bir sa


va teknesinden bir subay kagelir. Bylece Ralph ldrlmek
ten kl payyla kurtulur. Kurtulduu zaman, susuzluun gr
d cezaya, insan yreinin karalna, gerek bilge arkada
Piggy'nin lmne alamaktadr.
Lord o f th e F liesda ada ortamnn kullanl, M ercan A d a
s rnei dnda, baka ssz ada yklerindeki uygulamalar
da zaman zaman andrr. Goldingin romannda krsal bir ada
topyasnn da, bir robinsonadm da zellikleri, ok deiik, iro-
nik anlam larla kark olmakla birlikte sk sk yanklanr. B u
radaki m ercan adasnn gzellii, oculann ilk andaki rnek
bir dzen kurm a abalar, b ir yeryz cenneti dncesinden,
mutlu toplum lksnden izler tar. Adsz ada, korku, avclk,
doal bir yaama biimine zorlanma gibi zellikler ise gerek
te, burada bam baka yorumlar, anlam lar kazanan robinsonad
zellikleridir. Adann byle hem olumlu, hem de olumsuz a n
lamda deerlendirilmesinde yazar, ada ortamnn zellii olan
ieri-dan, ada-dnya kartlndan, karm ak bir yntemle ya
rarlanm aktadr.
Goldingin romannda ada ortamnn kazand bu anlam
larn btne katks olduka ok ynldr. Yazarn amac, in
san yaradlndaki ktln deimez bir gerek olduunu
gstermektir. Uygarln kurallar bu ktl insann i dn
yasnn gizli dolaplarna tkmtr. Bir ssz ada ortam, hem
bu ilkel ktl aa km aya aracak yrtc evre ola
rak, hem de dnyadaki uygarlk basksndan uzak bir ortam
olarak Goldingin amacna ok uygun der. Bu niteliiyle
ada, dnyann kart olur, yazar da bu kartlktan hem ro
mann kuruluunda, hem de kafasndaki ahlaksal amac dile ge
tirmekte yararlanr. Burada, adann da kapallk, smrlan-
mlk, kendine yeterlilik gibi zellikleri Goldingin iledii in
sanlk durumuna kesin d izgiler kazandrd gibi, konunun,
kiiliklerin, olay rgsnn gelimesini etkileyerek romann
kuruluuna da katkda bulunur. Ada ortamnn duran-zaman
biimi ise romann izdii sarsc durumun, kafalarda zm
lenmek zere karlksz brakt sorulara b ir sreklilik et
kisi ekler. Goldingin anlatmnn amac da tpk Conradnki
gibi, bir durumu ya da durumlar gstermek, gerisini okura
brakmaktr.
L ord o f the F liesda ada ortamnn ocuklarn deiik bi

138
ADA ROMANDA ADA

linlerinde ne gibi anlam lar kazandna gelince: uygar dn


yann iyiliine inanan Ralph ile Piggy iin ada, gzellikleriyle
birlikte, batan sona dein bir srgn yeri olarak kalr. Bu
srgnlk duygusu, avclarn gitgide ii aztmalarndan do
an korkuyla daha da pekiir. Simon da ayn duyguda g
rnr, ama onun adadaki sorular, aratrm alar, tedirginlii
dnya ile de ilgilidir. Onun iindeki atma, ada-dnya k a r
tln da, kendi kiiliini de aan bir sorundur. Ama yrtc
ada ortamnda Simon, gerekle aydnlanmazdan nce lde
gerei sezgiyle arayan bir peygamber gibidir. Golding, Simon u
insanl seven, dler iinde yaayan bir ermi, bir sa fig
r olarak tasarlam tr.38 Adann dnyadan uzakl, dnyaya
kartl Simonun kiiliindeki bu anlam btnler.
Ja c k Merridew ile evresindekilere gelince: balangta s
sz adaya geldiklerine, byklerden kurtulduklarna en ok
sevinenlerden biri Ja c k tr. Aday bu benimseme Ja c k la adam
larnn bilincinde gitgide artar, vahilikleri bir noktada adann
grnteki doal vahiliini de alteder. Ada onlar kendine
benzetmitir, am a onlar sonunda btn aday atee vermi,
barbarlklarnn bir topyasn kurarak, ykp dktkleri ada
y yurt diye benimsemilerdir. Ktlk her eyi bastrmtr.
Adaya gelen subay, ngiliz ocuklarnn bu duruma d
melerini onlara yaktramaz! Sava m yapyorsunuz ne olu
yor?50 diye alay eder ocuklarla. Ama parlak dmeli nifor
masyla bu subayn kendisi de, adann dndaki dnyada var
hzyla srmekte olan byk atom savanda grevlidir. By-
lece Golding sonunda, gene ada - dnya kartl yardmyla,
en arpc anlam katar romanna: dardaki dnya da, kt
ln saduyuyu, dzeni, umudu, bilgelii, insanl yok etti
i u adadan pek baka deildir.

Aldous Huxleyin Gzel D

Island (Ada, 1962) Huxleyin btn rom anlar iinde en


az roman zellii gsterenidir. Bu ynnden dolay ilk yaym
lad zaman kitap tantm a yazarlar ile eletirmenlerin ok
olumsuz tepkileriyle karlam, yanl deerlendirilmitir.
imdiye dek yazlm olan romanlarn en ktlerinden60 diye
tantlm; Huxley, propaganda uruna romancnn devlerin
den uzaklamakla sulandrlm, anlatt Pala toplumunda a-

139
ADA

Itm, uyuturucu maddenin serbest oluu hogryle karlan


mamtr.*1 Ama btn bu alakalem deerlendirmelerde Is
la n d m, F. R. Leavisin savunduu anlamda b ir roman gelene
inden baka bir byk gelenekte yer ald gzden karl
mtr.'2 Bu byk gelenek C an dide, R asselas, E rew h on gibi,
yky dncenin bir arac olarak uygulayan topya roman
lar geleneidir. Ayrca, roman tanmnn alabildiine geni
ledii, romann kart olan bir tr (anti roman) bile kapsa
d gnmzde, bir dnce lksne arlk tand iin
Island'm kt bir roman saylarak bir keye itilmesi stn
kr bir yargdr. Huxleyin daha nceki romanlarnda da, an
latlan olaylarn akna tutukluk veren bir dnce esinin
her zaman kendini duyurduunu unutmamak gerekir. Bu ba
kmdan, W ayne Booth, eletirmenleri Islan d a uygulanabilecek
deiik deer llerini aratrm aya arrken ok hakldr.65
Islan d n ilgin bir yn, ok eski bir gelenei olan ada
mitosunu, bir toplumsal mutluluk lks ile birletiren tek
nemli ada topya oluudur. Huxleyin daha nceleri, Yeni
D nya (1932), A pe an d E ssen ce (Maymun ile z, 1948) gibi
kar-utopyalar yazdn biliyoruz. Bunlar tpk George Or-
wellin 1984, Bradburynin F a h ren h eit 451i gibi, bilim ile tek
nik gelimenin insan nerelere srkleyebileceini, gelecee
uzanan birer korkulu dle gznne sererler. Islan d ise bir
bakma, Y en i Dnya'mn br yzn, insan yeteneklerinin
aa kmas iin gerek abalarn gsterildii bir toplumu,04
gznne serer. Byle bir toplumu Huxley, tpk More gibi,
kendi gnndeki dnyann uzak bir dsel adasnda gerek
lemi ada bir toplum olarak izer.
Yeni Dnya, bilim ile teknii kendi am alarna uydurmu
zorba bir ynetimin, ynlar kleletirmek, btn bireysel ay
rlklar trplemek iin uygulad yntemler zerinde ku
rulmutur. Islan d ise, btn bireylerinin, istedikleri her eyi
gerekletirmelerine, olanca glerini eyleme dkmelerine yar
dim etmeyi temel ilke olarak benimsemi zgr b ir toplumu
gznne serer. Byle bir toplumda, fizyoloji, ruhbilim, aile
yaay, toplumsal rgtlenme, cinsel ilikiler, sevgi, lm,
tanr gibi konularda neler yaplmas gerektiini gsterir.
Islan d daki olay rgs ok yaln, Huxleyin dncelerini
aklkla dile getirebilecek niteliktedir. Pala toplumu bize Will
Farnaby adl bir gazetecinin karlat olaylar, kiiler, durum

140
ADA ROMANDA ADA

lar araclyla anlatlr. Ancak buradaki ada toplumu ile il


gili bilgiler Will Farnaby'nin darl bir nesnel gzlemle ak
tard izlenimler olmaktan tedir. Farnaby, Hythloday ile Gul-
liverden bu noktada ayrlr. Yalnz gzlemde kalmayp, Pala'
da kart birok olayn bilincindeki yanklar, bu srada bi
lincinde yer yer daha nceki yaamna alan pencereler, ah
lak asndan u ya da bu ynde nitelenebilecek davranlar,
duygusal ilikileri ile, bir roman kahram an kiiliini kazanr.
Huxley, Farnabynin i yaantsn izerken onun bilincindeki
ayrntlar yakalam akta byk ustalk gsterir. Romann ba
larnda, Charing Cross Roaddaki bir odada, yeil pembe neon
klarnn arm laryla karan sradan sevime sahnesi,
Palada kullanlan mokscha adl uyuturucuyu aldktan son
ra W ill Farnabynin bilincinde akan duygular, dnceler, an
lar, armlar'' bu konuda ilk rpda usa gelen rnekler
dir.
Farnaby'nin mutlu adaya frtna sonucunda bir deniz k a
zasyla dmesi, eski ada yazn geleneini andnr. Ama F ar
nabynin bilinci, ssz bir aday deil, bir toplumu yasayacak
tr burda. Bu toplum, gnmz dnyasnn en byk zlem
lerinden birini, Bat ile Dou uygarlklarnn olumlu bir kay
namasn gerekletirmitir. Modern Pala nn kuruculan olan
skoyal Dr. Robert ile eski Raca bu iki dnyann da iyi yn
lerinden yararlanmlardr. Adada batnn teknii geni l
de kullanlr, ama treler, ahlak, eitim ilkeleri hep doudan
alnmadr. Huxley teden beri, Batnn bilimine oranla poli
tikasyla ahlaknn balangtan beri yerinde sayd7 inan
cndadr. P alan n yneticileri, simgesel bir Rani ile bir bilge
ler kuruludur. Ynetimin yasalar uzun boylu anlatlmaz. Hux-
leyin amac dou - bat kaynamasnn sonularn toplum ya
amasnn gndelik ayrntlarnda gstermektir. Bu arada Pa
la adasnn, bu adann yurtta kiilerin bilinlerince nasl ya
and, ne anlam lar kazand da dile getirilir.
Huxley Islan d da, ok iyi bildii Hindu felsefesinin Maha-
yana geleneini bireyler iin bir eitim ilkesi olarak nerir:
dnyann, btn incelikleriyle kavranndan doan bir uya
n, bir aydnlanma.8 Island'm altnc blmnde aklanan
Tantrik Buddhism de Mahayanist gelenekte bir inantr. Ran
ga bu inanc yle aklar:
Tantrik inanta bir kiiyseniz, dnyay reddetmez,
141
ADA

dnyann deerlerini grmezden gelmezsiniz; Gney


Okulunun keileri gibi, yaamadan kopmu bir Nirva-
n aya kam aya yeltenmezsiniz. Dnyay benimser, on
dan yararlanrsnz; yaptnz her eyden, karlat
nz her olaydan, grdnz, iittiiniz, tattnz, do
kunduunuz eylerden, benliinizin zindanndan kurtul
mak iin birok yoldan yararlanrsnz.00
Bu bireysel Hindu yaama ilkesi yannda Pala, ada uy
garln en ileri bulularna da yer verir. Burada Tantrik
Buddhism ile elektrik jeneratrleri, arcadian gelenekle tekni-
loji yan yanadr.70 Huxley, bir kr toplumu geleneini, re
tim aralaryla tketimin alabildiine yalnlatrlm as anlam n
da deil, ada bir yeni birleim iinde uygular.
Islan d da bat - dou kaynamasnn ayrntl olarak anla
tld konulardan biri kadn - erkek arasndaki ruhsal - cinsel
ilikilerdir. P alanm ada toplumlardaki gecekondu sorunu
na, nfus artna kar bulduu zm yolu, maithuna adl
bir sevime yogas, bir t r coitu s reservatu s'tur. Ar nfus a r
tn teden beri, gelecek an en byk sorunu olarak g
ren Huxley, Pala toplumunda uygulanan nfus planlamas yn
temleriyle, bu konuda bir zm yolu nerir.
Pala'da yeni bir aile sistemi de vardr. Batda ocuklarla
anne babalar arasndaki anlamazlklar, burada zel bir aile
dzeniyle ortadan kaldrlmtr. Btn kadnlarla erkekler MAC
(Mutual Adoption Club) adl rgtle dalmlardr. Her r
gn yirmi otuz iftten kuruludur. ocuklar, doduklar rgt
iinde istedikleri ifti anne baba semekte, beenmezlerse de
itirmekte zgrdrler.71 Bylece anne babalarn ocuklara
haksz davranmalar, onlara bask yapmalar nlenir. Ama bu,
ocuklarn babo, sorumluluktan uzak olduklar anlam na
gelmez. Susila, Will Farnabynin tand batl aile sistemi ile
Paladakini karlatrr:
Cinsel ynden anlamsz bir maa-klesi, doymam
bir kadn, iki (isterseniz) de televizyon delisi yumur
cak aim; Freudism karm na salam uraya yatrn, bi
raz da Hristiyanlk katn; drt odal bir daireye koyup
ienin azn iyice kapatn, on be yl kendi sularyla
pisinler. Bizim reetemiz ise bakadr. Cinsel ynden
doymu yirmi ifti ocuklaryla birlikte aln-, eit l
lerde bilim, sevgi, anlay katn; Tantrik Buddhism iin

142
ADA ROMANDA ADA

de demlendirin, sonra ak bir kapta, ak havada, gr


bir sevgi atei zerinde ar ar piirin. -
Farnabynin geldii toplumdaki kapal, kuruluu zorunlu
aile yerine, Palada geni, zgrle dayanan bir aile vardr.
Huxley MAC gibi bir kurulula, kapal aile sistemindeki bir
ok geimsizliin, ruhsal basklarn ortadan kaldrlabilecei
inancndadr,
Paladaki en ilgin uygulamalardan biri de yapay dlle
medir. Islan d n on ikinci blmnde Vijaya, Farnaby ye, Pa
la da yapay dlleme tekniinin Bat lkelerinden yirmi yl n
ce bulunduunu, ancak elektrik gcnn, yeterli soutma sis
temlerinin yokluu yznden pek uygulanamadn syler.
Palada 1 9 2 0 lerde bu eksikliin giderilmesinden sonra Al (Ar
tificial Insemintaion) byk lde kullanlmaktadr. Bu yn
temle kaltm yoluyla geen hastalklardan kurtulunmakta,
te yandan gitgide daha salkl, grbz bir soyun ortaya k
mas salanmaktadr. Szgelii, iftlerden birinin ailesinin ge
miinde eker hastal sk sk grlyorsa, bu ift, geni bir
stokla hizmete hazr olan dl bankasndan yararlanr, byle-
ce aile yeni bir a, yeni bir canllk ile dirileir, salamlk ka
zanr. Bu uygulama balangta bir hayli yadrganm, sonra
yava yava, ocuun trl eksiklerle hastalklarla doabile
cei sakncasn gze alm aktansa bu yolu seerek stn ni
telikte bir ocuk sahibi olmann hi de ahlaka aykr saylama
yaca sonucu benimsenmitir. Din adamlar bile bu yolu des
teklemektedir. Bu yntem biraz, Y en i D nyad& ielerde ye
titirilen ocuklar andrr. Ama arada nemli bir ayrm var
dr. Orada devletin yurttalarn remesini zorbaca bir denetim
altnda tutmas sz konusudur. Islan d d a ise anne babalar Al
y seip sememekte btnyle zgrdrler. Pala toplumu,
zgrlk, bireyin zgr klnmas gibi ilkeler zerine kurul
mutur. .............
Palanm nemli bir yn, eitim dzenidir. On uuncu
blmde Menon, W ill Farnabyye, Amerika ile Avrupada o
cuklarn kitle tketimi iin, Rusyada ulusal devleti glen
dirmek, inde sava toplarna, endstriye, tarma, yol yap
mna yem olmak iin yetitirildiklerini, Palada ise genlerin
yapc eylem iin, btnyle gelimi serpilmi insanlar olmak
iin74 var olduklarn syler. Genlere derslerde yalnz ne ol
duklar, nelerden olutuklar deil, kendilerini amann gerek

143
ADA

lilii, bu amann nasl gerekletirilebilecei de retilir. B


tn konular gerek yaam deneyleriyle aklanr. renimin
amac, insan yaayna daha geni bir anlam, bir mutluluk
getirmektir. Bir ocuk dnyay, Wordsworth ile Trahernein o
cukluklarnda grdkleri gibi gryorsa, onun bu bakndaki
tazelik ile gzellik hibir zaman solmasn diye elden gelen
yaplr."
Eitim hem kafann, hem de gvdenin, gerei tek ynl
simgesel bir ey olarak deil, evrensel bir btn iinde, tm
balar ile kavram aya hazrlanmasdr: birey yaay ile ger
ein mistik bir kavram a dzeyinde kaynamas, birbiri iin
de eriyip bymesi. Huxley teden beri insan varlnn bir
para olarak deil btn olarak kavranp dile getirilmesini
zlemitir. Islan d 'daki eitim dzeni bu zlemin gerekletiril
mesine ynelir.
Bilim ile yaam deneyi, kafa ile gvde, birbirlerini bu
ama iin btnlemelidir. Mr. Menon, Cambridgede tanm
olduu iki kiiyi yle anlatr:
Biri atom fizikisi, teki de filozoftu. kisi de nl ki
ilerdi. Ama birincinin, laboratuvar dnda zek ya on
birdi, kincisi de kabul etmeye yanaamayaca lde
iman, tknrcasna yemek yiyen bir oburdu.70
Palada ocuklar byle bir duruma dmeyecek biimde,
dengeli bir yaam iin hazrlanrlar. renme ile yaama bir
birini btnler.
Palann eski R acas ocuklara, tanrlarn insanlarca ya
ratlm olduunu gstermek iin de bir yol bulmutur. Pala
da bir tarlada ge doru ykselen kocaman dev korkuluklar
vardr. ocuklar biri Buddha, teki de tanr olan bu korku
luklarn kollarna, bacaklarna bal ipleri ekerek elenirler.
V ijaya bunu onlarn (tanrlarn) iplerini eken, bylece on
lara bizim iplerimizi ekme yetkisini tanyan, bizler deil mi
yiz...77 diye aklar. Arkalarnda uzayan sonsuz gk, bu kor
kuluklann kiisel varl ile anlam ardndaki evrensel bilin
cin, her eyi btn varlklarla tanrlar, kuatan temel etken
olduunu gsterir.
Island, roman kahraman W ill Farnabynin bir d ile
sona erer. Farnabynin bu d Dr. Robertin verdii moksha
adl uyuturucu etkisiyledir. Palallarn dinsel duygusal yaa-

144
ADA ROMANDA ADA

ymda, insanda mistik aydnlanmay andran bir kendinden


gei yaratan mokshamn byk pay vardr. Bu ilac Pala
da herkes elde edebilir. Gerein zerindeki rty aralayan
bir ilatr bu. Yeni Dnya.da insanlarn acya, mutsuzlua kar
aldklar somay andrr. Ama mokshamn daha yce
bir anlam vardr. Bylece bir uyuturucunun etkilerinden Hux
ley daha nce de szetmitir.
Gerekli olan ey, ac eken soydalarmzn acsn
dindirecek, onlar avutacak, bir anlk yarar karln
da uzun sre sonra bir zarar dokunmayacak yeni bir
ilatr.18
Willy Farnaby mokshanm etkisiyle tam bir bilince, kav
raya eriir. Ama o srada komu lke Rendangn ordular
adaya kar, Dr. Roberti ldrrler.
Willy Farnaby adaya kndan sonra, karlat kii
lerin aklam alar, kendi grdkleri, iittikleri sonucunda Pala
toplumunun rnek dzenini, yaayn benimser, bu toplum
dan biri olmak ister. Bu ada, insanlarnn ahlak, eitimi,
inanlar, davranlar, yaama yolu ile, Fam abynin geldii
dnya dan ok daha mutlu, daha gzel bir yerdir. Ancak,
Farnabynin kendisi, darl deer lleri ile, balangta ada
toplumuna, ters bir kiiliktir. Dardaki bozuk dnyann bozuk
treleri Farnabynin kiiliinde mutlu adaya szar. Huxleyin
kendi deyimiyle Cennet bahesindeki ylandr,70 Farnaby.
Palaya, kazaya uram bir yolcu olarak gelir, ama Batl ka
fasyla ilk ilgi duyduu ey, Palamn zengin petrol kaynak
larna gz dikmi darl glerin ada iindeki yerli ibirlik
ileri ile ilikiler kurmak, onlarla ortak almak olur. Bu ir
kin oyun tam rnlerini verecei srada, Farnaby, Paladaki
yaay benimsemeye balar. Pala'llar arasndaki mutluluu,
sevgiyi, iyilii grr, kendisi de Pala yaayn seer. Ne ya
zk ki artk ok getir. Komu lke Rendangn silahl gleri
aday ele geirir, rnek toplumun altn stne getirirler.
Pala adas, byk ada toplumlarla uydularnn tersine,
ezici g stnl yerine bir iyilik politikasn benimsemi ol
duu iin gnmz dnyasnn kartdr. Ama ne yazk ki
gnmzn militarist sapklklar iindeki dnyas byle bir
mutlu adann deerlerine krdr. Huxleyin Y eni Dnya d a bir
dnya devleti izmi olduunu dnrsek, Pala toplumunun

145
ADA

bir adada izilmesi rastlant deildir. Y eni Dnya, amzn


irkin dnyas ise, Island da zlenen mutlu adasdr. Islan d m
Y eni D nyaya. kartl, adanm dnyaya kartldr. Is
Icmddaki rnek toplum irkin dnyann dnda gerekleir,
irkin dnyadan szan ktlkle de yok olur.
Islan d n kuruluunda, Pala toplumunun yaay biimi,
topya ortamnn ayrntlarndan daha geni yer tutar. Sz
gelii, burada karlatmz, ne U topia'daki gibi geometrik
yapda bir ada, ne de Viciorydeki gibi kahram ann bilinciyle
dorudan doruya bir ilikisi, bir zdelii olan adadr. Ancak,
ada ortamnn da kapallk, kendiyle snrlanmlk, kendine
yeterlik, duran-zaman biimi gibi zellikleriyle ada - dnya k a r
tl, burada da kesinlikle belli, gerek yazarn anlatmn, ge
rekse anlattn birok ynden belirleyen temel etkendir.

140
SONU

B ir ada ortam, kendisini belirleyen, darya kapallk, ken


diyle smrlanmlk, duran-zaman biimi gibi zellikleriyle d
a rn n , d dnyann kartdr. Yaratc bir yazar, anlatt
bir olay ya da durumu istedii ortamda geirebilir. Ancak,
anlattklarna yer olarak bir aday seen yazan, ada ortam
nn bu zellikleri belli b ir lde snrlar. Bu bakmdan, yazn
daki dsel adalarn ou arasnda ortak benzerlikler vardr.
Bu benzerlikler deiik yazn dnemlerinin deiik yazarlannda
da srd iin bir dsel ada yazn geleneinin varlndan
sz edilebilir.
Btn dsel adalar bir denizle ya da suyla evrilir, hepsi
darya kapaldr. Dardan ieriye, ierden darya bir giri
k gtr. Dardan bu ayrlmlk, Atlantisde adann ev
resindeki kanallarla, dev duvarlarla, St. Brendanm adasnda
aday bir rt gibi saran sis bulutuyla pekitirilirken, Moreun
l/iopiasnda yarm ay biimindeki adaya giri kn sk bir
denetim altnda bulunan tek limana balanmasyla dile gelir.
Bylece darya kapallk her an zlenen adasnda, hem
adann iindeki rnek dzenin korunmasn, hem de dardan
ieriye szacak bozucu etkilerin nlenmesini salar. Bu tr
dsel bir adaya girmeyi baaran kiinin nnde bir yeryz
cennetinin, bir rnek yaam a dzeninin gzellii alabildiine
uzanr. St. Brendan ile Raphael Hythlodayin gzlemleri bu
yndedir. Bu durumlarda ada, dnyadan daha iyi bir yer
olarak deerlenir. Bir yeryz cennetinin, rnek b ir yaama
dzeninin armlar, klasik ilkadan balayarak on seki
zinci yzyl sonuna dein btn topya adalarn belirleyen

147
ABA

deimez zellik olur. Deien tek ey, yeryz cenneti kav


ramnn her yeni an insan kafasnda brnd ayr ni
teliktir. Brendanm te dnya cenneti ile Cokaygnede, U topia
da, Y eni Atlant-isde dile getirilen rnek lke arasnda byk
ayrm lar vardr. Dsel adann bir yeryz cenneti dnce
siyle ba, gnmz ada yaznnda da, deiik bir biimde ol
makla birlikte, birok arm larla srer. Bu zellik modern
romann ka adalarnda, Huxleyin Islan d nda gze arpar.
Kimi dsel adalarda ise, bir yeryz cenneti mutluluu ssz
ada yaamnn glkleriyle yan yanadr.
Dsel adann cennet ortamnda yaanan altn a, tarih
sel zaman ak dnda, kendi bana sren bir mutlu durum
dur. Ada topyalarnda zamann, gemi, imdi, gelecek gibi
ayr boyutlar yoktur; bugnk rnek dzen dn de vardr,
yann da olacaktr. Deime sz konusu deildir. Ada ortamnn
duran-zaman biimi, topya adalarndaki rnek dzene kal
clk, sreklilik, sonsuzluk anlamn katar.
Darya kapallk, kendiyle snrlanmlk, duran-zaman
biimi aday darnn, dnyamn kart klar. Ada orta
mnn bu zelliklerine karlk dnya, genilik, snrszlk,
tarihsel-zaman ilkeleriyle belirlenmitir. Adann dnyadan da
ha iyi ya da daha kt bir yer, topya ya da robinsonad ada
s olarak kavranmas ise, o adayla ilgili gzlemlerin sahibi olan
kiinin dnya-yaantsmn niteliine baldr. Dnyada tedir
gin olan kii iin ada, yaam aya bir gven, derli topluluk,
sreklilik, dnyada mutlu bir kii iin de tutsaklk, darlk, can
sknts ynnde duygular uyandran bir ortam olur. Y ara
tc yaznda bir olayn ya da durumun yeri olan ortam hibir
zaman edilgin deildir, anlatlan kiileri u ya da bu ynde
etkiler. Bu bakmdan dsel ada ortam da ancak iindeki in
sanlarn izlenimleriyle belirlenebilir. ykclk sanatnda, an
latlan konunun ya da olayn getii ortam (setting), anlatlan
kiinin i dnyasnn bir uzants; insan isteminin da vurmu
biimi; doal ya da toplumsal zorunluluklarla, kii zerinde
kendi denetimi tesinde bir etki yrten snrlayc ge olarak
tanm lanabilirse,1 her ortam gibi dsel ada da, insan yaant
syla bir i ba gsterir. Bylece, deiik kiiler iin deiik
anlam lar kazanabilecei gibi, tek kii iin de deiik zaman
larda deiik anlam lar kazanabilir. Szgelii, Shakespearein
F rtn asnda ayn dsel ada, Prospero iin yaratcla ynel

148
SONU

ten bir yalnzlk ortam, Miranda ile Ferdinand iin krsal bir
sevgi ortam, Gonzalo iin bir altn an gerekletirilebilece
i yer, Antonio ile Sebastian iin bir bozkr anlam larn ta
yabildii gibi, George Pines, Simplicius, Robinson Crusoe, ada
larn kimi zaman bir mutluluk, kimi zaman da bir mutsuzluk
ortam olarak dnrler.
A d a-d n ya kartl, ada yaznnda ounlukla, adada
yaayan insan bilincinde beliren bir ie ri-d a r kutuplama
syla dile getirilir. Dsel ada, sonsuz, snrsz, geni dnya
dan isteyerek bir ka da, bir srgnl de dile getirebilir.
Ada buna gre, dnyadan daha iyi ya da daha kt bir yer
olur. Adadaki kiinin, dardaki insan toplumundan, uygar
lktan, dnya yaayndan kopmas, o kiideki bir mutluluun
kayna da olabilir, mutsuzluun kayna da olabilir. Bu ba
kmdan bir ada ortamnn ne anlamda deerlendirilecei, d
ar ile karlkl ilikisinin niteliine baldr. Dsel ada
bylece, St. Brendann adasnda tanrsal, Thomas Moreda top
lumsal bir topya, George Pinesin, Selkirkin adalarnda ise
robinsonad anlam kazanr. Kimi durumlarda bu iki anlam,
daha nce de belirtildii gibi, tek kiinin gzlemlerinde, duy
gusal izlenimlerinde iie bulunabilir. Robinson Crusoenun,
modern romanda ok boyutlu izilmi karakterlerin, gzlemle
riyle duygular bu niteliktedir. Bu durumda dsel ada hem
mutluluk, hem de srgnlk duygusundan izler tar.
Dsel ada yaznnda balangtan on sekizinci yzyl so
nuna dein deimeden sren bir zellik, dnyadart daha iyi
bir yer olarak tasarlanan ada ortamnn genellikle btn ada
topyalarm (Bahtllarn adalar, Atlantis, Brendann adas,
Utopia, Yeni Atlantis, Oceana, Felsenburg), dnyadan daha
kt bir yer olarak tasarlanan ada ortamnn da btn robin-
sonadlar (George Pinesin, Simpliciusun, Selkirkin adalar)
belirleyen ayrc ge oluudur. topya trnn amalarndan
biri, olmas zlenenin deil, olmamas gerekenin alayc bir yn
temle gznne serilmesi olduundan, topya adalar Lilliput,
Brobdingnag, Laputa, Houyhnhnmler lkesi gibi, dnyadan sz
de daha iyi yerler olarak da tasarlanabilirler. Byle rneklerde
ar basan, alayc bir anlatmdr. On dokuzuncu yzyl son
larnda ortaya kan kar-utopya tr bu yntemin srdrl
mesinden doar.
Yaznda ada kavramnn kullanlmas, balangtan beri,

149
ADA

insanolunun uzak bilinmez lkelere duyduu ilginin dile ge


liidir. Bu ilgi, belirttiimiz gibi, dnyada ezilen, mutsuz den
insann mutluluk zleminden doabilir. Bu bakmdan ada top
yalar, ruhbilimsel bir ynden, koruyucu esirgeyici bir byk
ana kavram na dn olarak da nitelenmitir.2 Ancak, bir
ada kavram yla dile gelen uzaktaki bilinmez lke, bir zlem
den, bilme merakndan dolay deil de elde olmayan b ir ne
denden dolay iine dldnde glklerin, aclarn kay
na da olabilir. Bu durumda, bilinmez ada ortamnn insana
kendini glen yzyle mi, yoksa hi umulmadk korkun bir
yzle mi gsterecei bilinemez. Bu zelliiyle dsel ssz ada,
serven yklerinin temel esi olan srkleyicilii salam a
ya en elverili yer olarak dnlmtr. Dsel ada ortam
nn bu yn btn robinsonadlarda en nemli etken, Rohin-
son C ru soe ile modern ada yklerinde romann btnne
nemli bir katk, D efin e A das gibi bir serven topyasnda ise
balca temel ge olmutur.
On dokuzuncu yzyldan sonra, topya trnn bilimsel
bir nitelik kazanarak yeryznn corafi snrlar iindeki bi
linmez keleri deil, gelecek zaman iindeki bilinmeyen ke
simleri dile getirmeye ynelmesi, denizciliin ilerlemesiyle ok
yanuslarn bilinmez servenler alan olmaktan kmas, dsel
ada geleneini sona erdirmi gelimeler gibi gzkr. Ancak,
dsel ada ortam, tekilerden daha gen bir tr olan roman
da da, dnya ile gsterdii karlkl iliki ile yazara geni
anlatm olanaklar salar.
Toplumsal ada topyalarnda ada ortam nesnel bir gz
lemle, ancak izilen rnek toplum emasyla ilikisi orannda
anlatlr. U topiada, Y eni A tlan tisde durum budur. O ceana, M a-
ca ria gibi rneklerde yazarn amac, bu ilikinin bile dile ge
tirilmesini gerektirmez. topyalarda ada ortamnn zellikleri,
ada - dnya kartl asndan yrrlkte olmakla birlikte, bu
zelliklerin ada iindeki insan bilincini ne ynde etkiledii uzun
boylu anlatlmaz. topyadaki dsel ada, darl nesnel bir
gzlem araclyla dile getirilir. Byle olmas da topya ya
zarnn amac gereidir. Ada ortam ile tek insan bilinci a r a
sndaki karlkl ilikinin nem kazanmas ilk olarak robin-
sonad yaznnda gerekleir. Issz adada tek insan konusu, bire
yin ortamla ilgili btn deneylerinin, bilinteki izlenimlerin, di
le getirilmesi ynnde, rom ana uzanan nemli bir gelimedir.

150
SONU

R obin son Crusoe'nun modern roman trnn ncs ola


rak anlmaya hak kazanmasnda, dsel ada ortamnn, ya
zara, kahram ann kiiliini byk bir ayrnt zenginliiyle i-
zebilme bakmndan salad olanaklarn pay vardr. Robin-
sonun ok ynl kiiliini izerken, Defoe, R obin son C rusoe
ile ilgili blmde gstermeye altmz gibi, ada ortamnn
hem dnya, hem de kii ile iie ilikilerini dile getirmekle,
byk anlatm olanaklar yaratmtr. Kahram ann i dnyas
nn bylesine ayrntl bir biimde incelenebilmesinde, onun
btn eyleminin kapal, snrl bir ortamda izlenmesinin pay
vardr. Ada ortam, karakter izimi ynnden ayn derecede
nemli bir ge olarak yirminci yzyl romannda da srer. ok
genel bir anlamda yirminci yzyl ncesi romann konusu
dolayl ya da dolaysz bir yoldan, yksek tabaka toplumu ile
ahlak ilkelerinin ilikisi ise, modern romann konusu da yal
nzlk ile sevgi arasndaki ban incelenmesidir. Bireysel du
yarlklar bir bakm a birbirleriyle uzlamtr artk. Baarlabi
lecek en byk ey (gerekte bu bile baarlabilirse eer), E.
M. Forsterin deyimiyle byk toplumcun kart kk top
lum konusundadr.3 Gerekten de yirminci yzylda Forster.
Lawrence, Joyce gibi ustalarn romanlarnda grld gibi,
birey ya da bireyler byk toplumu karlarna alm, ona
zaman zaman dman gzyle bakmaya balamlardr. Birey-
toplum ilikisinin incelenmesinde, ada ortam yapsal bir ro
man esi olarak Conradn V ictorysinde, Lawrencein T he
Man W ho L oved Islan d snda, ada romann teknik olanakla
ryla uygulanr. ada bir topya olan Island bile, bireyin ye
teneklerine tannacak zgrlk zerine kurulmutur. Bu r
neklerin hepsinde, dsel ada ortamnn da kapallk, ken
diyle smrlanmlk, dnyadan kopmuluk gibi zellikleri a
da bireyin byk topluma yabanclam asna kout anlam lar
tar. Bu yabanclama, ada kavramnn arm larm snrl
bir lde srdren D eniz Feneri'nin de zelliidir.
ada romanda, karakter izimlerinde, anlatm alarn
da, anlatm zamanlarnda uygulanacak karm ak teknik yn
temlerle, ada ortamnn d dnya ile karlkl ba da ok
daha ayrntl anlam lar kazanr. eri-dar kartl, kiile
rin i dnyalarn deiik bilin anlarnda, deiik yzleriyle
aar.
amzn ngiliz romannda ada ortamn, ok deiik bir

151
ADA

biimde de olsa, gemi topya geleneinde uygulad syle


nebilecek iki rnek de vardr. Bunlardan birincisi, Goldingin
yirminci yzyl demokrasilerini eletiren bir kar-utopya diye
yorumlanm L ord o f the Flies roman, teki de kar-utopya
romanlaryla n yapm Aldous Huxleyin tek gzel-utopyas
Island'dr. Huxley bylece Atlantis ya da altn a dn
yirminci yzyln ortalarna tayan tek yazar olur. Ama ge
rek Golding, gerekse Huxley, izdikleri dsel adalarda kiisel
i deneylerine, bireyler aras kiisel ilikilere arlk tanmakla,
ada ortamn nesnel bir gzle aktaran gemi ada topyalarn
dan ayrlrlar. Ayrlmadklar tek nokta, dsel ada ortam ile
alarnn dnyas arasndaki karlkl ilikiden, etkili bir an
latm esi olarak yararlanmalardr.
ngiliz yazarlar, ada gereine br Avrupa toplumlannin
yazarlarndan daha yakn olduklarndan, ada kavram zerine
kurulmu dzyaz rnekleri vermekte apayr bir baarya ula
mlardr. Bunda belki ngilizlerin teden beri denizar ili
kiler srdren, bir zamanlar denizcilikte ileri bir ulus olma
larnn da pay vardr. R obin son C rusoe, G u lliverin G ezileri,
U topia, birer 'dnya kitab, herkes iin birer sylence durumun
dadr bugn. ngiliz dzyazsnn baka hangi rnei iin ayn
eyi rahatlkla syleyebiliriz?4 Yaayan ngiliz yazarlar a ra
snda bile ada konusuna ilgi eksilmi deildir. Lawrence Dur-
rell'in ada kitaplar, Muriel Sparkm R obinson u da bu ilginin
srdn dorulayan rneklerdir.
Grld gibi, ada kavram na duyulan ilgi ok eski a
lardan gnmze dein insan bilincinde sregelmitir. nsan
olunun bilinci ile gzlemi, ada ortamn btn deiik anlam
laryla yaamtr. Bu anlamlar, ada konusuna ynelen her ya
zar elinde daha da derinleerek yeni arm lar kazanmtr.
Bylece insan bilincinin b ir eilimi, yazna yansyan grnt
syle zenginlemi, her ada daha yeni boyutlarla dile geti
rilmitir. Del adann bys, tad ie ri-d a r ilikisinin,
her an insanna, insan -d n ya ilikisinin anlatm konusun
da da bir nesnel edeer sunabilme olana vermesindedir.

152
NOTLAR

GR
(1) Walter de la Mare, Desert Islands and Robinson Crusoe, London
1930, s. 286.
(2) A.y. s. 286.
(3) Bkz. Friedrich Forster, Robinson soll nicht Sterben, S tu ttgart
1968, ss. 8 - 17. 1932de yazlan bu yknn btn, Robinson adasnn her
an ocuklar in ne byl anlam lar tadm konu alr.
(4) w.
B. Yeats. Selected Poetry, ed. A. Norman Jeffares, London
1964. s. 16.
TOPYADA ADA
(1) Hans Freyer, Die Politische Insel, Leipzig 1936. s. 26.
(2) Ralph Dahrendorf, Pfade aus Utopia, Mnchen 1967, ss. 250 - 253.
(3) Heslodos, ler 1 1 0 -1 2 0 , ev. S. Yakup Baydur. Istanbul 1949,
s. 7. .
(4) T h e Dialogues of Plato III, tr. Jowett, Oxford 1924, s. 445 (Ti-
maeus 25).
(5) A.y. ss. 543 -5 5 3 , (Critias 1 1 2 -1 2 1 ).
(6) Bkz. Ern st von Aster, F elsefe Tarihi Dersleri I, ev. M. Gok-
berk, Istanbul 1943, s. 111.
(7) Lewis Mumford, Utopia, the City and the Machine Daedalus
(Spring 1965), ss. 271 -2 9 3 .
(8) E rn st Bloch, Freiheit und O rdnung, Fran k fu rt 1969, s. 26.
(9) A.y. s. 28.
(10) A. L. Morton, T h e English Utopia, London 1969, s. 2o.
(11) ler 1 6 7 - 173, s. 10.
(12) Bkz. Encyclopaedia Britannica, Atlantis, 1959 Basm (2-66c,
2-637d)
(13) T. W. Rolletson, Myth & L egends of th e Celtic Race, London
1929, ss. 309 - 331.
(14) de la Mare, Desert Islands, s. 249.

153
ADA

(15) Bkz. Lives of Saints, ed. and tr. J. F. Webb. Harmondsworth


1965. S. 3 1 - 6 9 .
(16) A.y. s. 20.
(17) Morton, English Utopia, ss. 17 - 18.
(18) M atta. 6: 33.
(19) Bkz. Je a n Servier, Histoire de VUtopie. Paris 1967, s. 123.
(20) Bkz. R. W. Chambers, The Rational Heathens Twentieth
Century Interpretations oj Utopia, ed. William Nelson, New Jersey 1968,
ss. 1 7 -3 3 .
(21) Thomas More, Utopia, ev. S. Eyubolu. M. Urgan, V. Gtlnyol.
Istanbul 1964, ss. 95 - 96.
(22) Northrop Prye, Varieties of Literary Utopia Daedalus (Spring
1965), ss. 323 - 348.
(23) Chambers, Tw entieth Century Interpretations of Utopia, s. 25.
(24) K arl Mannheim, Utopia, Encyclopaedia of Social Sciences,
1935 Basm.
(25) Chambers, Tw entieth Century Interpretations of Utopia, ss. 25 -
26.
(26) Prye, Daedalus, s. 333.
(27) Frye, a.y. s. 332.
(28) Bkz. R. W. Chambers, Thom as More, London 1935, s. 128.
(29) Bkz. Montaigne, Essays, Tr. J. M. Cohen, Harmondsworth 1958,
ss. 1 0 5 - 119.
(30) Utopia, s. 172.
(31) T he Tem pest, II, i. 145 - 172.
(32) de la Mare, Desert Islands, s. 215.
(33) Fran cis Bacon, Y en i Atlantis, ev. Hamit Dereli, stanbul 1966.
ss. 3 - 4 . *
(34) Chambers, Sir Thom as More, s. 246.
(35) Morton, English Utopia, s. 81.
(36) Bkz. Tommaso Campanella, G ne lkesi, ev. Vedat Gnyol.
stanbul 1965, s. 21.
(37) Y eni Atlantis, ss. 47 - 59.
(38) Bkz. a.y. s. 26.
(39) A.y. s. 44.
(40) Mannheim, Encyclopaedia of Social Sciences, s. 201.
(41) Mumford. Daedalus, s. 290.
(42) Morton, English Utopia, ss. 103 - 107.
(43) Bkz. Utopia, s. 82.
(44) Jam es Harrington, T h e Commonwealth of Oceana, ed. S. B.
Liljegren. Lund - Heidelberg 1924, s. 25.
(45) A.y. s. 186.
(46) Mannheim, Encyclopaedia of Social Sciences, s. 201.
(47) Morton, English Utopia, s. 91: Wolf Dietrich Mller, G eschichte
der Utopie-Romane der Weltliteratur, Bochum -Langendreer 1938, s. 40.
(48) A. W. Secord Gulliver and Dampier MLN, LI (1936), s. 159.
(49) Gulliverin Gezileri ile rlanda halk m asallar arasndaki ben

154
NOTLAR

zerlikler iin bkz. M argaret R. Grennan, Lilliput and Leprecan: Gulliver


and the Irish Tradition ELH, 12, ss. 188- 202.
(50) P. B. Gove, T h e Im aginary Voyage in Prose Fiction, London
1961, s. 155.
(51) zel adlarn seiliine birka rnek. Hythloday (bo konuan),
Ademus (uyruksuz kral), Anydra (susuz rm ak) vb. Utopiallarn altn
dan ocuklarna oturak ya da sululara zincir yapmalar, civcivlerin in
sanlar ana bilip onlarn ardndan yrmeleri, en azndan, Lukianos'un
dtkleri zaman bir yerleri incinmesin diye gerilerinde kocaman laha
nalar tayan, bakladan kalkanlar, sivri turptan kllarla savaan ay in
sanlar lsnde elencelidir. (Bkz. Lukianos. Sem e Yazlar, ev. Ata,
stanbul 1949, c. III, ss. 215 - 276).
(52) John Traugott, A Voyage to Nowhere with Thomas More and
Jon ath an Swift: Utopia and the Voyage to the Houyhnhnms SR L X IX
(1981), ss. 534 -5 6 5 .
(53) H. Schulte Herbrggen, Utopie and Anti-utopie, Bochum - L an
gendreer 1960, s. 5.
(54) Frye, Daedalus, ss. 323 - 324.
(55) J . Swift, Guliiverin Gezileri, ev. rfan ahinba, stanbul
1958, s. 6.
(56) Samuel H. Monk. The Pride of Lemuel Gulliver SR L X III,
s. 48 - 71. (Ayn yaz sonradan E igh teen th Century English Literature, ed.
J . L. Clifford. New York 1959. ss. 1 1 2 -1 3 0 da yaymlanmtr.
(57) Guliiverin Gezileri, ss. 150 - 151.
(58) Franz K . Stanzel, Gullivers Travels - Satire. Utopie Dystopie,
MS 7. ss. 106 - 116.
(59) John H. Sutherland. A Reconsideration of Gullivers Third
Voyage. SP LIV, ss. 45 - 53.
(60) Monk, SR, s. 61.
(61) Monk, SR, s. 67.
(62) G uliiverin Gezileri, s. 367.
(63) Monk, SR, S. 56.
(64) Bonamy Dobree. English Literature in th e Early E ighteenth
Century, Oxford 1959, s. 448.
(65) A. L. Morton, Language of Men,London 1945, s. 40.
(66) T h e Correspondence of Jo nathan Swift, D. D., ed. F . E. Ball.,
London 1 9 1 0 -1 4 . III. s. 276.
(67) T. H. Wedel, On the Philosophical Background of Gulliver's
Travels, SP 23, ss. 434 - 450.
(68) Gulliverin Gezileri, s. 143.
(69) A.y. s. 143.
(70) Stanzel, AiS, s. 144.
(71) Robert C. Elliot, T he Shape of Utopia. Studies in a Literary
G enre, Chicago 1970, S. 67.

ROBINSONADDA ADA
(1) Bkz. Leopold Brandi, Vordefoesche Robinsonaden in der Weltli
teratur, GRM, s. 253.

155
ADA

(2) Horst Brunner, Die Poetische Insel, S tuttgart 1967, s. 100.


(3) A lgem eines europaeisch.es B u ch er-Lexikon, Leipzig 1742. III.
s. 308.
(4) Bibliothek der Romane. Berlin 1778, H , 147.
(5) L iteraturgeschichte des 18. Jahrh un d ersts, II, Braunschweig
1865.
(6) Robinson in D eutschland bis zur Insel Felsenburg. Hannover,
1892.
(7) Bu konuda daha geni bilgi iin bkz. Gove, Im aginary Voyage,
ss. 122 - 154.
(8) Robinson und Robinsonaden. Bibliographie, G eschichte, Kritik,
W eimar 1898. Bu kitabn giriinde yazar robinsonadlari wirkliche Robin
sonaden bir de Robinson adn ancak okur avlamak iin balklarnda
kullanan pseudo Robinsonaden olmak zere ikiye ayrr. Bibliyografya
Robinson Crusoenun 1719-1895 yllar arasnda yaplm 196 ngilizce
basmnn, 110 evirisinin, 115 adaptasyonunun, 227 taklidinin listesini
kapsar. eviriler listesinde, 1853te Grek harfleriyle baslm bir Trke
eviriden bile sz edilmektedir. UUrichin burada ileri srd, gerek
robinsonad pseudo robinsonad ayrmndan kan tartm alar iin bkz.
Hermann Ullrich, Zur Robinson Literatur, LGRP, X X X III , (1912), s.
106; W erner H. Staverm an, Robinson Crusoe in Holland: on the two
hundredth Anniversary of Daniel Defoe, ES. X I I I , (1931), ss. 49 - 58.
(9) A.y. s. XIV.
(10) Hermann Ullrich, D efoes Robinson Crusoe, Die G eschichte eines
W eltbuches, Leipzig 1924, s. 80 (Parantez Ullrtch'ln.)
(11) F ritz Brggemann, Utopie und Robinsonade: U ntersuchungen
zu Schnabels Insel Felsenburg, W eimar 1914, ss. 22 - 36.
(12) A.y. s. 36.
(13) Brunner, Poetische Insel, s. 99.
(14) Gove, Im aginary Voyage, s. 151.
(15) A.y. s. 19. Ayrca bkz. Egyptian Tales, First Series, London
1918, ss. 81 - 96.
(16) lyada (II. 721 - 725), ev. A. E rh at - A. Kadir, stanbul 1967.
s. 100.
(17) J . H. Schlte, Robinsonades Neophilologus X X X V , s. 129 - 138.
(18) Bkz. Adnan Advar, bn Tufeyl slam Ansiklopedisi Ct. V, 2,
Istanbul 1950, ss. 829 - 831; Hilmi Ziya lken. slam Dncesi. Istanbul
1946, ss. 3 2 0 -3 2 8 .
(19) A. W. Secord, Studies in th e Narrative Method of D efoe, Urba
na 1924, s. 28'de Hay b n Yakzan, Robinson Crusoe"dan nce ngilizcede
yaym lanm -alt belli bal ssz ada yksnden biri olarak amir.
(20) Brunner. Poetische Insel, s. 53.
(21) Schlte, Neophilologus, s. 130.
(22) de la Mare, D esert Islands, s. 124; Secord, Narrative Method o f
Defoe, s. 28.
(23) Secord, a.y. ss. 29 - 30.
(24) de la Mare, D esert Islands, s. 124.

156
NOTLAR

(25) A.y. ss. 1 2 5 - 5 : Secord. Narrative Method o) Defoe, s. 29.


(26) Secord, a.y. s. 28.
(27) de la Mare, Desert Islands, ss. 24 - 25.
(28) A.y. S . 122. -
(29) Richard Hakluyt, T he Principal Navigations of the English Na
tion, London 1904, VI, s. 402.
(30) A.y. X , s. 197.
(31) Seholte, Neophilologus. s. 137: Secord,Narrative Method of D e
foe, s. 30; Brliggemann. Utopie und Robinsonade, ss. 113 -121 : Gove,
Im aginary Voyage, s. 207.
(32) Seholte, a.y. s. 133.
(33) Shorter Novels. II, Jacoban and Restoration, London 1930, ss.
225 - 237.
(34) A.y. s. 231.
(35) A.y. s. 232.
(36) A.y. s. 239.
(37) A.y. s. 231.
(38) Brunner, Poetische Insel, s. 80.
(39) Bkz. Seholte, Neophilologus. s. 134. Seholte, Pines adnn da
penis szcnn bir anagram olduunu, bylece dolayl olarak bu
radaki dl bereketini belirttiini ileri sryor. Bu konuda ok ilgin bir
gr de Owen A. Aldridgein yorumudur. Bkz. Poligamy in Early Fiction:
Henry Neville and Denis Veiras, PMLA LXV, 1, ss. 464 - 472. Aldridge,
Nevillein burada alayc bir yoldan, ok kadnl evlilii savunduunu ile
ri srer. Buna dayanak olarak da Nevillein parlamento yelii srasn
da ngiltere'deki nfus azlnn parlamentoda sk sk sz konusu edil
diini, bir zm yolu olarak ok kadnl evliliin bile ileri srldn
gsterir. T h e Isle of Pinesn bu zm yolunu akacktan desteklemek
amacyla yazldn, Nevillel byle bir konuya ynelten dnce o rta
mnn, yedi yl sonra, yer yer ayn zellii gsteren History of Sevaritesin
yazar Fransz Veiras da etkilediini syler
(40) Friedrich Wackwitz, Enstehungsgeschichte von D. Defoe's R o
binson Crusoe (Berlin 1909) incelemesinde T h e Isle of Pinesi Robinson
Crusoenun kesin kaynaklarndan biri olarak grrse de, Defoe'nun k ay
naklar konusunda en yetkili aratrm aclardan biri saylabilecek Secord,
Defoenun Nevillei okumu olabileceini bile kukuyla karlar. Bu ko
nuda bkz. Studies in th e Narrative Method of Defoe, ss. 22, 27, 28. 31, 105.
(41) T he Isle of Pines ilk yaymlanndan h afta sonra H am
burgda Nordischer Mercurius adl bir gazetede, Almancada ilk te f
rika roman olarak yaymlanm, gene ayn yl Almanca evirisi sekiz
kere, ayr yerlerde kmtr. Grimmelshausenin Frankfurt basmn t a
nd sanlyor. (Bkz. Brunner, Poetische Insel, s. 80.)
(42) H. J. C. von Grimmelshausen, Continatio des abentheuerlichen
Simplicissimi oder der Schluss desselben Hrsg. von J . Scholte, Halle, 1939.
(43) A.y. s. 92.
(44) A.y. s. 119.
(45) Bkz. Aldridge, PMLA, ss. 465 - 469.

157
ADA

(46) W. D. Mller, G eschichte d er Utopie Rom ane, ss. 51 - 52.


(47) Bkz. Leopold Brandl, Krinke Kesmes und Defoes Robinson.
Neophilologus X I, ss. 28 - 40; ayrca, Secord. T h e Narrative Method of
Defoe, s. 30.
(48) Max Hippe. Eine vor, Defoe-sclie englische Robinsonade,
Englische Studien X IX , 1894, ss. 66 - 104.
(49) Brggemann, Utopie und Robinsonade, ss. 124 - 139.
(50) Hippe, Englische Studien, s. 73.
(51) August Kippenberg, Robinson in D eutschland bis zur Insel F el
senburg ( 1 7 1 3 -4 3 ), Hannover 1892, s. 94.
(52) 1731, 32, 36, 43 yllarnda blm blm yaymlanmtr.
(53) de la Mare, Desert Islands, s. 26.
(54) Richard Steele, An account of Alexander, Selkirk, T h e English
m an, Dec 1 - 3 , 1713; ayrca, G. A. Aitkens, R om ances and Narratives of
Daniel Defoe, III, 1895, Appendix 2.
(55) A Cruising Voyage Round th e World, London 1718; ayrca, G. A.
Aitkens. R om ances and Narratives of Daniel Defoe, i n . 1895, Appendix 3.
(56) de la Mare, D esert Islands, s. 202.
(57) Brggemann, Utopie u nd Robinsonade, ss. 1 3 1 -1 3 3 .
(58) Y en i Atlantis, s. 58.
(59) Bkz. Gove, Im aginary Voyage, s. 141.
(60) de la Mare, D esert Islands, ss. 52 - 53.
(61) R. M. Ballantyne. T h e Coral Island. London 1912, s. 167.

R O B IN SO N C R U SO E
(1) Secord, Narrative Method of Defoe, s. 109.
(2) A.y. s. 109.
(3) A.y. s. 190.
(4) A.y. s. 110.
(5) Rodney M. Baine, D. Defoes Im aginary Voyages to the Moon.
PMLA L X X X , ss. 377 - 380, yazsnda ayn yl iinde Defoe adyla y a
ymlanm drt ay gezisinin daha olduunu, am a bunlar gerekte De-
ioe'nun yazdnn kesinlikle bilinmediini sylyor.
(6) Bu konudaki tartm alar iin .bkz. Secord, Narrative Method
of Defoe, ss. 24, 96 - 106; Brandi, Neophilologus X I, ss. 2 8 - 4 0 .
(7) Erwin Wolf, D er Englische Roman im 18 Ja h rh u n d ert, G ttin
gen 1968, s. 32.
(8) Arnold K ettle, An Introduction to the English Novel, London
1962, I, s. 64.
(9) Dobree, English Literature in the Early E igh teen th Century
s. 419.
(10) Hans. W. Husermann, Aspects of Life and Thought in R o
binson Crusoe, R ES X I , ss.299 - 312, 439- 456.
(11) Bkz. Ian W att. Robinson Crusoe as a Myth, E igh teen th C en
tury English Literature, ed. Jam es L. Clifford. New York 1959, ss. 158 - 180.
(12) Dobre, English Literature in the Early E igh teen th Century
ss. 4 1 7 -4 1 8 .

15 8
NOTLAR

(13) Robert Weimann, Robinson Crusoe. Wirklichkeit und Utopie


im Neuzeitlichen Roman, Sinn und Form , 1969 Hft. 2, ss. 453 - 485.
(14) Maximillian E. Novak, Robinsen and Econom ic Utopia, KR
X X , ss. 474 - 490; ayrca, Economics axd the Fiction of Daniel Defoe,
Berkeley - Los Angeles, 1962.
(15) Gustav Hbener, Der K aufm ann Robinson Crusoe, E nglische
Studien LIV (1920), ss. 367 - 398. Bu yazda Hbener, Crusoeyu her eyi
hesaba vurarak yaayan, parann ticaretin sz konusu olmad durum
larda bile erken kapitalist toplum dzeninin hesap insan tipini temsil
eden bir kahram an olarak gryor. Hermann Ullrich ise bu yazya kar
lk olarak (Zum Robinsonproblem, Englische Studien LV, ss. 231 - 236)
Roblnson'un tccarlkla, parayla hi ilgisi olmadn, yalnz serven a ra
dm ileri srerek, kart ynde bir arla dyor.
(16) lan W att, T he Rise of the Novel, Harmondsworth 1968, s. 65.
A. W. Secord, Hbener'in, Stam m 'm , W attm, Robinsonla ilgili gr
leri konusunda, bu eletirmenlerin Robinson u bir c gibi gstermeye
altklarn syler. (Bkz. PQ X X X I . s. 266). Secord pek de haksz de
ildir. zellikle lan W att, Roblnsonu, Defoedan sonraki yzyllarn eko
nomi tarihinde balangtaki lerici anlamn yitirmi, gitgide olumsuz
anlam lar kazanm burjuvazi, liberal bireycilik gibi kavram larn pro
totipi olarak dam galarken tarih asndan bir mantk yanl yapm ak
ta . Defoe'nun kahram ann kapitalizmin btn olumsuz gelimelerinin
mitolojik babas saymaktadr (bkz. Robinson Crusoe as a Myth, Eighteenth
Century English Literatre, s. 176). Byle bir yorum, Robinsonda gn
mz roman okurunun zleyecei, beenecei, kendine rnek alaca pek
az yn brakt iin, Robinson Crusoenun srmekte olan baarsyla e
liir. W attin bu yorumunun baarl bir eletirisi olan kar gr iin
bkz. Robert Weimann, Daniel D efoe; E in e E in f h ru n g in das Romanwerk.
Halle 1962, ss. 62. 108.
(17) Weimann, Sinn und Form , s. 464.
(18) Weimann. Sinn u nd Form, s. 466.
(19) Virginia Woolf. T h e Common R eader, Second Series, London
1932, s. 54.
(20) Daniel Defoe, Robinson Crusoe, ev. A. Gktrk, Istanbul 1968,
I, s. 159.
(21) Robinson Crusoe, ss. 167 - 168.
(22) A.y. ss. 80 - 81.
(23) A.y. s. 169.
(24) A.y. S. 96.
(25) A.y. ss. 147 - 148.
(26) Brggemann, Utopie und Robinsonade incelemesinde, robin-
sonad trnn izgisinde gelimi baarl bir topya olan. Schnabelin
D ie Insel F elsenbu rgu ile Robinson Crusoe arasndaki likileri arat
rrken, Robinson'un adasnn bir topya olup olmad zerinde de du
rur. Brggemann, kiiliindeki kart iki yn grmekle birlikte, Robin-
sonun mutluluk anlarn iinde bulunduu durumla geici bir yetinme
sayar, korkusuna, mutsuzluk anlarna, insan zlemine daha byk bir

159
ADA

arlk tanyarak, ssz adann Robinson iin bir srgn yeri (Exil) oldu
u sonucuna varr (s. 104). Srgnlk motivi ise robinsonadn ayrc ni
teliidir (ss. 22. 36, 104). topyann ayrc nitelii, baka toplum larla
her trl ilikiye kapal oluu (ss. 38. 50), Avrupa toplumlarndaki ya
da baka toplumlardaki ktlklerin ulaamayaca bir snt yeri (Asyl)
oluudur (ss. 36, 44, 104). Robinson'un adas, Brggem ann'a gre, bu
zellii gstermez, stelik adaya yerlilerin, daha sonra da Avrupallarn
geliiyle bir topyaya aykr decek ktlkler de gelir (104). Biz
Robinson Crusoeda topik eden sz ederken kahram ann kafasndaki,
yaradlndaki topik eilimi gznne alyoruz. Bu eilimin somut ger
eklerle dile geliini hem kahram ann, hem de romann yaps ynn
den nemli sayyoruz. Robinson'un kiiliindeki utopyac yn, kat ger
ekle her atmasnda yeni anlam lar aar bize. Brggem annm dop
pelleben dedii iki ynl ekime, Robinsonun kiiliinin en nemli
yndr. Bu adan, Robinson iin adann hem asyl, hem eril olduu
ileri srlebilir. Bylece roman btnyle daha iyi anlalr, tek ynl
yorumdan kurtulur.
(27) Robinson Crusoe, s. 270.
(28) A.y. ss. 148 - 149.
(29) Husermann, RES. s. 307.
(30) Wolf, Der Englische Roman im 18 Ja h rh u n d ert, s. 33.
(31) G. A. Starr, D efoe and Spiritual Autobiography, Princeton, New
Jersey 1965, s. 72.
(32) Robert, W. Ayers, Robinson Crusoe: Allusive Allegorick His
tory, PMLA 82, ss. 399 - 407, yazsnda byle bir gr benimsiyor. R o
binson Crusoeyu batan sona Kutsal K itaptaki simgelerle aklam a
ya alyor. Ayn grte baka bir yaz da Edwin B. Benjam inin Symbo
lic Elements in Robinson Crusoe (PQ 30, ss. 206 - 211) adl inceleme
sidir. E. M. W. Tillyard da T h e Epic Strain in the English Novelda (Lon
don 1958), Robinson Crusoedan Kutsal Kitap'daki msrif oul parabo
l ile aklanabilecek bir epik olarak sz eder. Robinson Crusoeyu yal
nz din asndan ele alan inceleyicilerin says daha da arttrlabilir. Bu
tutumdaki inceleyicilerin ou Husermannn incelemesinde (RES, s.
453) anlmaktadr.
(33) ngilizcedeki first person narration, Almancadaki Ich -E rzh
lung karl.
(34) Bkz. Jo nath an Bishop, Knowledge, Action, and Interpretation
in Defoes Novels Journ al of th e History of Ideas X III, ss. 3 -1 7 . Bu
inceleme, Defoenun, anlatm teknii lie, Locke felsefesinin deneyci il
kelerini uygulamaya koyan bir yazar olduunu rneklerle gstermek
tedir.
(35) Robinson Crusoe, s. 85.
(36) J. H. Campe, Robinson der J n g ere. Wiesbaden 1873, s. 8 1 -8 2 .
(37) de la Mare, Desert Islands, s. 202.
(38) Johann Gottfried Schnabel. D ie In sel Felsenburg. Stuttgart
1959, s. 182 - 188.
(39) Robinson Crusoe, s. 166.
(40) A.y. s. 167.

160
NOTLAR

(41) Virginia Harlan, Defoes Narrative Style, JE G P X X X , ss. 55 -


73.
(42) Robinson Crusoe, s. 67
(43) Bkz. Bishop, Journal of the History of Ideas, s. 11.
(44) Robinson Crusoe, s. 25.
(45) A.y. s. 90.
(46) A.y. s. 9 5 -9 6 .
(47) Jam es Joyce, Daniel Defoe, ed. trans. J. Prescott, New York
1964, s. 7.
(48) A.y. Joyce'un bu incelemesine yazd nszde Prescott lys-
sesde, Fin negan s Wakede Defoe'nun rom anlarna yaplan bavurm alar
da da ksaca deiniyor, rnekler veriyor, ss. 3 - 4 .
(49) Bkz. T h e Common Reader, Second Series, ss. 51 - 55.
(50) Desert Islands, ss. 3 6 -4 0 .
(51) A.y. s. 164.

a Gd a rom anda ada

(1) H. M. Tomlinson, Robert Louis Stevenson T he G reat Victo


rians, ed. H. J. Massingham, Hugh Massinghanm, Harmondsworth 1938,
II, ss. 465 - 473. ___
(2) Robert Louis Stevenson, Treasure Island, London 1924, s. X III.
(3) T he Poems and Ballads of Robert Louis Stevenson, New York
1913, s. 10,
(4) Treasure Island, s. 74.
(5) A.y. ss. X II - XIII.
(6) John Robert Moore. Defoe. Stevenson and the Pirates*. ELH
X . S S . 35 - 61.
(7) Treasure Island, s, XIV.
(8) A.y. s. 1733 - 174.
(9) A.y. s. 181.
(10) de la Mare, Desert Islands, s. 204.
(11) G. S. Fraser. T h e Modern Writer and his World. Harmonds
w orth 1964, s. 74.
(12) H. G. Wells, T h e Island of Doctor Moreau, Harmondsworth
1962, s. 108.
(13) A.y. s. 153.
(14) A.y. s. 154.
(15) A.y. s. 161.
(16) A.y. s. 190.
(17) Joseph Conrad, Victory - An Island Tale, Harmondsworth 1963,
s. 12.
(18) Frederick R. Karl & Marvin Magalener, A Readers Guide to
Great Twentieth Century English Novels. London 1963. s. 86.
(19) Victory, s. 169.
(20) K arl & Magalener, A Readers Guide to Great Tw entieth C en
tury English Novels, s. 96.
(21) Victory, s. 48.

161
ADA

(22) A.y. s. 20.


(23) A.y. s. 267.
(24) A.y. s. 326.
(25) K arl & Magalner, A Readers Guide Lo Great Tw entieth Cen
tury English Novels, s. 91.
(26) Byle bir yorum iin bkz. H. T. Webster, Joseph Conrad: A
Reinterpretation of Five Novels, CE 7 (Dec. 1945), ss. 125- 134.
(27) Bkz. David Lodge. Conrads Victory and T h e Tem pest, an Ampli
fication. MLR 59 (1964), S S . 195- 199.
(28) A.y. s. 105.
(29) Victory, s. 193.
(30) T h e Tem pest, I. ii, ss. 346 - 348.
(31) David Daiches, The Novel and the Modern World, Chicago
1965. s. 35.
(32) Victory, s. 21.
(33) D. H. Lawrence, Love Among the Haystacks, Harmondsworth
1964, s. 99.
(34) A.y. s. 123.
(35) F. R. Leavis, D. H. Law rence: Novelist, Harmondsworth 1964,
s. 285.
(36) Muriel Spark, Robinson, Harmondsworth 1964, s. 7.
(37) Carol B. Ohmann, Muriel Sparks Robinson, Critique VIII, ss.
70 - 84.
(38) Robinson, s. 174 - 175.
(39) Bu yorumun ayrntlar iin bkz. Ohmann, Critique, s. 81.
(40) Bkz. G. S. Fraser, Law rence Durrell, A Study, London 1968,
s. 84.
(41) Lawrence Durrell. R eflections on a Marine Venus, London 1960,
s. 15.
(42) Fraser, Law rence Durrell, s. 97.
(43) A.y. ss. 99 - 100.
(44) Bkz. A. W. Friedman, Place and Durrells Island Books, MFS
X III, ss. 329 - 341. Ayrca, Fraser, Law rence Durrell, ss. 84 - 100.
(45) Lawrence Durrell, Prosperos Cell, London 1962, s. 11.
(46) Friedm an, MFS, s. 335.
(47) Julian Huxley, Aldous Huxley (1894 - 1963), A Memorial Volu
me, New York 1965, s. 24.
(48) Ern st Cassirer, An Essay on Man, An Introduction to a Philo
sophy of Human Culture, New York 1956, s. 101.
(49) T h e Coral Island, ss. 431 - 444.
(50) Leighton Hodson, Golding, Edinburgh 1969, s. 21.
(51) lkel av trenleriyle, lm danslaryla bu sahneler arasndaki
benzerlikler iin bkz. J . G. Frazer, T h e Golden Bough, London 1963,
ss. 280, 514, 654, 911.
(52) William Golding, Lord of the Flies, Harmondsworth 1964, s. 66.
(53) A.y. s. 127.
(54) n . K rallar 1: 2 - 8 .
(55) M atta 12: 24.

162
NOTLAR

(56) Lord of the Flies, s. 137.


(57) A.y. S. 171.
(58) Hodson, Golding, s. 27; bu konuda ayrica bkz Prank Kermode
Puzzles and Epiphanies, London 1962. s. 201.
(59) Lord of the Flies, s. 191.
(60) Prank Kermode, Partisan Review, 1962, 3, ss. 472 - 474.
(61) R. C. Elliot, T h e Shape of Utopia, s. 67.
(62) Wayne Booth, Y ale Review, n. s. 51. ss. 630 - 632.
(63) A.y. s. 632.
(64) W riters at W ork: T h e Paris Review Interviews, Second Se-
ries, In tr . Van Wyck Brooks, New York 1963, S. 120.
(65) Aldo us Huxley, Island Harmondsworth 1970, ss. 8 - 9.
(66) A.y. ss. 272 - 296.
(67) Writers at Work, s. 116,
(68) Bkz. Donald J. W att Vision and Symbol in Aldous Huxley s.
Island, TCL XIV, ss. 149 - 161.
(69) Island, s. 77.
(70) Elliot, T he Shape of Utopia, s. 151.
(72) A.y. s. 93.
(73) A.y. ss. 194 - 195.
(74) A.y. s. 209.
(75) A.y. s. 210.
(76) A.y. s. 216.
(77) A.y. s. 207.
1952, s. 64.
(78) Aldous Huxley, T he Doors of Perception, New York
(79) Writers at Work, s. 199.
SONU
(1) Ren Wellek, Austin W arren, Theory of Literature, Harmonds-
worth 1956. ss. 220 - 221.
(2) Bkz. Servier, Histoire de lUtopie, s. 321: Brunner, Poetische
Insel, s. 246.
(3) David Daiches, T h e Present Age, London 1958, s. 86.
(4) Richard Gerber, The English Island Myth. CQ I, ss. 36 - 44.

163
KISALTMALAR

CE College English
CQ The Critical Quarterly
EC Essays in Criticism
ELH Journal of English Literary History
ES *
*~* English Studies
GRM Germanisch - Romanische Monatsschrift
JEGP = Journal of English and Germanic Philology
KR Kenyon Review
LGRP -
Literaturblatt fur Germanische und
Romanische Philologie
MFS - Modern Fiction Studies
MLN Modern Language Notes
-

MLQ = Modern Language Quarterly


MLR Modern Lanquage Review
MP Modern Philology
NQ Notes and Queries
PMLA = Publications of the Modern Language
Association of America
PQ Philological Quarterly
-

RES - Review of English Studies


SEL Studies in English Literature
SP Studies in Philology
SR - Sewanee Review
TCL = Twentieth Century Literature

365
KAYNAKA

METNLER

Bacon, Francis, W orks, ed. Jam es Spedding, Robert Leslie El


lis, Douglas Denon Heath. London, Longman and Co. etc.
1857, Vol. m, ss. 119 - 167 .
Bacon, Francis, Y en i A tlantis, ev. H. Dereli, Istanbul MEB. 1960.
Ballantyne, R. M., T he C oral Island, London, Collins 1912.
Campanella, G ne lkesi, ev. V. Gnyol. stanbul, an Y a
ynlar, 1965.
Campe, J . H R obinson d e r J n g ere, Wiesbaden, Julius Nedner
Verlag, 1873. .
Conrad, Joseph, Lord Jim , Harmondsworth, Penguin, 1964.
Conrad, Joseph, N ostrom o, Harmondsworth, Penguin, 1963.
Conrad, Joseph, T h ree S hort N ovels: H eart o f D arkn ess, Y outh,
Typhoon, New York, Bantam, 1963.
Conrad, Joseph, V ictory. Harmondsworth, Penguin, 1963.
Defoe, Daniel, C aptain Singleton. Oxford, Shakespeare Head
Press, 1927.
Defoe, Daniel, C olonel Ja c k , I, II, Oxford, Shakespeare Head
Press 1927
Defoe, Daniel, Moll F lan ders, I. II. Oxford. Shakespeare Head
Press, 1927.
(*) nceleme boyunca verilen alntlarda, bavurularda, Trke e
virisi bulunabilen metinlerin, burada yanlar sra anlan evirileri kulla
nlmtr. Notlarda bir kaynak yalnz ilk bavuruda ta m balk, yer, y
verilerek belirtilmi, sonraki bavurularda ksaltlarak anlmtr.

167
ADA

Defoe, Daniel, R obinson Crusoe, I, II, III, Oxford, Shakespeare


Head Press, 1927.
Defoe, Daniel, R obinson C rusoe, I, II, ev. A. Gktrk, Istanbul,
Kk Yaynlar, 1968.
Defoe, Daniel, The S hortest W ay w ith the D issenters an d o th er
P am phlets, Oxford, Shakespeare Head Press, 1927.
Durrell, Lawrence, Bitter Lem ons, London, Faber, 1957.
Durrell, Lawrence, The D ark Labyrinth, London, Faber, 1961.
Durrell, Lawrence, P rosp eros Cell, London, Faber, 1962.
Durrell, Lawrence, R eflection s on a M arine Venus, London, Fa
ber, 1955.
Forster, Friedrich, Robinson soll nicht sterben , Stuttgart, Rec
lam, 1968.
Giraudoux, Jean, S uzan ne und d er P azifik, Deutch von O. F.
Best Mnchen, Deutscher Taschenbuch Verlag, 1968.
Golding, William, Lord o f the Flies, Harmondsworth, Penguin.
1960.
Grimmelshausen, H. J. C. von, Sim plicissim us T eutsch/C onti-
nuatio des ab en th eu rlich en Sim plicissim i o d er d e r Schluss
d esselb en , Hersg von J. Schlte, Halle, 1938/1939.
Harrington, Jam es, T he C om m on w ealth o f O ceana, Hg. v. S. B.
Liljegren, Heidelberg, 1924.
Hesiodos, ler, ev. S. Y. Baydur, Istanbul, MEB, 1949.
Homeros, lyada, ev. A. Erhat - A. Kadir, Istanbul, Sander, 1967.
Huxley, Aldous, B rave New W orld, New York, Harper, 1952.
Huxley, Aldous, T he Doors o f Perception, New York, Harper,
1952.
Huxley, Aldous, Island, Harmondsworth, Penguin, 1970.
Huxley, Aldous, The Doors o f P erception , New York, Harper,
1944.
Lawrence, D. H. Love A m ong the H aystacks, Harmondsworth.
Penguin, 1964.
Lukianos, S em e Y azlar, III, ev. Ata, Istanbul, MEB, 1949,
ss. 215 - 276.
Montaigne, Essays, Tr. J. M. Cohen, Harmondsworth, Penguin,
1958.
More, Thomas, The U topia o f Sir T hom as M ore, tr. Ralph Ro
binson, intr. and notes: H. B. Coterill, London, Macmillan,
1937.
More, Thomas, Utopia, ed. Edward Surtz, S. J. New Haven.

168
KAYNAKA

Yale University Press, 1966.


More, Thomas, Utopia, ev. S. Eyubolu, M. Urgan, V, Gn
yol, Istanbul, an Yaynlar, 1964.
Neville, Henry, The Isle of Pines S h orter N ovels. Vol. 2. J a
co b en an d R estoration, London, J. M. Dent Ltd., 1930, ss.
225 - 237.
Plato, The D ialogues o f Plato, tr. B. Jowett. Oxford University
Press, 1924, Vol III (Republic, Timaeus, Critias).
Schnabel, J . Gottfried, Die Insel F elsen bu rg, Stuttgart, Reclam,
1959.
Shakespeare, The Tem pest, ed. Frank Kermode, London, Met
huen (Arden), 1964.
Steele, Richard, An account of Alexander Selkirk, The E n glish
m an, Dec. 1 -3 , 1713.
Stevenson, R. L. The Poem s and B allad s o f R obert Louis S te
venson, New York, 1913.
Stevenson, R. L. T reasu re Island, London, Nelson, 1924.
Swift, Jonathan, The C orresp on d en ce o f Jo n a th a n Swift, ed. F.
Ball, London, 1910.
Swift, Jonathan, Gulliver's Travels, ed. P. Turner. Oxford Uni
versity Press, 1971.
Swift, Jonathan, G u lliverin G ezileri, ev. . ahinba, stanbul
MEB, 1958.
Tournier, Michel, F reitag o d er im S ch oss d es P azifik, Deutsch
von H. Osten Hamburg, Hoffmann und Campe, 1968.
The Voyage of St. Brendan, Lives o f Saints, ed. and tr. J. W.
Webb, Harmondsworth, Penguin, 1965, ss. 31 - 69.
Wells, H. G., The Islan d o f D octor M oreau, Harmondsworth, Pen
guin, 1962.
Wells, H. G., A M odern U topia, Leipzig, Tauchnitz, 1905.
Woolf, Virginia, Mrs. D allow ay, Harmondsworth, Penguin, 1964.
Woolf, Virginia, To th e Lighthou se, Harmondsworth, Penguin,
1964.
Yeats, W. B., S elected Poetry, ed. A. N. Jeffares, London, Mac
millan, 1964.

NCELEMELER

Advar, A., bn Tufeyl, slam A nsiklopedisi, 1950 Basm, V,


2, ss. 829-831.

169
ADA

Aldridge, Owen A., Poligamy in Early Fiction: Henry Neville


and Denis Verias, PMLA LXV, 1, ss. 464-472.
Allen, W alter, T radition an d D ream , Harmondsworth, Penguin,
1965.
Aster, Ernst von, F elsefe T arihi D ersleri I, ev. M. Gkberg, s
tanbul Edebiyat Fakltesi, 1943.
Ayers, Robert W., Robinson Crusoe: Allusive Allegorick His
tory, PMLA LXXXII, 5, S S . 399 - 407.
Baine, Rodney M., D. Defoes Imaginary Voyages to the Moon,
PMLA LXXXI ss. 377-380.
Benjamin, Edwin B., Symbolic Elements in Robinson Crusoe,
PQ XXX, ss. 206-211.
Bentley, Joseph, The Later Novels of Huxley Y ale R eview , LIX,
ss. 507-520.
Bishop, Jonathan, Knowledge, Action, and Interpretation in
Defoes Novels, Jo u rn a l o f the History o f Ideas, XIII, ss. 3
17.
Bloch, Ernst, F reih eit und Ordnung, Frankfurt, Suhrkamp V er
lag, 1969.
Boyce, Benjamin, The Question of Emotion in Defoe, SP L,
ss. 45 - 58.
Bradbrook, Muriel C., J o s e p h C onrad, P olan ds English Genius,
New York, Russell and Russell, 1965.
Brandi, Leopold, Krinke Kesmes und Defoes Robinson, Ne-
ophilologus, XI, ss. 28 - 40.
Brandle, Leopold, Vordefoesche Robinsonaden in der Weltlite-
rature, GRM V, s. 233.
Braybrooke, Neville, Two William Golding Novels: Two Aspects
of his Work, Q u een s Q uarterly, LXXVI, 1, ss. 92- 100.
Brunner, Horst, Die P oetisch e Insel, Stuttgart, J. B. Metzlersche
Verlags Buchhandlung, 1967.
Brggemann, Fritz, U topie und R obin son ad e, U ntersuchungen
zu S ch n ab els Insel F elsen bu rg, W eim ar 1914. (Forschungen
zur neueren Literaturgescichte 46).
Burch, Charles E., British Criticism of Defoe as a Novelist
1719- 1860 E n glische Studien, LXVII, s. 178-198, LXVIII,
s. 410-423.
Chambers, R. W., T hom as M ore, London, J. Cape 1935.
Chambers, R. W., The Rational Heathens, Tw entieth Century

170
KAYNAKA

In terpretation s o f U topia, ed. W. Nelson New Jersey, Pren


tice Hall Inc., 1968.
Dahrendorf, Ralph, P fad e aus Utopia, Mnchen, Piper, 1967.
Daiches, David, The N ovel an d th e M odern W orld, Chicago, The
University of Chicago Press, 1965.
Daiches, David, The P resen t A ge, London, The Cressent Press,
1958.
Dargan, H. M., The Nature of allegory as used by Swift, SP
XIII, ss. 159 - 179.
De la Mare, W alter, D esert Islan ds an d R obin son Crusoe, Lon
don, Faber, 1930.
Dickinson, H. T., The Popularity of Gullivers Travels' and
Robinson Crusoe, JVQ, XIV (n.s.), s. 172.
Dobree, Bonamy, English L iteratu re in the Early E ighteen th
Century, Oxford University Press, 1959.
Donovan, R. Alan, T he Shapin g Vision. (Imagination in the
English Novel from Defoe to Dickens), New York, Cornell
University Press, 1967.
Ehrenpreis, rvin, Tire Origins of Gullivers Travels, PMLA
LXXII, SS. 8 8 0 - 8 9 9 .
Elliot, Robert C., Gulliver as a Literary Artist, ELH XIX, ss.
49 - 63.
Elliot, Robert, The Shape of Utopia, ELH 1963, ss. 317-334.
E n cyclopaedia Britannica, Atlantis, 1959 Basm, 2-637d; 2 -
66c.
Der E n glische Rom an, hrsg. v. Franz K. Stanzel, August Bagel
Verlag, Dsseldorf, 1969.
Fisch, H., The Puritans and the Reform of Prose Style*. ELH,
XIX, ss. 229-248,
Flasdieck, H., Robinson Crusoe im Lichte der neueren For
schung, D eutche R undschau, CCXIV, 1928.
Fraser, G. S., L aw ren ce Durrell, A Study, London, Faber, 1968.
Fraser, G. S., The M odern W riter an d His W orld, Harmonds-
worth, Penguin, 1964.
Freyer, Hans, Die P olitische Insel, Eine Geschichte der Utopien
von Platon bis zur Gegenwart, Leipzig, Bibliographisches
Institut A. G., 1936.
Friedman, A. W arren, Place and Durrells Island Books, MFS,
XIII, SS. 329 - 3 4 1 .

171
ADA

Friedman, A. W arren, The Turn o f the Novel, Oxford University


Press, 1966.
Frye, Northrop, Varieties of Literary Utopias, D aedalus, XCIV,
2, SS. 3 2 3 - 3 4 7 .
Georgi, Theophilus, A lg em ein es eu rop isch es B ch er-Lexikon,
Leipzig, 1742.
Gerber, Richard, The English Island Myth, CQ I, 1, ss. 36-44.
Goens, Mary B., The Mysterious and Effective Star': The Mythic
World-view in Conrads Victory, MFS XIII, ss. 455-464.
Golding, William, T he Hot G ates an d o th e r O ccasional Pieces,
London, Faber, 1965.
Gordon, Robert C., Classical Themes in Lord of the Flies',
MFS, XI, ss. 424-427.
Gove, Philip B T he Im agin ary V oy ag e in P rose Fiction, London,
The Holland Press, 1961.
Gktrk, A., Robinson Crusoe'nun Deneyi, T rk Dili, XIX, ss.
710-716.
T he G reat V ictorians, I, II ed. H. J. Massingham, Hugh Massing-
ham, Harmondsworth, Penguin, 1938.
Green, Peter, The World of William Golding, RES, I, ss. 6 2
72.
Grennan, M argaret R., Lilliput and Leprecan: Gulliver and
the Irish Tradition, ELH, XII, ss. 188-202.
Hakluyt, Richard, T he Principal N avigations o f the English N a
tion, Vol. VI, London, Maclehouse, 1904,
Halewood, William H., Religion and Invention in Robinson
Crusoe, EC, XIV, ss. 339-351.
Harlan, Virginia, Defoes Narrative Style JEGP, XXX, ss. 55 - 73.
Husermann, Hans W., Aspects of Life and Thought in Ro
binson Crusoe, RES, XI, ss. 299-312; 439-456.
Heiserman, A. R., Satire in Utopia, PMLA LXXVIII, ss. 163
174.
Herbrggen, H., Schulte, U topie und A nti-utopie, Bochum - Lan
gendreer, Verlag Heinrich Pppinghaus, 1960.
Hettner, Hermann, L iteratu rg esch ich te d es 18. Jah rh u n d erts, II,
Braunschweig 1865.
Hewitt, Douglas J., C onrad; a R eassessm en t Cambridge, Bowes
& Bowes, 1952.
Hippe, Max, Eine vor Defoesche Englische Robinsonade En
g lisch e Studien, XIX, ss. 66 -104.

172
KAYNAKA

Hodson, Leighton, G olding. Edinburgh, Oliver & Boyd, 1969.


Horrell, Joe, What Gulliver Knew, SR 51, ss. 476-504.
Hunter, J. Paul, The R eluctant Pilgrim. Defoes Emblematic M et
hod and Quest for Form in Robinson Crusoe, Baltimore,
John Hopkins Press, 1986.
Hutchins, Henry C., Robinson Crusoe at Yale, Y ale U niversity
L ibrary G azette, XI, ss. 32.
Huxley, Julian, A ldous Huxley A Memorial Volume, New York,
Harper, 1965.
Hbener, Gustav, Das Kaufmann Robinson Crusoe, E nglische
Studien, LIV, ss. 367398.
Jacob, Ernst G., Daniel Defoe im Lichte der neueren Forschung,
ES XIII, ss. 58 - 68.
Joyce, Jam es, D aniel D efoe, ed. and. tr. from Italian Joseph
Prescott, New York, State University, 1964.
Karl, Frederick R., A R e a d e r s G uide to the C on tem p orary En
glish Novel, London Thames and Hudson, 1963.
Karl, Frederick R., M. Magalaner, A R eader's G uide to G reat
T w entieth Century English N ovels, London, Thames and
Hudson, 1963.
Kermode, Frank, Puzzles an d E piphan ies, London, Routledge &
Kegan Paul, 1962.
Kettle, Arnold, An Introduction to the English N ovel I, II, Lon
don, Arrow, 1962.
Kinkead-Weekes, M lan Gregor, W illiam G olding, A C ritical
Study, London, Faber, 1967.
Kippenberg, August, R obinson in D eutschland bis zur Insel F el
sen bu rg (1731 -4 3 ), diss. Leipzig, Hannover, 1892.
Kliger, Samuel, The Unity of Gullivers Travels, MLQ 6, ss.
401 - 415.
Kott, Jan, Die S chu le d er K lassiker, Berlin Henschelverlag, 1954.
Leavis, F. R., D. H. L aw ren ce: Novelist, Harmondsworth, Pereg
rine, 1964.
Leavis, Q. D Fiction and the R eading Public, London, Chatto &
Windus, 1932.
Lederer, Richard, African Genesis and Lord of the Flies:
Two Studies of the Beastie within E n glish Journal, LVIII,
9, SS. 1316-1321.
Lodge, David, Conrads Victory and The Tempest: An Ampli-

173
ADA

fication, MLR LIX, 2, ss. 195-199.


Lovejoy, Arthur O., Pride in Eighteenth Centur Thought,
MLN XXXYI, ss. 34-37.
Maanen, W. Van, Defoe and Swift, ES III, ss. 65 - 69.
Maciver, R. M., Charles H. Page, Society, London, Macmillan,
1962.
Maclaine, A. H., Robinson Crusoe and the Cyclops, SP L1I,
SS. 559 - 604.
Mannheim, Karl, Utopia, E n cy lop aed ia o f Social S cien ces, 1935
Basm.
Mckillop, Alan D., The Early M asters o f English Fiction, Kan
sas, University of Kansas Press, 1956.
Monk, Samuel H., The Pride of Lemuel Gulliver, SR LXIII,
1955, SS. 4 8 - 7 1 .
Moore, John R., A C h ecklist o f the W ritings o f D aniel D efoe,
Bloomington Indiana University Press, 1960.
Moore, John R., Defoe and Shakespeare, S h a k e s p e a r e Q uar
terly, XIX, I, ss. 71 - 80.
Moore, John R., Defoe, Stevenson and the Pirates, ELH X,
SS. 3 5-61.
Moore, John R , The Geography of Gullivers Travels, JECP,
April 1941, SS. 214-228.
Moore, John R., The Tempest and Robinson Crusoe, RES XXI,
ss. 52 - 56.
Morton, A. L., L an gu age o f Men, London, Cobbett Press, 1945.
Morton, A. L., The English U topia, London, Lawrence and Wis-
hart, 1969.
Mumford, Lewis, Utopia, the City and the Machine, D aedalus,
XCIV, 2, ss. 271 -293.
Mller, W. D., G esch ich te d e r U topie - R om an e d e r W eltlitera
tur, diss. Mnster, Bochum-Langedreer, Heinrich Ppping-
haus, 1938.
Negley, Glenn, J. Max Patrick, T h e Quest fo r U topia, New York,
Schumann, 1952.
Neusss, A., U topie, B eg riff und P h n om en d es U topischen,
Neuwied Luchterhand, 1968.
Novak, Maximillian A., Crusoe the King and the Political
Evolution of His Island, SEL II, ss. 337-351.
Novak, Maximillian A., E con om ics an d th e Fiction o f Daniel
D efoe, Berkeley and Los Angeles, University of California

174
KAYNAKA
Press, 1962.
Novak, Maximillian A., Defoes Theory of Fiction, SEL 61,
SS. 6 5 0 - 6 6 8 .
Novak, Maximillian A., Robinson Crusoe and Economic Uto
pia, KR XXX, 3, S S . 474 -490.
Novak, Maximillian A., Robinson Crusoes 'Original Sin, SEL
I, SS. 1 9 - 2 9 .
Ohmann, Carol B., Muriel Sparks Robinson, C ritique, VIII,
ss. 70 - 84.
Parker, George, The Allegory of Robinson Crusoe, History,
X, ss. 11-25.
Paz, Octovio, T he L abyrin th o f S olitude, London, Allen Lane,
1967.
Peter, John, The Fables of William Golding, KR XIX, 4, s. 577.
Pilgrim, Konrad, Zu Defoes Weltverstndnis im 3. Teil von
Robinson Die N eu eren S p rach en , LXVI (n.f. X V I), ss. 524
534.
Pira, Gisela Die Macht des Bsen in Goldingss Roman Lord of
the Flies, Die N eu eren S p rach en , LXVIII (n.f. XV III), ss.
67 - 73.
Quintana, Ricardo Swift, An Introduction, Oxford University
Press, 1966.
Reichard, A. O. H., B iblioth ek d er R om an e II, Berlin, 1778.
Robins, Harry F., How Sm art was Robinson Crusoe?, PMLA,
LXVII, SS. 782-789.
Rolletson, T. W., M yth an d L egen ds o f th e C eltic R ace, London,
Harrap, 1929.
Romberg, Bertil, Studies in the N arrativ e T ech n iqu e o f th e First -
P erson N ovel, Stockholm Gteburg Uppsala, Almaqvist &
Wiksel, 1962.
Schmerl, Rudolf B., The Two Future Worlds of Aldous Hux
ley, PMLA, LXXII, 3, ss. 328-334.
Schlte, J. H., Robinsonades, N eophilologus, XXXV, ss. 129 -
138,
Secord, A. W. Gulliver and Dampier, MLN, LI, s. 159.
Secord, A. W., Studies in the N arrative M ethod o f D efoe, Uni
versity of Rlinois, Studies in Language and Literature, Vol.
IX, 1924.
Servier, Jean, H istoire d e TUtopie, Paris, Gallimard, 1967,
Sherbum , George, Errors Concerning the Houyhnhnms, MP,
LVI, ss. 92-97.
175
ADA
Shinagel, Michael, D aniel D efoe an d M iddle C lass G entility,
Harvard University Press, 1968.
Stamm, Rudolf G., Daniel Defoe: An Artist in the Puritan
Tradition, PQ, XV, s. 235.
Stanzel, Franz K Gullivers Travels - Satire, Utopie, Dystopie,
M oderne S p rach en , VII, (1963), ss. 106-116.
Stewart, D. H., Aldous Huxleys Island, Q u een s Q uarterly,
LXX, SS. 3 2 6 - 3 3 5 .
Staverman, W. H., Robinson Crusoe in Holland: on the Two
Hundreth Anniversary of the Death of Daniel Defoe, ES,
XIII, ss. 49-58.
Stevart, J. I. M. Eight M odern W riters, Oxford University Press,
1963.
Sutherland, Jam es, D efoe, London, Methuen, 1937.
Sutherland, John H., A Reconsideration of Gulliver's Third
Voyage, SP, L IV , ss. 45-53.
Talon, Henry, Irony in Lord of the Flies, EC, XVIII, 3, ss.
296 - 309.
Tillyard, E. M. W T he Epic S train in the English N ovel, London,
Chatto & Windus, 1958.
Traugott, John, A Voyage to Nowhere with Thomas More and
Jonathan Swift: Utopia and the Voyage to the Houyhnhnms,
SR, LXIX, (1961), ss. 534-565.
Trent, William P., D aniel D efoe: How to K now Him, Indiana
polis, 1916.
Trent, William P., Defoe - The Newspaper and the Novel,
T he C am bridge H istory o f English L iterature, 1912, Vol. IX,
ss. 1 - 25.
T w en tieth Century In terp retation s o f Utopia, ed. William Nel
son, New Jersey, Prentice Hall, 1968.
Ullrich, Hermann, D efoes R obin son C rusoe. Die G esch ich te ein es
W eltbu ches, Leipzig, 1924.
Ullrich, Hermann, R obinson und R obin sonaden , W eim ar 1898,
Literatur-historische Forschungen, 7.
Ullrich, Hermann, Zum Robinsonproblem, E n glische Studien,
LV, S S . 231-236.
Ullrich, Hermann, Zur Robinson Literatur, LGRP, XXXIII, s.
106.
lken, Hilmi Ziya, slam Dncesi, stanbul, Rza Kokun M at
baas, 1946.
Wackwitz, Friedrich, E n tsteh u n g sg esch ich te v on D. D efoes Ro-
176
KAYNAKA

binson C rusoe, Berlin, 1909.


W att, Donald J., Vision and Symbol in Aldous Huxleys Island,
TCL, XIV, ss. 149-161.
W att, Ian, Defoe and Richardson on Homer.- A Study of the
Relation of Novel and Epic in the Early Eighteenth Century.,
RES, III, SS. 3 2 5 - 3 4 0 .
W att, Ian, Robinson Crusoe as a Myth, E ig h teen th C entury
English L iterature, ed. Jam es L. Clifford, Oxford University
Press, 1959, s. 158-180.
W att, Ian, T he Rise o f the Novel, Chatto & Windus, London.
1957.
W ebster, H. T., Conrads Changes in the Narrative Conception
in the Manuscripts of Typhoon and Other Stroies and Vic
tory, PM LA, LXIV, ss. 953-962.
W ebster, H. T., Joseph Conrad: A Reinterpretation of Five No
vels, CE, Dec. 1945, ss. 125-134.
Wedel, T. O., On the Philosophical Background of Gulliver's
Travels, SP, XXIII, ss. 434-450.
W eimann, Robert, D aniel D efoe: Eine E inf hru n g in R om an
w erk, Halle, Veb Verlag Sprache und Literatur, 1962.
Weimann, Robert, Robinson Crusoe. W irklichkeit und Uto
pie im Neuzeitlichen Roman, Sinn und Form , 1969, 2, ss.
453 - 485.
Wellek, Ren, Austin W arren, T heory o f L iterature, Harmonds-
worth, Peregrine, 1956.
Widmer, Kingsley. Conrads Pyrrhic Victory, TCL, V, 3, ss.
123 -130.
W illiam G oldin gs Lord o f th e Flies. A S ou rce Book, ed. W il
liam Nelson, New York, Odyssey Press, 1963.
Williams, Kathleen M., Gullivers Voyage to the Houyhnhnms,
ELH, XVIII, s. 275 - 286.
Woodes, Rogers, A Cruising V oy ag e R ound the W orld, London,
1718.
Wolff, Erwin, Der Englische R om an im 18. Ja h rh u n d ert, Gt
tingen, Vanderhoeck & Ruprecht, 1964.
Woodcock, George, Utopias in Negative, SR. LXIV, ss. 81-97.
Woolf, Virginia, The C om m on R eader, S econ d S eries, London,
Hogarth Press, 1932.
W riters a t W ork: the Paris R eview In terview s, Second Series,
Intr. Vanwyck Brooks. New York, Viking, 1963.

177
DZN

A benteuerliche Simplicissimus, Cooke, J ., 68


Der, 65-66. 75 Cruising Voyage Round th e World,
A lexandria Quartet, The, 129. A, 68
130. 132
Andreas. 36 Dampier, W., 61, 74-75
Ape and Essence, 140 Dark Labyrinth, T he, 128-130
Augustinus, 32 De Bergerac. Cyrano, 43, 100
De la Mare, W 12. 97
Bacon. F .. 12. 36-40. 49 D efine Adas (Treasure Island),
Ballantyne, R. M.. 70-71, 133-135 12, 102, 103-107, 109, 150
Bellamy, E, 99 Defoe, D., 16, 55, 58, 69, 73-98, 105
1984, 40, 100 Dekker, Th 35
Bitter Lemons, 130, 132 Deniz F en eri (To the Lighthouse),
Black Book. The. 130 112, 122-124, 151
Bradbury, R., 140 Descartes, R., 46
Brggemann, E., 54 Devlet, 20
Bucaniers of America, 61 Dickens, Ch., 74, 105
Bnyan, J 76, 87 Diodorus Siculus, 20
Butler. S., 39 Doktor Moreaun un Adas (The
Island of Doctor M oreau), 40,
Oampanella, T., 12, 20, 36, 38 103, 107-112
Campe, 3. H., 88 Dr. Jekyll and Mr. Hyde, 109
Candide, 140 Durrell, G.. 131
Captain Singleton, 92 Durrell, L 127-132
Cejal, 126
Chettle, H., 35 Eliot, T. S., 134
Childs G arden of Verse, .4, 103 Eretohon, 39, 140
Civitas Dei, 32 Eumeros. 20
Coleridge. S. T 83
Colonel Jacque, 92 F ah ren heit 451, 140
Columbus, 23, 25, 26 Frtna (The Tem pest), 33-36, 117,
Conrad, J.. 101. 112, 113-120, 133. 148
151 Firdevsi, 100

179
ADA

First Men on the Moon, 100 Leviathan, 41


Forster, E. M , 151 L ife and Adventures of Peter
Wilkins, The, 69-70
Giraudoux, J ., 98 Locke, J 49, 76, 87
Golding. W 13. 71. 111. 132-139. Looking Backward, 99
152 Lord Jim , 119-120
Grimmelshausen. H. J. von, 65-60 Lord of the Flies, 70, 98, 102, 111,
Culliverin Gezileri (Gullivers 132-139, 152
Travels), 12, 42-52, 70, 111, 152 Lukianos, 43, 100
G ne lkesi (Civitas Solis), 36, Lukretius,
I
20
38
Macaria, 40, 41, 150
Hakluyt, R 61, 74 Machiavelli, 49
Harrington, J 36, 40 M achine Stops, The, 100
Hartlib, S., 40 Man who Loved Islands. The, 112.
Bay Ibn Yakzan, 56-58, 75 120-122, 151
Heart of Darkness, 133 M ercan Adas (Corai Island), 70,
Hermit, The, 69-70 71. 133-135, 138
Hesiodos, 19 Modern Utopia, A,, 99-100
Hettner, H 53 Moll Flanders, 87
Heywood, Th 35 More, Th 12, 17, 18. 20. 27-36, 37,
Histoire de Severam bes, 66 43. 49
Historical Relation of Ceylon, An. Morris, W 99
60 Munday, A., 35
History of the Sevaritas, 66 My Family and the Other Animals.
Hobbes, Th 41 ,49 131
Homeros, 55. 56
Hutcheson, 49 Navigatio Sancti Brandani, 22-23
Huxley, A 13, 40, 132, 139-146, Neville, H 62-68
148 News from Nowhere, 99
Nostrome, 119
Ibn Tufeyl, Ebu Cafer, 56-58
Insel Felsenburg, Die, 53, 68, 88 Oceana. 36, 40-41. 150
Invisible Man, The, 107 Olbia, 41-42
Island, 132, 139-146, 148 Orwell, G 40, 110
Isle of Pines, The, 62-68, 75 Ovidius, 56
isvireli Robinson, 89
Paltock, R 69
Joyce, J 97, 151 Peter Pan, 105
Pilgrim's Progress, 87
Kippenberg, A., 53 Platon, 17, 19. 20, 28, 39
Knox, R 60, 74-75 Poe. E. A., 105
K rin k e Kesm es, 67. 75 Pope, A.. 49
K udrun, 58 Principal Navigations of the
English Nation, The, 61
Land of Cokaygne, The, 23-25 Prosperos Cell, 130, 132
Lawrence, D. H 112, 120-122, 151
Leavis, F. R 140 Rabelais, 31, 43

180
DZN

Radcliffe, A.. 102 Ullrich, H 53


Rasselas, 140 Utopia. 18, 25, 27-36. 37, 43. 146,
R eflections on a M arine Venus, 147. 148, 150, 152
127, 130, 132
Republicae Christianopolitanae Vairasse, D., 66
descriptio, 36 Vendredi ou les Limbes de Paci
Rerum. Natura, de, 20 fique, 98
Robinson, 124-127, 152 Verne, J 100
Robinson Crusoe, 12, 16, 53, 55, Victory, 101, 112, 113-120, 146, 151
58, 67, 70, 73-98, 105, 150, 151, Voyage et Avantures de Franois
152 Lgut, 61
Robinson der J n g ere, 88 Voyage of Maeldun, The, 21
Rochefoucauld, La, 49 Voyage to th e South Sea and Ro
Rogers, W 61, 68, 74-75 und th e World, A, 68
Voyages and Travels of J . Albert
Sadler, J 41 de Mandelslo, 59
Schnabel, J . G.. 53, 88
Seafarer, T he, 22 W ahrhaftste und m erkw rdige Le
Shaftsbury, 49 bensbeschreibung Joris Pines,
Shakespeare, 33, 48, 83, 117 67-68
Solon, 19 Walden, 13
Sophokles, 56 Walpole, H., 102
Spark, M 124-127. 152 Wells, H. G 40, 99, 107-112
Steele, R 68, 75 Woolf, V 81. 97. 112, 122-124. 151
Stevenson, R. L 101, 103-107, 109 Wyss, J. R., 89
S usanne et le Pacifique, 98
Swift. J 41. 42-52 Yeats. W. B 13, 134
Veni Atlantis (New A tlantis), 36
Thoreau, H. D 13 40, 150
Timaeus, 19 Y en i Dnya (Brave New World).
Tim e Machine, The, 100, 107 40, 100, 140, 145, 148
Tournier, M., 98

181
Akit Gktrk
Ada

Ada dnya edebiyatnn en ilg in geleneklerinden birini


inceleyen titiz, ok kaynakl bir a lm adr. nsanolu
y zy lla rd r m utluluk, serven, k a ynndeki
zlem lerini, uzak bir d se l ada grntsyle
b irletirm i, insan b ilin c in in bu e ilim i edebiyatn
zengin kaynaklarndan biri olm utur, ilkadan
gnm ze kadar, bir ada kavram zerine kurulm u olan
edebi rneklerin hepsi birtakm ortak ze llik le r gsterir.
Bu ortak ze llik le r d se l ada ortam nn yazara salad
kendine zg anlatm o lanaklarndan doar. Ada
edebiyatnn btn rneklerinde en nem li anlam esi
bir ada - dnya ka rtl olur. Bu alm a, Utopia, Yeni
Atlantis, Robinson Crusoe, Guliiverin Seyahatleri gibi
klasiklerin yan sra, daha baka b irok nl yapt da bu
adan ele alm aktadr.

A k it G ktrk (1934, Van) stanbul niversitesi Edebiyat


F a k lte sinde renim grd. A ratrm a am acyla
ngilterede, A lm anyada bulundu. im d i, renim
grd fakltede In giliz D ili ve Edebiyat blm nde
profesrdr. Bertrand R u sse ll.T .S . Eliot, D.H. Lavvrence
gibi yazarlardan eviriler yapm , Defoedan Robinson
Crusoe e v irisiy le 1969 Trk Dil Kurum u d l n alm tr.
1979da yaym lad Okuma Ura adl incelem e kitab
byk ilg iy le karlanm tr.

46
/III
Ada
AKiT GKTRK ADA [Zffll

You might also like